8026
fenerbahçe'yi severim ama yöneticileri nefret ettiriyor açıklaması sebebiyle topa tutulduğum yer. artizin biri git başka yerde sev, hadi falan diyor.
şimdi buna bir açıklık getirmek gerek. şikesinden, bazı taraftarından, yağmacısından, mahmut uslu'sundan, aziz'inden, ırkçısından, gorilinden ben de haz etmiyorum. ancak sonda söyleyeceğimi başta söyleyeyim ''hayat bir şeylerden nefret etmek için çok kısa''
ben şu allah'ın belası hayatı bir şeylere kötü duygular besleyerek geçirmek istemiyorum. sevebileceğim yerlerini alıp kötülerini gözardı etmek istiyorum. fenerbahçe'nin bağdat caddesi'ne yerleşmiş kültürünü, asker-cumhuriyetçi kökenli kısmi taraftarını, yerel popülaritesini, taraftarlarının centilmen kısmını, basketbol aşığı olan bir kısım taraftarını, store alışkanlıklarını, modernizm yanlısı olmalarını seviyorum. karşı argümanlarınızı biliyorum; şike, ırkçılık, şiddet, masabaşı oyunları, saymakla bitmeyecek günahlar, suçlar.. sizi nefret ettiğiniz için asla kınamıyorum. ve her zaman galatasaray haklıdır bunu da biliyorum. ama bir yanım fenerbahçe'yi, beşiktaş'ı, trabzon'u, akhisar'ı, balıkesir'i sevmek istiyor.
şu sözlükte cimbom-fener el ele şampiyonlar ligine tezahüratı yapacak 5 adam varsa birisi benimdir. fener şampiyon geldiğinde alkışlamakta zarar görmeyen birkaç kişiden biri de benimdir. ben polyanna'yım, ben içimde kötü his beslemek istemeyen biriyim. sırf iyi olacağım diye ''hadi git, başka yerde sev'' laflarını hakeden biri değilim hele ki bu sözlükte. galatasaray sözlük'ten birisi-birileri tarafından siktir edilecek son insanlar arasındayım diye düşünüyorum. herkese saygım sonsuz, nefret etmek, sevmemek isteyen herkesi desteklerim. ama benim içimde pamuk şeker var.ben bir şeylerden nefret etmek istemiyorum.
siz 90 dakika caner nerede tekme atacak dikkat kesilirken ben sadece bu görüntü olacak mı diye dikkat kesiliyorum;
http://www.itusozluk.com/...D%F0%FD+a%FEk/317512
karşı argümanınızın da bu olduğunu biliyorum http://www.turkmedya.com/...ewID/262894/CatID/26
siz kendinize göre haklısınız ama benim haklılığımı trollük, siktir git nidalarıyla bastıramazsınız. çok değil 3 kişiden taciz ateşi aldım. biri zaten cevap verilmeye değmez. fikri saygıdeğer olsa da söylemi 3 paralık.
diğerlerine aklım takıldığı için yazıyorum. şu an fener ile ilişkiler çok gergin olmasına rağmen yazıyorum, sizin fener'den nefret etmenizi sağlayacak hiçbir şeyi görmek istemiyorum, uefa kupasında sarılıp tur attığım fenerli komşumuzu hatırlıyorum. edirnekapı metrobüs'te atkımı zorla almaya çalışan 4 fenerliyi hatırlamıyorum, since 1453 pankartını hatırlıyorum.
ölüsünü dirisini, her gün birisini, bir gün hepsini diye başlayan tezahüratı kalben yapmıyorum ya da nkfvas'yi. fenerli patronumu galatasaray'lı olandan daha çok seviyorum. insanları sevmek için kriter oluşturmuyor tuttuğu takım. size göre çok toz pembeyim ama bırakın ben de böyle kalayım. tam aksiniz değilim, sadece nefret etmemeye çalışıyorum. avusturalyalı olmalıymışım. herkese hoşgörü ile bakan topraklarda doğmalıymışım. nefretin anavatanı olan ortadoğulu biri olmaktan çok memnun değilim. sanırım şu hayatta en sevdiğim yanım galatasaraylılığım. ama sizin kadar keskin çizgilerim olmadığı için bana vurmaya hakkınız yok.
ben hayatını bir şeylerden nefret ederek geçiren insanlardan olmak istemiyorum. hepi topu 40 sene daha yaşayacağım ve bir dakikasını bile içimde kötü hislerle geçirmek istemiyorum. benim için kötü hissedenlere bile. siz hayatınızda bir şeylere şiddet, nefret ya da kin duygusu besleyecek ve bunun için haklı sebepleri olan insanlar olabilirsiniz. ama ben kötü his besleyecek kadar haklı olmak bile istemiyorum.
yeter ki allah'ın belası hayatta canımı fazladan bir şeylere daha sıkmayayım.
