• 48
    başarılı olanlarına birilerince önemli operasyonlar yapılmaktadır. birileri de başkanlar üzerinden galatasaray’a yapılan bu operasyonlara dahil olmaktadır. hatırlıyor musunuz ünal aysal’ın veda sözlerini?

    (bkz: bana karşı yapılan operasyona dahil olmuşsunuz tebrik ederim)

    peki mustafa cengiz ne dedi puanlarımızın gasp edildiği 23 kasım 2018 galatasaray konyaspor maçından ve galatasaray’a karşı başlatılan savaştan sonra?

    “tanrım, ben rakiplerimle baş ederim. beni dostlarımdan koru.”

    bu iki önemli vecizin arasında tam 4 yıl var. arada geçen 4 yıl boyunca galatasaray’a saldırı var mı, yok? başkan kim? kısa dönem geçici sayın “şike yok kumpas var” yarsuvat efendi ve sonra dursun aydın özbek!

    nedir peki saldırılan 2 başkanın ortak özelliği? doğruları yanlışlarıyla galatasaray’a büyük ivme kazandırmaları ve gelecek vaad etmeleri. büyük olasılıkla rakiplerle arayı açacak olmaları.

    ikisinin döneminde meydana gelen bu saldırılar tesadüf olamaz. tüm bunların bize, değerli galatasaray camiasına bir şeyler anlatıyor olması lazım. buna göre pozisyon almalı ve adımlarımızı belirlemeliyiz. ayık olunuz. aysal gibi cengiz de harcanırsa şikecisinden ırkçısına, herkese bir rahatlama gelecek.

    together we stand divided we fall

    yönetim, hoca, teknik ekip, futbolcular, taraftarlar, tüm camia sımsıkı birbirimize tutunmalıyız. biz istemediğimiz sürece kimse bizi bölemez! allah dosdoğru olanlarla beraberdir.
  • 54
    1996-97 sezonundan itibaren transfer donemlerinin alim-satim konularinda soyle bir tablo cizmis makamdir.

    faruk suren donemi:
    1996-97 sezonu = 5.8 milyon euro zarar * *
    1997-98 sezonu = 0.75 milyon euro zarar * *
    1998-99 sezonu = 3.3 milyon euro zarar * *
    1999-00 sezonu = 0.93 milyon euro zarar * *

    toplam = 10.78 milyon euro zarar = 4 sampiyonluk, 2 turkiye kupasi, 1 tr super kupasi, 1 uefa kupasi

    mehmet cansun donemi:
    2000-01 sezonu = 17.57 milyon euro zarar * *
    2001-02 sezonu = 16.55 milyon euro kar * *

    toplam = 1.02 milyon euro zarar = 1 sampiyonluk, 1 uefa super kupasi, 1 ucl ceyrek finali, 1 ucl 2. tur gruplari*

    ozhan canaydin donemi:
    2002-03 sezonu = 11.30 milyon euro zarar * *
    2003-04 sezonu = 2.15 milyon euro zarar * *
    2004-05 sezonu = 0.05 milyon euro kar * *
    2005-06 sezonu = 3.75 milyon euro zarar * *
    2006-07 sezonu = 3.60 milyon euro zarar * *
    2007-08 sezonu = 10.9 milyon euro zarar * *

    toplam = 31.75 milyon euro zarar = ayrildigi anki kadro degeri 86.35 milyon euro = 2 sampiyonluk, 1 turkiye kupasi

    adnan polat donemi:
    2008-09 sezonu = 5.85 milyon euro zarar * *
    2009-10 sezonu = 13.84 milyon euro zarar * *
    2010-11 sezonu = 6.75 milyon euro zarar * *

    toplam = 26.44 milyon euro zarar = ayrildigi anki kadro degeri 117.60 milyon euro = 1 tr super kupasi

    unal aysal donemi:
    2011-12 sezonu = 7.78 milyon euro zarar * *
    2012-13 sezonu = 28.16 milyon euro zarar * *
    2013-14 sezonu = 43.04 milyon euro zarar * *
    2014-15 sezonu* = 12.61 milyon euro zarar * *

