resim
Igor Tudor
Görev:Teknik Direktör
Takım:-
Yaş:46
Uyruk:Hırvatistan
  • 2926
    kendisi yerine hikmet karaman, yılmaz vural gelsin, hiç değilse kaybedecek birşeyleri yok. artı olarak da 'bize büyük takım vermiyorlar' geyiklerine de son vermek gerek tarzında entry girmiştim tudor'un başlığına. sonradan, lan yoksa abarttım mı dediğim oldu ama abartmamışım. göndermesinler tudor'un sonuna kadar arkasında dursunlar. dursunlar, vapur, martılar falan filan... neyse. sonuna kadar arkasında dursunlar diyorduk, hangi sona kadar? kendi sonlarına kadar, görevi bırakana kadar. sonra birlikte paket şeklinde hepsini gönderelim. umut işte.
  • 2930
    (bkz: igor tudor/@albertxx)
    kendisi hakkında tüm dediklerim. kendisinde taktik, teknik ve oyuncu yönetimi yok hep diyorum. bunu çok iyi görüyoruz. yandan battal bey gibi bağırıp çağırmakla td olunmuyor. kendisi çok yeteneksiz bir td. gönderilmeli kendisi ve yerine biri alınmadan önce belirli oyuncularda gönderilmeli sonra td getirilmeli yada o oyuncu grubundan çıban başları kadro dışı bırakılmalı. yarın selçuk, yasin, sinan kadro dışı bırakılmazsa bu serüven böyle devam eder.
  • 2934
    az önce kendisi hakkında, diğer sözlüklerde neler yazılıyor diye bakayım dedim. "adam aslında iyi teknik direktör", "sürekli teknik direktör değiştirmekle bir yere varılmaz", "oynatmak istediği futbol için zamana ihtiyacı var bence" tarzı enyty giren adamların profillerine bir bakayım dedim. abartmıyorum %90'ı fenerbahçe yada beşiktaşlı.

    kendisinden en çok rakip takım taraftarlarının memnun olduğu, bir teknik direktör hayal edin... bu arada saat:10.30 ve hala kovulduğuna dair kap bildirimi gelmemiştir.
  • 2937
    basın toplantısında kendisine soru soran gazeteci kılığındaki tetikçilere sert tepkiler vermesini anlıyorum zira damarına damarına basıyorlar. fakat hocam sen farkında mısın kimseye verilmeyen şans sana verildi. kimseye sabretmediği kadar sana sabretti bu kulüp. bu kadar yıpratma ne bizi ne de seni...

    her teknik direktör kendine belirlediği,inandığı prensiplere göre takımını hazırlar, sahaya sürer ama her şey sahada belli olur. istediğin kadar antrenman yaptır, anlat, öğret. bu igor tudor için de geçerli. 20 temmuz 2017 galatasaray östersunds fk maçı nda da gördüm ki sahaya sadece bir kadro sürüyor ve kesinlikle b,c planları mevcut değil.

    ikinci yarıya iyi de başlamıştık. 50. dakika civarıydı carol bir topu ıska geçti ve top taca çıktı. tribün tepkisiyle beraber kendisi değişiklik işaretini verdi. iyi de kim girecek diye düşünürken eren derdiyok u çağırdığını görünce biraz garipsedim açıkçası. ikinci yarı yeni başlamışken, 4 lü oynamayı beceremeyen adamlara 3 lü oynatmaya çalışmak... üstüne üstlük geçtiğimiz sezon üçlü savunma denediği hiçbir maçta savunmanın ortasında oynamamış ahmet çalık a bu görevi vermek.
    futboldan anlamaya çok gerek yok ki! ahmet çalık karambolde en kilit zamanda topu uzaklaştıran, rakibin çok hareketli olmayan forveti ile boğuşarak onu yıldıran bir stoper. igor tudor un yaşadığı nasıl bir cinnet halidir, kontrolünü kaybetmişliktir anlamak mümkün değil. tribündeki kalabalığın %80 i bu tip bir hatanın gelmesini bekliyordu. şahsi fikrim o dakikada oyuncuya *tepki göstereceksen ya sahada o bölgede oynayabilecek bir adamını oraya kaydırırsın ya da yedekten o bölgeye adam alırsın. fakat bunların tamamı manasız! bu maç bu fevri hareketlerin maçı değildi. oyuna aldığın eren derdiyok ise bafetimbi gomis in oyununu bozmaktan kalabalık etmekten başka bir şey de yapmadı.

    yine sınıfta kaldın ama hala bahaneler bahaneler.bir de şimdi moda oldu umut vermeye çalışmak her şeye rağmen. çok yazık!

