kadro kalitesi ve oyun planıyla beraber iyi oyun, iyi skor ve başarı gelmesi deki önemli bileşenlerden birisi. bana göre kadro kalitesinden sonra bir futbol takımı için başarı kazanmada en önemli etkendir. 2023-24 sezonu ortasına kadar gözlemlediğimiz kadarıyla bu sene kadro mühendisliğinde başarılı olamadık. üstelik geçen sene en azından son 20 senenin en iyi kadro mühendisliği yapılmış takımının ardından gelen sene olması sebebiyle bu durum iyice rahatsız edici oluyor. şimdi geçen seneki futbol takımımız üzerinden bir kadro mühendisliği incelemesi yapacağım.
formasyon 4-2-3-1
https://images.app.goo.gl/i8WY6XaiwYoCt1Ck7bu kadro en güçlü oyunumuzu oynadığımız kadroydu.
pozisyon pozisyon incelemek gerekirse;
kaleci:
fernando muslera her zaman belli bir standardı olan, süper lig tarihine en çok etki etmiş kaleci apoleti bulunan bir isim. oyun ve kadro mühendisliği anlamında pek beklenti olan bir pozisyon olmadığı için eş geçiyorum.
sağ bek:
sacha boey sezon başı torrent isimli futbol dahisi yüzünden gönderilmesi gündeme gelmiş, okan hoca görmek istediği için rakımda tutulmuştu.
sağ kanadı koridor yapan bir oyuncu. önündeki rashica'yla beraber hücumda çok aktif rol almasa da yardımlaşarak çok güçlü bir sağ kanat savunması oluşturmuştu. bunun haricinde ayağı iyi olmayan sağ stoperimiz victor nelsson geride sıkıştığında sağ tarafından kullandığı ayağıyla rahatça boey'e pas verebiliyor ve boey'in topla iyi ilişkisi ve atletizmiyle tehlikeli bölgeden dan dun vurmadan çıkabiliyorduk.
sağ stoper:
victor nelsson uzun boylu, güçlü ve süpürücü. tam bir kuzeyli stoper. atletizmiyle hamleli oynayan abdülkerim'in yanında arkaya sarkan topları alan son adam. arkaya atılan uzun toplarda başarılı. bir hafta önce rakip fenerbahçe samet'in uzun topta hatasıyla gol yemiş ve puan kaybetmişken nelsson'un icardi'nin attığı gol öncesi müdahaleyi hatırlayalım:
https://beinsports.com.tr/...por/riad-bajic-31057 https://beinsports.com.tr/...y/mauro-icardi-31104nelsson'un topla ilişkisi çok iyi değil. ama iyi tespit yapılıp sağına ve soluna topu çıkarabilecek ya da uzun pas atabilecek boey ve abdülkerim yerleştirilmiş.
sol stoper:
abdülkerim bardakçı atletik, rakibin forvetini sindiren bir tarza sahip oyuncu. hızlı rakip kanat oyuncularıyla bire bir koşularda bile nadiren geçilen iyi bir hamleli stoper. bunun yanında sağındaki nelsson ve önündeki torreira'nın atamadığı pasları atabilen bir oyuncu. oyun kurmada geçen seneki kilit oyuncularımızda biri.
https://www.mackolik.com/...1n431a779vuuzhcvkr9w burada ortalama pozisyonumuzu incelediğimizde torreia göbekteyken abdülkerim aynı seviyede solda. bu da sol bekin ileri açılmasını, boş kalıp abdülkerim'in sağa vurup attığı toplarla buluşmasını ve hatta kerem-icardi ikilisi için alan açmasını sağlıyordu.
sol bek:
kazımcan karataş kadronun en zayıf ismi olmasına rağmen genç ve dinamik olmasıyla ileri-geri mekik dokuyarak boş alanlar yarattı. aldığı toplarda başarılı sonuçlara ulaşamadı ama işin savunma kısmını iyi götürdüğü maçlar oldu. bir fenerbahçe maçında arda güler'i sahadan sildi. iyi ya da kötü fubolcu demeden geçen senenin kadro mühendisliği anlamında en uyumsuz, en zayıf halkasıydı.
6 numara:
lucas torreira kadronun dinamizmi. yanında orta sahanın en yumuşak karnı olan segio oliviera'nın açıklarını kapattı. hücumdayken kaybedilen toplarda şok pres yaparak atak yememizi engelledi. ayağı çok iyi değil. bu yüzden orta sahada partneri gelen topu hızlıca dağıtabilen sergio ve defanstan çıkarken sol stoper abdülkerim'den destek alıyordu.
8 numara:
sergio oliveira oyun kurucumuz. özellikle hızlı çıkılırken yerden isabetli toplar dağıttı. her zaman için şut tehditi olan ve kupa kazanan bir oyuncu. dışarıdaki fenerbahçe maçında gelişine vurduğu topla kilidi açan oyuncu olmuştu. defansif ve fiziksel zaafiyeti oldukça fazla olsa da yanında asker torreira ile bu durum tolere edilebiliyordu.
