• 27
    teorikte hatta pratikte de son derece kolaydır. zira istiklal caddesi istanbul'un hatta türkiye'nin en işlek caddesidir. galatasaray lisesi de bu cadde üzerinde bulunmaktadır. hatta galatasaray lisesi bulunduğu konum itibariyle bu caddenin en işlek noktasında konuşlanmıştır.

    x bir takım şampiyon olduğunda toplu kutlama yerleri genellikle şehir merkezleridir. taksim de istanbul'un en merkezi yeri olduğundan, herhangi bir takım şampiyon olduğunda, ya da bir üst lige çıktığında, burada toplu olarak kutlamalar yapılır. hatta istanbul'a deplasmana gelen yabancı taraftarların bile toplu olarak en uğrak mekanıdır taksim mesela.

    fenerbahçe, istanbul'da en çok taraftara sahip üç takımdan biri olduğu için haliyle fenerbahçe de şampiyon olduğunda insanlar taksim'e, istiklal caddesi'ne akarlar.

    velhasıl kelam, etrafınızda yüzlerce hatta binlerce taraftarınızın olduğu anda ve yerde, galatasaray lisesi'nin kapısının demirlerine çıkıp bayrağınızı asmaya çalışabilirsiniz. bu son derece basit ve kolay bir eylemdir. "gaza gel, düşünme, karar ver, ve tırman" en fazla 15 saniyeden oluşan ve 4 adımdan oluşan kolay bir eylem. haa mantıklı mıdır? elbette değildir. siz bu kolay eylemi gerçekleştirdiğiniz vakit, atıyorum tarlabaşı çocuğu, deplasman kovalayan cimbom lakaplı cengiz orada bulunuyorsa, ya da nevizade'de demlenen tribün emekçilerinin sohbet mesaisi tam o vakit bitip yolu lise'nin önüne çıkıyorsa, ya da çiçek pasajı'nda bir grup liseli lise günlerini yad ediyorsa, ya da galatasaray lisesi mezunu diplomat atilla bey hemen lisesin arkasında bulunan cezayir konsolosluğu'ndan çıkıp lisenin önüne doğru dönüyorsa, ya da herhangi bir 'bilinçli' galatasaray taraftarı o vakit lise'nin önünden geçiyorsa, ya da bir grup arma sevdalısı, tribün emekçisi, o vakit, nolur nolmaz diye orada bulunuyorsa, o bayrak oraya çıkartılır ama asılamaz. zira galatasaray'ın yazılı olmayan kurallarını gerçek galatasaraylılar çok iyi bilir.

    yani bunca laf sonunda maksadım şudur; tribün çocuğundan, tribün emekçisinden, liseli'sinden, diplomatından tut, herhangi bir galatasaray taraftarı bile buna mani olur. haliyle 22 mayıs gecesi de olmuştur.

    dün gece, bu eylemi gerçekleştirmeye çalışıp, beyoğlu'nda, galatasaray'a terbiyesizlik yapanların bir kısmı sanırım taksim ilk yardım'a taşınmışlar. bu kendilerine biraz nostaljik bir geçmiş olsun hediyesi olsun: http://gss.gs/nLS.jpg

    son olarak; galatasaray lisesi'nin kapıları çanakkale gibidir. yani en fazla gelip görebilirsiniz ama asla içeri giremezsiniz. zira döneminde bu lise'nin daha 18'ine basmamış öğrencilerinin büyük çoğunluğu çanakkale'ye gidip dönememiştir...

    içerde onların hatırası yatar...
  • 31
    bayrak öyle asılmaz. oraya bir ay eğitim almış maymunuda göndersen aynı fiili gerçekleştirebilirdi. komik. 500 yıllık bi kültür yuvası lan orası! senin giriş kapısının dışına astığın o sikimsonik bayraklamı kendini eğlendiriyosun?

