• 14801
    "kutsal"ları olan sözlük. örnek vernek gerekirse, önceleri, cana, culio yakın zamanda nagatamo, linnes, muslera, luyindama, bu oyuncular eleştirilrmez nitelikte(ydi).

    cana gitti yokluğu hiç aranmadı , hatta muslera alındı üstüne para verilse de, son sözleşmede 35 yaşındaki muslera'ya verilen kontrat dışında makuldü, culio küme düşen orduspor'da bile fark yaratmadı, nagatamo'ya haksızlık etmeyeyim, en azından iyi bir savunmacıydı ama hücumda takım eksik kalıyordu. linnes futbolcu olarak 25 yılda alacağı maaşı bizden 6 yılda aldı.

    uefa kupasını alan, efsane galatasaray'ı kendimce çok aklı başındayken izlemiş biri olarak belki de çıta yüksek ama galatasaray'da tek yönlü oyuncuya katlanamıyorum, mevkisinde çok üst düzey oyuncular izledim, hakan şükür, hagi, popescu, suat kaya, belözoğlu, ilie, hakan ünsal, tugay, bülent korkmaz gibi, hepsinin ortak özelliği de mevkiisinde çok çok iyilerdi. bir de ümit davala, ergün penbe, capone, filipecu gibi jokerler vardı, pozisyon fark etmeksizin 10 üzerinden 7'nin altına düşmeyen. bu arada bülent korkmaz'ın 30 yaşından sonra tekniğini geliştirdiğini gördü bu gözler.

    şimdi kalkıp bu adamları izleyen birine top ayağına gelince korkutan luyindama'yı, sorumluluk almaktan kaçan linnes'i, hücumda sıfır yuto'yu ya da top bizdeyken yok olan cana'yı översen, o adamları izlemiş biri bunları garipser, eleştirir, ofsaytını alır ve güler.
  • 14802
    transfer dönemi geçti, gelen geldi, giden gitti. gidecek olanlar var daha evet ama biraz daha süreleri var.

    artık takıma destek olma zamanı, artık bir olma zamanı. çünkü bizim karşımızdakiler, bize karşı bir oluyorlar, yanlarında kim var diye bakmadan. o yüzden sözlük olarak biz de, yeri geldiğinde eleştirelim, kızalım ama dozunu da kaçırmayalım.
  • 14803
    ben daha çocukken radyodan dinlerken maçları, spikerler her pozisyonu öyle bir heyecanla anlatırdı ki sanki dinlerken şampiyonlar ligi finalinin son dakikasında top arka arkaya 5 kere direkten dönmüş gibi yani öyle böyle değil. mesela hiç unutmam bi galatasaray maçında biri bi şut çekmişti, spiker öyle gazla anlattı ki sanki top auta gitmedi de gol oldu. sonra tvden izleyince bi baktım rahat 4-5metre fark var kaleye top arasında.

    şimdi aynı şeyleri galatasaray sözlükte yaşıyorum sanki. rakip takımların maçlarını izlemiyorum ben, arada buradan bakıyorum ne yazmışlar diye. la adamlar nasıl övüyorlar nasıl övüyorlar. şurayı okuyan birisi rakiplerin bu sene şampiyonlar liginde en az yarı final oynar bahsine evi arabayı basar.

    ha keza transferler. rakip bi oyuncu alınca sanki bi ronaldo sanki bi messi almış gibi öv öv öv. övmek için yaşıyor adamlar bildiğin.
  • 14806
    kaybedilen bir maç sonrası anlık sinirle yazdığın entryleri jet hızıyla silen bir moderasyona sahip sözlüğümüz.

    takımımız maç kaybederken, kötü oynarken moderasyon ekibi bizden istanbul beyefendisi gibi entry girmemizi beklemektedir.

    moderatör arkadaşlara saygısızlık etmek istemem ancak takım kötü oynarken, teknik sorumlumuz kötü oyuncu değişikliği yaparken haliyle yazarlar gergin bir şekilde entry girerken saniyesinde silmeyen lütfen sayın modlar insanların bir siniri geçsin sonra temizliği yaparsınız.