    toplam = 91.59 milyon euro zarar = ayrildigi anki kadro degeri 142.20 milyon euro = 3 sampiyonluk, 2 turkiye kupasi, 2 tr super kupasi, 1 ucl son16, 1 ucl ceyrek final

    duygun yarsuvat donemi:
    2014-15 sezonu* = 1.02 milyon euro kar * *

    toplam = 1.02 milyon euro kar = 1 sampiyonluk, 1 turkiye kupasi

    dursun ozbek donemi:
    2015-16 sezonu = 10.76 milyon euro kar * *
    2016-17 sezonu = 9.86 milyon euro zarar * *
    2017-18 sezonu* = 23.09 milyon euro zarar * *

    toplam = 22.19 milyon euro zarar = ayrildigi anki kadro degeri 111.55 milyon euro = 1 sampiyonluk, 1 turkiye kupasi, 1 tr super kupasi

    mustafa cengiz donemi:
    2017-18 sezonu* = 15 milyon euro kar * *
    2018-19 sezonu = 2.31 milyon euro kar * *
    2019-20 sezonu = 1.12 milyon euro zarar * *
    2020-21 sezonu = 0.314 milyon euro kar * *

    toplam = 16.5 milyon euro kar = ayrildigi* anki kadro degeri 66.98 milyon euro * = 2 sampiyonluk, 1 turkiye kupasi, 1 tr super kupasi

    edit: transfermarkt verileri kullanilmis olup ozhan canaydin oncesi kadro degeri verilerine ulasilamamistir.
    edit2: verileri yorumlarken o donem elde edilen zararin basarilara degip degmeyecegine gore yorumlamak gerekir.
  • 30
    oturmasıyla, kalkmasıyla, konuşmasıyla, hatta giyim kuşamı ile örnek olmalıdır.

    kültürü asırları devirmiş olan, ilim irfan yuvası bir liseden gelen bir camianın ağırlığını taşıyabilecek, dünya görüşü ile, vizyonu ve kültürü ile parmakla gösterilebilecek birisi olması gerekir.

    https://store.donanimhaber.com/...30aa14dbabb29f43.jpg

    vs

    https://encrypted-tbn2.gstatic.com/...TkT4dc2CkQvoyX7yWmQP

    bakın şu fotoğraf çok şey anlatıyor arkadaşlar, http://www.futbolmedya.com/.../1172620_620x410.jpg

    vücut dili başka bir şey. o sol el diğerinin ellerinin üzerinde olduğunda bu ben senden üstünüm demektir.

    http://webtasarimyaptirmakistiyorum.com/...event-nazifoglu-.jpg

    yine üstteki resimdeki sol elle desteklemek de aynı anlamda.

    ya bu sadece küçük bir detay.

    mahmut uslu'nun "farkında mısınız arkadaşlar galatasaray yalnız kalmıştır" lafına, "mahmut bey doğru söylemiş çünkü zirve tek kişiliktir" cevabı verebilmektir.

    ünal bey'in, fenerbahçe ve galatasaray dost olmalı lafı" üzerine mahmut uslu'nun ""aysal, herhalde belçikalı olduğu için dostluk sözcüğünün türkçe karşılığını bilmiyor" kontrasına, "mahmut uslu beni anlamamış. ben 'fenerbahçe-galatasaray taraftarları dost olsun' dedim. yoksa şikeye bulaşmış adamla ne dostluğu yapacağım ki! şu andaki fenerbahçe yönetimiyle hiçbir dostluğumuz olamaz.. ne zaman ki bunlar gider, o zaman 2 kulüp tekrar dost olur" diyebilmektir.

    yani yeri geldiğinde karşı tarafın anlayabileceği dilden de konuşabilmektedir.

