• 4
    fenerbhaçesini saf ve candan duygularla sevdiğini düşündüğüm spor yazarıdır. özellikle spor yazarıdır diyorum çünkü günümüzde takım taraftarları yerine sadece spor yazarları şu yazıyı yazabilir.
    http://2.bp.blogspot.com/...00-h/%C3%A7upigs.JPG

    o çok sevdiği fenerbahçesi, şu an türk futbol tarihinin en aşağılık suçuyla yargılanıyor ve delillerin gösterdiği üzere en aşağılık cezalardan birini alacak. ve en acısı fenerbahçeyi safça ve temiz duygularıyla seven kensinin sözleriyle, düştüğü aşağılık durumu örtmeye çalışıyor.
  • 5
    --- alıntı ---

    benim çocukluğumda istanbul’un, insanı fenerbahçeli yapmak için bir sürü gerekçesi ve cazibesi vardı. istanbul 1940 yıllarında 600 bin nüfuslu göğü ve denizi masmavi, futbol oynanacak arsası pek çok, havası tertemiz, ulaşımın tamamı tramvay ve vapurlarla yapılan, insanları medeni, kutu gibi bir şehirdi.
    fenerbahçe benim çocukluğumda futbolda tekniği öncelikli mahalle bızdıklarının gözdesi idi. cihat arman, esat kaner, fikret kırcan, naci bastoncu süper teknikleri ile gece rüyalarımızı bile süsler, atletizmde balkan şampiyonu olan melih kotanca futbolda ilk saydıklarım kadar flaş olmasa bile top oynadığı ve leblebi gibi goller attığı için bizlerce fenerbahçe’nin ikinci kahramanı olarak yorumlanırdı.
    fenerbahçe o zamanlar şampiyonluk rekorunu en fazla elinde bulundurduğu için sevilirdi. fenerbahçe milli takıma en çok futbolcu verdiği, milli takımda en çok gol atan futbolcular fenerbahçeli olduğu için sevilirdi. topkapı’da oturmama rağmen denizi, kadıköy’ü ve fenerbahçe stadı ile kulübünün bağlık bahçelik köşklü bir yerde olmasını ben kendimce çok aristokrat ve ayrıcalıklı bulduğum için ayrı bir sevgi sebebi diye o semtler bozuluncaya kadar aklımda ve gönlümde tutmuşumdur. fenerbahçe’nin bir de işgal yıllarında istanbul halkına futbolla verdiği bir mutluluk vardı. bütün müstevli takımlarını sahada yenmiş ve bu moral bakımından kırık halkın dinamiği olmuştur.
    delikanlılığımızın en görkemli günlerinde fenerbahçe idmanlarına cihat arman, selahattin torkal, halil özyazıcı, erol keskin ve mehmet ali has ile aynı vapurda gitmenin heyecanı şu gün bile yüreğimin en zengin vuruşudur. kadıköy vapur iskelesinden indikten sonra o tüm zamanların en büyük futbolcusu lefter’in adadan gelişini beklemek ve onunla birlikte kadıköy toprağında birkaç adım atma hangi futbol hazzı ile değişilebilirdi. o can bartu ile birol pekel’in çocuk halleriyle bahariye’deki arsa top şeytanlıklarını seyretmek, hangi stad filmi ile değiştirilebilirdi?
    şu ihtiyar yaşımda şimdi düşünüyorum. 1990 yılından sonra istanbul mahallelerinde çocuklar niye fenerbahçe’yi tutsunlar, niye fenerbahçeli olsunlar diye... fenerbahçe’nin ne türkiye’de saha tarihi olan, o yerden ayağa paslı dantel örer gibi oyun şekli kalmış, ne de en teknik adamların o çatı altında toplanacak niyetleri. fenerbahçe artık ne milli takıma en fazla oyuncu veren takımdır, ne o takıma gol kralını veren ekiptir. türkiye’deki bütün şampiyonluk rekorları fenerbahçe’nin elinden uçmuştur. ne kalmıştır isminden başka bu vatanda...
    başka takımlar uefa kupası’nı, süper kupa’yı müzelerine götürmüş iken, yerli tenekelerle çocuğu nasıl fenerbahçeli yaparsınız artık...

    http://www.milliyet.com.tr/.../21/spor/afbcup.html

    --- alıntı ---

    kendisinin bir sözü var ya başarı kupayla ölçülmez tarzı bir şey. üstüne de fenerbahçe öyle büyük ki falan diye gidiyor. bu yazıda bilinçaltını dökmüştür kendisi. yeni gördüm bu yazısını. belki bu vasıtayla burada da yeni gören arkadaşlarımız çıkacaktır benim gibi. bu yazıyı okuyun, okutun. bu yazının üzerine birkaç şey söylemek istiyorum...