    aksi takdirde sözlük taraftar sözlüğü olmaktan çıkmaktadır. bir avuç kendini beğenmiş adamlar entry girecek diğerleri de o yazarı övecek, sözlükte işler uzun süredir bu şekilde gitmekte.
  • 14807
    çok ama çok doluyum. fazlasıyla değer verdiğim bu sözlük-ü sultani için bugün maçla veya kişilerle alakalı yorum yapmayacağım.

    hem çok üzüldüğümüz hem de çok sinirlendiğimiz bir maç yaşadık.

    eleştirirken dikkatli olalım, sonra insan bu mecradan uzak kaldığına da üzülüyor. (daha çok şükür ceza almadım umarım da almam)

    ne değişir gerçekten bilmiyorum ancak bir şeylerin değişmesi gerekiyor sözlük.

    değerli yazarları içinde barındıran değerli sözlüğümüz.

    (bkz: 12 eylül 2021 trabzonspor galatasaray maçı)
  • 14809
    sorunu eleştiri olmayan, kalitesiz içerik olan sözlük. özellikle bu kalitesizlik puan kaybı üstüne oldukça artıyor. tabi ki puan kaybı üzerine tepki olmalı ve tabi ki kimse eleştirilemez değil. fakat eleştirinin içeriği oldukça önemli. burada içerikten kastım kimse terim'i istifaya davet etmesin ya da kimse babel'in oyuna girmemesi gerektiğini söylemesin değil tabi ki. fakat bunların nedenleri ve analizlerini okumak için giriyoruz buraya. "babel girdi puan kaybettik" ya da "terim'in dönemi kapandı antrenman bile yaptıramıyor" sığlığındansa üzerine biraz düşünülmüş giriler okumak hepimizin hakkı. sonuçta burası her ne kadar hızlı tüketilen ve güncel bir mecra olsa da gelecekten geçmişe bakmak için de iyi bir arşiv. ve bu arşivin kalitesini zaman değil yazarların içeriklerine verdikleri özveriler belirliyor.
  • 14810
    yine yangın yerine dönmüş mecra.

    eleştiriliyor diye kimse suçlanmıyor burada. mantıksız geldiyse bir başkasına eleştiriniz elbette ofsayt yiyebilirsiniz. herkesin futbol anlayışı bir olacak diye bir kaide yok. x kişisine göre babel değişikliği çok saçma ve anlamsız gelmişken y kişisine göre babel gayet iyi mücadele etmiştir.

    skor 2-0 iken yorumlar takım şöyle akıyor, böyle dinamiğiz idi. maç 2-2 olunca sol köşede fatih terim (90) oluyor.

    maç 2-2 olunca fatih terim olumsuz eleştiri yapanları 2-0 iken olumlu yorum yaptıklarında ciddiye alabiliriz. aksi durumda fatih hocayı katalizör gibi kullanmak oluyor çünkü.

    elbette hocanın oyuncu değişiklikleri çoğunluğun fikrince de yanlış. bunu dibine kadar eleştirebiliriz. ama ilk yarı takım ikinci yarı fatih terim çelişkili oluyor.

    diğer bir nokta fatih terim eleştirilmiyor, fatih terim ne yapsa savunuluyor tezini sunanların fatih terim ne yapsa eleştiriliyor zikrini her hafta gerçekleştirmeleri ve eleştirdikleri davranışların tam karşısına da kendilerinin yapması yine tezatlık içeriyor.

    kazanırken bizim galatasaray'ımız, kaybederken sizin terim'inize dönüyor olay.

    ve son olarak artık lütfen terimist, terimista gibi itici söylemlerden uzak duralım.

    güzel sözlüğümüzü yükseltelim.
  • 14811
    insanlar eskiden stres atmak için stadyuma giderdi küfür eder rahatlardi ya da kahveye orda sövüp sayardı şimdi sözlüğe gelip saydırıp rahatlamaya çalışıyorlar. puan kaybından sonra sözlüğe girmekten sıkılmaya başladım. eleştirin herkes birşeyleri eleştirsinde futbol bilgisi dedin mi hepimizi toplasak adamın bilgisinin zekatı etmez. kendinizi futbol uleması zannediyorsunuz ona yanarım. abdullah avcı öven mi ararsın okan buruk öven mi gecenin ilerleyen saatlerinde şenol güneş gelsin diyen de çıkar kesin.
  • 14812
    şu sıralar yapıcı eleştirilerin birtakım düşmanlıklara yorulduğunu çok sık gördüğümüz sözlüktür.