    ileride farkedeceksin ne büyük hatalar yaptığını. aslında bütün mesele de bu. yaşarken hatalarını farkedebilsen ders alırsın, vazgeçilmez olursun. şimdi ise git artık diye isyan ediyoruz.
  • 2938
    kendisini hararetle savunan, amansız fanları bile yavaş yavaş çark etmeye başlamış çok şükür. normalde olayların soğuması akabinde, uzun uzun içi boş entryler ile savunmaya ve güzellemelere başlarlardı bu saatlerde.

    en azından "tudor ne yapsın?" entrylerinden, "tamam tudor'da suçlu ama en büyük suçlu yönetim" aşamasına gelmişler.
  • 2940
    önceki sezonu dördüncü bitirdik, haziran ortasında sezonu açtık, temmuz'da ilk resmi maçımıza çıktık, hödöhödö... masal anlatma bana! ben mi yaptım takımı dördüncü?
    sen geldiğinde takım neredeydi, nerede bitirdi sezonu? bana bunların hesabını ver. kendi yetersizliğinden, güçsüz karakterinden ötürü kim brumayla, sneijderle, podolskiyle sorun yaşadı. tazminatını da al defol git!
  • 2941
    hala şu adamı savunanların olduğunu gördükçe sinir krizi geçiresim geliyor. şubat'tan beri takımın başında bu adam, 3 aydır değil. öncelikle bunu belirterek başlayalım söze. kimse kalkıp barcelona kalitesi beklemiyor, sadece doğru hamleler ve karakter sahibi bir futbol bekleniyor. senin dün elendiğin takım isveç sekizincisi sekiz! şu durumda bile kalkmış laf salatası yapıyorsunuz elindeki malzeme bu ne yapsın diyerek. hayır adamın neresinden tutarsan tut elinde kalıyor ama hala sabır diye ısrar ediyorlar ya ona deliriyorum. adam yönetimi yok, teknik taktik bilgi yok, sorumluluk üslenme yok(reisimiz hep masum), oyuncuların performansını bireysel olarak artırabilme yeteneği yok, hücum ve savunma kurgusu yerlerde e ne var bu adamda ne?

    "daha gidip-gelecek oyuncuları daha tespit edemedim" açıklaması yapmış, bir teknik direktörün var elinde. peki geleli 5 ayı geçmesine rağmen, hala takımda gidip kalacak adamları tespit edemeyen bir adamı, monchi gibi birini örnek vererek savunmaya ne demeli?

    monchi sevilla serüveninde kendini fazlasıyla kanıtlamış bir isim iken, bu zatı muhterem hangi kariyere dayanarak takımın başına getirildi? karabük ile deplasmanda sadece 4, paok ile çıktığı 22 deplasman maçında 5 galibiyet, 9 beraberlik, 8 mağlubiyet almış birini, monchi başa geldiğinde, sevilla düşme hattındandayken 2 yılda uefa finali ve akabinde finalleri oynayacak bir duruma getiren bir sportif direktör aynı kefeye koyuluyor heyhat. sonra gelmiş bu tudorperestlerle futbol tartışıyoruz sözlükte.

    tudor ile birlikte fanlarının da gitmesi dileğiyle.
  • 2942
    gitmesini bizi avrupa kupasından elenmemize sebep olduğu için değil;özrü kabahatinden beter olduğu için istiyorum...
    her iki maç sonra verdiği demeçlerle beyin hücrelerinin sağlık çalışmadığını cümlelerinden anlayabiliyoruz kendisinin...
    defansı iyi oynayıp kompakt bir takım halinde 2-0 yenildiğimizde söyleyebilen utanmadan 2.maç sonra neyini beğenmediniz diyebilen bir adam kusura bakmayın mourinho olsa kalamaz...
    sen daha ne yaptığının farkında değilsin...2 maçta da yaptığı oyuncu değişiklikleri çıkardığı onbirler tamamen rezalet...
    dün carole'ün yuhalanmasından korkup çıkardığında bitirdi esas bizi...
    carole fecaat dahi olsa normalde ahmetin karşıladığı topa carole'un çıkıp ahmetin kademe yapması gerekirken;ahmet çıkıp sıçınca kademeyi yapacak adam kalmamıştır...
    savunmadan adam çıkarmak yerine orta açmayı bilmeyen top ezmekten başka bir halta yaramayan sinan ve yasine dayanmıştır...
    yapacağı 3 değişiklikle maçın gidişatını lehimize çevirebilecekken 1 değişiklikle bir çuval inciri bok etmiştir....
  • 2945
    enteresan bir şekilde tarihimizin en kara gününü yaşıyoruz; saat 12.45 ve halen kovulmadı.