10 numara:
dries mertens futbol zekası en yüksek oyuncumuz. yaş itibariyle fiziksel zaafiyeti olsa da gerektiği yerde enerjisini kullanarak 13 kilometre koşan oyuncudan etkili pres yapabilen bir tilki. tabiki mertens'i tanıdığımız özellik öncelikle bu değil. ileride sihirli işleri yapabilen bir oyuncu mertens. napoli tarihinin en golcü oyuncusu. şut, çalım, pas, oyun görüşü hepsi belli bir seviyenin üzerinde olan bir oyuncu. bana kalırsa torreira ile birlikte topun ileride kalmasının en büyük sebebi kendisiydi. bunun dışında asistin asisti olayında da belhanda ile kıyaslanamayacak derecede iyiydi. kerem'in gol ve asistleri de pozisyonu hazırlayan oyuncu genelde mertens oldu.
sol kanat:
muhammed kerem aktürkoğlu 2021-22 sezonunun en büyük değeri kendisiydi. buna rağmen icardi gelir gelmez ileride hedefin artık kendisi olmadığını benimsedi. solo koşular ve goller atan bir oyuncudan avrupa'daki liglerde en çok asist yapan oyunculardan biri olmaya evrildi. en çok hafızada kalan pozisyon üretme şekli rakip yarı sahanın ortasında en soldan sağına çekip icardi'ye gönderdiği toplar oldu.
sağ kanat:
milot rashica hücumda gol ve asist sayıları pek iyi değil. ama aslında ayağına top geldiğinde ve boş olduğunda ceza sahasınin içine hep tehlikeli toplar gönderdi. iyi bir takım oyuncusu oldu. kendisini bir asker oyuncu olarak görüyorum. beşiktaş'taki performansı oldukça verimsiz. çünkü yıldız olması, gol ve asist üretmesi beklentisiyle alındı. oysaki kendisinin profili bir takım oyuncusu olmaya daha müsait. defansif katkısı ortalamanın çok üzerindeydi ve boey'le beraber lig için geçilemez bir dinamizm yarattılar sağ kanatta.
forvet:
mauro icardi kendisiyle ilgili pek fazla şey anlatmaya gerek yok. aklı futboldayken dünyanın en iyi 3-5 santrforundan birine dönüşebilen bir oyuncudan bahsediyoruz. tam bir derbi canavarı. kerem ve mertens ile inanılmaz bir uyum yakaladı. her derbiye imza attı. kariyerindeki görüntüsünün aksine bizde oyun kurmaya, yönlendirmeye de yüksek etki etti. bu yönüyle ronaldo ve mesut'un gidişi sonrası benzema'nın ballon dor senesindeki değişimine benzetiyorum. gerektiğinde her şeyi yapabilen bir oyuncu çünkü. gördüğü eksiği yeteneği ve içgüdüsüyle tamamlayabiliyor.
yedek oyuncular
barış alper yılmaz : istenilen her şeyi yapmak için uğraşan bir oyuncu. sacha boey ile birlikte takımımızda şu anki form itibariyle premier ligte oynayabilecek fiziksel özelliklere sahip iki oyuncudan biri. yedekten giren oyuncudan fiziksel olarak takımı yukarı çekmesini ya da oyunu değiştiren özellikte olmasını beklersiniz. barış inanılmaz pas, şut veya oyun aklı olan bir oyuncu olmamasına rağmen fiziksel olarak o kadar üstün ki 50-60 metreden atılan topu iyi kontrol etmese bile ligteki en iyi defans oyuncularına karşı kazanıp ileri gidebiliyor. bu özellikle öne geçtiğimiz maçlarda veya kadıköy deplasmanı gibi biraz daha geride bekleyerek başladığımız maçlarda üst düzey katkı sağladı.
berkan kutlu: fiziksel olarak yağını bile çıkardığımız torreira'nın tek alternatifi. bunun yanında yerli statüsünde oynayan dinamik bir oyuncu. yine yedekten gelen dinamizmi sahaya fazlasıyla yansitabilen bir isim. bunun yanında topun arkasında beklediğimiz maçlarda torreira ile beraber çok boğucu bir orta sahaya sahip olmamızı sağladığı maçlar oldu.
bafetimbi gomis (ligin başındaki kurtarıcı oyuncu),
kaan ayhan(geçen seneki hali),
midtsjö (yanılmıyorsam ads maçını getiren oyuncu) ve
yunus akgün (beklediğimiz katkıyı vermemesine rağmen leicester'ın 9 milyon euro ödemeyi göze aldığı bir oyuncu) ve altın çocuk
nicolo zaniolo için uzun uzun bir şeyler yazmayacağım. bir çırpıda yapabildiklerini ya da potansiyellerini hatırlayabiliyoruz.
peki biz 2023-2024 senesinde kadro mühendisliği konusunda nasılız?
takımda geçen sene bana kalırsa 3 önemli mevkide sorun vardı.
