• 9101
    ağabeylerim , kardeşlerim.sizi çok seviyorum lan.ne olur bu sene şampiyon olun o mağrur , kendini beğenmiş , şampiyonluk havasına girmiş fenerbahçe taraftarına bir daha tokadı vurun.geçen gün fenerbahçeli yakın bir arkadaşım bana '' bu sene kim şampiyon olur ? '' diye sordu.havalarından geçilmiyor.2 senedir analarını ağlattık bu sene 8 puan fark oluşunca kendilerine güvenleri geldi.benim gururlu olduğumu biliyor , takımının 8 puan önde olduğunu biliyor ve şartlar ne olursa olsun ''fenerbahçe şampiyon olur'' demeyeceğimi biliyor.ben de '' bak bugünün tarihini aklında tut , galatasaray 8 puan geride , arkadan gelip şampiyon olacak''dedim. ama o sırada buna inandığım için değil , gururlu olduğum için dedim.sonra aklıma geldi.bu takım imkansızı başaran takım değil miydi ? bu takım ilklerin takımı değil miydi ? bu takım bir his takımı değil miydi ? evet.siz inanırsanız galatasaray gibi oynarsanız bu sene ki şampiyonluk çok yakın aslında.birbirinize kenetlenin.galatasaray gibi oynayın.çünkü siz galatasaray gibi oynarsanız önünüzde kimse duramaz.o fenerli ibnelere buraların kralı kimmiş gösterelim.haydi beyler ayağa kalkma zamanı !!!
  • 9102
    her takımın iyi ve kötü dönemleri olabilir ancak galatasaray, tarihi boyunca hiç bir zaman ezeli rakibi fenerbahçe kadar batmamıştır, ismi şikeyle lekelenmemiştir, avrupadan men cezası alıp kendisini ve temsil ettiği ülkeyi dünyaya rezil etmemiştir. hepsinden önemlisi türk futbol tarihinin en başarılı takımıdır. dünyada en çok tanınan ve saygı duyulan türk futbol takımıdır. galatasaray bir markadır. galatasaray türkiyedir.
  • 9103
    12 ocak 2014 galatasaray celtic maçı'nı izlerken uzun zamandır beni tedirgin eden bi konuda içimi rahatlatan, yürekli futbolculardan kurulmuş takım. bir süredir takım içerisinde bazı huzursuzluklar olduğunu düşünüyordum, öyle hissediyordum özellikle. huzursuzluk olmasa da herkesin birbiri için savaştığı takım ruhunun üst seviyede olduğu bir takım olmadığımızı düşünüyor ve buna çok üzülüyordum. penaltı atışları sırasında her ne kadar önemsiz bir kupa da olsa o takım ruhunu uzun zaman sonra tekrar futbolcularımızın gözlerinde ve hareketlerinde gördüm ve bu beni inanın şampiyon olmuş kadar sevindirdi.

    artık daha yürekten inanmaya başladım şampiyonluğa zira selçuk inanıyor herkes inanıyor kaptanın her halinde bunu gördüm ve bu kadar inan bir aradayken her şey mümkün.

    semih kaya için de bi parantez açmak istiyorum (

    açtım. çok şey söylememe gerek var mı konu semih ise?
  • 9105
    ya biz nasıl bir takımız ya nasıl seviyorum bu takımı anlatamam, en boktan kupada da en büyük kupada da kolay zor demeden çatır çatır kazanıyor işte benim görmek istediğim takım bu! efsane 1996-2000 takımı da böyleydi, aman türkiye kupasından elenelim de lige odaklanalım, aman lig nasıl olsa elden gitti onu boş verip avrupa'ya bakalım falan filan demez önüne geleni buldozer gibi silip süpürürdü.

    ne güzel bu sezon devler liginde juventus'u yenip ikinci tura kaldık ve rakibimiz chelsea... işi sağlam tutup türkiye kupasında da gruplara kaldık ve şu an için favori durumundayız. malum olaylar ligde belimizi büktü fakat enseyi karartmamak lazım, inşallah şampiyon olacağız. her şeyi geçtim sezon öncesinde fenerbahçe'yi yenip süper kupa, arsenal ve porto'yu yenip de emirates kupasını kazandık. devre arasında ise ajax ve celtic'i devirip antalya kış kupasını müzemize götürdük.

