resim
Jean Michaël Seri
Takım:Al-Orobah
Mevki:Ön Libero
Yaş:33
Boy:1.68
Uyruk:Fildişi Sahili
  • 926
    kendisini istatistiklerle iyi göstermeye çalışmak sahada olandan uzaklaşmak anlamına gelir.

    paslarının çoğunu geriye oynamış ki, ileri oynasa da en garantiyi tercih etmiş bir isimden bahsediyoruz. (bkz: 22 ekim 2019 galatasaray real madrid maçı)

    istatistiklere göre pas başarısı yüzde 90lar civarı ise dahi isabetsiz olan paslarının tamamının da kalemizde tehlikeye sebep olduğunu unutmayalım.

    daha önce de belirttiğim gibi, yaptıkları, yapmaya çalışıp yapamadıkları ve yapmaya hiç teşebbüs etmedikleri ile ayrı ayrı insanın sinirini bozan bir performans gösteriyor.(bkz: jean michael seri/#2791264)

    acemi futbolcu gibi ürkek, korkak ve bilinçsiz oynuyan bir futbolcuyu ama istatistikleri iyi diye burada övmeyelim lütfen.
  • 927
    bu futbolcuya belhanda kadar kizamiyorum. kiralik bir futbolcu olmasina ragmen takima daha cok aidiyet ve sorumluluk duygusu hissettigi asikar. top kaptirdiginda belhanda gibi umursamazlik yapmak yerine geri kosabilmek icin elinden geleni yapiyor. evet dun yedigimiz golde buyuk hatasi vardi ancak adam hatasini telafi edebilmek icin kademeye yetisti ve defansin icine yerlesti. benzer hatalari cok siklikla yapan belhanda katiyen bu tarz bir ise girmiyor ve ayni suratle geri donmeyi denemiyor. boyle bakinca bu adam formsuz evet ama iyi niyetli ve caliskan. belhanda ise hem formsuz, hem de umursamaz. isliklanmasinin sebebi de bu vurdumduymazligi. yine ayni sebepten seri'nin tepki gormesini yanlis buluyorum.
  • 928
    (bkz: 22 ekim 2019 galatasaray real madrid maçı) kötü oynadığı konusunda hem fikiriz, tüm takım gibi kötüydü ama adamda üç maç peşpeşe oynamadı sonuçta.

    hele tek bir pozisyon hatta tek bir hatalı pas ile adam asmakta ne ola ki?
    belhanda her maç 10 kere yapıyor bunu, kaldı ki orada pozisyonun başı pas hatası olabilir ama ondan sonra ki işler başta donk olmak üzere defansa yazar.
  • 929
    seri maçın en kötülerindendi. diğerleri mariano, nagatomo ve belhandaydı. yani kafadan dört futbolcumuz aşırı kötüydüler ancak en zararlısı seri’ydi. çünkü seri ne ön libero ne de orta saha oyuncusu. adam tam anlamıyla mevkisiz futbolcu. oynasa oynasa sağ iç oynar ama orada da verimli olamaz. çalımla adam eksiltme özelliği yok, adam markajı ve ikili mücadele kazanma yine öyle. savunması da en az o kadar zayıf. iyi sayılabilecek tek özelliği hızlı tek pas oyunu ama o da top kazanmadan işe yaramıyor.

    bence seri belhanda’dan daha faydasız.

    orta sahamızın nzonzi, lemina ve feghouli’den oluşturulması gerektiğini düşünüyorum. feghouli on numarada belhanda’dan daha iyi oynar. nitekim milli takımda on numara oynadı ve afrika şampiyonu oldular. lemina hem çabuk hem teknik hem de savunması güçlü. nzonzi ise tartışılmaz altı numara. feghouli on numaraya çekilirse emre mor sağ kanatta oynayabilir. mariano’nun yerine de kesinlikle şener oynamalı. böylece sağ kanadımız çabuk ve etkili adamlardan oluşur.

    bu kadro dizilişiyle ileri dörtlü gerçekten harika oluyor. babel-feghouli-emre mor ve ilerde falcao. sağdan soldan orta yapmaya, akan oyunda hava topu kullanmaya hiç gerek yok. tıpkı barcelona, m.city ve liverpool gibi merkezden delerek ya da kanatlardan sıfıra inerek rahatça goller bulabiliriz. hatta falcao’nun hava toplarındaki etkisini kullanarak ara sıra orta-gol bile bulabiliriz.