    bu yazıdan da anlaşılacağı üzere kendisi "başarı kupa ile ölçülmez" demesine rağmen fenerbahçe'nin o zamanlar çok kupası olması sebebiyle fenerbahçeli olmuştur. ayrıca... galatasaray'ın türkiye ve dünyaya damgasını vurduğu 2000'li yıllarda da ne denli bir ruh halinde olduğunu anlayabiliyoruz. yazısı kasım 2000 tarihli olduğu için daha da belirgindir nasıl bir ruh halinde yazdığı. malum sözünü* ne zaman söylediğini bilmiyorum bilen arkadaşlar varsa bilgilendirsin beni. tahminimce 2000 yılından sonra söyledi o sözü. ve o sözü neden söylediği de bu yazıda apaçık ortada.

    hani sözünde der ya fenerbahçe büyüklüğü kupa büyüklüğü değildir evet değildir çünkü kupa olarak fenerbahçe'den daha büyük takım vardır. evet fenerbahçe büyüklüğü şampiyonluk büyüklüğü değildir 1 şikeli şampiyonluğu dışarıda bırakırsak fenerbahçe'den daha çok şampiyon olmuş bir takım vardır bu ülkede. onun büyüklüğü enteresan bir büyüklüktür o konuda haklıdır kendisi.

    kendisi aşırı romantiktir ve gerçeklikten uzaktır. yazıktır ki bu romantizmini bir gerçeklik gibi söylüyor fenerbahçe. bu yazı aslında önemlidir hatta çok önemlidir. bu yazıda bir fenerbahçelinin bilinçaltını görmekteyiz.
  • 6
    şimdi islam çupi’nin o meşhur “fenerbahçe cumhuriyeti ortalıkta yoksa, türkiye yoktur, futbol yoktur, bolluk yoktur, insanlar yoktur, canlılar güç nefes alır ve bu ülke kısa süre sonra yaşayan yer olmaktan çıkıp, mezarlık olur” sözünü çürütelim mi?

    1-islam bey demiş ki, "fenerbahçe cumhuriyeti yoksa türkiye yoktur" bildiğim kadarıyla 1923’ten beri var
    2- futbol yoktur demiş. futbol, fenerbahçeden de önce vardı. bknz: galatasaray spor kulübü
    3-bolluk yoktur. ahaaa, işte bu noktada birazcık araştırmacı gazetecilik yönümü ortaya çıkararak sizlerle bazı bilgileri paylaşacağım. biliyorsunuz enflasyon 2 şeye bağlıdır, tüfe’ye ve üfe’ye:

    fb’nin şampiyon olduğu yıllar ortalama tüfe: %19 ortalama üfe %22
    gs’nin şampiyon olduğu yıllar ortalama tüfe: %8 ortalama üfe %11

    ilgili istatistik: http://gss.gs/OF2.jpg

    şimdi de sıra dolarda:

    fb’nin şampiyon olduğu yıllar ortalama artış: %16
    gs’nin şampiyon olduğu yıllar ortalama artış: %13

    gerekli istatistik: http://gss.gs/kbd.jpg

    eyyy avrupa, eyy euro, sen de kimsin?

    fb’nin şampiyon olduğu yıllar ortalama artış: %17
    gs’nin şampiyon olduğu yıllar ortalama artış: -%4

    ilgili resim: http://gss.gs/KO9.jpg

    4- canlılar güç nefes alır demiş. ilgili resimde ozon deliğinin fenerbahçenin şampiyon olduğu 2011 ve 2014 senesindeki ozon deliğinin büyümesi ve 2012 ve 2013 yıllarında galatasaray şampiyon iken ozon deliği hacminin kontrol altında tutulup küçüldüğünün resmini atayım.

    ilgili link: http://gss.gs/5UH.jpg

    son olarak da, ülke ülke olmaktan çıkar, mezarlık olur demiş,
    hayırlısı ile bu kara süreci de geride bırakacağımız günler gelecektir diyip cümlelerime son veriyim.

    islam abi, kırdıysam seni özür dilerim ama veriler ortada :(
  • 7
    http://islamcupi.org/...iye-fenerli-olunsun/

    --- alıntı ---
    şu ihtiyar yaşımda şimdi düşünüyorum. 1990 yılından sonra istanbul mahallelerinde çocuklar niye fenerbahçeyi tutsunlar‚ niye fenerbahçeli olsunlar diye… fenerbahçenin ne türkiyede saha tarihi olan‚ o yerden ayağa paslı dantel örer gibi oyun şekli kalmış‚ ne de en teknik adamların o çatı altında toplanacak niyetleri. fenerbahçe artık ne milli takıma en fazla oyuncu veren takımdır‚ ne o takıma gol kralını veren ekiptir. türkiyedeki bütün şampiyonluk rekorları fenerbahçenin elinden uçmuştur. ne kalmıştır isminden başka bu vatanda…

    başka takımlar uefa kupasını‚ süper kupayı müzelerine götürmüş iken‚ yerli tenekelerle çocuğu nasıl fenerbahçeli yaparsınız artık…
    --- alıntı ---

    rahmetli 2000'de böyle diyordu. bugünleri görse kim bilir ne derdi. o günlerde bile zamanında söylediği popülist büyüklük zırvasından eser kalmamıştır.

    (bkz: adamın gol diyor) *
App Store'dan indirin Google Play'den alın