    bunlar süt kupası veya yayla kupası değil arkadaşlar yine şaka maka iyi takımlara karşı oynadık ve en nihayetinde gazozuna da olsa kupayı alan taraf olduk. işte benim takımım bu amk bu!

    size yemin ederim kış kupası finali golsüz bitince sinir stres oldum acaba kaybeder miyiz diye gerildim. adı ne olursa olsun bu takımın talip olduğu her kupayı söke söke almasından aşırı büyük bir haz duyuyorum. geride bıraktığımız küçük vizyonlu yıllara da lanet olsun, takımımız bir daha öyle olsun kesinlikle istemiyorum.
  • 9106
    son girilen entrylerden bağımsız olarak; oğlum şu hayroviç türk statüsünde oynarsa karşı kanatta bruma oğlan ve ikisini anne şefkatiyle besleyen wesley ejder. kenardaysa taktik ve stratejinin usta isimlerinden yakışıklı sinyor... uçarız anasını satayım.

    tabi muhtemelen şöyle olur. hayri yabancıdan sayılır, bruma kulübeye hapsolur, sneijder sakatlanır, sinyor kafayı yer. ulan federasyon.

    edit: tanım girmemişim. aksiliklerin takımı.
  • 9109
    şimdi baktım da sırada regaib kandili (1 mayıs) ve mirac kandili (25 mayıs) var.

    son 2 kandilde aldığımız kupalar + iman gücünü düşünerekten, 1 mayıs'ta şampiyonluğunu ilan ederek ve 24 mayıs'ta şampiyonlar ligi şampiyonluğunu alarak sıradaki iki kandili de kupalarla kapatabilecek mübarek takımdır.

    gerçi şampiyonlar ligi finalini bi günle kaçırıyoruz da finalde penaltılara kalırsak ayın 25ine geçmiş olacağız, o durumda kupa banko bizim olur beyler.
  • 9110
    son birkaç maçtır dikkatimi çeken birşey var. takım maç içerisinde verkaçlarla ilerlemeyi deniyor. maç içinde çok fazla verkaç görüyoruz. sanırım futboldaki en güzel, seyretmesi en zevkli şey verkaç olabilir. nasıl basketbol ikili oyun üzerineyse futbol da verkaç üzerine bence. hele ki türkiye liginde organize verkaçlarla aşamayacağın savunma yoktur.
  • 9112
    2013-2014 devre arası hazırlık kampında gördüğümüz üzere "tek top" oynadığında rakibinin kafasını allak bullak edebilen takım.

    ajax ve celtic maçlarında selçuk inan, wesley sneijder, burak yılmaz, bruma, izet hajrovic, amrabat gibi isimler sıklıkla tek pas ile verkaç denemesinde bulundular,

    bunu denedikleri her pozisyon gol tehlikesi yarattı rakip takımın kalesinde.

    bu şekilde oynanmasını mancini'nin istediğini varsaymak istiyorum, zira onun isteği değilse 1-2 maçta yapılan güzel birer enstantaneden öteye geçmez, ancak mancini kaleye bu şekilde gidilmesi direktifini verdiyse ve takım bu doğrultuda çalışıyorsa, fırtına gibi bir ikinci yarı bizleri bekliyor demektir.
  • 9113
    2008'den beri gordugumuz her transfer sezonunda oldugu gibi (2012 yazi haric) yine yerli oyuncu kadrosunu guclendirmesi gerekirken yabanci oyuncu transferine agirlik veren ve boylece son 2 transfer donemiyle daha onceki 4 donemde kurdugu butun duzeni altust eden takim.

    sadece kanat oyuncusu transferlerine deginecegim.

    gecen yil amrabat 8.5 milyon euro'ya alinmis, yarim sezon gecmeden kanatsiz sisteme donulunce oyuncu aptala donmus. bu sene ustune yine bir kanat oyuncusu olan bruma'ya 10 milyon euro verilmis. oyuncu yabanci sinirindan kadroya zar zor giriyor. 18.5 milyon euroluk tribun yatirimi yeterli olmamis ki ustune bir de hajrovic transfer ediliyor.

    ve devre arasinda takim sistem degistiriyor ve 3-4-1-2 oynamaya karar veriyor!

