resim
José Rodríguez Martínez
Takım:-
Mevki:Merkez Orta Saha
Yaş:30
Boy:1.80
Uyruk:İspanya
  • 555
    cezalı olduğum için kaç maçtır yazamadım. şunu söylemek istiyorum. wesley sneijder' den daha iyi, etkili, yararlı bir oyuncudur. bunu ileride daha net göreceğiz. çok beğeniyorum bu çocuğu. sneijder sola kayıp bu çocuk ofansif orta saha mevkisinde değerlendirilmeli. orta saha direncimiz de oldukça artacaktır zira defansif olarak da gayet iyi oyuncudur. arkasında selçuk- bilo ikilisi olmaz yalnız. ikinci yarı oraya net transfer yapılmalıdır.
  • 559
    bilal kısa şu formuyla kesilmez. ezbere atıyor herkes. ligde üç maçtır orta sahanın en etkili adamı. koşu, top çalma, top dağıtma, dikine oynama istatistiklerinde joseden de selçuktan da daha iyi.

    sıkıntı partnerinin jose değil de selçuk olması. bilal - jose ikilisi, großkreutz gelene kadar orta ikili olmalı. sonra çeşitli kombinezonlar düşünülür. selçuk ama, kesilemiyor maalesef.

    burak gelince o da kesilemeyecek. bildiğim bir şey varsa o da joseye deli gibi haksızlık edildiğidir.
  • 560
    25 ağustosta bunu yazmışım, aynı şey olmaya devam ediyor. #1796247

    selçuk'un top kapmaya rakibi bozmaya hiç etkisi olmayan aptal koşuları, her atağımız öldüren saçmasapan uzun topları, jose'nin akıllı topsuz oyununa, müthiş yer tutması ve sürekli pas arası aparak top kapmasına, sürekli dikine ayağa oynamasına, orta sahada etkili şekilde adam eksiltmesine yeğ tutulmaya başlandı.

    şu adam oynadığı her maçta sahanın en iyisiyken, nasıl takımdan kesiliyor delirmemek elde değil.
  • 562
    3 ekim 2015 istanbul başakşehir galatasaray maçında oynamamasının nedeni 30 eylül 2015 fc astana galatasaray maçında oyuna girmesinin ardından iki gol yemiş olmamızdır. gollerin kendisiyle ilgili olmadığını, daha önce de çok pozisyon verdiğimizi, gollerin bağıra çağıra geldiğini söyleyenler olacaktır. bunların ben de farkındayım. ama ne yazık ki asıl farkında olması gereken kişinin sahada olup bitenden haberi yok.
  • 564
    takımımızdaki adam geçebilen tek oyuncu. buna rağmen oynatılmıyor. :) eskiden yasin adam geçme meziyetlerine sahipti fakat bu sezon onlar körelmiş sanırım. adamın içinden geçmeye çalışıyor. jose tereyağından kıl çeker gibi çalım atıyor ve oynatılmıyor, inanılmaz. adam eksiltemeyen takım pozisyona girebilir mi? giremez. o zaman böyle bir adam varken elinde neden beli dönmeyen adamları oynatırsın? cevap bulmak çok güç.

    mesela selçuk bilal ikilisine bakalım. bu adamlar süper birer kesici mi? hayır. süper fiziksel özelliklere mi sahipler? hayır. harika bir şekilde oyunu açma meziyetleri var mı? selçuk yana geriye oynar, bilal'se arada bir ileri düşünür. yani yok diyebiliriz. bu ikili çok mu iyi hava topuna çıkıyor? hayır. bu ikilinin yaş ortalaması 30'un üzerinde mi? evet. rakip takım astana gibi sikko bir takım bile olsa orta sahamızı duman ediyor mu bu ikili oynarken? evet. o zaman bu hiç bir ekstra özelliği olmayan ikiliyi oynatmanın anlamı ne? takımın açık ara el freni olan ikilisidir bunlar. mesela bu ikilinin yukarıda yazdığım gibi defansif açıdan öyle fark yaratacak cinsten (melo gibi) meziyetleri olmadığına göre, ben olsam orta sahada emre jose ikilisini oynatırım. tamam bunların da defansif katkısı çok çok iyi değil belki. (aslında jose top kapma konusunda hiç fena değil.) ama en azından bu adamlar genç, dinamik, dikine ve seri oynama, adam geçme gibi vasıflara sahip. top kaptırırsa geri koşabilen, orta sahaya dinamizm ve yaratıcılık getirebilecek isimler bence bunlar. misal, selçuk bi top kaptırsa 4 yılda geliyor geriyo. bilal desen keza öyle. ha ama emre bu takımda günah keçisi olmuş bir kere. adam resmen hoca tarafından seyirci önüne atıldı. taraftar zaten bu adama sallamaya meyilli. iyice boku çıktı işin. elimizde bir yetenek var ama kullanmıyoruz. adam ağzıyla kuş tutsa yaranamaz.

    eğer elinizde melo gibi bir adam yoksa, hatta ve hatta elinizde defans yapabilecek herhangi bir orta sahanız yoksa, o zaman iyi oyun kurabilecek, iyi hücum edebilecek bir orta saha 3'lüsü ile oynamalısınız. hani madem defans yapamıyoruz, bari oyunu rakip alana yıkıp iyi hücum yapalım diye düşünmeliyiz. sneijder, emre, jose üçlüsü bu bağlamda çok da güzel işler yapabilir. barcelona da yakın zamanda xavi, iniesta ve fabregas üçlüsü ile oynadı çatır çatır. bu üçlüde de tam bir kesici oyuncu yok ve fiziksel özellikleri bir defansif orta saha oyuncusuna göre oldukça zayıftı. ama çok iyi ayağa pas yapan, oyun görüşü çok üst düzey olan, seri ve dikine oynayan tipte oyuncu oldukları için çok iyi hücum edebiliyorlardı. tabii ki de sneijder, emre, jose üçlüsü ile kıyaslamıyorum bu üçlüyü fakat bizim ligimizin seviyesine göre oldukça fark yaratabilecek bir üçlü olduğunu düşünüyorum.