    moderatörlerinin girilen entryleri fazla "kişisel bir alandan" değerlendirdiklerini düşünüyorum. yersiz hassasiyet gösterip ışık hızıyla enrty sildiklerini görünce hayretler içerisinde kalıyorum. yalnızca basitçe eleştiri içeren her entryimizi sizin paşa gönlünüze mi beğendireceğiz kardeşim?
  • 14813
    klasik olarak, türkiye simülasyonu olarak gördüğüm sözlük.

    bizim insanımız hemen her şeyi abartıp işler yolunda gitmeyince de yerin dibine sokmakta bire bir. daha önce de belirttim yine belirteyim; iyi değiliz. ama abartılan kadar da kötü değiliz. tavsiyem; eğer bir maç sonrası sinirliyseniz, gidin bir çay / sigara için. dışarıya çıkıp bir hava alın, ne bileyim sakinleşin işte bir şekilde. dünyada tek biz berabere kalmıyoruz ya da yenilmiyoruz. tek şampiyonluk kaybeden de biz değiliz. oluk oluk para harcayan paris saint germain geçen sezon * liginde şampiyon olamadı. onları asmak lazım o zaman!?

    şunu da kabul etmek gerekir ki genel olarak ülke futbolu çöküşte, biz de haliyle çöküyoruz. bize * bir devrim gerekiyor maalesef. dünyada futbol sadece bir oyun olmaktan tamamen çıkmış durumda. artık bunu anlayıp parayı asıl potansiyelli oyunculara, bu oyuncuların ve altyapıdaki gençlerin futbol eğitimine, antrenörlerin eğitimlerine gömmeliyiz. sorun sadece biz değil, tüm ülke bu arada. biz yavaş yavaş yapmaya başladık gibi en azından * ancak transferle iş bitmiyor, alınanları bir üst seviyeye de taşımalı teknik ekip. bu arada avrupa'da da başarı beklemeyin. perşembe akşamki maçı * kaybederiz. takım hiç hazır değil. bu tip bir sürecin meyveleri kendini uzun vadede verir zaten. sabır şart.

    dediğim gibi avrupa'da başarı falan beklemek biraz da hayal. olsa bile sürekli olmaz. parayı bulan 3, 5 yıldız getirip bir yıl, hadi iki yıl başarılı oluyor. sonra kadro uyumunu / iştahını / kondisyonunu bir şekilde yitirince o kaliteli oyunculara ödenen maaşlar sırtta kambur oluyor. sonra da gelsin feda sezonları, ekonomik buhranlar, ffp'ler. yıllardır aynı terane.
  • 14815
    20 kişilik engelleme hakkımın daha olduğu sözlük. bunu idareli ve gerçekten düşmanlık yapan, linç ve karalama üzerinden hiçbir gerçek ve yapıcı eleştiri de bulunmayan kişiler için kullanacağım.

    bazı şeyler artık çok sıktı. güzel oyun görelim ama puan kaybedelim yine eyvallah diyenler dünkü maçta* ortalığı ayağa kaldırdılar. genç oyuncular ile kaybedelim deniliyor nelsson'nun ofsaytını tartışıyoruz, fatih terim çağ dışı futbol oynatıyor deniliyor rakibine 36 da iki tane oyuncu değiştiriyor.

    eleştiri yapılacak bir ton kusurun olduğunun bende farkındayım ancak şu yapılan yangın, birileri gitsin birileri gelsin isteği düşmanlıktan başka bir şey değil. sadece ve sadece fatih terim'e laf çarpmak için entry girenler var.

    bazı noktaları ile artık kabul edebileceğim bir noktayı aşan sözlük ayrıca. f1 ve başka lig maçları ile aktif olmaya çalışıyorum ama bizim maçların sonunda pilot olasım geliyor. bir süre daha sabır ama sonuç belli gibi.
  • 14816
    sigmund freud'un, "kitle psikolojisi ve ego analizi"nde mükemmel şekilde tarif ettiği kitleye sahip platform.

    küçük bir pasajı şuraya bırakalım.

