1
23 şubat 2018 galatasaray bursaspor maçı sonrasında yine yeniden aklıma gelmiş durum.
kaleye baktığım zaman senelerdir taraflı tarafsız herkesin üstünlüğünü kabul ettiği, taffarel yardımcılığında son dönemlerde formsuz olsa da kalitesi ve kumaşı ortada olan fernando muslera
sol bekte italya gibi zorlu ve sert bir ligde yıllarca inter seviyesinde oynamış, civa gibi akan bir yuto nagatomo
stoperde sürekli sakatlanması gözardı edilirse milli takıma en çok yakışan, gol yollarında dahi etkili savunmamız serdar aziz
diğer stoperde yolda görsek cüssesinden korkacağımız kavgaya giderken en başta çağıracağımız sırp kiralık katillere benzeyen , yeri geldi mi frikikten 90'a konduran adam yiyen savunmamız maicon pereira roque
sağ bekimizde senelerce fransa ve ispanya üst liginde istikrarlı bir şekilde top koşturmuş, yaptığı bindirmeler ve asistlerle beni benden alan, işinde gücünde karıyla kızla işi olmayan evli barklı abimiz mariano ferreira filho
orta alanda, fatih terim'in gelişi ile adeta hayat bulmuş, biraz daha zorlasa adam yiyen orta sahaya dönüşecek kalıplı , güçlü ryan donk
diğer omurgamız, taşaklarına beton yetmeyecek , bana melo'yu hatırlatan general fernando reges
sol açığımızda ileri uçtaki zenci kuvvetli gol makinamız ile baba oğul gibi anlaşan, fatih terim'in gelişi ile içinden bruma çıkan, hızlı atik dripling ustası ve son dönemlerde bitirici vuruşları ile bizi ekran başında orgazm yaşatan fırtınamız garry mendes rodrigues
on numarada ne kadar gamsız gözükse de her maçta en az bir asist ile oynayan , ailenin zeka küpü ve yetenekli serseri çocuğu younès belhanda
sağ açığımızda bazı anlarda beni ne kadar delirtirse delirtsin vazgeçemeyeceğim, kafasını futbola verip içindeki adam dövme ve şiddeti söndürdüğü zaman takımına maksimum güç katacak olan kelimiz sofiane feghouli
forvetimizde , ligde şimdiden 20 gole ulaşmış , 90 dakika boyunca yerinde bir dakika durmayıp pres yapan, ayağına top geldiği zaman kaleciyle birlikte topu içeri sokan, taraftarı ile arasında müthiş bir bağ bulunan kara boğamız batefimi gomis
ve hayatını galatasaray'a adamış, taraftarı ile barışmış, florya'nın tek patronu , galatasaray efsanesi imparator hocamız fatih terim
bu pencereden baktığımız zaman şuandaki puan cetvelinde en yakın rakibimize en az 10 puan fark atmış şekilde pazar günki kuşların derbisini bekliyor olacakken biz neden her deplasman maçında veyahut bir derbi müsabakası öncesinde tırnaklarımızı yiyoruz?
hakem hataları, tff, yıldırım demirören elbette ana faktörler olabilir bu sene doğradılar dersin eyvallah derim ama en büyük düşmanımız dursun özbek'i bile kulüpten kovalamışken bu kadro ve terim faktörü ile gelen geçeni üst üste koyup şampiyon olmamız gerekiyor.
bunun için artık birlik olup , en azından mayıs ayına kadar tüm dargınlıkları bir kenarıya bırakıp , şampiyonluğa odaklanmamız gerekmektedir.
hedef 21
kaleye baktığım zaman senelerdir taraflı tarafsız herkesin üstünlüğünü kabul ettiği, taffarel yardımcılığında son dönemlerde formsuz olsa da kalitesi ve kumaşı ortada olan fernando muslera
sol bekte italya gibi zorlu ve sert bir ligde yıllarca inter seviyesinde oynamış, civa gibi akan bir yuto nagatomo
stoperde sürekli sakatlanması gözardı edilirse milli takıma en çok yakışan, gol yollarında dahi etkili savunmamız serdar aziz
diğer stoperde yolda görsek cüssesinden korkacağımız kavgaya giderken en başta çağıracağımız sırp kiralık katillere benzeyen , yeri geldi mi frikikten 90'a konduran adam yiyen savunmamız maicon pereira roque
sağ bekimizde senelerce fransa ve ispanya üst liginde istikrarlı bir şekilde top koşturmuş, yaptığı bindirmeler ve asistlerle beni benden alan, işinde gücünde karıyla kızla işi olmayan evli barklı abimiz mariano ferreira filho
orta alanda, fatih terim'in gelişi ile adeta hayat bulmuş, biraz daha zorlasa adam yiyen orta sahaya dönüşecek kalıplı , güçlü ryan donk
diğer omurgamız, taşaklarına beton yetmeyecek , bana melo'yu hatırlatan general fernando reges
sol açığımızda ileri uçtaki zenci kuvvetli gol makinamız ile baba oğul gibi anlaşan, fatih terim'in gelişi ile içinden bruma çıkan, hızlı atik dripling ustası ve son dönemlerde bitirici vuruşları ile bizi ekran başında orgazm yaşatan fırtınamız garry mendes rodrigues
on numarada ne kadar gamsız gözükse de her maçta en az bir asist ile oynayan , ailenin zeka küpü ve yetenekli serseri çocuğu younès belhanda
sağ açığımızda bazı anlarda beni ne kadar delirtirse delirtsin vazgeçemeyeceğim, kafasını futbola verip içindeki adam dövme ve şiddeti söndürdüğü zaman takımına maksimum güç katacak olan kelimiz sofiane feghouli
forvetimizde , ligde şimdiden 20 gole ulaşmış , 90 dakika boyunca yerinde bir dakika durmayıp pres yapan, ayağına top geldiği zaman kaleciyle birlikte topu içeri sokan, taraftarı ile arasında müthiş bir bağ bulunan kara boğamız batefimi gomis
ve hayatını galatasaray'a adamış, taraftarı ile barışmış, florya'nın tek patronu , galatasaray efsanesi imparator hocamız fatih terim
bu pencereden baktığımız zaman şuandaki puan cetvelinde en yakın rakibimize en az 10 puan fark atmış şekilde pazar günki kuşların derbisini bekliyor olacakken biz neden her deplasman maçında veyahut bir derbi müsabakası öncesinde tırnaklarımızı yiyoruz?
hakem hataları, tff, yıldırım demirören elbette ana faktörler olabilir bu sene doğradılar dersin eyvallah derim ama en büyük düşmanımız dursun özbek'i bile kulüpten kovalamışken bu kadro ve terim faktörü ile gelen geçeni üst üste koyup şampiyon olmamız gerekiyor.
bunun için artık birlik olup , en azından mayıs ayına kadar tüm dargınlıkları bir kenarıya bırakıp , şampiyonluğa odaklanmamız gerekmektedir.
hedef 21