    ha selçuk ve bilal hiç mi oynamasın bir daha? tabii ki de hayır. sonuçta uzun bir maraton bu. koca sezon 2 adamla geçmez. ama demek istediğim, selçuk, bilal gibi 30+ adamlar 90 dakika oynayıp kulübede bekleyen 20 yaşındaki yetenek "acaba bugün oynar mıyım?" diye düşüne düşüne kendini yiyip bitirmesin. abi mantığa bakar mısın ya? 30 yaşındaki adamlar 90 dakika ne yaptığı belli değil, kenarda fark yaratan genç oyuncun forma şansı bulamıyor. bu nasıl mantık? esas genç yetenekli oyuncunu sürersin sahaya maçın başında, maçı kopardıktan sonra da bu abileri sokarsın son 20 dakika oyunu soğutsunlar diye. zaten selçuk-bilal ikilisi de anca oyunu soğutma konusunda başarılı olur bu saatten sonra.

    ben artık içi ölmüş, ahı gitmiş vahı kalmış selçuk'ları, bilal'leri, umut'ları, sabri'leri görmek istemiyorum. genç, dinamik, gelecek vaadeden, bizi heyecanlandıran jose'leri, emre'leri, sinan'ları, denayer'leri görmek istiyorum. bunlar sahada olsun da, isterse çok hata yapsınlar. ama elbet birgün, birlikte oynaya oynaya güzel futbol sergileyecekler seyirciye. biraz sabır gerekiyor bunun için. tamam diğer oyuncularımızın da mutlaka bu kulübe daha önce bir çok katkısı olmuştur, eyvallah. zaten onlara siktirsinler gitsinler demiyorum ben de. ama artık kariyerlerinin sonlarına geldiklerini ve son derece formsuz olduklarını bilsinler. artık işin kendilerinden geçtiğinin ve bu genç kardeşlerinin yolunu açmaları gerektiğinin farkına varmalılar. dolayısıyla yedek kalmayı sorun etmemeliler. gerçekten bu camiaya hizmet etmek istiyorlarsa, antrenmanlarda bu genç kardeşlerine bir şeyler katmaya baksınlar. işler böyle yürürse eminim o zaman şu an sevilmeyen çoğu oyuncuyu çok daha sevecektir taraftarımız.
  • 568
    https://twitter.com/...s/652239119037370368

    öncelikle yaptığı iş güzel. çok basit ve güzel. basit şeyler çok ilginç sonuçlar doğurabilir. bu konuya gelmeden önce...

    ben jose'nin bu tarz ince işlerde ayaklarının dolandığını düşünüyorum. daha doğrusu deportivo'da da benzer hatalar yapsa da orada rahat rahat yapıyordu ve azdı. galatasaray'a bence daha tam alışamadı. zira yeteneğini bilmem ama futbolu bildiğini düşünüyorum. burada yaptığı iki güzel iş var. bir pastaki inceliği iki koşusu. ikisi de tarifi basit, öğretilmesi basit işler. ama sonuca katkısı önemli. bir savunmayı şaşırtmak için beklenmeyeni yapmanız gerekiyor. o yüzden günümüz futbolunda dar alanda çalım atıp bunu hızlıca anlamlı hale getiren adam önemli. gökhan töre güzel bir örnek. maçların belli dönemlerinde çalım yeteneğini konuştururken bunu hızlıca anlamlı hale getiriyor ama bir yerden sonra çalım atmanın hazzından mıdır nedir top ihtirasına yenik düşüyor. ve attığı çalım zarar bile veriyor takımına. buradaki pas çok beklenilir bir şey. ama bir anda koşusu 2 stoper'ide şaşırtıp geri kaçmalarına sebebiyet veriyor. karşısındakilerin çok genç olduğunu unutmamak gerek. hele stoperde yaş önemli bir husus.

    örneğin benim (bkz: 26 eylül 2015 galatasaray gaziantepspor maçı/#1823169) bu etnryde baya uzun uzun kastığım olay çok kısa sürede gerçekleşen ve basit bir aksiyom. bir cümlede de anlatılabilir. "podolski sağ kanada pas verip umut'un ön direğe yaptığı koşu ile oluşan boşlukta kafayla gol atıyor." bitti bu kadar. ama o golde, golün içindeki herkesin yaptığı hareketin bir manası var. ortalama 50 dakika oynandığını varsayarsak 50 dakika bunu uygulamak imkansız gibi bir şey. ancak bunu ne kadar çok ve hızlı yaparsanız o kadar rahatlıyorsunuz.

    bir başka örnek amerikan futbolundan. bana göre futbolun özellikle hücum kısmında (defansta içinde diyebiliriz ama bana göre asıl hücum) öğrenebileceği şeyler var. hücum takımı her oyunda bir planı uygular. amaç basit. rakibi olabildiğince şaşırtıp topa alan açmak. koşucuya ve ya pas alacak adama alan açmak. o yüzden her hareketin manası olması gerekir.

    jose'ye dönersek. beni çok mutlu eden bir dokunuşu çok anlamlı bir koşu ile süslemiş. mutlu oldum...
App Store'dan indirin Google Play'den alın