• 8
    --- alinti ---
    hazirlik kampının en ciddi testiydi leverkusen karşılaşması. rijkaard’ın sahaya çıkardığı 11 ise şaşırtıcıydı. düşünün ki, bu takım 1 hafta sonra avrupa ligi’nde ilk resmi maçını oynamak zorunda.

    hayret edeceksiniz ama şunu ifade etmek isterim, rijkaard’a hayran olmamak elde değil. neden mi? leverkusen karşısına çıkardığı 11’le hollandalı teknik adam şunu anlatıyordu; “leverkusen maçını kazanmak umurumda değil. tobol maçını da düşünmüyorum. işinize gelirse. hazırlık kampı programından ödün vermiyorum.” rijkaard’a hak veriyorum, çünkü g.saray’ın hazırlık kampı geç gelen milli oyuncular yüzünden ikiye bölünmüştü. rijkaard ve yardımcılarının ilk hedefi sistemi oturtmak ve oyuncuları test etmekti. işte bu yüzden 4-4-2 ile dizilen leverkusen karşısına yine 4-3-3 ile çıktılar. ki oyun akışı içinde 4-3-3, 4-1-2-2-1’e dönüşüyordu.

    sistemi taşiyamadilar

    ancak paf ağırlıklı orta alan ilk yarıda alman ekibi karşısında sistemi taşıyamadı. topa sahip olan (çoğunlukla yan pas) taraf rijkaard’ın öğrencileriydi. buna karşılık g.saray’ın acemi gençlerinden orta alanda top kapan alman ekibi hızlı hücumlarla net pozisyonlar buldu. ama onlar da golü hızlı ataklardan değil, yine bir alman klasiği ölü top sonucu kornerden buldu.

    ikinci yarı yapılan 7 değişiklik topun leverkusen tarafına akışını hızlandırdı. ancak hazırlık kampı süresince sıkça denenen oyuncular ve oyuncu değişiklikleri, organize atak oluşumunu güçleştirdi.

    sonuç olarak g.saray’ın dünkü futbolu tatmin edici değildi. buradaki kamp düzenini bilmeyenler için karamsar görüşlerle ortaya çıkabilir. gerçek g.saray’ı tobol maçında da değil, ancak eylül ayına doğru izleyebiliriz. malzeme bolluğu içinde rijkaard ve yardımcıları en doğruyu bulmak için henüz araştırma dönemindeler.
    --- alinti ---
  • 11
    "galatasaray taraftarı'nın durduk yere, alakasız bir şekilde fenerbahçe'ye küfretmesinden nefret ediyorum" diyerek adamlığını göstermesine, gayet düzgün cümlelerle ercan saatçi'nin eski vukuatlarını açıklamasına rağmen kendisine suçlu ercan saatçi değil de kendisi imiş gibi davranılıyor. üstelik görüntüler hakkında bile çok olumsuz konuşmuyor, masumane buluyor, sadece ercan saatçi'nin kareografimize ettiği laflara tepkisini belirtiyor. bu adamın yerine olsam kapatırdım telefonu, konuşmazdım son kale programındakilerle, programın rengi belli çünkü!
  • 14
    kendi kendine gelin güvey olan adam. iki gün önce "costa galatasaray da" (u: ki ben haber kadir çetinçalı imzalı olduğu için hiç inanmadım, hatta buraya gelip mesaj bile yazmadım çünkü bu transferin olmayacağından adım gibi emindim) diyordu şimdi ise, "galatasaray a büyük şok, portekizli son anda valencia yı tercih etti" diyor. haldun üstünel e neci bu adam, doğrumu bu dedikleri diye sorsan "kendi haline bırakın" diyerek taşak geçer.
  • 19
    yeter artık türkiye deki ciğeri beş para etmez adamların rijkaard a sallaması. neymiş efendim kadro süpermiş ama rijkaard kullanamıyormuş.