    ileri dörtlü böyle olursa arkadan lemina ve nzonzi’nin de vereceği destekle harika bir takım haline dönüşebiliriz. ayrıca devre arasına kadar marcao’yu sol kanada nagatomo’nun yerine çekerek stoperde donk-luyindama’yı kullanabiliriz. linnes dönünce de luyindama-marcao tandemine döneriz.

    yani benim ideal on birim: sakatlıklar yok sayılarak;

    muslera
    şener-liyundama-donk-marcao
    nzonzi-lemina
    emre mor-feghouli-babel
    falcao. (andone)

    devre arasında linnes takıma döner ve mariano kadro dışı kalır. sağ kanatta şener-linnes, sol kanatta linnes-nagatomo oynar. ya da nagatomo kadro dışında kalır ama bu sefer sol kanatta linnes-ömer bayram oynar ki bu biraz sıkıntılı olur. yine linnes dönünce luyindama-marcao tandemine geçeriz.

    bu takım kurgusu hem kanatlarda çok hızlı hem de merkezden hücumlarda harika olur. maç ritmi artar, hızlı oyun kurgusu benimsenmiş olur. hızlı oyun kurgusunda falcao, babel, emre mor ve feghouli çok gol bulabilir.

    seri, belhanda, andone, taylan, jimmy, adem ve diğerleriyse zengin bir kulübe oluşturur. emre akbaba dönünce onu da on numara ve sağ kanat alternatifi olarak kullanabiliriz.
  • 930
    bugün itibarı ile 30 entry girilmiş. her şeyi geçtim. kötü oynadı,pas hatası yaptı, şu eksik filan anlarım. ama adamı kesip kadro da emre mor'u oynatanları görünce, futbolu herkesin izlememesi gereken bir oyun olduğunu konusunda fikirim.
    esasında seri'nin hatası şu; sürekli topla oynamak istiyor. yok arkadaş bak belhanda'ya; toptan kaçan, sadece 3.bölgede topla buluşacaksın ki zeki topçu öyle olur. sorumluluk senin neyine.

    seri'yi izleyenlere tek sorum var; seri topu aldığında etrafındakiler ne yapıyor? bir bakın. sadece duruyorlar ve izliyorlar.
    beklerin hareketli değil. kanatların sürekli markaj içindeler. nzonzi o görevi üstüne almıyor. belhanda bu pozisyonda oynadığı her maçta, değil topla çıkmak sürekli uzun vurarak oynamak zorunda kalıyoruz.

    seri formsuz olabilir. takıma alışamamış olabilir ama adamı kesip yerine abuk sabuk hamleler yapmak sadece panikten başka bir şey değildir.
  • 931
    aslında luyindama için "kongolu servet" diyenlerle hemen hemen aynı kişiler tarafından, benzer şekilde eleştiriliyor. lemina yeterince forma şansı bulamadı ama o da oynamadığı için aynı kişiler tarafından eleştiriliyor.

    işin kötü tarafı ise sadece kötü oynadığı maçlar için acımasızca eleştirilmesi. iyi oynadığı maçlarda bu tipler ortadan kayboluyor ya da "para verdik oynayacak tabee" diyorlar.

    mesela takımda 2,5 yıldır oynayan belhanda için hala daha sabrı olanlar, seri daha 3 maç üst üste oynamamışken "gönderelim bunu" diyor.

    bu adamı belhanda ile aynı kefeye koymak en kibar tabiriyle aymazlıktır. "siri'nin minijiri misin?" gibi saçma sorulara muhyatap kalmak umrumda bile değil. aynı şeyi lemina için de söylerdim. kimsenin de menajeri değilim. ama gözüm görüyor. sırf fatih terim seviyor diye her yaptığını aklamaya çalışmıyorum kimsenin.

    bu taraftar sneijder için bile neler söylemişti? şaşırmıyorum aslında. onyekuru'yu ıslıkladı bu taraftar. ndiaye için "kafasız bu, yanındakine pas veremiyor" diyenler şimdi "ndiaye daha iyiydi" diyor. değildi güzel kardeşim. ikisi çok farklı oyuncular.

