resim
Hamza Hamzaoğlu
Görev:Teknik Direktör
Takım:-
Yaş:54
Uyruk:Türkiye
  • 9605
    dünyanın şu an geçirdiği bu zor dönemde belki tartışılacak bir konu değil ama açıkçası başlıkta bugünkü entry'leri görünce şok oldum.
    sanırım bazı şeyleri çok çabuk unutuyoruz. şöyle ki hamza hamzaoğlu'nun 2015-2016 senesindeki performansı(?) üzerinden tartışma yaşanıyor da 2014-2015 performansı da konuşulmaya açıktır. o dönemden yaklaşık 5-6 sene geçmiş belki de bu sebepten dolayı insanlar sadece 3 kupa kazanan teknik direktör diye hatırlıyor.

    öncelikle o seneyi biraz hatırlayalım. prandelli gelmişti avrupa'da rezil olmuştuk. bütün takımlardan 4 yiyorduk. 2011-2012 senesinde kurulmaya başlanan efsane kadronun artık son demlerindeydik ve geçen sezon da şampiyonluğu fenerbahçe'ye kaptırmıştık. prandelli döneminde çok kötü bir başlangıç yaptık sonrasında ünal aysal'ın da istifası ile tam bir kaos havasındaydık. duygun yarsuvat geçici başkan olarak seçildi ve sonrasında da eski oyuncularımızdan ve fatih terim'in bir dönem milli takımda yardımcılığını yapmış olan hamza hamzaoğlu en doğru aday olarak gösterilmişti ki bence o dönem onun getirilmesi doğru bir karardı. akhisar'da önemli işler başarmıştı.
    hamza hamzaoğlu geldikten sonra zaten avrupa'da havlu atmıştık. sadece lig ve kupada yoluna devam edecektik ve hamza hamzaoğlu geldikten sonra takım üstündeki ölü toprağını attı, eyvallah.
    bariz bir şekilde oyuncuların sevmediği ve değişik taktik(?) anlayışlarına sahip prandelli'den sonra hamza hamzaoğlu gibi oyunculara gerekli özgürlüğü veren takım içerisinde sinerjiyi arttıran bir teknik direktör sonrası takımda düzelmeler başladı. eyvallah.

    ama sizlere soruyorum kaçınız o dönemi gerçekten iyi hatırlıyorsunuz? ben açıkçası o trajikomik dönemi gayet iyi hatırlıyorum. şu an övülen bu harika takımın nasıl zor bela şampiyon olduğu ve aynı zamanda rakiplerin beceriksizliği (fener'de ilk kez teknik direktörlük deneyimi yaşayan ismail kartal ve loser'lığı dünya üzerinde nam salmış olan, romantiklerin sevdiği slaven bilic beşiktaş'taydı) hala akıllardadır.

    hatırlatayım arkadaşlar galatasaray o dönem de top falan oynamıyordu. bunun ilk olarak en büyük ispatının 3 kupa kazandığımız bu senede 2014-2015'te yılın futbolcusu kim seçilmiş ona bakmak lazımdır. ben size hatırlatayım.
    (bkz: fernando muslera)
    bu da 2014-2015'te fernando muslera'nın performansını hatırlamanızı sağlayacak olan bir klip
    https://www.youtube.com/watch?v=R7RLwc26i5c

    sizi bilmiyorum da bir takımın harikulade performans(?) sergilediği sezonda yılın futbolcusu takımın kalecisi oluyorsa bu işte bir terslik vardır.

    kazandığımız tüm maçları kaza bela işkence içerisinde kazandığımız da unutuluyor sanırsam.
    https://onbirim.com/...tur/2014-2015-sezonu
    buradan 1 aralık 2014 sonrası maçların skorlarına bakabilirsiniz. (hamza hamzaoğlu'nun görev süresi başlaması)
    yendiğimiz maçların çoğunu tek farkla kazandık arkadaşlar güç bela... açıkçası üşeniyorum da kaç gol son dakikalarda atılmış isteyen bakabilir verdiğim linkten.

    iyi oynadık diyebileceğimiz 2-3 tane maç hatırlıyorum. keza eğer fenerbahçe ile aynı puanda bitirsek ikili averajda fenerbahçe şampiyon olacaktı. o sene şampiyon olmamızın en büyük sebebi beşiktaş maçlarıdır. içeride dışarıda stadsız beşiktaş'ı mağlup etmeyi başarmıştık çok şükür de şampiyon olabildik.