    --- alıntı ---

    rijkaard’a rağmen

    2000 yılı temmuz ayındayız. g.saray 4 yıl üst üste şampiyon olduktan sonra, avrupa gol kralı jardel’i transfer etmiş. boksiç’in transferi ise istenirse bitecek durumda. f.bahçe başkanı aziz yıldırım konuşuyor; “biz transferde değil ligde şampiyon olacağız.” g.saraylılar bıyık altından gülüyor. sezon sonu mustafa denizli’nin f.bahçe’si toplama takımla şampiyon oldu ve aziz yıldırım haklı çıktı. gerçi aziz yıldırım “artık saha dışında da şampiyon olmayı öğrendim!” dese de, tarih 2001 yılında f.bahçe’yi şampiyon yazdı.

    g.saray’ın devre arası transferleri bütün g.saraylılar’ı mest etmiş durumda. karşıma her çıkan g.saraylı 2001 yılın başındaki gibi “şampiyon biziz, 2. kim?” diyor.

    daha beter olmaz

    ben de, “rijkaard’a rağmen g.saray’ın şampiyon olması zor” diyorum. ve her geçen hafta rijkaard’ın beni haklı çıkaracağı sezgim kuvvetleniyor. denizlispor’un ligdeki haline bakın, bir de g.saray’a. düşmesine kesin gözle bakılan denizli g.saray savunmasını aciz durumlara düşürüyor ise sorarım adnan polat’a “rijkaard’a bu futbol için mi yılda 4 milyon euro ödüyorsunuz.” sıradan bir türk teknik adamı getirin, g.saray daha beter olmaz.

    evet yazımın tam burasında, yine binlerce g.saraylı, “rijkaard’ın kariyeri” diye başlayacaksınız. fatih terim’in iki kulağı var, rijkaard’ı üç tane mi? ersun yanal’ın iki bacağı var, rijkaard’ın daha mı fazla? abdullah avcı’nın iki gözü var, rijkaard’ın kıvırcık saçlarının arasına gizlenmiş arkada bir gözü daha olmalı. rijkaard’ın barcelona’yı yarattığı, efsanesini yayanlara söylüyorum önce. barcelona’nın sistemini johan cruyff yaratmıştır. rijkaard’ın messi’li, ronaldinho’lu takımın üstüne, bir güzel yattığını düşünüyorum.

    santos gereksizdi

    g.saray tarihinin en iddialı transferleri yapılıyor. başkan adnan polat ve haldun üstünel müthiş derinlikli ve kaliteli bir kadro oluşturmuş durumda. rijkaard ise elano gibi bir yıldızı ön libero oynatma lüksüne sahip! elano, arda, keita, kewell ve caner gibi forvet özellikle orta alan oyuncuları varken, rijkaard’ın dos santos’ta ısrar etmesini de anlamış değilim ben. rijkaard’ın bu oyuncuların hepsini oynatma hayalinin ilk kıvılcımlarını denizli’de gördük. dibe vurmuş denizlispor, g.saray’ın orta sahasını yürüye yürüye geçiyor ise güçlü takımlara karşı sarı-kırmızılı takımın orta sahasını ve savunmasını düşünemiyorum.

    f.bahçe en önemli defansif oyuncularının olmadığı bir günde sivas’a pozisyon vermedi. f.bahçe zor koşullarda bile takım kimliğinden ödün vermiyor. bana göre bu nedenle f.bahçe, g.saray’dan lig yarışında daha önde duruyor. g.saray ise arda, mustafa sarp, caner gibi yıldızlarının üstün gayretleriyle şampiyonluk yarışında halâ iddialı gözüküyor. ve rijkaard’ın denizli karşısında yaptığı oyuncu değişiklerini görünce bir kez daha emin oldum. hollandalı teknik adamın 3 gözü 4 kulağı var. siz göremiyorsunuz. yoksa bu kadar dahice(!) oyuncu değişikliklerinin sırrı, öyle akılla mantıkla açıklanacak gibi değil. “siz türkler anlamazsınız! adam hollandalı, milan da oynamış ne kupalar görmüş! kariyerine tekrar bakın!” şimdilik böyle avunun bakalım.