    dün akşam gerçekleşen basın toplantısında takımın yaratıcı bütün oyuncularının gitmesine dursun, mehmet, keltoş ve kendinin bulunduğu kurulun ortak kararı diyerek sneijder, podolski ve bruma'nın gitmesinde rolü olduğunu, oluşturduğu takımın elinden gelen en iyi oyunun stoper maicon'un sağ açıktan yaptığı ortalar ile tesadüf golü aramak olduğunu ve kurduğu takımın mücadelesinden memnun olduğunu söylemesine rağmen kovulmadı. şükür ki yanlış maç seyretmişiz; biz de her ikili mücadeleyi kaybeden ve parçalı giyen gamsızlar topluluğunu galatasaray sanmıştık.

    dün akşam gerçekleşen basın toplantısında "siz neyi yapardınız" diye sordu; gel ben sana anlatayım ne yapardım; yalnız burada mayıs ayından başlayarak cevap verecek, şark kurnazı olduğun için sorunun "bu kadro ve oyuncular ile" kısmını dikkate alıp tuzağa düşmeyeceğim:

    1) transferde önceliği, bütün hayali 2017/18 sezonu sonunda milli forma giymek olan yıldız 10 numaramı gönderip yerine 10 milyon euroyu faslı bir köylüye gömmek yerine mayıs ayında sneijder ile konuşur; "hocam uyuşamıyoruz belki ama benim sana, senin de bu takımın iyi olmasına ihtiyacın var; bir orta yol bulalım, sen fit ol ben seni milli takıma göndereyim" der ve ilk maç öncesinde en az bir adet orta saha oyuncusu veya bir kanat bir bek transferini tamamlardım.

    2) japonlar ile konuşur, nasıl olsa avrupa derdiniz ve kampınız yok, şu poldi transferini (velev ki izin verdim) temmuz sonu yapalım derdim.

    3) ilk maçta kaygım kompakt bir defans hattı, stoperim ahmet çalık olmazdı. prensip olarak degajları ıska geçen oyuncuların futbol sahasında yeri olmadığını düşünüyorum. belki manyak diyeceksiniz ama benim takıntım da bu napalım. hadi diyelim yardımcılar punduna getirdi, koray yerine ahmet'i çıkardı sahaya ilk maçta. ilk maçta yediğimiz ikinci golde marke edilmesi gereken adamın maicon olduğuna kanaat getirererk yerini kayveden ahmet'i ikinci maçta kadro dışı bırakırdım (18'e almazdım).

    4) de jong'u kadroda tutar, ilk ve ikinci maça linnes - maicon - koray - carole - de jong - selçuk - tolga - eren - gomis ve altyapıdan bir adet uzun forvet ile çıkardım. altyapıda forvet mi yok? sorun değil. serdar kulübede mi? çık kardeşim forvet, gelen toplara kafa vur. o da mı yok? eray, giy formanı abicim kalecisin sen, illa zıpalrsın falan. aldığım her topu ceza sahasına şişirirdim zira rakip kalecinin boyu itibariyle kaleye havadan gelen topları tutma ihtimalinin olmadığı belli idi.

    5) ilk maçta bahis oynamazdım. sıkıntılı iş.
  • 2946
    dün akşam itibariyle bileti kesilmişe benziyor. hatta ismi lazım olmayan bir yönetici tarafından maç sonunda istifa etmesi beklemiş ve buna göre açıklamasını hazırlanmış. yönetimde dursun özbek haricinde kimse arkasında değil. mircea lucescu'dan evet cevabı geldiği an gider. yönetimin tek sıkıntısı lucescu'ya güvensizlik. şu anda gönderilmiyorsa nedeni budur.
  • 2947
    kendisinin elenme bahanelerini dinledim onun için yaşadığım coğrafyadan kafanızı şişirmeye çalışmadan bir örnek vereceğim.

    legia warszawa geçen sene ekstraklasa'da şampiyon oldu.ligin son maçını bir sene ligimizde de uygulanan play-off sistemi ile 4 haziran 2017 günü lechia gdansk'la oynadı.

    kendilerinin şampiyonlar ligi 2. ön eleme turundaki rakibi finlandiya'dan ifk mariehamn'dı.

    onların maç takvimi de dün elendiğimiz östersunds fk ile az çok aynıydı.ilk maç 12 temmuz 2017'de oynanacaktı ve veikkausliiga'nın sanıyorum 17. haftası geride kalmıştı.