    seri takımdaki en iyi merkez orta saha oyuncusudur. hoca bunu kabul ettiği zaman sorunlarımızdan arınacağız. ancak taraftarın da "para verdik maradona olacak" gibi saçma beklentilerden uzak durması lazım. "adam geçmiyor" diye eleştirilir mi yahu seri? yani hatalı pası anlarım da "adam geçmiyor" ne demektir? seri zaten adam geçmeye çalışmadığı için seri. bu adamın özelliği bu. bunu demek, etli kabak yemeği yapıp "bunun şekeri yok" demek gibi bir şey.

    ben seri'yi savunacağım. çünkü 2,5 senedir sürekli oynamasına rağmen hiçbir zaman süreklilik sağlayamamış adamlara verilen kredinin en azından yarısını, yani 1 sezonu hak ediyor seri. 3 maçtan sonra "yok bu adam olmaz" demek çok şımarıkça geliyor bana.
  • 932
    yaptığı pas hatalarının nedenini kağıt üzerinde göstermeye çalışacağım. gözünüzü kapatıp 2019-2020 sezonunda ekim ayına kadar oynadığımız maçları düşünün, bu kağıt üstündeki durumların hemen her maç gerçekleştiğini hatırlayacaksınız, fark edeceksiniz.

    seri neden pas hatası yapıyor? kazmalıktan mı, aptallıktan mı? iki nedeni var. birincisi bence diyebileceğim bir mesele ve ikincil önem arz ediyor. seri forma adaleti olmadığını düşünüyor. ikincisi, pas atabileceği tüm futbolcular risk alanında oluyor. nasıl mı?

    https://imgyukle.com/i/lineup-5.Epz5lU

    şu tablo her maç yaşanmıyor mu? beklerimiz çiziye basarak iyice öne gidiyor. nagatomo böyle çok top alıyor, bel hizasında gönderir muslera. şu manzarayı da hatırladınız değil mi? şimdi bekler gitti. forvet ileride. babel zaten rakip bekle eşleşiyor, onu çok işliyoruz uzun top gönderirken. belhanda kendi başına öyle geziniyor. forvet doğal pozisyonunda. nzonzi stoperlerin kenara açılmasıyla geri yaklaşıp sık sık top alıyor. göbekte kim kaldı? tek başına seri.

    burada iki şey yapılıyor bize karşı. rakip orta sahadan birini veya ofansif orta sahasını nadiren ileri baskıya gönderiyor. iki kişilik baskı hattı yeterli çünkü biz oradan topla çıkamayız. beklerimiz katiyen geri gelip top almıyor ki iyi ki de almıyor. alsalar kaybedecekler. nagatomo'nun topla çıkışı yok, mariano'nun fiziği çıkışına el vermiyor. ileride tek opsiyonumuz babel. allah var, onu iyi kullanıyoruz. nando sağ olsun çok top atıyor ona, isabetli de atıyor. babel de çok iyi indiriyor göğsüyle veya kafasıyla. ama orada forvet koştuğu zaman yeterli olmuyor. belhanda da koşmalı ama... ama. neyse.

    şimdi rakip forvetiyle veya iki forvetle bekliyor diyelim ileride. kanatlarını da nagatomo ve mariano'nun önüne atabiliyorlar, gerisine atmak zorunda değiller çünkü bu iki adam da ya fiziken, ya teknik olarak gidemiyor topla. dolayısıyla pas kesmek için +2 adamı daha var rakibin.

    seri ileri bakıyor, ne görüyor? iki veya üç orta saha oyuncusu. yanlara bakıyor, iki beki var. ama hem mesafe olarak yakın değiller, hem de çoğunlukla rakibin kanatları onlardan çabuk. ileri bakıyor, garip bir yerde belhanda var. forvet iki stoperle marke edilmiş. sağ tarafta önüne atsan koşamaz, ayağına atsan ağrılarından topu zor tutan feghouli oynadı genel olarak. babel hep iyi bir opsiyon çünkü beklerle ilk temasta çok iyi eşleşiyor ancak her top mu oraya atılacak?

    bakın isteyen takım bize karşı bayağı kanatlı değil, açıklı, hatta altıgen 4-4-2 yerleşir. hele ki sağ bekleri uzun boyluysa maalesef yanıt veremeyiz.