1.si sol bek; takımımızın en zayıf karnıydı. zaten ofansif bir katkı alamıyorduk ancak ileride bu kadar sihirli iş yapan oyuncu varken zaten çok da gerekmiyordu. iyi bir savunmacı ya da boey gibi çok hücum katkısı olmasa da dinamik bir bek işimizi görürdü. biz ise acayip defansif zaafiyeti olan bir sol bekin şimdiki değil de geçmiş performansına 6 milyon euro ödemeyi düşündük.
2. 8 numara; sergio sezonun büyük bölümünde iş görse de fiziksel olarak yetersiz kaldığı noktalar oluyordu ve sezon ortasından sonra bu iyice ayyuka çıktı. en azından dönüşümlü oynayacağı biri alınabilirdi. biz kerem demirbay'ı aldık ve tutmadı. bence en faydalı transfer tutan bir demirbay olabilirdi. burada en azından doğru bir şeyler denendi ama başarılı olunamadı diye düşünüyorum.
3. 10 numara; mertens oyunda kaldığı sürede en etkili oyunculardan biri. ancak performansı kendini ciddi şekilde ekonomik kullansa da yaş itibariyle 60 dakikalığına üst düzey kalabiliyordu. yedeği olmamasına rağmen ve mertens bir yaş daha almasına rağmen buraya oyuncu alınmadı. (ziyech'i sağ kanat olarak kabul ediyorum. çünkü her maç sağda oynadı.)
sonuç olarak 3 defomuzdan 2'sini gidermek için uğraşmadık bile. 1'inde de denedik ama olmadı.
bunun yanında diğer bölgelerde yapılan transferlere göz atalım. tesadüf olamayacak güzellikte yapılandırılmış bu kadroda yapılacak şey benzer tipte oyuncuların daha iyilerini almakla oyunu geliştirmek doğru hamle olabilirdi.
wilfried zaha, hakim ziyech ve tete; takımda rotasyonds en güçlü olduğumuz yere (yunus, kerem, barış, zaniolo, rashica) işler tıkırında olmasına rağmen tam 3 oyuncu aldık. üstelik alınan oyuncular gidenlerden ya da yerinden olanlardan bambaşka tarzda oyuncular. işleyen çarka çomak soktuk diyebiliriz.
örnek olarak
wilfried zaha muhteşem bir hücum oyuncusu. bunu guardiola söylüyor, ben değil. takımca topun gerisindeyseniz ileride tek başına duran zaha manchester city'yi (dünyada oyun gücü en yüksek takım) yenmenizi sağlayabilir. fakat set hücumunda o kadar verimli değil. galatasaray ligte 38 maçın 35-37 tanesinde ileride set hücumuyla oynuyor. şampiyonlar ligi için alındı diyenlere tamam diyebilirim ancak formu nerede tutacak? nitekim o ritmi bulamadı da oyuncu. üstelik kendisinin orada oynaması hücumdaki en büyük üreticimizi 10 numara pozisyonuna, en büyük oyun aklımızı da yedek kulübesine gönderdi. yukarıda da bahsetmiştim. kerem'in 20-30 metre uzaklıktan sağına çekip icardi'yi karşı karşıya bıraktığı kaç top izledik bu sene?
ziyech; bir fırsat transferi olarak geldi. oynadığı dönemde de takımda daha önce hiç olmayan uzaktan şut özelliğiyle katkı sağladı. bana göre oynadıkça daha iyi olacak. yine de takımı geçen senenin üzerine çıkardığını düşünmüyorum.
tete: potansiyeli olan bir oyuncu ama bal yapmayan arı diyebiliriz. henüz beklenen katkıyı sağlamadı. üstelik formayı da ziyech'e kaptırmış görünüyor.
bakambu bana göre en doğru transfer. maalesef henüz çok başarılı olamadı. ama yapılanma olarak bakıldığında yedek kalınca problem çıkarmayan (halefi gomis düşünülünce) ve belli bir seviyenin üzerinde işler yapabilen bir forvet. icardi için bir yedek olabilirdi. icardi'nin her maç sakat bile olsa 90 dakika oyunda kalmak istemesi ve okan hocanın çift forvet tercih etmemesi de katkı verememesinde etkili oldu.
davinson sanchez: çoğumuzun transferine en sevindiği oyuncu değil. bunu kabul edelim. en çok katkıyı da davinson'un sağladığı konusunda herkes hemfikir diye düşünüyorum. bu da ben dahil olmak üzere taraftarların transfer konusunda bu kadar baskı oluşturmadan işin ehli teknik ekibe bırakılması gerektiğinin göstergesi.
bu sene kötü kadro mühendisliğine rağmen yine şampiyonluğun birinci adayıyız. çünkü başarıda birinci etken olan kadro kalitemiz tüm rakiplerimizin üstünde. eğer erden abi a class futbolcular getirmiş olmasına rağmen hatalı olduğu noktalardan ders çıkarırsa devre arası ve yaz transfer dönemlerinde bambaşka noktalara gelebiliriz. bu konuda da mutlaka transfer planlama aşamasında teknik ekibin görüşleri yönetim isteklerinin ve çalım atma fantezilerinin önünde olması gerekir.