resim
Halil İbrahim Dervişoğlu
Takım:Gaziantep FK
Mevki:Santrfor
Yaş:24
Boy:1.83
Uyruk:Türkiye
  • 1980
    biz bu adam oynayacak diye en önemli maçlara muhammed ve diagne’yi yedek başlattık.
    averaj yapmamız gereken maçların en gereksiz oyuncusu idi.
    değişen bir şey yok çünkü ben bunun kadar kafası karışık bir oyuncu görmedim. tek yapmaya çalıştığı o da 10 denemeden birinde belki topu çekmek. başka da bir meziyeti yok.
    (bkz: 22 eylül 2022 türkiye lüksemburg maçı)
  • 1982
    2020-21 yılında şampiyonluğumuzun kaçmasının önemli sebepelerinden birisi.

    ilk sebep tabi ki bjk'ye kol kanat geren hakemler, rakip stoperler ve kaleciler.

    terim gibi bir efsanenin son dönemlerinde nasıl saçmaladığının en büyük ispatlarından biri. bu skor katkısı vermekten aciz sözde forvet yüzünden 2 gol makinesi mostafa mohammed ve diagne haftalarca yedek kaldı. gol yok, asist yok. bakarsan şampiyonluğa giden takımın as forvet oyuncusu.

    hoca belki gol atamayan forvet ile şampiyon olma amaçlı yeni bir challenge denedi de bizim haberimiz yoktu. neyse iyi ki gitti de kurtulduk.
  • 1990
    ofsayt entrylerimde bana arada sırada göz kirpan bir arkadaşımız. bunu mağdur oldum, benim türbanlı bacıma ofsayt verdiler demek için değil, daha çok sözlükteki algı ne kadar hızlı değişebiliyor demek için yazıyorum. adam resmen gol atamayan forvetti.

    neler çekmişiz. şu kiralik adamı kazanacağız diye kapı gibi mohamed geçen sezon 2 haftadan fazla üst üste 11 çıkamadı. ne özgüven kazanabildi ne de ritim tutabildi.

    halil gecen sezon bizimle 33 maça çıkmış. bu eziyeti çeken tarafatarlar için sonrasında allah bize icardi'yi yolladı.
  • 1993
    bir emre akbaba, bir kendisi. fatih terim'in sonu oldular malesef. dinamiğini tam çözemiyorum. şapkadan tavşan çıkarma isteği mi, evlatçılık mı, inatçılık mı...

    yaşı hala genç. kendi rolünü keşfedebilir ve bu role uygun bir takım bulabilirse ispanya-hollanda gibi liglerde profesyonel bir hayatı olur. üst seviyede tutunabilecek teknik, oyun aklı, mental dirayet veya fizik kendisinde yok.
  • 1994
    bir terimsporlu olarak benim gözümde agüero bile halil kadar futbolcu değildir.* bence yerine göre yapılmış doğru bir transferdi bu sezon da alınıp rotasyona dahil edilebilirdi hatta. çok gariptir ki bir forvet olmasına rağmen gol dışında her şeyi yapabiliyordu. bir dönem torrentsporlular* tarafından messi'den daha iyi on numara oynadığı da söylenmiştir bu arada.*
  • 1995
    halil son yıllarda çok popüler olan ama benim ne anlama geldiğini bir türlü anlayamadığım "gizli forvet", "sahte forvet" gibi tanımlarla anlatılmaya ve övülmeye çalışılan bir oyuncu. sırf fatih terim transfer ettiği için övmeye çalışanlar da var ama onlar zaten futbolu kendi gözleriyle izleyip yorumlamak yerine gözlerini kapalı tutup, "vardır hocanın bir bildiği" düsturu ile galatasaray'ı takip edip, hocanın her kararını doğru ve tutarlı buluyorlar. o kesim zaten terim döneminde yapılan hiçbir icraatı eleştiremez (halil' i torrent transfer etmiş olsa ve birebir aynı futbolu oynasa çocuk, yerin dibine sokarlardı o ayrı). ben halil özeline döneyim. halil burak yılmaz, ümit karan, hasan kabze gibi net bir golcü değil. bunu zaten gözlerimizle gördük, halil'i beğenenler de "öyle bir oyuncu değil, o gözle değerlendirmeyin" diyorlar. peki. halil ne o zaman? ikinci forvet herhalde. 2004-2005 ve 2005-2006 sezonu necati ateş'i çok kaliteli ve birinci sınıf bir ikinci forvetti, onu kimseyle kıyaslamak olmaz türk futbolcular arasında ama 2012 yılında 32 yaşında antalyaspor'dan tekrar transfer ettiğimiz necati mi daha iyiydi yoksa 22 yaşında transfer ettiğimiz geçen sezonki halil mi? bu soruya kaç kişi halil der? adanaspor'dan 24 yaşında transfer ettiğimiz necati 10 tane halil dervişoğlu ederdi etmesine; 32 yaşında antalyaspor'dan aldığımız hali kaç tane eder bilmiyorum ama halil'den çok daha iyi olduğundan eminim. konu da zaten benim için bu noktada kapanıyor.