    4-1-4-1 ile nasıl çıkacağız? şimdi her şey mükemmel olsun. luyindama aldı, marcao'ya verdi. nzonzi yapmaz ya, bir de bilek çalımıyla forvet eksiltti. top seri'de. seri nereye oynayacak? markajdaki tek forvete mi? boş koşu atmayan babel'e mi? bitik beklere mi?

    bakın top aldığında aynısı belhanda için de geçerli. belhanda'nın problemi kötü pas atmak, koşmamak, mücadele etmemek, aptalca top kayıpları. bunun üzerine bir de takımın yapısal problemi olan beklerin sıfırlığı ve hareketsizlik ekleniyor, belhanda çekilmez hale geliyor.

    nzonzi niye iyi pas yapıyor? çünkü takımda sağında-solunda-önünde-arkasında adam olan tek adam nzonzi.

    nzonzi marcao'ya oynuyor, luyindama'ya oynuyor, seri'ye oynuyor, uzun babel'e oynuyor. seri kime oynayacak? nzonzi'nin yanına gelse o zaman ortada bir karadelik oluşacak.

    işte bu yüzden 4-3-1-2.

    şu şablona bakın: https://i.imgyukle.com/2019/10/23/EpzwjH.png

    burada topla çıkışta seri kullanılmayacak. niye kullanılsın ki? topu oraya getirmek zaten mesele değil. topu oraya marcao-donk-nzonzi-luyindama dörtlüsü zaten getirir. luyindama top sürerek getirir, donk top sürerek veya rakibe temaslı çalımla getirir, marcao pasla getirir, nzonzi pasla getirir. top ortaya geldi. topla çıktık.

    şimdi şu şablona bakın: https://i.imgyukle.com/2019/10/23/Ep1VFs.png

    ne oldu? şener ileride. kanat-bek. marcao sol kenardan sol merkeze indi. nzonzi sağ merkezden merkeze geldi, seri merkezden sağ merkeze gitti, luyindama sağ kenardan sağ merkeze indi. kimse yerini çok değiştirmedi ama değişimin boyutuna bakın. sete yerleştik. şimdi seri'nin elinde neler var? sol ardında pasör, sağda ortacı bek, sol içte orta saha-kanat karışımı oyuncu, geride üç topla arası iyi oyuncu, önünde topla kat edebilecek, verkaça girilebilecek oyuncu, arapas için iki forvet.

    seri gelir de burada pas hatası yaparsa tartışalım. biz futbolcularımıza saha içinde ne verebiliyoruz taktiksel olarak?
  • 933
    zaten kiralık bir oyuncu üstüne takıma uyum sağlayamadı, nzonzi gibi göze batan bir kalitesi de yok. bunlar toplanınca olumsuz bir durum oluşuyor, terim belli ki bir süre sonra kendisini hedef gösterecek yoksa ihtiyacımız olan türde bir oyuncu ama kiralık olması üzerine düşülmesini engelliyor. belhanda'nın prens olduğu bir ortamda bu adamın tutunamaması komik olur.
  • 934
    galatasaray futbol takımının 19/20 sezonu ekim sonu itibarıyla yaşadığı sorunların kaynağı olmayan futbolcu. form durumu değişkendir. 20 kişilik kaliteli bir kadroda 3-4 formsuz oyuncu varsa 1-2 de formda oyuncu olur. yani dağılım asimetriktir. ama tüm futbolcular kötüyse o zaman ya oyuncu kaliteniz kötüdür ki galatasaray'ın yaşadığı sorunun bu olmadığına adım gibi eminim ya da taktik sorunlarınız vardır. bize uyan da bu. seri, belhanda, feghouli, babel veya diğer yıldızlarımız formsuz falan değil. formsuz oyuncu böyle olmaz. bizim her futbolcumuz saha içinde yalnız. sorunumuz bu. 11 yalnız oyuncuyla oynuyoruz. yardımlaşma, organizasyon, oyun planı yok. sadece kaliteli, şapkadan tavşan çıkarması beklenen yalnız oyuncular var.

    galatasaray çok sorunlu bir takım izlenimi vermekte ama bana göre oldukça sorunsuz bir kadrosu var. yine bana göre fatih terim olmayacak bir sistemi zorluyor.