    40 ayda 27 kupa kazanırken camianın ağırlığının ve değerlerinin kupalardan daha önemli olduğunu da gösterebilmektir. (bkz: 17 haziran duruşu)

    zor iştir yani... çap meselesidir...
  • 45
    açılın, hayalimdeki galatasaray başkanı ile hayali bir kısa ropörtaj yapıyoruz:

    m: muhabir
    b: başkan

    m: başkanım, galatasaray bugüne kadar hem çok güzel, hem çok zor günler geçirdi. sizin başkanlığınız başladığından beri de 3 ay oldu. neler değişti?
    b: merhaba, öncelikle ben bütün branşların iç yönetimlerinden elimi eteğimi çektim. her branşın başına yönetim kurulu'nda tartışıp karar alarak işinde uzman bir sorumlu atadık. bu branşlara yine yönetim kurulu kararlarıyla kısa ve uzun vadeli hedeflerini bildirdik. hedeflerin tamamlanması noktasında belirli yüzdeler belirledik, sorumlularımıza belli hedeflerin altında kalınması durumunda yapılacak yaptırımları ve belli hedeflerin üstüne çıkılması durumunda verilecek primleri bildirdik. şu anki durumda, her sorumlu bizlere haftalık raporlarla hedeflerin durumunu iletiyor, yönetim kurulundaki arkadaşlarımız iş bölümüyle hedefleri kontrol ediyor ve biz yalnızca bu raporları inceliyoruz, branşlar anlamında yaptığımız tek şey bu.

    m: peki başkanım, bunun dışında yönetim neler yapıyor?
    b: ana amacımız galatasaray'ı maddi olarak kalkındırmak. elimizde var olan projelere çok değer veriyoruz, her proje için sektör anlamında tecrübeli yöneticilerimizin fikirleriyle, komisyonsuz olarak hedefler koyuyoruz, her proje için bir yönetici grubu sorumlu. aynen branşlardaki raporlar gibi, ben onlardan raporlar alıp projelerdeki ilerlemeleri inceliyorum.

    m: taraftarın taraftar grupları konusunda şikayetleri var, bu konudaki adımlarınız neler olacak?
    b: taraftar oluşumlarına karışamayız, destekleriz. fakat bunun kaba kuvvete bağlı, birilerinin tekelinde olan bir sistem olmasını istemiyoruz. bu yüzden eski yönetimlerin yaptığı gibi bedava bilet yahut kombine uygulamaları yapmıyoruz. kara borsa gibi bir sisteme asla taviz vermeyeceğiz, bununla ilgili çalışmalar yapıyoruz. eleştiriden korkmuyoruz, gerçek taraftarlarımızın burada olmasını istiyoruz.

    m:siyaset konusundaki fikirleriniz?
    b: siyaset bizi ilgilendirmeyen bir konu. gerektiği durumda siyasilerle bir araya gelmemiz gerekebilir, bundan gocunmayız. ama hiçbir zümre için galatasaray adını kullanmayız, kullandırtmayız.

    m: federasyon konusunda ne düşünüyorsunuz?
    b: haksızlıklar olduğu sürece karşısında duracağız. hukuksuz uygulamalar var, bunları milli gurur gibi sahte gündemlerle sümen altı ettirmeyeceğiz, gerekirse global arenada hakkımızı ararız, hiç kimsenin şüphesi olmasın. bunun dışında ükle sporunu geliştirecek her türlü alt yapı projesinin destekçisiyiz, varız.

    m:transfer var mı başkanım?
    b: hangi branş?
    m: futbol tabii ki.
    b futbol şube sorumlumuzun altında çalışan bir transfer sorumlumuz var. onun ekibi yönetiyor. ben bilmiyorum. futbol şube sorumlumuz gerekli bilgilendirmeyi yapar.
    m:basketbol?
    b: anlatamadım galiba?
    m:anladım başkanım.

