• 751
    bir josé mourinho takımı olma yolunda gidiyor. kolay değil adapte olabilmek. neydi temelde mourinho taktiği; topu rakibe verip, 8-9 kişi topun arkasına geçip, hızlı ve seri toplarla rakip kalede gol aramak, aynı zamanda duran topları ve diyagonal pasları da etkili kullanabilmek. ellerindeki oyuncular buna müsait, en azından bir çoğu. hala defansif zaafiyetler devam ediyor. orta saha ve defansta bence en az iki takviyeye ihtiyaç var. ama yine de düşe kalka bu sezonu şampiyonlar ligi biletiyle tamamlamayı bildiler.

    mourinho'nun takımlarının ikinci senelerinde pik yapmaya başladığını düşünürsek, ben manchester united'ı esas seneye görün derim. ayrıca mourinho, chelsea maçlarında gördüğü tepkiden dolayı ekstra bir hırslı. kolay değil, bunca sene tek adam olarak gösterildiği bir yerde, bir italyanın gelip tahtını bir senede yerle bir etmesi. hem chelsea taraftarına karşı kendini ıspatlama adına da bir meydan okuma olacak bu.

    bence tam olarak şöyle şeyler düşünüyordur gece yatmadan evvel:

    'kaybettiğin hocaya dön de bir bak istedim'

    eski dost josé.

    imla düzeltmesi.
  • 754
    diyelim ki uefa kupası bir çok yazarın iddia ettiği gibi çok bir anlam etmiyor. bu adamlar ligi 6.bitirmişlerdi ve aldıkları uefa kupası sayesinde şampiyonlar ligine gidecekler. bu bile çok şey ifade ediyor.

    ha bu arada uefa kupası anlam ifade etmiyor diyen yazarları seneye uefa mücadelesinde galatasarayımız varken neler diyecekler merak ediyorum.
  • 755
    son 4 sezonları;

    2013-2014 sezonu 7. sıra 64 puan, şampiyonlar liginde çeyrek finalde elendiler, the community shield, fa cup 3. tur, lig kupası yarı final (moyes-giggs)
    2014-2015 sezonu 4. sıra 70 puan, avrupa kupalarına yer almadılar, fa cup 6. tur, lig kupası 2. tur (van gaal)
    2015-2016 sezonu 5. sıra 66 puan, şampiyonlar liginde 3. olup uefa kupasında son 16' da elendiler, fa cup kazanıldı, lig kupası 4. tur (van gaal)
    2016-2017 sezonu 6. sıra 69 puan, uefa kupası,lig kupası, the community shield, fa cup çeyrek final (mourinho)

    elbette manchester united her zaman şampiyonluğu hedefler ama chelsea de, city de, liverpool da, arsenal de, tothenam da şampiyonluğu hedefliyor, dahası leicester gibi bir takım da sürpriz yapabiliyor o ligde. dolayısıyla sezonda yarıştığı 5 kulvardan 3' ünü kazanmış ve şampiyon olamasa da neredeyse onun kadar önemli bir hedef olan şampiyonlar ligine direkt katılma hakkı almış bir takım ve hocası başarısız kabul edilmez dünyanın hiçbir yerinde, türkiye hariç. adam ligde son 4 sezonun puan ortalamasını yakalamış ama bunu yaparken son 3 yılda 2 kupa kazanan takımla ilk senesinde 3 kupa alıp bir de şampiyonlar ligine gidiyor, daha ne olsun. hiç fena bir başlangıç değil bu.

    bu arada mourinho öncesi son 3 yılda sadece 1 kez şampiyonlar ligi vizesi alabildiler 2014-2015 sezonunda 4. olarak. onda da şampiyonlar liginde 3. olup uefada da son 16' da elendiler. 2013-2014 sezonunda da şampiyonlar liginde bir önceki sezon alex ferguson ile gelen şampiyonluk sayesinde oynadılar, gruptan lider çıktılar, 2. turda olympiakos' u geçtiler ancak çeyrek finalde bayern' e elendiler.

    edit: eksisozlukten doctor ross geller nickli yazarın uyarısıyla bazı yanlış bilgiler düzeltildi. 2012 2013 sezonu ile 2013 2014 sezonunun bazı bilgileri karışmıştı, düzeltildi.
  • 759
    zaten şampiyonlar liginde yoklar.
    ligi 6. bitirmek united için rezil bir sonuç.
    fa cup'ta çeyrek final de united için kötü bir sonuç.