    ilk fatih terim döneminden örnek verelim. o zamanın futbol ikliminde hakim oyun sistemi 3-5-2'ydi. yani iki markajcı stoper ve 1 libero. fatih terim gelir gelmez 4-4-2 denedi. hatırı sayılır seviyede kötü bir başlangıç yaptı. hatta faruk süren neredeyse terim'i kovuyordu. bilmiyorum belki de gerçek oldu son anda vazgeçildi, çünkü kovulduğuna dair haberler falan da çıktı medyaya. sonra hoca 3-5-2'ye döndü. takıma sihirli değnek değmiş gibi her önüne gelene 6-7 atmaya başladı. ilk sezon bu değişimden sonra yediğinden fazlasını atan takım ekolüyle ligi kazandık. ardından süreç içinde çok güzel bir 4-4-2 hatta son senede buna ek olarak çok güzel bir 4-3-3 oynadık kimi maçlarda. ama süreç içerisinde... hoca da hatalarını görüp düzelttikçe. süreç derken 4 senelik bir süreçten bahsediyorum bu arada.

    2. fatih terim döneminde bana göre hoca egosuna yenildi. felipe'yi gereksiz şekilde harcadı. takımın kalite sorunu sebebiyle de ligin sonunu göremeden takımdan ayrıldı.

    3. fatih terim döneminde yine hatalı bir başlangıç yaptı. takım 4-4-2 diye basbas bağırıyordu. hoca 4-2-3-1'de ısrarcı oldu maçlarda. ama zora girdiği anlarda 4-4-2'ye dönüyor ve reaksiyon alıyordu. en sonunda inadından vazgeçti, egosunun üzerine bastı, egosunu ezdi ve doğruyu yaptı. tarihimizin en epik şampiyonluklarından birini yaşadı. sonra burak yılmaz'ın transferi, elmander'i kaybetmemiz, engin baytar'ı kaybetmemiz, emre çolak yerine sürekli hamit altıntop'un tercih edilmesi, ardından takıma drogba ve sneijder'in katılımı ile vasat futbol oynayan ama sonuca gitmeyi bilen bir galatasaray'a evrildik. o takım da şampiyon oldu.

    4. fatih terim dönemine gelirsek; sorun sadece dizilişte değil. oyun anlayışına da birşeyler olmuş. dahası fatih terim'in adaleti de gitmiş. herşeyden önce 2 forvetli doğru dizilişi sahaya koyması lazım fatih terim'in. çünkü eldeki malzeme bunu istiyor. sonra galatasaray'ın pres gücünü tespit etmeli. önde basmaya kalktığımızda bekler sağ ve sol uç oyuncularına yaklaşmadığı için anında kırılıyor baskımız. üstüne takımın yarıdan fazlası öne çıktığından o bölgede topla buluşan rakip oyuncu kontra imkanı yakalıyor. böyle olunca da pres yapmaktan vazgeçiyoruz. oysa presi doğru noktada başlatsak ya da takım halinde pres yapıp presi kıracak boş alan bırakmasak sonuç alacaz. ama diyorum ya sahada yalnız adamlar var. presi bile yalnız yapıyor oyuncularımız. bunun dışında hareketli değiliz. şu olay bana hakikaten çok komik geliyor. nzonzi, seri, belhanda, babel, feghouli gibi oyunculardan hareketsiz bir galatasaray yaratmak baya zor. bir de bununla kombine şu nzonzi'nin stoperlerin arasına girip top alma hadisesi. acilen bu saçma sapan işten vazgeçilmeli. madem mariano'yu oynatıyorsun, madem elinde marcao gibi ayağı süper düzgün bir stoper var bırak nzonzi orta sahada topla buluşsun. çünkü nzonzi'nin geriye gelmesi takımın hücum yerleşimini alt üst ediyor. adamın ceza sahasına koşu yapmasını da imkansızlaştırıyorsun. o cüssede bir oyuncu her hücumda defanstan top alıp ceza sahasına giremez. adamı salsak en az 7-8 de gol katkısı verecek. bu ne şimdi, fatih terim hücum ederken bile rakipten korkuyor mu? merak etmesin hücuma çıkarken bu gün olduğundan daha fazla top kaptırmayız. nzonzi oyunu geriden başlattığında orta alanda eksik kalıyoruz. seri, lemina veya seri, artık orta alanda oynayan kimse kafasını kaldırdığında 1 galatasaraylı futbolcu görüyorsa 3 rakip oyuncu görüyor. hadi belhanda'nın oyun stilinde top kaptırma var ama tüm takımın oyun stili mi top kaptırma üzerine olur. kafasını kaldıran top alacak adam bulamıyor ki. sonra seri formsuz. değil arkadaşım, seri sahada yalnız. formsuz oyuncu böyle olmaz. şu an kim formda, kim değil anlamamız zor. çünkü futbol takım oyunudur. biz takım oyunu oynamıyoruz. sinapslar, nöronlar bir oyun akışını ezberleyemiyor. o yüzden akışkan değil hiç bir hareketimiz. takım oyunu oynamayan bir takımın futbolcuları sahada kötü durur. bu adamlara formsuz demek sorunu yanlış tespit etmektir.