    keza 3 kupalı teknik direktörümüzün kazandığı 2. kupa olan türkiye kupası maçlarına da bakalım isterseniz.
    gruplardan başlamıştık. grubumuzdaki takımlar ise

    balçova yaşamspor
    eskişehir
    amedspor'du.

    bu arada amedspor ve eskişehir'e birer kere yenildik. 12 puanla eskişehir'le aynı puanı alarak lider olarak çıktık.

    sonrasında rakiplerimiz
    konyaspor(tek maç) (son 16) 4-1
    manisaspor (iki maç) (çeyrek final) 4-0 1-1
    sivasspor ( iki maç) (yarı final) 4-1 1-2
    bursaspor (tek maç) (final) 3-2

    bu kadar güçlü rakipler arasında harika performansımızla(?) türkiye kupasını kazanmasını bildik.

    final maçında maalesef detaylı raporunu ve detaylı özetini bulamadım. ama o maçta ne kadar zorlandığımızı hatırlayan hatırlar.

    bakın çok detaya inmeden bile bu kadar övülen senenin aslında bir ilüzyon olduğunu belirtecek kadar yazdığımı düşünüyorum.
    o sene şampiyon olmamızdaki en büyük etkenler
    fernando muslera
    rakiplerin beceriksizliği
    dir.

    sneijder, yasin, burak ve selçuk'un performasları da hamza hocayla beraber yükselmiştir ve şampiyonluğumuzda etkili olmuştur.

    bakın burada hamza hamzaoğlu'na yine bir şey demiyorum. sağ olsun güzel hatıralar bıraktı o kadar kötü sene bile 3 kupayla bitirmemizde emeği var. sağ olsun.

    ama 3 kupa aldık hamza'yı boşuna astık falan lütfen kimse demesin. insanlar unutabilir ama tarih unutmaz. gördüğünüz üzere 2. sezonundan bahsetmedim bile...
    arife tarif gerekmez. başarısız olacağı belliydi 2 kupa gazıyla sözleşmesine popülist bir şekilde devam edildi.

    emeklerin için teşekkür ederiz sayın hamza hamzaoğlu. seni bir daha bu takımın başında mümkünse görmeyelim. hayat boyunca şans yanında olsun.
  • 9606
    galatasaray tarihinde hem futbolcu (1992-93) hem de teknik direktör (2014-15) olarak bir sezonda süper lig, türkiye kupası ve süper kupayı kazanan yani triple yapabilen tek kişidir. hatta hem teknik direktör hem de futbolcu olarak bu üç yerel kupayı da kazanan tek galatasaraylıdır. vay be o kadar popüler futbolcu arasından bu başarının hamzaoğlu'na denk gelmesi ilginç denebilir.
  • 9610
    şampiyon hoca baskısını kaldıramadığı için çok fazla hata yapmış iyi bir teknik direktördür kendisi. wesley sneijder'in galatasaray'da zirve yaptığı dönemdeki hocası kendisidir. kendisinden önce süre alamayan yasin öztekin'i şampiyonluğun yıldızlarından biri haline getirmiştir. eldeki oyunculardan iyi verim alan bir hocayken iş kadro planlamasına geldiğinde sınıfta kalmıştır. 3 kupanın verdiği özgüvenle eski mütevazı hamza hoca yerine ben yaptıysam doğrudur hamza'ya dönüştü, şahsi kanaatime göre bu değişim futbolcular arasında da yadırganmıştı o dönem, hoca ve futbolcular arasında bir kopukluk hissediliyordu. en büyük hatası ise kendisine ilk fırsatta tekmeyi basacak dursun özbek yönetimine kalkan olmasıdır. yine de kötü hoca olduğunu düşünmüyorum, ama çok kötü bir planlamacı olduğunu düşünüyorum.
  • 9611
    kendisini bizi şampiyon yaparken ve kupaları aldırırken nasıl destekleyip sevdiysem;
    bize yakışmayan şekilde yerli seviciliği yaptığı ve galatasaray'a o dönemki formları ve tavırlarıyla yakışmayan isimlere arka çıktığı dönemde de çok kızmıştımi eleştirmiştim.