green street holigans izleyip fenerli dövmek isteyen çağlardan ben de geçtim ama şu an her şeyi bırakmış major kıvamındayım, dunham'ın abisi olan. siz fenerbahce.org'dan, aziz'den ve diğer her türlü negatiflikten nefret etmeye devam edin. ben onları görmezden gelip sevilebilecek taraflarını göreceğim. ve yarın tekrar geçerken saraçoğlundan ''19. şampiyonluk'' fotoğrafını çekip instagram'dan ''günaydın fenerbahçe'li kardeşlerim'' etiketiyle paylaşacağım.
adalete fener yak yürüyüşlerinde, ya da sonuna kadar haksız olan bir çok gösterilerinde galatasaray formasıyla katılan biri değilim asla da öyle biri olmam, siyasete spor karıştırmak da adetim değildir. ve bu da aslında onların nefret edilecek özelliklerindendir. ben görmemeyi tercih ediyorum. görenlere de saygım sonsuz.
ama benim için ''cinconlu'' diyen adamla ''git başka yerde sev, hadi'' diyen şişman forvet arkasını bir tutuyorum. onlar birbirinden farksız. onların olmadığı ülke benim cennetim olurdu sanırım. ama malesef böyleleri de var ve ben onları da görmemek zorundayım.
siz aslında çok rahat ve şanslısınız, sevmemek için bir çok sebebiniz var ama ben sevmek için kendime hep iyi nedenler yaratmak zorundayım. sahaya atlayan beşiktaş taraftarındansa slaven bilic'i sevmeyi tercih ediyorum. ''o..çocuğu fransız tohumları'' diyen ah.. g... k.. isimli ortaokul arkadaşımdansa point barbaros'ta selamlaştıktan sonra masama bir kadeh şarap yollayan sayın bilic'i hatılıyor ve onu seviyorum.
benim için stadı yakıp yıkan zarar veren fenerlilerdense, sponsor bileti yakalamış ''al kardeşim'' diye veren fenerli kardeşim ilgilendiriyor. istese 600-700 tl'ye satacakken ''galatasaraylısın olum sen zaten yeneceksiniz'' diyen insanlar ilgilendiriyor. sizin çevrenizde ne kadar var bilmiyorum ama benim çevremde çok var.
ben fenerbahçe'yi bir çok kişinin görmediği yanlarıyla hatırlayıp sempati duymaya devam edeceğim, hiç olmazsa nefret etmeyeceğim. bunu da burada ve gerginliğin en üst noktaya çıktığı şu anda yapacağım.
ben herkese saygı duyuyorum, siz bana duymak zorunda değilsiniz ama bu sözlükte herhangi bir sebepten dolayı siktir çekilecek adamlardan değilim.
şimdi buna bir açıklık getirmek gerek. şikesinden, bazı taraftarından, yağmacısından, mahmut uslu'sundan, aziz'inden, ırkçısından, gorilinden ben de haz etmiyorum. ancak sonda söyleyeceğimi başta söyleyeyim ''hayat bir şeylerden nefret etmek için çok kısa''
ben şu allah'ın belası hayatı bir şeylere kötü duygular besleyerek geçirmek istemiyorum. sevebileceğim yerlerini alıp kötülerini gözardı etmek istiyorum. fenerbahçe'nin bağdat caddesi'ne yerleşmiş kültürünü, asker-cumhuriyetçi kökenli kısmi taraftarını, yerel popülaritesini, taraftarlarının centilmen kısmını, basketbol aşığı olan bir kısım taraftarını, store alışkanlıklarını, modernizm yanlısı olmalarını seviyorum. karşı argümanlarınızı biliyorum; şike, ırkçılık, şiddet, masabaşı oyunları, saymakla bitmeyecek günahlar, suçlar.. sizi nefret ettiğiniz için asla kınamıyorum. ve her zaman galatasaray haklıdır bunu da biliyorum. ama bir yanım fenerbahçe'yi, beşiktaş'ı, trabzon'u, akhisar'ı, balıkesir'i sevmek istiyor.
şu sözlükte cimbom-fener el ele şampiyonlar ligine tezahüratı yapacak 5 adam varsa birisi benimdir. fener şampiyon geldiğinde alkışlamakta zarar görmeyen birkaç kişiden biri de benimdir. ben polyanna'yım, ben içimde kötü his beslemek istemeyen biriyim. sırf iyi olacağım diye ''hadi git, başka yerde sev'' laflarını hakeden biri değilim hele ki bu sözlükte. galatasaray sözlük'ten birisi-birileri tarafından siktir edilecek son insanlar arasındayım diye düşünüyorum. herkese saygım sonsuz, nefret etmek, sevmemek isteyen herkesi desteklerim. ama benim içimde pamuk şeker var.ben bir şeylerden nefret etmek istemiyorum.