    m:başkanım son konu, lise?
    b:lise bizim değerimiz. galatasaray lisenin değil, lise galatasaray'ın değeri. bu ayırımı iyi yapmak gerek. oradan çok değerli insanlar çıkıyor. galatasaray'a destek oldukları sürece burada olacaklar. ama liseyi kullanarak galatasaray üzerinden kazanç sağlanmasına asla ve asla izin vermeyeceğiz.
  • 61
    galatasaray başkanı olacak kişide olması gereken en önemli ve tek kriter galatasaraylı duruşudur. o duruş sadece bağırıp çağırma anlamında değil; bir aslan gibi cesur, atik ve zeki olmalı. geçmişi unutmamalı, geleceği öngörebilmeli ve soğukkanlılıkla birlikte sertliğini de bozmamalı. o aslan ruhu olmadıktan sonra ne paralı olması ne de çevresinin olması bir anlam ifade etmiyor. asıl olan o duruşu gösterebilmek. keşke ünal aysal ile fatih terim'in arası bozulmasaydı; keşke mustafa cengiz'in sağlık durumu kötüleşmeseydi (allah rahmet eylesin). mevcut yönetim ortaya bir tavır koyamamakta ve işin daha ilginci seçilmeden önce söyledikleriyle sınanmakta. umarım sonraki başkanlarımız galatasaraylı tavrını gösterebilirler.
  • 38
    unal aysala kadar secimle basa geldi, simdikiler atama ile.
    unal aysala kadar hedefimiz avrupaydi simdikiyle hedefimiz yok.
    unal aysala kadar iyi kotu hep yildiz bir isim isterdi takimda simdikiler elindekileri kovmanin derdinde.
    unal aysala kadar hep borcumuz vardi ama riva florya bizimdi simdi rivayi floryayi peskes çektik ustune de 240 mio borc ekledik.
    unal aysala kadar hic bu kadar kufretmemistim ama simdi agzimdan küfür eksik olmiyor.
    unal aysala kadar yonetimde is bilen adamlar olurdu simdi bakkala coluk cocuga emanet.
    unal aysala kadar makamin agirligi vardi simdi ise dalga konusu....
  • 58
    derdine halleneyim diyecekler olacaktır ama bu makamla ilgili aklıma bir soru takıldı;
    ali sami yen'i mezarı başında anıyorlar, dua falan okuyorlar. anladığım her gelen başkan müslüman. ıleride ateist/agnostik ya da başka dine sahip bir başkan olunca bu iş nasıl olacak?
    https://gss.gs/qsa.jpg
    edit: derdimi sevenlerle aksiyon planı yaptık;
    mezer başına gidiyor başkan, saygı duruşunda bulunup çelenk bırakıyor.
  • 50
    mevcut futbol ikliminde hakemler, rakipler ve federasyon hakkında çok sert tavır alması gereken, gerek kamuoyu önünde gerek kapalı kapılar ardında çok ciddi icraatlar yapması gereken kişidir. mustafa cengiz çok klas ve prensipli bir kişi olduğu için bu anlamda yetersiz kalıyor. teknik taktik ötesinde galatasaray futbol takımının başarısızlığı biraz da bu yönetim şekline bağlı. saha içindeki ve dışındaki her haksızlık, ahlaksızlık, tezgah ile fatih terim uğraşıyor, ceza alıyor, uğraşamaz hale geliyor, haklıyken konuşamaz hale geliyor. futbolcular hakemlerin sistematik haksızlıklarını kanıksamış durumda. taraftar olarak bütün hakemlere geçerli sebeplerle takmış durumdayız ve her maça "hakemi de yenmek" parolasıyla çıkıyoruz. kafamız rahat maç izleyemiyoruz. bu ligin adil olduğuna inanarak izlediğimiz maç en son ne zamandı acaba? bu yüzden başkanın ve yönetimin beyaz sayfa açmak yerine bazı sayfaları kapattıracak gücü ve niyeti olmalı. bu konjonktürde galatasaray spor kulubü başkanının sahip olması gereken en önemli özellik yaptırım gücü.
  • 44
    13 ocak 2018 galatasaray olağanüstü seçim genel kurulu için adı atılan, aday olan isimlere bakınca şoke eden makam.

    bahsedilen makam spor camiası içinde kök salmış iki üç kulüpten en köklüsünün başkanlık makamı. ülkede yaşayan her 100 kişiden 33 tanesinin tuttuğu, yani 26 milyon kişinin desteklediği bir takımın en üst makamı. çıkan adayların isimlerine ve ağırlıklarına bakınca insan gerçekten hayret ediyor.