    bıçaklama biraz ağır olmuş. dayak yeterliydi diye düşünüyorum. sağlık olsun yinede. müdahale eden galatasaray'lılara teşekkürü bir borç bilirim
  • 37
    rahmetli alpaslan dikmen aracılığıyla cevap vermek gerekir;

    --- alıntı ---

    eski galatasaray asbaşkanlarindan avukat haluk uğur sordu: "bilir misin fenerbahçe niçin kurucusunun adını hiçbir tesisine vermez, özellikle de o çok gurur duyduğu stadına..." diğer bir sorusu ise "nasıl olur da, hemen hemen her fenerbahçeli galatasaray'ın kurucusu ali sami yen'i bilir de, nedense fenerbahçe'nin kurucusunun kim olduğunu bilen bir galatasaray'lı bulmak bir yana, bir fenerbahçe'li bile bulmakta zorluk çekersiniz." haluk uğur'a göre fenerbahçe bile bile kendi tarihini tahrif etmiş bir kulüptür. bunun sebebi ise, bir galatasaray liseli'nin gerçek kurucuları olmasıdır.

    avukat uğur bu hikayeyi rahmetli ali sami yen'in kendi ağzından bir galatasaray kongresinde dinlemiş.

    o dönemler galatasaray lisesi'nde öğrenci olan ve galatasaray takımında oynayan galip ismindeki oyuncu, ali sami yen'e galatasaray'a rakip olacak bir türk takımı daha olsa ne kadar iyi olacağını ifade eder. rahmetli başkanımız da "galip, sen niçin buna ön ayak olmuyorsun?"der ve takımdan ayrılmasına izin verir. fenerbahçe'nin kurulmasına destek verir.

    bu destekle fenerbahçe galip bey öncülüğünde, karşı tarafta kuşdili'nde "sütçü bulgar"ın kulübesi tabir edilen mekanda kurulur. bir rivayete göre de fenerbahçe'nin sarı lacivertli formasi, galatasaray'ın uğursuz olduğu gerekçesiyle bir daha giymediği sadece bir kere giyilmiş sarı lacivertli formalardır. galip bey'den fenerbahçe sitelerinin tarihçe bölümlerinde kurucu olarak bahsedilmiyor. fakat aynı galip (kulaksızoğlu), fenerbahçe resmi sitesinde 1911'de fenerbahçe başkanı olarak görülüyor.

    bu konu burada bitmiyor. galatasaray'ın ilk yurtdışı maçında macaristan'da galatasaray takımında oynayan bir galip bey var. türk futbolu yurtdışına ilk kez 1911 eylül ayında çıktı. ve bir türk takımı, avrupa sahalarında ilk maçını 11 eylül 1911 günü, macaristan'ın kolojvar kentinde, bu kentin adını taşıyan kolojvar takımıyla yaptı. bu türk takımı galatasaray idi. ahmet robenson, neşet ismet, cevat, hasan, bekir bircan-dalaklı hüseyin, idiris, celal (şehit), galip kulaksızoğlu!!!!, emin bülent serdaroğlu'ndan kurulu galatasaray, türk futbolunun yurtdışındaki bu ilk maçında macar kolojvar'a 5-1 yenildi.

    fenerbahçe tarihinden utanıyor mu?
    kurucu başkanları olduğunu iddia ettikleri nurizade ziya songülen'i bir kere kabri başında andıklarını duymuş yada görmüş olan var mı?
    bir tesiste bu muhterem zat'ın adını gören var mı peki?
    bu kadar vefasızlık olur mu? yoksa gerçek kurucuları başkası mı?

    ali sami yen'in belirttiği gibi bu kişi galatasaray forması için ter akıtmış galip kulaksızoğlu olabilir mi?
    bundan utandıkları için mi bu konunun üzerinde fazla durmaz fenerbahçe?

    sakın kimse bu gerçekleri yazıyoruz diye bize kızmasın. biz tarihin yalancısıyız!

    alpaslan dikmen

    --- alıntı ---
App Store'dan indirin Google Play'den alın