    --- alıntı ---

    fenebahçe transfer yapınca, çok güçlü kadro süperler muhteşemler.biz transfer yapınca takımın ruhu kayboluyor. bu nasıl bir iştir anlamıyorum. bu adam galatasaray kongre üyesi bir de. sabah sabah sinirim oynuyor ya.

    keşke mourinho, van gaal gibi bir hocamız olsaydı da her seferinde şu basına cevap vericek bizi zevkten 4 köşe yapıcak bir adam olurdu. rijkaard beyefendi olduğu için sataşmıyor.
  • 21
    komedyendir.

    ama sadece komedyen değildir. ayrıca haddini bilmez, küstah, kör ve futbol zekası sıfırdır.

    ama her şeyden önce, e be gel git akıllı;

    1- galatasaraylılar rijkaard'la ilgili bir şey olduğunda sadece kariyerini mi konuşuyor? hep barcelona mı diyor?

    geleceğe yönelik takım kurmak, zaman ve fırsat tanıyarak oyuncuları kazanmak, gerçek anlamda rotasyon, hep aynı önlemlerle oynamak değil de maça göre önlem almak... biz bunları konuşuyoruz, siz sadece sallıyorsunuz. anlamıyorsunuz çünkü, almıyor kafanız belli bir miktardan sonrasını..

    2- vizyonunuz daum kadar sizin. 60 milyon dolara takım kurup başına daumu getiriyorsunuz. teknik direktörünüz daha göreve başlamadan transferi yönetiminiz yapıyor. siz ''bilen abisiniz'' çünkü. tüm dünyanın rijkaard'a saygı duyması önemli değil sizin için, siz biliyorsunuz ya doğrusunu.

    3- rotasyon sizin için guiza'yı çıkarıp semihi almaktan ibaret. sonra sefil durumdaki bir sivasspor'a fark atınca istekli yedekler mi oldu? denizlispor, sivastan kat ve kat daha istekli oynadı, mücadele etti. attığınız goller halı sahada olur. ama bak biz burda fenerbahçenin balık gollerini yazmıyoruz.

    4- transfer yaptığınızda en iyisini getirdik oluyor, biz yaptığımızda nasıl bok atsak diye uğraşıyorsunuz. dos santos'u mu beğenmedini? bizim hücum hattımızla ilgileneceğinize gökhan ünal ve guiza'ya neden yorum yapmıyorsunuz?

    5- rijkaard genç türk futbolcularına hayatlarında anadolu takımlarında bile bulamayacakları şansları veriyor, adam resmen sadece galatasarayın değil tüm türkiyenin geleceğini kuruyor. peki siz ne yapıyorsunuz? türk futbolunun son yıllarda yetiştirdiği belki de tek çok yönlü futbolcuyu, semih şentürk'ü herkesin dalga konusu yapıyorsunuz. adam futbolu bırakacak hala genç semih kaldı.

    işte görüş farkı. işte objektif bakış. ben yazdıklarım için birilerinden para yemiyorum, ya da benim galatasaray sevgim sizin gibi kör etmiyor gözlerimiz. kaldı ki benim böyle bir hakkım var. ben taraftarım, spor yazarı değil.
  • 24
    bugünkü yazısında "rijkaard bir devrim değil. gösterişli, iri, kara bir balon gibi duruyor." diyen adam.. hayatımda bir gazeteciden bundan daha iğrenç bir cümle duymamıştım.. eğer bunu bilerek söylediyse yaptığı şey terbiyesizlik ve ırkçılıktır, ha eğer nereye gideceğini bilmeden söylediyse zaten cahil adamın tekidir ki böyle bir adamın yıllardır gazetecilik yapması daha vahim bir durum..
App Store'dan indirin Google Play'den alın