    united ve taraftarının normalde dikkate alacağı 3 organizasyon bu. ve bu 3 kupada da united yok veya başarısız. diğer kupaları almak başarı değildir. hadi avrupa ligi şampiyonluğunu bir kenara ayıralım. o her zaman olmuyor ve o kupayı almak direk şampiyonlar ligi demekti. sonuç olarak görünürde 3 kupa var ama community shield ve lig kupasını kim sallıyor yahu! bunlar united'ı kurtarmaz. tamam 3 kupa ama hangi kupalar? gören de united sezonu başarılı geçirdi sanacak.
  • 762
    2017-18 sezonunu 12 ağustos tarihinde kendi sahasında west ham ile oynayarak açacak takım. fikstür belli oldu. fikstüre bakıp biraz hayal ettim, biraz mantık yürüttüm ve sezonu yorumladım.

    https://pbs.twimg.com/...BSXcAADojR.jpg:large

    ağustos ve eylül aylarında nispeten kolay bir fikstüre sahip. geçen sezon ilk 5'te bitiren takımlarla karşılaşmıyorlar. ilk ciddi maçları 14 ekim. lig açıldıktan 2 ay sonra. bu da kuracakları yeni takımın oturması için yeterli bir süre. 7 maçlık periyotta 5/6 galibiyet 1/2 beraberlik bekliyorum.

    ekim ve kasım aylarında liverpool, tottenham ve chelsea maçları var. toplam 7 maç yapacaklar. burada 4 galibiyet, 2 beraberlik ve 1 mağlubiyet bekliyorum. takım için ilk ciddi test bu aylardaki sonuçlarla belli olacak.

    asıl test ise 2 aralık - 1 ocak tarihleri arasında yoğun tempo ile oynayacakları 8 maç olacaktır. arsenal, city, everton, leicester maçları var. buradan 4 galibiyet, 3 beraberlik ve 1 mağlubiyet bekliyorum. arsenal ve city maçı arasında bir de şampiyonlar liginde gruplardaki son maçlarını oynayacaklar ki, gruptaki durumları önemli olacak.

    ocak sonu ve şubat sonunda tottenham ve chelsea maçları var. diğer maçlar zorlamaz gibi görünse de aralık ayının trafikli maç programının cefasını bu aylarda çekebilirler. sakatlıklar puan kaybına yol açabilir. bu 6 maçtan 3 galibiyet, 3 beraberlik bekliyorum.

    mart'ta içerde liverpool, dışarıda west ham maçları var. oynayacakları toplam 4 maçta 2 galibiyet, 1 beraberlik ve 1 mağlubiyet bekliyorum.

    nisan ayını city deplasmanı ile açıp iç sahada arsenal ile bitiriyorlar. arsenal maçı bitime 2 hafta kala şampiyonluğu ilan ettikleri maç olabileceği gibi, bu iki takımın üçüncülük-dördüncülük maçı da olabilir. her şeye gebe bir lig bekliyor bizi. benim bu ay oynayacakları 4 maçtan beklentim 3 galibiyet ve 1 beraberlik yönünde.

    mayıs ayında oynayacaklar iki maç var ve ikisini de kazanacaklardır.

    38 maç sonunda 23-24 galibiyet, 11-12 beraberlik ve 3 yenilgi bekliyorum. bu da 80-85 arası bir puan demek. 85 puanın üzerine çıkan genelde şampiyon da oluyor. geçen sezon 15 kez berabere kaldı united, beraberliklerin bir kısmını galibiyete ve büyük maçlardaki mağlubiyetleri de beraberliğe çevirdikleri taktirde şampiyon olabilirler. 6 takımın da şampiyonluğa oynayacağı bir sezonda yukarılardaki puan çizgisi düşebilir, bu da yukarıda bahsettiğim puanlara ulaşıldığı taktirde şampiyon olmaları anlamına geliyor.

    ama netice ne olursa olsun, mourinho out!
  • 769
    galatasaray ile aynı sayıda şampiyonluk ( 20 ) yaşayan ingiltere'nin en büyük takımı. avrupa'da gerçekten tuttuğum iki takımdan biri. diğeri real madrid. kırmızı şeytanlar ile galatasaray'ımızın 7 şampiyonluğu aynı yıllarda gelmiş.

