129
ülkemize yeni gelen veyahut gelecek oyuncular üzerine, daha sahaya çıkmadan ahkamlar kesmek, tutup tutmayacağını irdelemek sütten dili yanmış efradın ister istemez yapacağı birşeydir. söz konusu gözlemleri ortaya seren gerçekler, bazı veriler içerir. oyuncunun fiziksel yapısı ve oyun karakteri, geldiği ülke, oynadığı lig, ilgili lig ve ülkeden gelmiş oyuncuların türkiye liglerindeki başarı düzeyleri derken, ortaya kaba taslak bir durum çıkartılabiliyor. arjantin'den gelecek genç bir oyuncunun , daha arjantin'de istatistiki değerleri çok üst seviye değilken, 4 milyon gibi bir parayı bayılıp tutup tutmayacağı üzerine beyin jimnastiği yapmak zor bir şey olmasa gerek. bakarsınız istatistiğine, oynadığı lige, bir de ülkemize.. alın size başarılı olur mu olmaz mı? bakarsınız milliyetine, yaşına; sütten yanan dilinizi ve carrusca'yı hatırlayıp başarılı olamayacağını düşünebilirsiniz. hoş! daha ülkem toprağına adımını bile atmadı garibim. bazılarına göre bu risk alınmalı ve ülkemden içeriye ayağını atmalı, bazılarına göre de arjantin'in egzotik havasını solumaya devam etmelidir. baş ve başaltı takımların takipte olup olmadıkları da önemlidir. eğer takipte olmamışlarsa ve biz balıklama atlayarak 4 milyonu bayılacaksak orada durup düşünmeliyiz mi acaba?
buraya kadar tamam. eyvallah. başarılı olamaz diyenler de kendince haklı, başarılı olabilir diyenler de. ama bir de aslında çok iyi bildiğimiz fakat bazen isimler söz konusu olunca aklımıza getiremediğimiz bir futbol gerçeği söz konusudur. nedir bu gerçek? futbol bazılarına göre basit bir oyundur, bazılarına göre kompleks. ne halt ise artık. eğer bir gerçekten bahsedeceksek, o da futbolun, dağarcığında çok fazla veri ve değişkenler içermesidir. futbolun bir takım oyunu olduğudur. hangi mayanın hangi gölde tutacağını bilebilmek için değil nasreddin hoca, nostradamus olsanız bile bilemezsiniz gerçeğidir. önseziden ve tahminlerden öteye gitmez ilgili görüşler.
futbolun veri ve değişkenleri mi? futbol bir takım oyunuysa ve yeşil zeminde top teptiren 11 kişi birbirine ne kadar uyumluysa o kadar yoğurttan söz edebiliriz. nasıl ki okan - emre - suat önünde oynayacak hagi ile misal ayhan - barış - mustafa sarp önünde oynayacak hagi aynı olmayacaksa, yine misal ayhan - barış - mustafa sarp önünde oynayacak formica ile cana - biglia ve sağlam bir topçunun önünde oynayacak formica arasında bariz farklılıklar olacaktır. bir futbol takımı aslında bir makineden farksızdır. bir makineyi ele alın. o makinedeki her parça önemlidir. bazı parçaları belki az, bazı parçaları belki çok önemlidir ama toplam değerde her parça önemlidir. tek bir parçanın veyahut dişlinin zedelenmesi, sağlıklı olmaması ve iyi işlememesi o makineyi çalışmaz hale getirir. çalışmaz hale getirmese bile o makinenin kör topal gitmesine sebep olur.
eğri oturalım, doğru konuşalım. futbolun bu gerçekliğini hala özümseyememiş bir yönetime sahipsek ki, teknik direktörler bozuk parçacıkları muhakkak görüyorlardır ve düzeltilmesini istiyorlardır ama yönetim ilgili tamiratı yapmıyorsa, bu kadroya messi'yi getirsen bir halt edemezsin. sağlıklı işleyecek makine parçalarına sahip olmak bile yeterli değildir bazen. eğer o makinenin nasıl kullanılacağını, ne zaman ayar çekileceğini, hangi zaman diliminde ne halt etmesi gerektiğini bilmiyorsan en pahalı ve kral parçacıkları monte etsen bile bir işe yaramaz. bu da yönetimin değil, teknik direktörün öncelikli işi ve sorumluluğudur.
sonuç mu? eğer galatasaray futbol takımının eksik parçacıklarını doğru seçimlerle ikame ederseniz ve bu makineyi sahip olunan parçacıklara göre çalıştırmayı bilirseniz bu makine ışıldar arkadaş. yok, ben orta sahama adam gibi adam almayacağım, forvetime ve eksik yerlerime adam gibi takviye yapmayacağım ama formica'ya 4 milyonu bayılacağım, kadroma katacağım, yeşil sahada da açlıktan başı dönen beygirin mis kokulu samanı görür görmez dehleyip kendinden geçtiği gibi dehlemesini bekleyeceğim diyorsan, dünya yıldızı alsan neye yarar ki?
formica işe yarar. eğer ki onu doğru adamlarla destekleyip onlara uygun oyun sistemini verirsen.
formica işe yaramaz. eğer ki onu doğru adamlarla destekleyip uygun oyun sistemini vermezsen.
bu denklem herkes tarafından kabul edilebilecek bir denklemken, formica yerine istediğiniz x futbolcuyu koyabilirsiniz. bu hepsi için geçerli olacaktır. maradona gibi çok özel oyuncular hariç!! ki onlardan da kalmadı arkadaşım.. messi'yi barca'da da görüyoruz, arjantin milli takımı'nda da. her şey doğru seçim ve uygun seçimlere uygun sistemi yaratabilmek meselesi.. gerisi tutar mı tutmaz mı falı..