    şu an kendisine bakışım, nötr.
    ama kesinlikle kendisini takımımızın başında istemeyen bir nötr'lüğe sahibim.
    bence galatasaray teknik direktörü olmamalıdır.

    kazandırdığı 3 kupa ve kuşlardan önce* 4.yıldızı takmamızdaki emeklerinden dolayı kendisine minnettar kalacağım.
    ama, 2015-2016 sezonundaki hataları* nedeniyle bizi ne hala soktuğunu da unutmayacağım.

    galatasaray haricinde herhangi bir camiada başarılar hamza hocam.
    seninle 3 kupa güzeldi :)

    not: umarım fatih hocamın kendisi ile ilgili bir halef selef çıkarımı yoktur.
  • 9612
    teknik direktörlüğünü bir futbolcuya benzetsek bu burak yılmaz olurdu herhalde.

    her nasıl ki burak yılmaz, sakatlık vs. yaşamazsa her gittiği takımda iyi hatta bazen muhteşem bir gol ortalaması tutturmasına rağmen, takım oyununu bozması, ileride top tutamaması ve özellikle takımı önde baskı halindeyken yaptığı saçma sapan fauller ile taraftarları çıldırtıyordu;

    hamza hamzaoğlu da hemen hemen her gittiği takımda başarılı olmasına rağmen, yaptırdığı veya yaptırmadığı transferler olsun, maç içindeki ezbere oyuncu değişikliği ve özellikle basın açıklamaları ile taraftarları çıldırtıyordu.

    iki isim de en azından galatasaray'da çok daha iyi bir kariyere sahip olabilirdi ama çoğu futbolcu ve teknik direktör için en büyük sebep olan "başarı" yüzünden değil de küçük ama önemli yan etmenler yüzünden ayrılmak zorunda kaldılar.
  • 9613
    kendisini kesinlikle kötü anmıyorum. daha önce de yazmıştım, dursun özbek'in kurbanı olmuştur. 2014-2015 sezonundaki kazandığımız şampiyonluk ve 4. yıldızın mimarlarından biridir zira prandelli döneminde felakete sürükleniyordu takım ve eğer teknik direktör değiştirmeseydik katiyen şampiyon falan olamazdık. 2015-2016 sezonunu ise hatırlamak bile istemiyorum. sanırım son 10 yılda 2010-2011 sezonuyla birlikte unutulması farz olan senelerden biridir. yine de iyi bir teknik direktördür. gittiği her takımda iz bırakmıştır. başarılar diliyorum kendisine zira iyi bir insan olduğunu düşünmüşümdür hep.
  • 9615
    iyi takım, iyi hoca ve iyi yönetim üçlüsüyle birlikte şampiyon olabilecek yetenekteki eski hocamızdır. karakteri, kişiliği ve futbol aklı olarak galatasaray gibi bir camiada bulunması bizim için kıymetlidir fakat o yukarıda saydığım "iyi" unsurlardan bir tanesi dahi aksasa ve kamuoyu baskısı oluşsa, hoca zorlanabiliyor. 2015-2016 sezonundaki olayı da buna yoruyorum. dolayısıyla kendisini ne bir eski oyuncumuz ne de eski bir hocamızla kıyaslamaya gerek yok. çünkü bunlarla övünmemiz gerek bizim. diğer camialar bunların onda biri değerdeki insanlara bile nasıl sarılıyor, biz de bol bol mevcut bu değerlerden. zamanı ve yeri geldiğinde yollarımız kendisiyle de, diğer değerlerimizle de kesişecektir buna eminim. çünkü galatasaray camiasının ülkemiz gibi sonsuza dek payidar kalacağına olan inancım tamdır.
  • 9616
    elinde taze yumurta, sucuk, yağ, tava varsa yenebilir bir sucuklu yumurtayı yapar. fakat elindeki sucuk küflenirse, pazara çıktığında sadece yumurta ve yağ alıp döner ve sucuklu yumurta yapmaya kalkar. olur mu olmaz. yenir mi? yersin yemesine de aynı tadı alamazsın, bir de zehirlenme ihtimali mevcuttur.

    galatasaray'ın eski teknik direktörü ve oyuncusudur.
  • 9618
    adam bizden ayrıldığı günden itibaren bizi çalıştırırken yaptığı bütün eylemlerin istikrarlı biçimde arkasında duruyor, "umut ve sabri'yi bilerek ve isteyerek savundum, yine olsa yine savunurum" diyor, "yönetim beni kovmak istedi, siz bilirsiniz dedim çıktım" diyor, allah'ın işine bak ki "sizin hatalarınızı örteceğim diye canım çıktı, benimle dalga mı geçiyorsunuz" demeyi aklına bile getirmiyor. bizim taraftar ise hala "hamza hocam dursun özbek'in hatalarına kalkan olmak için inanmadığı şeyler söyledi, aslında çok vizyoner bir hocaydı dursun ona kazık attı" diye fantaziler üretiyor. gerçekten inanılmaz.