    tekrar tekrar yazıcam, şu kadroyu sergen'in eline verseler aklımızın hayalimizin almayacağı bir hücum zenginliği yaşarız. her oyuncumuz silah. adam gökhan töre gibi performans sürekliliği ve disiplin yönünden bitik bir oyuncuyla bile güzel futbol oynatıyor. evet doğru dürüst tek silahı gökhan töre. elinde feghouli, andone, belhanda, seri falan yok yani. sadece gökhan töre ve diğerleri. ama takım oyunu oynuyorlar işte. eksikler kapanıyor, kısıtlı yetenekler ön plana çıkıyor.

    fatih terim'in silkinip kendine gelmesi lazım. taraftar aleyhine söylenmeye başladı. bu gidişle ligin ikinci devresini göremeyecek. beraberinde yönetimi de götürecek. çünkü galatasaray genel kurulunda fırsatçı bir çakal sürüsü ellerini ovuşturup başarısızlık için dua ediyor. camiayı yeni bir dursun aydın özbek'e teslim edecekler.
  • 935
    bacakları kısa, boyu kısa, fiziksel anlamda inanılmaz dezavantajları mevcuttur.
    o bölgede donk, nzonzi misal melo gibi adamlar daha makbul. uzun bacaklı, daha fazla alan kapatan. ahtapot lazım bana orada. seri çok ufak. olmaz öyle o alanda.
    o fizikle misal sağ bek sol bek olur da orada olmaz.
    hadi desen muhteşem bir pas trafiği yöneticisi. o da yok arkadaş. kendisine kısaca ''bay yan pas'' beğenmediysen ''bay geri pas'' onu da beğenmediysen '' bay pas hatası'' diyebiliriz.
    tugay kerimoğlu'nu bitiren bu tribün seri'ye neler yapmaz.
  • 936
    hocaları tarafından pas takımı olarak tanımlanan bir takım için çok kıymetli olan oyuncu. son maçlarda iyi olmadığına katılıyorum. ancak gerçek seri bu değil. daha önce izleyen herkes bunu çok iyi bilir. psg maçındaki* performansı hala hafızalarda.

    sahaya çık ve elinden gelen her şeyi ortaya koy. seni ıslıklayan taraftar bağrına basmasını da bilir.

    (bkz: 27 ekim 2019 beşiktaş galatasaray maçı)
  • 940
    kendisinin yerine belhandayi sahada görmek inanılmaz gerçekten bırakıp gitsin bence. önyargilara egoya eski kafa futbol anlayışına kurban gidiyor burada. belhanda ola ki 3 gol atsa da maçı farklı kazansak da gerçekler bunlar, seri sakat değil ise oynar bu kadar basit. nzonzi, lemina ve seri birkaç maç üst üste birlikte izlemeyi hakediyor bu taraftar.
    (bkz: 27 ekim 2019 beşiktaş galatasaray maçı)
  • 947
    27 ekim 2019 beşiktaş galatasaray maçına yedek başlayacak olan oyuncu.

    renktaşlarım neden sinirlendiniz anlamadım? bu adam seneye berbat başladı. tam düzeldi derken kesik yedi ve yine oynadığı sürelerde kötü oynadı. younes belhanda ve sofiane feghouli de kötü. yani o alanda oynayabilecek veya oynayan kimse formda değil eyvallah da niye oynamadı / oynamıyor diye de yaygara koparılacak bir adam değil şu formuyla.

    ayrıca, maça sonradan girecektir illa ki. mario lemina yine sakatlanır nasılsa, onun yerine girer.
App Store'dan indirin Google Play'den alın