    "bir kitle olağanüstü derecede safdildir ve etkilere açıktır, eleştiri yetisinden yoksundur ve olanaksız diye bir şey onun için mevcut değildir. çağrışım yoluyla birbirlerini anımsatan imgeler aracılığıyla düşünür ve gerçeğe uygun olup olmadığı hiçbir zaman herhangi bir mantıksal mekanizma tarafından denetlenmez. bir kitlenin duyguları her zaman son derece basit ve son derece coşkuludur. öyle ki bir kitle kuşkunun da belirsizliğin de neler olduğunu bilmez bile. işleri doğruca en uç noktaya götürebilir; bir kuşku ortaya vurulmayagörsün o anda değiştirilmesi mümkün olmayan bir kesinlik biçimini alır; hafif bir antipati azgın bir nefret haline dönüşür."

    "hafif bir antipati azgın bir nefret haline dönüşür"

    "hafif bir antipati..."

    "azgın bir nefret..."

    "haline dönüşür..."

    ...

    azgın bir nefret...

    ...

    nefret...
  • 14817
    içerisinde fatih terim'in saygı ve sevgi çerçevesinde eleştirilmesine bile tahammül edemeyen yazarlar bulunduran sözlük. daha da enteresan olanıysa; hocayı eleştirenlere ''galatasaray düşmanı, nefret ediyorsunuz, köstebeksiniz'' falan gibi ithamlarda bulunulması. bu bana çok garip geliyor ya. ne var yani hocanın yaptığı yanlışları ifade ediyorsak? burası özgür bir platform değil mi? zaten kimse merak etmesin, hoca ya da çevresi burayı okuyup etkilenecek insanlar değiller. zaten dikkate alacak olsalar, aynı hataları 50 defa yapıp farklı sonuçlar beklemezlerdi.

    ben fatih terim'i en çok sevenlerden biriyimdir. bu konuda da çok netim. isteyen olursa daha önce girdiğim entryleri tek tek yollarım. ben hocadan imzalı forma alabilmek için haftalarca bekledim, araya kimleri kimleri soktum, bir şekilde ulaştım ve o forma şimdi odamın duvarında çerçeveli şekilde asılı duruyor.

    hepimizin ortak derdi galatasaray'ın başarısı arkadaşlar. şimdiden bazı konularda yangın yapıyoruz ki ilerde üzülmeyelim. tek derdimiz bu.
  • 14818
    bir başlık altına bir entry yazıp depoladığınızda ve daha sonra o başlığa geri gelip depoladığınız entry’nizi silmek istediğinizde önce “sil” butonuna basıp ondan sonra yazınızı silin. eğer önce yazıyı silip sonra “sil” butonuna basarsanız “boş entry göndermeniz mümkün değildir” uyarısı verip silinmiş gözükse de depolanan entry silinmiyor.
  • 14821
    ayaklarının yere basması gereken sözlük. bunu neden söylüyorum.

    (bkz: 15 eylül 2021 beşiktaş borussia dortmund maçı)
    (bkz: 16 eylül 2021 galatasaray lazio maçı)
    (bkz: 18 eylül 2021 antalyaspor beşiktaş maçı)
    (bkz: 19 eylül 2021 galatasaray alanyaspor maçı)

    şu 4 maçın sonuçlarına bakıp da beşiktaş’ı yeren galatasaray’ı öven entrylerle doluydu buralar. adamların yenildiği takım da dortmund yani ki aldıkları sonuç 1-2.

    adamlar deplasmana gidip eksik kadroyla 2-0’dan maç çevirdi. sen önce evinde rotasyon yapmadığın maçı kazan da ondan sonra diğer takımla dalga geçersin. ya da sene sonunda “ama 1 golle kaybettik” şampiyonluğu diye kendini tatmin edersin.
  • 14822
    anladığım üzere bu sene yazarları ikiye ayrılacak;
    ıyi oynanan maç sonrası "nerede takımı/hocayı eleştirenler? /nerede beşiktaş övenler?"
    "ee ne oldu bir maç sonrası konuşanlar nerede?" diyenler.

    resmen iki taraf da laf sokma amacıyla giriyor girdileri.
    bence bu sene bizden en az 10-15 maç birşey olmayacağı görüşüyle devam edersek herkes çok rahatlar. bir de rakiplerimiz ile uğraşıp durmazsak iyi olur. vallaha dün 2-0 yenilirken 2-3 yenen takımla dalga geçip "genç" kadro ile resmen hiçbir şey yapamamak rakip takım taraftarına olsa sabah akşam dalga geçerim.
App Store'dan indirin Google Play'den alın