    2012-2013, 2007-2008, 1999-2000, 1998-1999, 1996-1997, 1993-1994, 1992-1993 sezonlarında hem manchester united hem galatasaray kendi liginde şampiyon olmuş.

    real madrid ile de 9 şampiyonluk aynı yıllarda gelmiş. 2011 - 2012, 2007 - 2008, 1996 - 1997, 1987 - 1988, 1986 - 1987, 1971-1972, 1968 - 1969, 1962 - 1963, 1961 - 1962
  • 771
    yeni sezon hazırlıkları boyunca sessizlerdi. gerek taraftar kitlesi gerek teknik heyet cephesinde bugüne kadar görülmedik bir sakinlik vardı. bir ara bale gelecek mi gelmeyecek mi gündemi ve heyecanı oluşsa da diğer transferler -lukaku ve matic de dahil- gürültüsüz patırtısız gerçekleşti. geçtiğimiz sezonki (2016-2017) hayal kırıklıkları yormuş olacak ki taraftarlar benim gözlemlediğim kadarıyla büyük bir beklentiyle girmediler sezona. süper final'de de takımları yenilince ''yine aynı senaryo olacak galiba'' havası, var olan azıcık sinerjiyi de yok etmişti ta ki ligin ilk iki maçına kadar. iki tane 4-0'lık galibiyetle sezona açtılar ve kulüpte an itibariyle inanılmaz bir sinerji oluştu.

    peki size bu durum bir yerlerden tanıdık geliyor mu?

    hep derler, galatasaray ve manchester united'ın başarı dönemleri aynıdır diye. türkiye ligi başlamadan evvel yeni oluşturulan bir kadrosu ve teknik direktörüne şüpheyle yaklaşılan bir takım. avrupa'da başarısız sonuçlar almış, hazırlık maçlarında tat vermemiş, taraftarlarının yeni sezona dair büyük bir heyecanı yok. (aslında çoğu taraftarın içinde büyük bir heves ve heyecan vardı da belli etmiyorlardı) sinerji oluşmamış... ta ki yine tıpkı manchester united cephesinde olduğu gibi ligin ilk iki maçına kadar. 4-1 ve 3-1'lik galibiyetlerle gelen mutluluk, sinerji, kenetlenme, zafere inanç...

    manchester united takımı da şu an galatasaray gibi havaya girmiş durumda ancak hala daha oyunsal anlamda istenilen seviyede değiller. geçen sene mourinho hocamızı ipten alan ander herrera yedeğe çekilmiş durumda. bununla beraber smalling gibi yetersizler de kadroya giremez oldu. iki maçta gördüğümüz üzere kemik bir kadro oluşturdu mou ve west ham, swensea maçlarının ikisinde de ilk on biri değiştirmedi. eric bailly- phil jones ikilisi savunma merkezini oluştururken pogba- matic- mkhitaryan- mata- rashford da orta beşliyi oluşturuyor. burada esasında ilginç bir tercih söz konusu, mourinho'nun savunmaya ilaç olarak aldığı lindelöf iki maçta da ilk on birin dışında kaldı. yerden yere vurduğu geçtiğimiz sezon savunmacılarından bailly ve jones ise ilk on birde. daha da ilginci takımın ligin ilk iki maçında gol yememiş olması.

    mkhitaryan ve mata hücumda yaratıcılık sağlıyor. rashford da takımın kanat yükünü çekiyor. mata orjinal bir kanat oyuncusu olmamasından dolayı takımın sağ içte tıkanmasına yol açsa da faydası zararından daha fazla olduğundan bunlar göze batmıyor.
    https://i.hizliresim.com/OLmvB4.png
    https://i.hizliresim.com/nWZQ7V.png

    işaretlediğim oyunculara bakın, neredeyse üst üste binecekler. bu tıkanma uzun vadede probleme yol açabilir. biraz daha dengeli dağılmaları, rashford'u rahatlatmaları ve ona pozisyon hazırlamaları gerekiyor.