    adamcağız "ben galatasaray'ı çalıştırırken inanmadığım hiçbir şey söylemedim" diye bas bas bağırıyor, utanmasa gazetelere ilan verecek ama bizi bir türlü ikna edemiyor, "yok yok sen mahsus öyle söyledin, gerçekte öyle düşünmüyorsun" diye ısrar ediyoruz. senelerdir ne dese inandıramıyor adam, hamzaoğlu kovulduğu zaman doğan çocuklar şimdi kreşe gidiyor ama bu dogma hala kırılamadı. şeyh uçmaz mürit uçurur derlerdi inanmazdım, gerçekten de öyleymiş.

    hamza hocanın son çare olarak kur'an'a el basmasını öneriyorum ben. bu saçmalık başka türlü son bulmayacak, belli.
  • 9619
    fatih hoca'nın en sevdiğim özelliklerinden bir tanesi susmayı iyi bilmesi. hoca özellikle fırtınalı dönemlerden sonraki dönemlerde bir kenara çekilir, bir zaman kendisini ve ismini dinlendirir. konuşacaksa da tek seferde, tafsilatlı konuşur. her mikrofona konuşan; mağduriyetini, uğradığı haksızlıkları ya da öfkesini her bulduğu fırsatta dile getiren adam pozisyonuna düşmez. gelişmeler ve zaman her zaman onun yanında olur. bazen yıpranan ismini ve itibarını, hiçbir şey olmasa bile o suskunluk ve zaman onarır. doğru vakit geldiğinde de sahneye tekrar çıkar, başarılarıyla da o itibarı perçinler.

    hamza hoca ise; galatasaray teknik direktörlüğü döneminde yaşadığı iletişim problemlerini geçtim, görevden gönderildikten sonraki süreci o kadar kötü yönetti ki hakikaten inanılır gibi değil. uğradığı haksızlığı, çok eleştiri aldığı konularda aslında nasıl haklı olduğunu vs. kırk tane röportajda alakalı alakasız sürekli dile getirerek kendi ismini yıprattı. oysa 1 senede 3 kupa kazanmış ve sonunda da sezonun başı denebilecek bir zamanda kovulmuş bir hoca olarak kenara çekilseydi ve hatta bir süre takım da çalıştırmayıp ismini dinlendirebilseydi bence her şey çok daha farklı olacaktı. sonraki başarısızlık döneminde insanların kafasında hiç olmazsa "lan hamza da iyi adamdı, başarılıydı ama bak onu gönderdiler, ne hale düştüler" fikrinin uyanmasına fırsat tanıyacaktı. ve hatta belki sonraki dönemlerde galatasaray'ın doğal hoca adaylarından birisi olacaktı. ama hamza hoca bu süreci o kadar kötü yönetti, mağduriyetini o kadar sık dile getirdi ki insanlarda "eeh tamam mağdursan mağdursun" bıkkınlığı oluşturdu. forvet transferiyle ilgili söyledikleri, çocukluğunda tuttuğu takımı sürekli vurgulaması vs. de tuz biber oldu. kendisini görevden alan başkan, galatasaray tarihinin en az saygı duyulan başkanı dursun özbek iken ve kendisinden sonra gelen teknik direktör mustafa denizli'yle yaşanan tecrübe o kadar kötüyken, bu kadar zayıf rakiplere dahi bu iletişim savaşını kaybetmeyi başardı.

    galatasaray teknik direktörlüğü sadece teknik taktik bilgi, antrenman bilgisi, oyuncularla diyalog becerisi istemiyor. aynı zamanda hitap ettiğiniz büyük kamuoyunun algısını ve önemli makamlarından bir tanesinde oturduğunuz camiayı yönetiyorsunuz. hamza hoca'nın diğer konularda galatasaray için yeterli olduğunu düşünüyorum fakat yetersiz olduğu alandaki yetersizliği o denli büyük ki diğer becerilerinin örtülmesine yol açıyor. fatih hoca'dan bu konuda öğreneceği çok şey var ama bu dakikadan sonra öğrenebilir mi emin değilim. fatih hoca hamzaoğlu'nun şu anki yaşındayken, omzunda avrupa şampiyonluğu ve fiorentina-milan eski teknik direktörlüğü apoletleriyle kerli ferli adamlara liderlik konferansı veriyordu çünkü.

    işbu entry hamza hoca'nın bugün verdiği röportajdan da hareketle yazılmıştır.

