resim
Martin Linnes
Takım:Molde
Mevki:Sağ Bek
Yaş:33
Boy:1.77
Uyruk:Norveç
  • 4177
    saracci 3 maç oynuyor, 4. maçın 70. dakikasında baldırını tutuyor.
    iç ses: neyse linnes var, idare eder.
    emre taşdemir 1 maç süper oynuyor, 2. maçın 15. dakikasında baldırını tutuyor.
    iç ses : allah'tan linnes var, idare eder.
    şener oynadığı 1. maçın yarısında kendini yere bırakıyor.
    iç ses : linnes idare eder.
    mariano koşmuyor
    iç ses : linnes koşar, idare eder...

    bu böyle sürer gider. adamın performansı hep idare etse de her zaman orda hazır bekliyor ve yüreğimize su serpiyor bir şekilde. yarım sezon oynamadı, yine kendisini arar olduk. ben kendisinden razıyım. aldığı maaş çok çok fazla orası ayrı tabii.
  • 2048
    müthiş bir ahlaka sahip olan ve hayat boyu galatasaray'da kalmasını istediğim norveçlimiz.

    27 ağustos 2018 galatasaray alanyaspor maçını saha kenarında 2. sıradan izliyorduk ve galatasaraylı oyuncular tam önümüzde ısınıyordu.

    feghouli, yunus, selçuk, mugdat ve linnes uzun süre ısınma hareketleri yaptı. selçuk genelde maçı izleyip arada yalandan iki üç hareket yaparken linnes'i izlerken ben yoruldum. bu arada etrafımızdakiler sürekli oyunculara seslenip fotoğraf istiyorlardı. selçuk 2 yada 3 kez geldi maç sırasında. linnes ise çağrılara "gelemem ısınıyorum" olarak anlamlandırdığım hareketlerle cevap veriyordu.

    3. değişiklikten sonra ısınma gereği kalmadığından kalan oyuncular kulübeye dönerken linnes kalıp fotoğraf için tribüne geldi. sonuç olarak da profesyonelli ve iş etiğiyle beni bir kez daha hayran bıraktı.
  • 1956
    bazi anlar vardir. dibe vurdum sanirsin. gecen sene esinin blogunu okuyorum bir besiktas* maci oncesi. linnes'in nasil heyecanli oldugunu anlatiyor bu maca dair. mac gunu geliyor, linnes 18'de yok. linnes florya'yi terk etti haberleri geliyor. dibi gordum diyorsun, cikis yolu ararken araligin 21'inde bir adam cikip geliyor. sana her zaman guveniyor, gun geliyor seni mariano'nun bile onune koyuyor. o gun cikamadigin besiktas macina* 1 sene sonra cikiyorsun kader ya. macin basinda mariano sakatlaniyor, sen giriyorsun yerine. macin da yildizi oluyorsun. hikaye yazmak oyle kolay bir is degil ama sen bu hikayenin bas kahramanisin. sampiyonluktaki emegin, azmin, caban cok fazla. cok guzel adamsin linnes.
  • 3386
    kadro dışı kalsa bile tribüne gelip takım arkadaşlarını destekleyecek, 40 kişi arka arkaya fotoğraf çekilmek için beklese hiçbirini kırmayacak, uyumsuzluk çıkarıp takımı karıştırmayacak adam kim? kim o kim?
    bu adam
    işte bu yüzden tribündedir maalesef
    bazen hayat böyledir, iyi olmak bedel ödemektir
    2. yarı takıma alınıp bazı maçlarda kaptanlık verilmesi gereken adam.
  • 1953
    https://rerererarara.net/?q=martin+linnes/@/...salyangoz

    şaka değil kendisi hakkında 20 tane entry girmişim. 20 tane övgü. tabi bunlar sadece başlığına yazdıklarım. transfer olduğundan beri hemen hemen yedek beklediği her hafta ilgili maç başlıklarına da bu adamın ilk 11 oyuncusu olması gerektiğini yazdım. herhalde martin linnes temalı 100'ün üzerinde entrym vardır bu sözlükte.

    bir ülke liyakata önem vermeli. malesef bizim sistemimiz liyakatı yok etmek üzerine tasarlanmış. içinden çıkanı da, içine gireni de anında dejenere edecek kadar bozuk bir yapı...

    martin linnes sabri sarıoğlu'nun arkasında yedek bekledi.
    latovlevici'nin arkasında yedek bekledi.
    bana göre yasin'in de arkasında yedek bekledi.
    esasında galatasaray kariyerinde gerçekten kötü tek maçı var.
    kadro planlamasını ben yapıyor olsam linnes gibi 6-7 oyuncu koyarım takıma. ortalamanın bir tık üzeri yetenekte. disiplinli, her zaman maksimumunu veren, her zaman kendini hazır tutan, takımı için oynayan... yanına koyacağınız 2-3 tane yıldızla ucuz maliyetli, ligde ve avrupa'da hep hedefe oynayan bir takımınız olur.