    şu anki performansları ligte ilk ikinin dışına çıkmayacaklarını gösteriyor ama premier lig bu. ne zaman ne olacağı hiç belli olmaz.
  • 772
    bu sene gerçekten başka oynuyorlar. real madrid'e karşı çıktıkları uefa süper kupa maçının ilk yarım saatinde müthiş bir ön alan baskısı yapmış ve daima hücumu düşünmüşlerdi. ligte oynadıkları futbol da o yarım saatin doksan dakikalık versiyonu gibi, sürekli dikine sürekli hücumu düşünen bir takım olmuşlar sezon itibariyle. özellikle son maçları olan leicester city karşılaşmasında neredeyse rakiplerine pozisyon vermeden 7-8 net gollük pozisyona girmeleri de bunun göstergesi. matic- lukaku harika bir takım omurgası yarattı. matic'in gelmesiyle hem pogba rahatlayıp performansını arttırırken lukaku ile beraber de takımın hücumda kalma süresi arttı. ibrahimovic varken ileri uçta ibra'nın hantallığı nedeniyle birçok pozisyon olgunlaşmadan geri dönüyordu, yine hantallığından dolayı rakibe baskı uygulayamayıp rakibin üzerilerine gelmesine neden oluyordu. lukaku varken bunların hiçbiri olmuyor, duvar olması, rakibe baskı yapması, seken topları toplaması, pas oyununun daima içinde olması ve maçın içinde kaybolmamasıyla manchester'ın kırmızılarına ciddi bir seviye atlattı şu ana kadar.

    jones- bailly ikilisi de epey iyi gözüküyor ilginç şekilde, 26 ağustos manchester united leicester city maçında derli toplu bir görüntü verdiler, özellikle bailly'nin oyunu açan pasları da seyircinin beğenisini kazandı. matic'in bir hatası oldu maç içinde ve kalede pozisyona dönüştü bu hata ama genele baktığımız zaman çok iyi performans verdi maçta. rashford, martial gibi kanat oyuncuları da mourinho'nun istediği oyunun en önemli kozları konumunda. zaten takımın ataklarının geneli rashford ve martial ikilisinin bölgesi sol taraftan gerçekleşiyor. sağda mata ve mkhitaryan gibi orta alan seven, içe kat eden oyuncular olunca haliyle o bölgeden pek bir kanat aksiyonu gerçekleşmiyor. yine de pogba- mata- mkhitaryan üçlüsünün rakip sahanın sağ iç bölgesinde oluşturduğu pas trafiği bile gol pozisyonu üretmeye yetiyor.

    ferguson döneminden beri ilk defa bu kadar hücum eden, ilk defa şampiyon olacakmış hissi veren bir takımlar. elbette yarış kolay olmayacak, elbette hiç beklenmedik puan kayıpları yapacaklar ancak şu ana kadar gördüğüm kadarıyla ne guardiola'nın manchester city'si ne klopp'un liverpool'u manchester united seviyesinde değil. sahadaki futbolu da geçelim iki kulübün de şampiyonluğu sağlayacak sinerjileri yok. wengerli arsenal'in şampiyonluğunu zaten düşünmüyorum bile ve geriye sadece conte chelsea'si ile pochettino hocamın tottenham'ı kalıyor. tottenham her ne kadar united ile beraber ligin en iyi futbolunu oynasa da büyük maçları kazanmakta hala zorluk çekiyorlar dolayısıyla şampiyonluk ihtimalleri zayıf gözüküyor. chelsea'de zaten işler karışık. conte her an gidebilir. thomas tuchel'in takımın başına getirileceği konuşuluyor, conte zaten pimi çekilmiş bir bomba gibi her an kulüp içinde sorun çıkartabilecek yapıda bir huysuz. bunun yanında takımı chelsea de lige hiç iyi başlamadı. matic ve costa kayıpları oyunlarını çok net şekilde geriye götürdü.

    mourinho şampiyonluğa yakın bu sezon ve umarım ya kendisi ya pochettino şampiyon olur.
  • 773
    gareth bale transferini gerçekleştireceği söyleniyor. ne kadar gerçek bilemem kağıt üzerinde tam aradıkları adam. "vay anasını! dünyadaki en iyi 2-3 kanat oyuncusundan biri hakkında bu tespiti nasıl yaptın?" diyenler olacaktır ama bunu yazarken bale'nin futbolculuğu kadar manu'nun ihtiyacına da vurgu yapmak istedim. o yüzden ne kadar bonservis verirseler versinler hem yakın hem uzak vadede karşılığını alırlar. mou gibi bir adam mevcut stoperleri nasıl yeterli buluyor onu da anlamış değilim ama bir de stoper transferi ile şampiyonluğu bırakmazlar.
App Store'dan indirin Google Play'den alın