    aradaki tek fark ekstraklasa'da 2017-2018 sezonu 15 temmuz'da başlayacaktı.

    legia 12 temmuz'daki ilk maçta finlandiya'da rakibini 3-0 gibi rahat bir şekilde yendi,kayınpederle tyskie'leri beraber yudumlarken 90 dakikayı da izledim.sonra geldi ekstraklasa'da deplasmanda gornik zabrze'ye 3-1 yenildi.(bizim dekoderda lig maçları olmadığı için o maçı izlemedim)

    19 temmuz'da rövanşta varşova'da 6-0 yenerek 3. tura rahat bir şekilde yükseldi.(90 dakikası izlendi)

    şimdi igor tudor birlikte çalışamadık diyor milli oyuncular vardı geç döndüler diyor.

    polonya,romanya ile 10 haziran'da dünya kupası eleme grubunda maç oynadı.o takımda 3 legialı vardı.michal pazdan,artur jedrzejczyk ve krzysztof maczynski.(maczynski belki maç sırasında resmi olarak wisla topçusu olabilir yaz transfer döneminde geldi legia'ya.)

    transfer olarakta iyi diyebileceğimiz bir oyuncu kattı kadrosuna legia o da armando sadiku.onu da geç transfer ettikleri için mariehamn'na karşı oynatamadılar.maczynski'nin durumunu yukarıda açıkladım zaten.

    bütün bunları yazmamı nedeni igor tudor'un bahanelerinin benim görüşümde önemsiz olması.östersunds'u eleyemiyorsun,iki maçta da yenemiyorsun,tek golünü karambolden atıyorsun sonra elimizden geleni yaptık diyorsun ve bizden bunları inanmamızı bekliyorsun.

    istifa et dursun !
  • 2948
    son terim döneminden beri istikrar sağlayabildiğimiz hoca olmadı. bu sebeple herşeye rağmen hocanın kalması taraftarıyım. çünkü yerine kim gelirse gelsin geçen sene advocaat ‘da olduğu gibi sıkıştığında bu takımı ben kurmadım bahanesinin ardına saklanmaktan hiç çekinmeyecek, bu takım hiç çalışmamış diyecek, keşke sneijder olsa diyecek, sonra ki seneyi kazanma peşine düşecek. bu bahanelere hep aşinayız. sonuç yine aynı yine aynı olacak. artı gelecek hoca en az iki yıllık sözleşme isteyecek, transfer isteyecek. herkes mancini gibi delikanlı değil. ne var bunda demeyin seneye dursun yolcu bu sefer yeni yönetimin ne yapacağı meçhul olacak. bakınız canaydın’ın gelişi. şampiyonluğa rağmen taraftarın hayalindeki hocayı getiriyorum diye parasız kurulmuş takımı şampiyon yapan lucescu’yu yolladı. sonuç ne oldu kocaman bir hüsran, elde bir sürü çöp futbolcu ve o dönem artan inanılmaz borç. en azından bu seneyi tamamlasın tudor. baktın olmuyor. sezon sonuna doğru artık kariyerli bir hoca mı bulursun, öz evlatlarına mı dönersin, terim’i mi getirirsin. en azından planlı olarak yeni sezona başlarsın.

    not: ne terim’in ne de eski bir oyuncumuzun gelmesini istiyorum. hagi hariç. o bir gün tekrar gelecek. şampiyon olacak.
  • 2949
    kendisi ve destekçileri geçen sene alınan birkaç galibiyette takımla ilgili bir şeyler var sandılar ama o maçlar ya sneijder, ya poldi ya da bruma'nın bireysel performansı ile gelen gollerler oldu.
    o çok kızdığı bruma alıp, dikine yardırıyordu. kalede zaten muslera var.
    işte bu sene o 3'lüden kimse kalmadı, hiçbir varyasyon, hiçbir setimiz yoktur ve olmayacaktır da.
  • 2950
    takımı yeni kuruyorum konusunda haklı olabilir. ama kaç maçtır bu takımın başındasın bir zahmet şu dandik turu geçeceksin. rikerink ve hamza bile takıma bir hava getirmiş 5-10 maç iyi oynatmıştı. 2 maçtır girilen pozisyon yok neredeyse hazırlık maçlarında bile penaltıdan gol attık. bir şeyler olmadı lucescu alternatifi varsa ortada , bu sene yardımcı olarak devam etsin yanında çünkü galatasaray için kalibresi o ancak.
App Store'dan indirin Google Play'den alın