    yanılmadığımı biliyordum. iyi olduğu bu kadar bariz görünen bir futbolcu hakkında yanılıyor olamazdım. gerçekten yanıldığımı anlasaydım futbol bilgimi sorgulardım. ve insan böyle bir konuda yanılmadığını görünce gerçekten çok seviniyor. çünkü siz yanılmadığınızı gördüğünüzde galatasaray kazanmış oluyor. ben demiştim diyebilmenin en güzel hali....
  • 3249
    profesyonel yaşam da mis gibi de duygusallığa yer vardır arkadaşlar. karşınızdakiler insan. robot değil. kapitalizmin insanları tek tipleştirme ve makineleştirme çabalarına alet olmayın. yaşayan her canlı gibi insanın da duyguları vardır. en düşük seviyeden en yüksek seviyeye, her çalışanın duyguları vardır. insanlar mutlu oldukları yerde performanslarını yükseltirler. bir örgütün içindeki bir bireye davranış, o örgütün diğer bireylerini de etkiler. birlikte hareket, özellikle futbol gibi takım sporlarında, çok önemlidir. en umarsız insanın bile aklında "bugün ona, yarın bana" düşüncesini belirir. bugün birine haksızlık yapıldığında bundan, az ya da çok, diğerleri de etkilenir. bir grupta* bir bireyin haksızlığa uğraması nedeniyle yaşadığı mutsuzluk, diğerlerine de sirayet eder.

    bu yüzden "prifisyinil yişimdi diygisilliği yir yik" gibi klişe cümlelerden kaçının. ben bir sosyal bilimciyim. örgüt kültürü ve liderlik alanlarında çalışıyorum. alanımın en iyisi değilim elbette ama en iyilerini okuyorum. ve size net şekilde söyleyebilirim ki profesyonel yaşamda duygusallığa en az normal yaşam kadar yer vardır. çünkü profesyonel yaşam, aile yaşamı, sokak yaşamı vb... gibi parça parça yaşamlar yoktur. insanın tek bir yaşamı vardır. bunu segmentlere ayırdıkça duygularını kaybeder. duygularını kaybettikçe canlılığın kaybeder. bir robottan farksız olur.
  • 1387
    ben 14 ağustos 2017 galatasaray kayserispor maçında kendisi adına üzüldüm biraz.
    takımın tamamı sanki okul sonrası halı sahada maça gelmiş,gün boyu okulda yerinde duramamış, hepsi haylaz ders mers umrunda olmayan, varoluş amacı futbol oynamak olan tiplerden oluşuyor.
    bu ise garibim tüm ödevlerini yapmış, bir gün sonraki matematik sınavını bir yandan düşünen, futbol oynamayı da seven ama hayatının amacı yapmamış, kitap okuyan, klasik müzik dinleyen ve arkadaşları tarafından saygı duyulan bir tip.
    herkes çantasını fırlatıp defteri kitabı sağa sola atıp sahaya dalarken bu efendi arkadaş kravatını çıkarıp gömleğini katlayıp ayakkabılarını nizami şekilde bağlamış tozluklarını çekmiş sahaya girmiş gibi.
  • 2983
    hakkindaki buyuk bir yanlisi duzeltmek istedigim oyuncu. kendisine yapilan zam 50% degildir.

    geldigi sozlesme: https://www.goal.com/...ferini-kapa-bildirdi

    950k + mac basi 10k. ortalama 30 mac oynamis kendisi sozlesme uzatilana kadar, bu da 1.25 m euro yapiyor.

    uzatma: https://www.galatasaray.org/...smesi-uzatildi/43909

    sabit ucret 1.4 m

    yani arttirilan ucret sadece ve sadece 150k. bu da %10 kadar bir sey yapiyor.