    https://ajansspor.com/...zliga-ugradim-365422
  • 9620
    kendisi iyi bir teknik direktör değildir, kendisi iyi bir iletişimci değildir, kendisi özgül ağırlığı yüksek bir figür değildir binaenaleyh kendisi galatasaray teknik direktörü olacak kalibrede değildir.
    şimdi kendisinin hayranı olanlar şunu diyecektir, bize 3 kupa kazandırdı daha ne yapsın... peki sonra ne oldu ? başarı daimi olmadığı takdirde, o başarıyı oluşturan etmenlerin daimi şekilde kalifiye olduğundan söz edemeyiz ki zaten kendisi bizden ayrıldıktan sonra gittiği her takımda çok güzel anılar bıraktı!
    türkiye’de temel sorunlardan biri de, bireylerin başarısızlıklarını kabullenmeyip ısrarlı şekilde başarısız oldukları eylemleri yapmaya devam etmeleridir.
    maalesef senelerdir aynı yerli teknik direktörler döne döne takım değiştiriyorlar, parsellediler takımları.
    hamza hamzaoğlu da o ekolde evriliyor, umarım bir daha bizim takımızda teknik direktör olması bile düşünülmez.
  • 9621
    "teklifi, babamı kaybettiğim günün ertesinde aldım. çok zor durumdaydık, ben odaya çekildim ve kızım da kötü bir haber aldığımı düşündü. ilk önce kızımla paylaştım, daha sonra eşim ile paylaştım. acımız bir nebze de olsa dindi, şükürler olsun."