    asagi yukari 22 milyon euroluk bonservis harcamasinin sonunda, 3 tane yabanci kontenjani ve oynanmaya calisilan/oynanabilen sisteme uyumsuz 3 tane goreceli genc oyuncu. ustelik bir tanesinin daha lisansi bile yok.

    futbol akli yok kulubun, bu da oyle icra kurulu baskaniyla cozulecek is degil. eger her pozisyonun en kurumsali, en profesyoneli getirilecekse unal aysal'in hele ki fatih terim'in yarattigi bosluk sonrasi kesinlikle bir futbol direktoru atamasi lazim ki, koskoca kulupte cikip biri "napiyoruz arkadasim biz?" desin.
  • 9114
    tabi pek çok kişi benimle aynı görüşü paylaşıyor olabilir ancak burada bir kez daha belirtmeliyim ki, kurtulması gereken pek çok oyuncu olan takım, takımımız.

    bunların başında aykut erçetin ile yiğit gökoğlan geliyorlar. devamında ceyhun gülselam, dany ve amrabat da bu takımda bulunması takıma hiçbir katkı vermeyen isimler.

    bunları bir kenara bırakırsak şahsi olarak en büyük sorunum ise eboue. bence kendisi de bu takımdan gönderilmeli. tabii ki devre arasında değil, sezon sonunda ve yerine kaliteli bir sağ bek getirilerek. zira eboue kadar maç seçen ve çıtkırıldım başka bir oyuncumuz yok halihazırda elimizde. yılda 4-5 tane maçta iyi oynayıp geri kalanını sallamaması, her maç saçma sapan sakatlık numaraları geçiriyor olması beni aşırı rahatsız ediyor.
  • 9115
    son 3 sezondur oturmuş bir taktiği-futbol anlayışı olmadığı için transfer yaparken gereksiz yerlere para harcıyoruz. ya da gelen oyuncuyu ait olmadığı yerlerde oynatıyoruz.

    nordin amrabat --> takım kanatsız sistemde oynadığı için şans bulamadı.
    didier drogba --> kendisi geldikten sonra ya burak harcanarak kanatlı sisteme geçilecekti ya da amrabat harcanarak çift forvetli sistem kullanılacaktı. 8.5 milyon euro yatırım yapılan amrabat tamamen gözden çıkarıldı.
    wesley sneijder --> takım 10 numara pozisyonunun olduğu bir taktikle oynamadığı için ilk yarım sezon sol kanat gibi istemediği mevkilerde oynatıldı.
    hamit altıntop --> düzen içerisinde kendisine sağ kanatta yer bulabildi. daha efektif olduğu bölgelerde oynayamadığı için bazı maçlarda el frenine dönüştü.
    cris --> ujfalusi sakatlandığı için önlem amaçlı alındı. daha sonra takımın düzeni oturunca zaten böyle bir önleme gerek olmadığı anlaşıldı. gönderildi.
    yiğit gökoğlan --> aydın-emre çolak-engin baytar gibi isimler varken alındı. bu isimlerin arkasında kalan 4 milyon euroluk gereksiz bir yatırım oldu.
    furkan özçal --> kendisinin niye alındığını halen kimse bilmiyor.
    sercan yıldırım --> milan baros, johan elmdander gibi isimlerin yanına transfer edildi. kendisinden yarım sezon sonra necati ateş alınarak 3 milyon euroluk bu yatırım çöpe atıldı.
    erman kılıç --> gerekli ve yerinde bir transferdi. fakat kimse kendisine ne amaçla transfer edildiğini belirtmedi. sadece lig için düşünüldüğünü farkedince takımdan ayrıldı.

    burada yazdığım isimler alınmamalıydı demiyorum yanlış anlaşılmasın. bunlar sadece 3 sezondur yaptığımız kadro mühendisliği hataları. elbette ki her takım hatalı yatırımlar, gereksiz transferler yapabilir. fakat bizde bu sayı biraz fazla gibi.

    teknik direktörler böyle şeyleri çok önemsemezler. yönetimin bu konuya el atması ve takımın transferlerini incelemesi lazım. birilerinin gerektiğinde teknik direktörlere transferler hakkında uyarılar yapması gerekiyor. umarım tomas ujfalusi veya bir başkası bu konuda görevlendirilmiştir. bu tarz hataları azaltmamız lazım.
  • 9119
    2 futbolcu gönderilince panikleyenleri ortaya çıkarmış takım.

