155
özellikle transfer dönemlerinde dikkat çekmek için yapmadıkları şey olmayan sözde muhabirlerdir.
daha transfer dönemi başlamadan herkes tek bir ağızdan "transferler kampa yetişecek!" dedi ama yetişmedi. doue, oğuz aydın bitti, her an açıklanabilir dediler ama sonrasında türlü bahanelerle işi yokuşa sürdüler.
başa dönüp "transferler ikinci kampa yetişecek" dediler ama sonra birden u dönüşü yapıp "iyi transferlerin olması için ağustos sonları ve eylül başlarına kadar beklemek lazım" cümlelerini kullandılar. hemen hemen her gün yönetimi şakşaklamalarına girmiyorum bile.
yemin ediyorum bunlar kadar kolpa muhabirler görmedim. sosyal medyanın pik yaptığı şu dönemlerde her yazılana dikkat etmek gerekirken, sırf birkaç fazla etkileşim almak için yapmadıkları şey kalmıyor. en başından "galatasaray taraftarı sabırlı olmalı çünkü iyi oyuncuların gelmesi ve ikna edilmesi biraz zaman alacak" deseler kimse bu kadar yangın çıkarmayacak. ama sen kalkıp wan bissaka, doue, assignon, mctominay, goretzka, fofana, rabiot, höjbjerg, griezmann ve daha nice futbolcuların isimlerini verip, en kısa sürede bitecek deyip sonra hiçbir şey olmamış gibi yüzsüzce "biraz sabır!" dersen orada tepki görürsün işte.
bu etkileşim delisi muhabirlerin soyu tükendiği an, transfer dönemleri çok daha rahat geçer.
156
galatasaray taraftarına büyük ayıp eden tiplerdir. son zamanda sosyal medya fenomeni denen tipler türemiş ve bunların safına katılmışlardır. galatasaray için galatasaray taraftarından başka dertlenen hiç kimse yok. ne yönetim ne muhabir ne çalışan.
157
bu sezon kendilerinden inanılmaz rahatsız oldum. yönetimle beraber taraftar oyalama işi yapıyorlar. büyük ihtimal kendilerine de transferlerin yapılamayacağı haberi uçurulmuştur. onlar da her gün birisini transfer edip bir saat içinde işin olmadığını yazıyorlar.
ayıp.
159
saygı sınırlarını koruyayarak kendileri hakkında yorum yapabilmek çok güç. çünkü zerre saygı hak etmeyen davranışlarda bulunuyorlar. yönetimin paralı kalemliğini yapıp, onların ağzından zaman kazanmak için yalan yanlış haberler yapmak gibi.
bun ekibe inanan, bunların lafıyla ""aa, ismi sır gibi saklanan yıldız geliyormuş hacım.", "dursun özbek kesenin ağzını açmış. mc tominay bizde oley be." diyen olduğunu sanmıyorum.
o yüzden; boş işleri bırakıp, yapacağınız 2 tane transfere odaklanın ey yönetim.
161
takipçi kasmak ve yönetimden nemalanmak için bir çoğunun yalan haber kastığını düşünüyorum. asla sosyal medyadan takip edilmemesi gereken gruptur. özellikle yakup , nevzat , ali naci vs.
162
hepsi iğrenç insanlar. insanda biraz iş etiği olur. mide bulandıracak kadar iğrenç insanlar. yalnız dursun beyin en sevdiği insanlar olabilir, zira 3 sezondur koca kulüp taraftarını "daha iyisine uğraşıyoruz" diye kandırıyorlar. 3 transfer sezonudur daha iyi bir 8 numara bekliyoruz. tek kelime ile baştan aşağı kokuşmuş medya kokuşmuş bir yönetim. keşke imkanımız olsa da başkanında muhabirine hepsini tek seferde hayatımızdan çıkarabilsek.
163
içlerinde yönetimi eleştiren bir kişi bile çıkmayan grup.
164
yönetim tarafından mamalanan, hep bir ağızdan aynı cümleleri kuran, "yönetim en iyisini almak için uğraşıyor" grubu.
insanları salak yerine koyuyorlar ve çok sinir bozucu bir durum.
165
"x mevkisi için kiminle görüşüldüğünü biliyorum ama kulübün çıkarları için şu anda söyleyemem." diyen herkesin, varsa basın kartını dürüp yırtacakasın. böyle bir gazetecilik, muhabirlik şekli yok. bu şu demektir: "benim muhabirliğe dair hiçbir bilgim yok. kulüp önüme ne atıyorsa sadece o kadarını öğrenebiliyorum. bunun devam etmesi için de yöneticilerin sözünden çıkmamam gerekiyor."
166
konyaspor yerel muhabirleri bile bunlardan daha doğru gazetecilik yapar. seviyeleri oralarin bile altında.
167
genellikle birbirlerini yalanlamakla, ilk ben söyledim yarışına girmekle meşhur olan, gizemli cümleler kurup bilemediği transferler için gizli bir operasyondu ondan söylemedik diyebilecek kadar garip isimler barındıran gruptur. ayrıca yaptıkları haberlerle beklentiyi sürekli artırıp son dönemeçte bunu yaptıklarını inkar edip taraftarlarla alay etmeleri de meşhurdur.
168
kolpa muhabirlerdir.
birbirlerine meslektaş muamelesi yaparlar önce ve ‘bravo bildin’ derler. sonra o bildikleri şey olmayınca, ‘ne acele ediyorsunuz?’ diye taraftara dönerler.
sorsan hepsi galatasaray’ın menfaatini istiyor ama sosyal medyada yazılınca ve taraftar isteyince tutar yükseliyor deniyor. biz mi yazıyoruz sosyal medyaya yoksa muhabirlik mesleğini beceremeyen meslektaşlarınız mı! bu gidişle siz ancak kendinizi salak yerine koyarsınız.
suç bu muhabirlerde mi peki? hayır, yönetimde. söyleme olsun bitsin. taraftar olarak bunları paylaşmamak da bizim suçumuz. bir yerde yazmıştım defeaten yazacağım: mesleğin yüz karası muhabirlerden oluşurlar.
kaynağım şöyle diyen muhabirlere inananlara bir cümlem var: o kaynak bir insan olmayabilir bence.
169
satılık kalem olanlara tepki verilmelidir. ne sezon içinde ne de transfer dönemlerinde hiçbirine destek olmamak gerek. ben zaten hiçbirini takip etmiyorum, eden arkadaşlara da etmemeleri konusunda tavsiyede bulunuyorum. bu tarz insanlar yönetimlerden daha tehlikelidirler. yarın ali koç ve arkadaşları da satın alabilirler. çünkü dinleri imanları para.