    kalibresiz bir başkan, kalibresiz adaylar. işin o kadar b.ku çıktı ki, sözlükten biri liste oluşturdum adayım dese destekleyen bir sürü kişi çıkacak, öyle şuursuz bir ortam oluştu. oysa aynı tarihte fenerbahçe spor kulübü başkanlık seçimi yapsın, ali koç, aziz yıldırım, mehmet ali aydınlar, sadettin saran gibi onlarcası kulis faaliyetine başlar, ülkenin en başındaki kişi dahil seçimlerde galip gelmek için varını yoğunu ortaya koyar. bir de bizim seçime bakın. türkiye'nin en büyük kulübüyüz diye övünürken şöyle billuru sağlam bir aday çıkmıyor. sebep olanları kozmoz kahretsin. 26 milyonluk kulübü 2000 prostatlının iradesine bırakan sistemi kuranları, o sistemi yıllar yılı değiştirmeyenleri mısır firavunları öpsün.
  • 73
    bir galatasaraylının gelebileceği en yüksek makam. çok büyük bir onur.

    ben galatasaray başkanı olsam bütün sporcularımızı psikoterapiye, hatta psikanalize gitmeye yönlendirirdim. gitseler, güven içinde iç dünyalarını döküp kendileri ile yüzleşseler ne büyük sıçramalar yaparlar.

    kerem aktürkoğlu, ne kadar yetenekli bir genç ama kendi duyguları, kendi iç dünyası karşısında yolunu bulamıyor. kendini anlamaya çok ihtiyacı var gibi görünüyor dışarıdan. psikoterapiye gitse haftada birkaç gün kendini dökse kısa zama içinde bambaşka bir aşamaya ulaşır diye inanıyorum. sadece o değil, tüm oyuncularımız, hatta diğer branşlardaki sporcularımız. umarım ileride sadece zengin değil aynı zamanda entelektüel yöneticilerimiz olur da sporcuların ruh sağlıklarının da önemsenmesi gerektiğini bilerek kulübümüzü yönetirler.
  • 53
    galatasaray spor kulübü başkanlık makamı içinde büyük bir zehir barındırıyor. belki sadece galatasaray başkanlık makamına has bir durum değildir bu. insanoğlunun olduğu her yerde makam ve güç insanoğlunu zehirliyor. bunun en net somutları da şu anki ve geçmişteki galatasaray başkanlarıdır. benim de zamanında çokça düştüğüm bir hata var, galatasaray başkanının değişmeyeceğini sanmak ve hatasında bile onun tarafını tutmak. ancak böyle bir dünya olmadı hiç. güç insanın kendini bile inkar etmesini sağlıyor.

    o yüzden önümüzdeki başkanlık seçimine dair birinin tarafını tutmak ya da birine karşı sempati beslemek içimden gelmiyor. biz liseli olup da rezalet yöneteni de gördük, liseli olmayıp sağlık durumu başkanlığa elverişli olmadığı halde makamını bırakmayanını da. futbol a.ş'yi yönetirken müthiş bir adam gibi görünüp başkan olduğunda tarihin en kötü galatasaray'larından birini izleteni de gördük. paralı, güçlü, etkili ve başarılı bir başkanken hocası ile ego savaşına giren ve hep beraber galatasaray'a zarar veren ve ortadan kaybolanını da gördük. liseli, okumuş etmiş ve zengin diye düşündüğümüz kişinin iki kelimeyi bir araya getirip konuşamayan, otel masraflarını kulübe faiziyle ödeten, yeğeninin / kardeşinin fm'de bulduğu oyunculara baktığını, baskın seçimde rezil olanını da gördük. kulübün ileri gelenlerinin "bu makam boş kalmasın" diye 80 yaşındaki dedeyi o koltuğa oturtanları da gördük.

    gördük de gördük. dönüp baktığımda "şu da ne başkandı be!" demek için 25-30 sene öncesine dönmek zorunda kalıyorsun. o yüzden 29 mayıs 2021 galatasaray seçim genel kurul toplantısında herhangi bir başkan adayına sempati duymak bile içimden gelmiyor. nasılsa seçildikten sonra bir yerde egosunu doyuramamaya başlayacak, taraftarı da inkar edecek şu an savunduklarını da. yapacağım dediklerini zaten yapamayacak. o yüzden hakkımızda hayırlısı olsun.
App Store'dan indirin Google Play'den alın