    gizli forvet, sahte forvet, yalancı forvet, birleştirici forvet, ikinci forvet vs. vs. futbola ve mevkiilere ben düz bakarım. bir oyuncunun mevkiisi forvet ise, gol atmayı bilecek. bunun yaşla da bir alakası yok. "gol atamıyor ama...". ama'sı yok. siz hiç bir kaleciyi "çok gol yiyor ama..." diye öven gördünüz mü? forvet oyuncusu gol atacak. atabiliyor ise galatasaray'da olur. atamıyorsa gençlerbirliği orada. bu konunun yaşla bir alakası yok; tekrar söylemekte fayda var. bu konunun oyuncuyu hangi teknik direktörün transfer ettiğiyle de alakası yok. konunun tek kriteri futbolcunun kalitesidir. "ahmet aldıysa iyidir, mehmet aldıysa kötüdür" diye bir şey olamaz. halil galatasaray standartlarında çok yetersiz bir oyuncudur. onu transfer edenin fatih terim olması bu gerçeği değiştirmez. necati örneğini verdim; 2004'te de, 2012'de de necati'yi alan terim'di. biri çok doğru bir transfer (iki alınışında da), diğeri çok yanlış. kiralar kiralamaz formayı verdiğin, uğruna diagne ve mohammed ikilisini yedek kulübesine attığın, fenerbahçe derbisinde kim-szalai ikisi karşısında güvenip oynattığın adamı övebilmek için sahaya mikroskopla bakman gerekiyorsa; bir şeyler yanlış demektir. o yanlış da halil'in kendisiydi. şampiyonluk hedefleyen bir takımda da böyle bir yanlışa yer yoktur.
  • 1996
    (bkz: vardır fatih hocanın bir bildiği)

    bizde pek başarılı bir kariyeri olmadı ama oynadığı belli sürelerde bir şeyler vadediyordu. hala daha potansiyeli var ama çalışkanlığı yok anlaşılan. ben şahsen bu sezon kadroda olmasını isterdim çünkü geçen sezona göre çok daha kaliteli ayaklarla sahadayız ve onlarla uyum yakalayabilirdi. burak yılmaz kaç yaşından sonra patlama yaptı herkes biliyor. şu an önünde batuhan karadeniz ya da burak yılmaz olma şansı var ve kendine kalmış sadece...