    3 orta saha mevkisinden bahsediyoruz: sneijder'in, selçuk'un ve melo'nun bölgeleri. yedeklerinde ise an itibariyle 5 oyuncu var: ceyhun, emre, hajrovic (yerli olarak planlandığını sanıyorum ve kanat olarak değerlendirileceğini düşünmüyorum), hamit ve artık şans bulmasını dilediğimiz ibrahim.

    böyle bakıldığında orta saha gayet de alternatifli görünüyor. bu rotasyonda +2'de kalan engin ve yekta'nın gönderilmesi de oldukça mantıklı.
  • 9120
    engin baytar'ın ve yekta kurtuluş'un kiralanması sebebiyle rotasyonundan kayıp vermeyecek olan takımımızdır. neden mi? şöyle;

    malum yabancı sınırı türk pasaportuna sahip olana oyunculara muhtaçlığımızı arttırıyor. türk futbolcuları takımdan göndermek veya kiralamak kötü olarak gözükebilir. ama genç futbolcuların önünü açmada çok önemlidir. yekta kötü futbolcu değil, hepimiz biliyoruz. selçuk ve melo'nun alternatifiydi, evet. ama büyük takımlar için, özellikle futbolcu yetiştirmek istiyorsak eğer, alternatif olacak oyuncuları gençlerden seçmemiz gerekir. gençten kastım 18 - 19 yaşlarında olanlar. yekta'yı müzmin yedek yapmanın galatasaray futbol takımına hiç bir getirisi yok. çünkü ne olacağı belli artık. ara dönem* hazırlık kampımızda ibrahim coşkun çıktı mesela. çocuğun ne olacağı belli değil. büyük oyuncu olabilir, olmaya da bilir. belki 3 sene yedek kalacak ama 4. de formayı kapacak, bilemeyiz. aynı şekilde emre can coşkun diye bir genci izledik. yedek olarak bekletilecek bir serdar aziz yerine bu genci görmek isterim. hemde bedeva. artık bu kumarı oynamamız gerek.

    julian draxler diyoruz, ne kadar iyi futbolcu diyoruz. 20 yaşında bundesliga gibi bir ligde 100'ün üzerinde resmi maça çıkmış. artık galatasaray futbol takımında da böyle gençleri görmek istiyorsak yedek oyuncularımızın yaşlarını düşürmemiz gerekir. tabi sokaktan tut getir demiyoruz. belirli potansiyeli olan oyunculardan oluşmalı.

    her bölge için umut vaadeden genç oyuncuya ihtiyacımız var. 4 tane forvet oyuncun varsa bunun bir tanesi en az fazla 20 yaşında olmalı.
  • 9121
    melo ve selçuk'u yedekleyebilen tek oyuncusu şu an için yekta olan takım. selçuk ve melo oyunun her iki yönünü de mükemmele yakın oynuyorlar. eğer sen bu oyuncuları emre, hajrovic veya ceyhun ile kompanse etmeye çalışırsan olası bir sakatlıkta(allah korusun) darma duman olursun. yekta belki yetenek olarak bu iki ismin gerisinde ama kısmen de olsa faydalı olabiliyor, özellikle domestik maçlarda. eğer takımdan birilerini göndereceksen o kişiler emre veya ceyhun olmalı öncelikle, yekta değil.

    ibrahim ve sadık ileride çok büyük oyuncular olabilirler onlara sonsuz güvenimiz var tamam kabul ama şu an için rotasyon oyuncusu olmaktan ileriye gidemezler, birden 11'e koyarsan hem takıma hem de onların gelişimine zarar. merdevenleri bir bir çıkmalarında fayda var aynı arda'nın veya semih'in yaptığı gibi. (bu söylediklerim türkiye'nin mevcut şartları için geçerlidir, zira almanya'nın altyapıya verdiği önem ile türkiye şartlarını karşılaştırmak biraz abes kaçıyor. yoksa bende isterim koyalım 18 yaşında genci takıma alışsın, pişsin, geliştirsin kendini ama telegol'ün en önemli spor programı olduğu ülkede zor biraz o kardeşim. oyuncunun sağlam irade ve karekter sahibi olması gerekiyor. )
App Store'dan indirin Google Play'den alın