    galatasaray'a imza attığı gün söylediği söz.
    kendisini harcayan sosyal medya soytarılarını bir kenara bırakıyorum, biraz galatasaraylı olan bir kişi kendisine hakaret etmeden önce şu sözleri aklına getirip utanır. zamanında gelmesine karşı olanlar da o gün im'para'tor dedikleri fatih terim'in yardımcısı olması sebebiyleydi. hey gidi günler hey. herkes yanar döner.
  • 9623
    galatasaray'ın çok tartışılan eski hocası. hamza hamzaoğlu galatasaray'a prandelli'nin yerine geldi. 2014-15 sezonunda galatasaray kadrosu gayet iyi bir kadroydu. 5+3 sistemi bizi ligde değil avrupa'da mağdur ediyordu. kaldı ki prandelli de 10 maçta 6 galibiyet 1 beraberlik alan ve yarışın içinde olan bir takım bırakmıştı. hamza hamzaoğlu işe fatih terim'i taklit ederek başladı. sanki birinci terim dönemindeki fatihmiş gibi davrandı 2014-15'te sık sık. hatta ben hamza hamzaoğlu'nun ilk maçlarında fatih terim'den telefonla taktik ve fikir aldığına inanıyordum. mesela ikinci yarı çevirdiğimiz 3-2'lik bir mersin maçında kesin devre arası fatih terim'le konuştu demiştim kuzenlerime gülerek. evet hamza hamzaoğlu 2014-15'te fatih terim'i taklit ederek baya bi göz boyadı romantik taraftarlar nezdinde. ama benim gözümde o sadece anadolu kulüplerini çalıştıran bir hocaydı ve bu yüzden ersun, aykut ve ismail'den hiçbir farkı yoktu. o yüzden iki kupayı alsak da şampiyon olsak da mutlaka sezon sonunda onunla yollarımızı ayırmamız gerek diye daima söyledim. hatta bana şampiyon olan hoca niye kovulsun ki abi diyordu herkes. ama hamza'nın yetenekleri sınırlıydı ve bu durum tıpkı göründüğü için kılavuz istemeyen bir köy gibiydi. hatta hamza takımı şampiyon yapıp bıraksın, yerine gelecek isim de şenol güneş olsun diyordum. nitekim sezon sonunda şenol güneş'i beşiktaş aldı ve sonra 2 sene onlar şampiyon oldu. ve korktuğum başıma geldi, kovulmayan hamzaoğlu, dursun özbek'in de tuz biber olmasıyla o yaz berbat bir kadro mühendisliği yaparak 2015-16 sezonuna tüy dikti. galatasaray taraftarı o sezon yabancı sınırının kalktığını bile idrak edemedi tam olarak, bakın o derece tüy dikti. sonra benim dediğime gelindi ve hamza kasım ayında kovuldu. ama iş işten geçmişti bir kere. takım daha da erimeye başladı. kuzenim bana "sen geçen sene hamzayla bu iş yürümez derken haklıymışın cidden yürümedi" demişti. he ama bakın mesela ben başkan olsam 2014-15 sezonu bittiği anda hamza hamzaoğlu'na hizmetleri için teşekkür eder, gelecek sezon yola şenol güneş ile devam edeceğimizi ilan eder ve yeni hocayla sezon planlamasına başlardım. hadi şenol güneş gelmedi diyelim gider mustafa denizli'yi haziran başında alır, ona istediği kadroyu kurar sezona öyle başlardım. ama eğer 2015-16'ya hamza ile başlandığında başkan olsam o zaman da onu sezon sonuna kadar görevde tutardım. çünkü o saatten sonra onu kovmak o kadro yapısına daha fazla tüy dikmek olurdu. çünkü o kadroyu hamza kurdu ve kovulana kadar kör topal iyi de götürüyordu ligi hakkını yiyemem. sonra yerine mustafa denizli geldi ve takım battı. çünkü o kadroyla hiçbir teknik direktör başarılı olamazdı, hamza da ancak sezonu idare edebilirdi. nitekim mustafa denizli-hamza hamzaoğlu değişimi kasımda değil de beş ay önce haziranda yapılsaydı, galatasaray o sezonu heba etmezdi. daha mantıklı transfeler gerçekleşirdi. yani hamza'yla dursun birlikte aysal ve terim'in 2011-2013 yıllarında binbir emekle inşa ettiği kadroyu temelli dağıtıp 2003-2011 yıllarındaki gibi bir kadroya dönüştürdüler takımı. kabul edelim ki hamza hamzaoğlu'nun sırf galatasaray'ı çalıştırdı diye ersun yanal'dan ya da aykut kocaman'dan daha iyi olduğunu söyleyemez kimse. bunların üçü de vasat hocadır. aykut ve ersun neyse hamza da odur. ersun'u kötüleyip de hamza'yı savunmak insanın kendisiyle çeliştirir maalesef. o yüzden hamza fenerbahçe'ye gidiyorsa gitsin. bir ersun balonu söndü, bir de hamza balonu söner diyeceğim de hamza zaten balonu sönerek ayrılmıştı bizden gidişinde. bu nedenle tüm bu söylediklerim gereği hamza hamzaoğlu bir fatih terim falan olamaz. zaten kendi de bunu anlamış olmalı ki fenerbahçe'ye giderek bir mustafa denizli olma hesaplarına başlamış. kazandığın üç kupa için teşekkürler hamza. daha fazlası olamazdı zaten seninle. hoşçakal.
  • 9624
    prandelli sonrası takımı bir araya getirmiş harika 'caretaker'. 2014-2015 kadrosunu takım yapmayı başarmştı. ancak hatırlamayanlar için o sezon her maç ipin ucunda gittik. o sezon net olarak muslera-melo/hamit(son 6 hafta)-sneijder'in god mode oynamasıyla kazanıldı. hamza hocanın en önemli katkısı ise oyunculardaki bu bütünleşmeyi sağlamasıydı. ne yazık ki o sezonun kendisi tarafından yönetilen kısmının oyunumuzda ciddi anlamda bir ilerlemeden öte onarma üzerineydi. şahsen ben şampiyonluk sonrası devam edilmesi taraftarı değildim ama 3 kupa kazanmış olan hocayı yollamak cesaret isterdi ve başkanımız dursun özbek'ti. 2015-2016 sezonu başlangıcı ise bu daha transfer sezonunda çöp olmaya başladı. yönetimin icraatleri desekte hoca ne kendi kadrosunu savunabildi ne de takviyeleri. performansı artık iyiden iye düşen selçuk ile bilal kısa rotasyonlu düşünülebilecek bir orta sahadan melo yollandı ve selçuk-bilal ikilisi ile sezona başlandı. üzerine jese gelince orta saha oldu pamuk. zaten hocanında ömrü çok uzun olmadı. (bkz: 2894829) entry'de bence iletişim problemi çok doğru bir noktaya parmak basmış. belki yardımcı hocalık görevi hamza hoca için daha idealdir, ben hocanın ekibinde görmek isterim.

    not: 2014-2015 sezonu payını küçük görmüş gibi düşünülmesin, sonuçta psikolojik olarak bitirme noktasına gelmek üzereydik o sezon ve ordan bir takım toplamak hiç kolay değil. kendisine hocalık kariyerinde başarılar dilerim.
App Store'dan indirin Google Play'den alın