siz 90 dakika caner nerede tekme atacak dikkat kesilirken ben sadece bu görüntü olacak mı diye dikkat kesiliyorum;
http://www.itusozluk.com/...D%F0%FD+a%FEk/317512
karşı argümanınızın da bu olduğunu biliyorum http://www.turkmedya.com/...ewID/262894/CatID/26
siz kendinize göre haklısınız ama benim haklılığımı trollük, siktir git nidalarıyla bastıramazsınız. çok değil 3 kişiden taciz ateşi aldım. biri zaten cevap verilmeye değmez. fikri saygıdeğer olsa da söylemi 3 paralık.
diğerlerine aklım takıldığı için yazıyorum. şu an fener ile ilişkiler çok gergin olmasına rağmen yazıyorum, sizin fener'den nefret etmenizi sağlayacak hiçbir şeyi görmek istemiyorum, uefa kupasında sarılıp tur attığım fenerli komşumuzu hatırlıyorum. edirnekapı metrobüs'te atkımı zorla almaya çalışan 4 fenerliyi hatırlamıyorum, since 1453 pankartını hatırlıyorum.
ölüsünü dirisini, her gün birisini, bir gün hepsini diye başlayan tezahüratı kalben yapmıyorum ya da nkfvas'yi. fenerli patronumu galatasaray'lı olandan daha çok seviyorum. insanları sevmek için kriter oluşturmuyor tuttuğu takım. size göre çok toz pembeyim ama bırakın ben de böyle kalayım. tam aksiniz değilim, sadece nefret etmemeye çalışıyorum. avusturalyalı olmalıymışım. herkese hoşgörü ile bakan topraklarda doğmalıymışım. nefretin anavatanı olan ortadoğulu biri olmaktan çok memnun değilim. sanırım şu hayatta en sevdiğim yanım galatasaraylılığım. ama sizin kadar keskin çizgilerim olmadığı için bana vurmaya hakkınız yok.
ben hayatını bir şeylerden nefret ederek geçiren insanlardan olmak istemiyorum. hepi topu 40 sene daha yaşayacağım ve bir dakikasını bile içimde kötü hislerle geçirmek istemiyorum. benim için kötü hissedenlere bile. siz hayatınızda bir şeylere şiddet, nefret ya da kin duygusu besleyecek ve bunun için haklı sebepleri olan insanlar olabilirsiniz. ama ben kötü his besleyecek kadar haklı olmak bile istemiyorum.
yeter ki allah'ın belası hayatta canımı fazladan bir şeylere daha sıkmayayım.
green street holigans izleyip fenerli dövmek isteyen çağlardan ben de geçtim ama şu an her şeyi bırakmış major kıvamındayım, dunham'ın abisi olan. siz fenerbahce.org'dan, aziz'den ve diğer her türlü negatiflikten nefret etmeye devam edin. ben onları görmezden gelip sevilebilecek taraflarını göreceğim. ve yarın tekrar geçerken saraçoğlundan ''19. şampiyonluk'' fotoğrafını çekip instagram'dan ''günaydın fenerbahçe'li kardeşlerim'' etiketiyle paylaşacağım.
adalete fener yak yürüyüşlerinde, ya da sonuna kadar haksız olan bir çok gösterilerinde galatasaray formasıyla katılan biri değilim asla da öyle biri olmam, siyasete spor karıştırmak da adetim değildir. ve bu da aslında onların nefret edilecek özelliklerindendir. ben görmemeyi tercih ediyorum. görenlere de saygım sonsuz.
ama benim için ''cinconlu'' diyen adamla ''git başka yerde sev, hadi'' diyen şişman forvet arkasını bir tutuyorum. onlar birbirinden farksız. onların olmadığı ülke benim cennetim olurdu sanırım. ama malesef böyleleri de var ve ben onları da görmemek zorundayım.
siz aslında çok rahat ve şanslısınız, sevmemek için bir çok sebebiniz var ama ben sevmek için kendime hep iyi nedenler yaratmak zorundayım. sahaya atlayan beşiktaş taraftarındansa slaven bilic'i sevmeyi tercih ediyorum. ''o..çocuğu fransız tohumları'' diyen ah.. g... k.. isimli ortaokul arkadaşımdansa point barbaros'ta selamlaştıktan sonra masama bir kadeh şarap yollayan sayın bilic'i hatılıyor ve onu seviyorum.
benim için stadı yakıp yıkan zarar veren fenerlilerdense, sponsor bileti yakalamış ''al kardeşim'' diye veren fenerli kardeşim ilgilendiriyor. istese 600-700 tl'ye satacakken ''galatasaraylısın olum sen zaten yeneceksiniz'' diyen insanlar ilgilendiriyor. sizin çevrenizde ne kadar var bilmiyorum ama benim çevremde çok var.
ben fenerbahçe'yi bir çok kişinin görmediği yanlarıyla hatırlayıp sempati duymaya devam edeceğim, hiç olmazsa nefret etmeyeceğim. bunu da burada ve gerginliğin en üst noktaya çıktığı şu anda yapacağım.
ben herkese saygı duyuyorum, siz bana duymak zorunda değilsiniz ama bu sözlükte herhangi bir sebepten dolayı siktir çekilecek adamlardan değilim.