sadece maç günleri galatasaray'ı ve futbolu takip eden grup. bakıyorsun fenerbahçelilere, adamlar ezeli rakibi galatasaray'ı bırak tüm rakiplerinin açığını yakalamak için ciddi bir çalışma içindeler. sevmezsin orası ayrı mesele, ama adamlar korumacı tavırlar, hangi şartlarda olursa olsun en kötülerini bile koruyorlar. futbolcularına, hocalarına, yöneticilerine tek laf söylediğin anda tv yayın yönetmenleri, gazete yayın yönetmenleri özürler diliyorlar taraftarlardan. derdim; vur kır parçala profili değil. sadece sahiplenici duygularla galatasaraya bağlı kalmanın yanı sıra, bilgi sahibi olup ona göre davranmak.
ülkedeki futbol kaos içinde. ve başlıca sebebi aziz yıldırım denen adam. bu şikeci emek hırsızı, ülke futbolunda ciddi bir güce sahip. bunun yancı isimleri de tescillendi 3 temmuz 2011de. daha niceleri var, onları da zaten yakından tanıyoruz. (bkz:
galatasaray'ın medyadaki düşmanları)
teknik direktörümüzün de gidişiyle, sosyal medyadaki taraftarlarının yönetici olsa neler olabileceğini, ya da delege olsa kimlere oy verebileceğini tahmin etmeye başladım. ne yazık ki sonuç: aziz yıldırım'a bizzat hizmet eden bir yığın. aslında tam olarak (bkz:
#1605035) bu girdiden sonra dellendim diyebilirim. ingiltere premier ligde gerçekten çok zorlu bir şampiyonluk kazanan bir teknik direktörle, sneijder ve drogbayı bile gömmeye çalışan adam kıyaslanmış..yetmemiş bir de madolyonlu futbol bilim insanını beceriksiz ilan etmiş...çok şey yazarım ama, arkadaşı da bir örnek alarak galatasaraylı tarafların sırf prandelli kızgınlığıyla saçmalamamalarını haddim olmayarak hatırlatıyorum.
ben başarıyı mutlak görür, ama başarıya giden her yolu mübah saymayanlardanım. vizyon misyondan önce onurum şerefim haysiyetim gelir. galatasaray'ı da sırf bu yüzden, aristokrat ve onurlu duruşu yüzünden sevdim belki de. gözlemlerime dayanarak söylüyorum ki, son 5 yılın yönetici de taraftar profili de gerçekten kötu durumda. biz onursuz davranışlardan kaçınalım dedikçe, birilerinin ayak oyunlarıyla aynı seviyeye çekilmeyi başardık. ülkenin geneli böyle ya; orası da ayrı tabi.
bakıyorum sosyal medyaya;ersun yanal, hikmet karaman, sergen yalçın,tolunay kafkas, bülent korkmaz isimleri geçiyor... fatih terim ve hasan şaş'ın ne olduğu anlaşıldığı için büyük çoğunluk o konuda çenesini kapamış durumda zaten de sanki bu liste çok temiz.
şahsi fikrim: türk futbolunda yönetici olarak onurlu insanların başını çeken şenol güneştir. geriye kalan da zaten 3-5 kişi gerekçe açıklamayacağım. ama şu listeye görüşüm;
ersun yanal: selçuk inan'ın galatasaray'a transferi sırasında bizzat kendisnin aklına girip fenerbahçeye transferi için uğraşmış, fiyatın ne olduğuyla ilgili istihbarti bilgiyi şike örgütü ile paylaşmıştır. ardından fenerbahçe şike cumhuriyetinde çalışmış, ne kadar başarısız olursa olsun galatasaray teknik direktörü ile dalga geçmiştir. (transferini engelleyen, aklı çelinmeye çalışılan selçuk inan'ın tapeleri okumadığını ve hala bu yüzden elini öpmeye gittiğini yok sayıyorum, o da takımda kaptan :) neyse ki, şikenin baş mağduru takımlarına hoca yaptı da, yeni türkiye'de bu da olmaz diyemeyeceğimiz bir adım oldu.
hikmet karaman: şikeden net şekilde suçlu bulunmuş, 6222 sayılı kanundan önce suçları işlemesinden dolayı ceza almamıştır. kendisi şikecidir. vizyonsuzluğu sadece tuz biberdir.
sergen yalçın: onlarca videolu örneklendirebilirim adamın futbol bilgisinin zayıflığını. iyi kumarcı, iti futbolcu. futboldan bir hayli uzak, yeni türkiyenin vizyon sahibi isimlerinden.
tolunay kafkas: kurtlar vadisi karakterlerini aratmayacak tavrıyla galatasaray gücünü arkasına aldığında fatih terim'den beter bir hal alacağını öngörmek alimlik değil. futbol bilgisi alt seviyede.
bülent korkmaz: söylenecek pek bir şey yok. galatasay efsanesi, galatasaray düşmanı. yabancı oyuncularla ilgili görüşleri ntvspor arşivlerinde bulunuyor, çok zor değil bulmak. sneijder'e futbol bilgisi yüksek ama zayıf bir oyuncu yorumu var.
argümanlar yetersiz ve sığ, farkındayım. ama bu adamlara daha fazla zaman harcamak beni sığlaştırır diye uğraşmıyorum.
dostlar ben basınla arası iyi diye rize maçını kazanınca rüya takım manşeti attıran hocalar değil, premier lig maçını skysporta yorumlayabilecek teknik kapasitesi yüksek futbol öğretmeni istiyorum takımımda. maç sonu röportajında "şansal abi bilir bizi" demeyecek adamların futbol demeçlerini okumak istiyorum. rıdvan dilmen'in "yarın ararım, konuşuruz neden böyle yaptığını" diyemeyeceği, aradığı zaman kapat lan telefonu şikeci diyebilecek bir futbol direktörü istiyorum. şenol güneş'ten başka adam tanımıyorum türk olarak.
dolayısıyla seçim yabancı hocadan yana kayıyor. para,tazminat diye ağlayanlar için en son dersi sinyor mancini vermişti...kim imparator, kim galatasaray sevdalısı görmüş olduk.
ligi legal görmeyen bir futbolsever olarak, çok sevdiğim galatasaray'ımı paylaştığım taraftar arkadaşlarıma birer uyarı. bu vizyonsuz yöneticileri ancak galatasaray taraftarı zaptedebilir. lütfen akıllı olalım, sapıtmayalım.