    simdi dagilin, bilgi sahibi olmadan 50% artti yeaaa gibi yazilar yazip sozluge bilgi kirliligi yapmayi birakin.
  • 3444
    fatih hoca kusura bakmasın da kendisinin güvendiği oyuncuları gördükten sonra fatih terim'in kendisi hakkındaki görüşü neyse tam zıttı olacak futbolcu.
    ben eminim ki fatih terim'in linnes'e olan bu tavrının sebebi mariano konusundaki fiyaskosunu hazmedemiyor oluşu ve en önemlisi de herkesin "neden linnes kadroya dahil edilmedi?" eleştirisidir. fatih terim sene başında yaptığı kadro plansızlığından zerre ders almamış, yahu kardeşim önce elindeki istenmeyen oyuncuları elden çıkart sonra yönetimden transfer iste. hatalı olduğunu kabul etmek bir insanın ağrına bu kadar gitmemeli arkadaş.
    hocam sen futbolcu transferinden anlamıyorsun nokta. transfer geçmişin büyük fiyaskolarla dolu, 100 transfer yaptırdıysan anca 10 tanesi tutmuştur ki takıma büyük paralar kazandıran bir transferin olduğunu da hatırlamıyorum.

    fatih terim'in transfer cv'si ortadayken yapılacak her eleştiri haktır, zira ortada su götürmeyen objektif veriler vardır. başlı başına taylan antalyalı mevzusu bile yeterli bir şeyleri anlayabilmek için ama aramızda galatasaray'dan çok terimsporlular olduğu için gerçekler bile inkar edilir.
    mariano'ya, selçuk inan'a, emre mor'a, belhanda'ya güvenen insan linnes'e güvenmiyorsa ben buna ancak gülerim arkadaş. şu saydığım dört isim takımın anasını ağlattı ama kabak linnes'in başına patlıyor.
  • 2081
    14 eylül 2018 galatasaray kasımpaşa maçı’nda oyundan alındığında taraftarımızca ismine tezahürat yapıldığında inanılmaz mutlu oldum, kendisi bunu hakediyor. sevildiğini hissetmesi açısından da çok iyi oldu, onu sahiplendiğimizi gördü, yaptıklarını bildiğimizi fark etti. belki daha önce de tezahürat yapmışızdır da ben kaçırmışımdır bilmiyorum. sessiz sedasız işini yapan kuzeylim. bizden birisin, seni seviyoruz.
  • 4218
    6 şubat 2021 fenerbahçe galatasaray maçında kariyer maçlarından birini oynadı.

    henry golü atsa bir asisti, hakem penaltıyı verse bir de penaltı (o da asist aslında) yaptırmış olacaktı.

    savunmada gösterdiği başarı ve hücuma verdiği katkı, sayısız bindirmesi vs çok iyiydi.

    zaten ne kadar zorladiysa kas sakatlığı yaşadı ve çıktı. dilerim ciddi bir şeyi yoktur.

    yalnız en güzeli ne biliyor musunuz?

    bu adam bu maç öncesi takımın takasta gözden çıkarılan oyuncusuydu. bizzat kulüp başkanı tarafından açıklandı.

    sezon sonunda sözleşmesi bitecek olan bir oyuncu buna rağmen sakatlanma pahasına bu oyunu oynuyorsa saygı duymak lazım.

    açıkçası kendisini bu sezona(20-21) kadar çok sevsem de aldığı 1.4 m euro maaşa karşılık verdiği katkının yetersiz olduğunu düşünüyorum. yedlin transferi sonrasında da artık 11 göremez diyordum, belki yine yalnızca rotasyona girecek ama şu derbideki oyunu ile gönlümü aldı.

    bir dönem hakan balta'nın kadıköy'de gösterdiği ekstra katkıyı hem içeride hem deplasmanda fenerbahçe maçlarında gösteren bir oyuncu olarak hatırlanacak.
  • 3472
    birçoğumuz ağzında gümüş kaşıkla doğmadı. dahası yıllarca okul okudu. öyle veya böyle bir konuda uzman oldu.

    ama okul okuyarak dirsek çürüten kimse ortalama üstü yaşantının üzerine çıkamadı. oysaki üç beş bağlantı ile yahut inşaat beton işleriyle gemiyi yürüten kişiler dirsek çürüten, düşünen, düşünmeyi öğrenen, bilgi birikimi sahibi insanların patronu oldu.

    belki de bu nedenledir ki bir kere de çığırtkan olanın değil sessizce işini yapanın kazandığını görmek istiyoruz. dışlansa bile profesyonelce çalışmalarını sürdüren insanların günün sonunda bir şeyler elde etmesini istiyoruz.

    istiyoruz ki 6 aydır takımla çalışmamış linnes bütün testlerde birinci çıksın. istiyoruz ki ikinci yarı öyle bir girsin ki sahneye, aids olmasına ve her şeyini kaybetmesine rağmen afrika için yardım konserinde yardıran freddy mercury gibi ışıldasın.

    son kazanan profesyonelce yıllarca işin uzmanı olmaya çalışmış sıfırdan bir kariyer inşa etmeye çalışan o üniversiteli çocuk olsun.
    linnes içimizde böyle bir arzu belki de...
App Store'dan indirin Google Play'den alın