    gelelim diğer konuya; bir futbolcuyu terim transfer ettiği zaman neden sürekli takıntı yapılıyor mesela bu da başka bir mesele. bu takıma ne adamlar alındı zamanında ama hocanın transfer ettirdikleri kadar hiç konuşulmadı. hocanın transfer başarısı 13 senelik galatasaray kariyerinde %75 falandır ama tabi başarılı yapılan transferlerin aslan payı hep başkanlarda olur. hocanın yaptığı transferlere kulp bulma işinin de suyu çıktı artık. bana göre son döneminde yaptığı en iyi transfer olan kerem aktürkoğlu'na yapılanlar da ortada. terim'i seven tayfa ne kadar bağnazsa(!) terim'den nefret eden tayfa da o kadar bağnaz. bence tüm mesele bu. kişilerin hiçbir önemi yok geldiğimiz noktada.
  • 1997
    başka bir mevkiye evrilemezse kariyeri serbest düşüşe geçecek gibi duran topçu.
    gol atamıyor olması sebebiyle seviyesi galatasaray değildi denilebilir lakin iyi ve formda bir hocanın elinde bambaşka bir futbolcu olabilecek bir futbolcudur, pek çok futbolcu gibi.
    neticede kendisini iyi bir takımda ve formda bir hocanın elinde izleyemedik, çorba gibi ve vasatlaşan bir galatasaray takımında, öyle bir ortamda, öyle bir atmosferde oynadı. kendisi oynayacak diye büyük potansiyel mostafa hep yedek kaldı, bu bile son yıllarda galatasaray'ı çalıştıran hocaların karar mekanizmasını fazlasıyla sorgulanabilir kılar ki halil bunca forma şansını da iyi kullanamadı.
    bugün galatasaray'ın yükselişe geçmesinin yegane sebepleri iyi kadro ve iyi hoca değildir, okan buruk'un iyi bir ekip kurması, bu ekibi sürekli zenginleştirmesi daha önemli etkenlerdir. 1 yıl öncesinin ortamına ve o teknik ekibe bu kadroyu verseniz bu denli yüksek verim alamazsınız. kaldı ki getirilen yabancı hocalar kemerburgaz tesislerinin dizaynında da rol oynayacaklarmış o derecede bir yapılanma var kulüpte, bu bütün içerisinde bir futbolcunun yeteneğinden bağımsız olarak kötü performans göstermesi o futbolcuda ciddi bir sıkıntı olduğunu gösterir. yanisi bugün halil gelse ilk 2-3 maçından sonra hem oyun hem skor olarak ciddi katkı verebilen bir oyuncuya dönüşebilir. mevki değişmesi kısmı ise benim şahsi fikrimdi.
    özetle yetenekli ama işlenmesi gereken topçudur. türk bir oyuncunun en iyi işlendiği yer genellikle iyi ve formda bir türk hocanın elleridir dolayısıyla halil yarın gelse eski imajını değiştirecektir ve kulüp bir değer daha kazanacaktır.
  • 1998
    kendisinin gol atabilen ve verimli olabilen versiyonu dybala'dır, arif erdem'dir.
    mevki olarak en sevdiğim yer olan ss pozisyonunda oynayıp bu kadar kısır bir performans vermek de şaşırtıcıdır.
    kendisinin pozisyonunda oynayan bazı isimler şunlardı bu pozisyonu tam anlamamış yazarlar varsa diye:
    bergkamp, rooney, liverpool'daki kewell, arif, necati, dybala, bir çok dönem messi, bazen ronaldinho.
  • 1999
    eski oyuncumuz.

    iyi bir ikinci forvet her zaman iş yapar ama halil an itibariyle ne premier lig takımlarında ne de galatasaray'da ikinci forvet olacak düzeyde. belli yetenekleri var ve takımımıza ilk geldiğinde bunu göstermişti ama bu kendisini ilk 11 yapmak için yeterli değildi, hâlâ da değil.

    halil'in oyununu olgunlaştırması ihtimali bence hâlâ var, bunun için de biraz süreye daha ihtiyacı olduğunu düşünüyorum. bir süre mevcut düzeyini yansıtan, daha alt düzey takımlarda düzenli oynayarak hücum repertuarını geliştirmesi gerekiyor.
App Store'dan indirin Google Play'den alın