her gerçek galatasaraylının gözünde bir renk, kulağında bir ses ve içinde bir nefes olarak kalacak, kurda kuşa yem olmuş teknik direktör.
3454
üçüncü olmak başarı dediği sezonda "yavşağa bak, sen galatasaray'ın büyüklüğünü bilmiyorsun lan!" tepkileriyle şutlanmıştır... 13. olmak daha büyük başarı sanırım.
3455
kendisine gömleği üzerinden sallayan vatandaşlar vardı forumlarda, burada. nerede onlar şimdi merak ediyorum? nerede? frank rijkaard gidince her şeyin düzeleceğini sananlar nerede? galatasaray'a enkaz bıraktı ama rijkaard :( sbt.
tanım: hakkı yenen güzel adam.
3456
ne dediyse biz tersini yaptık ve 13. sıraya düştük. averajımız -8 oldu. büyük adamlığın yanında büyük futbol insanı. ama yok onun b planı yoktu dimi.
2010 yazında takımı 2010-2011 sezonuna hazırlayan, tarihin en kötü galatasaray'ına istatiksel anlamda 4 mağlubiyetle katkıda bulunan galatasaray'ın eski teknik direktörüdür. bu hallerde olmamızda çok büyük payı vardır. sene başında bütün özgüveni yitirip bir daha da toparlayamadık.
3459
nasıl enkaz bıraktıysa her gelen daha da dağıtıyor! birazdan buralar kendisinin neden gönderildiği, hemen ardından da badem gözlü olduğuyla ilgili entryler ile dolacak. klasikleşti zaten.
geçen sezon bittiğinde "takımımın kalitesi yeterli değil" demişti. yemediği laf kalmadı "hadi ordan, türkiye'nin en iyi kadrosu bu!!1!1!" dediler.
alın size türkiye'nin en iyi kadrosu. geçen sezon bu zamanlar şampiyonluk hesapları yaparken şimdi "abartmayın abi düşmeyiz" geyikleri yapıyoruz.
3460
gitmesin diye ağladığım günü hatırlıyorum. '' üçüncülük başarı yea gitsin buu barcayı babam da şampiyon yapar '' '' ver messiyi xaviyi ben de şampiyon yapayım '' diye ağız ishali olmuş olanlar utansın. we love you rijkard!
3461
suçludur. suçu futbolculara ve kalleş yöneticilere inanmaktır.
3462
şu an içinde bulunduğumuz duruma, suçu kendisinde bulup gönderenlere götüyle gülse hakkıdır..
3463
keşke adnan polat ve yönetimiyle çalışmasaydı dediğim güzide futbol insanı.
şu adamla 3 sezonluk yeni bir anlaşma daha yapmak demek takımdaki yeniçeriyi feshetmek olurdu, yapamadık.
şu adamın eline gioyu, van der vaartı verseydik de arenaya çıkarsaydık ne olurdu, bugünlerden daha kötü günleri görür müydük ?
aah sözlük aah...
3464
takımda olsa en az 5. sıradaydık.
3465
hala hakkında enkaz bırakmıştır diyenler var, biz cidden hakediyoruz bu konumu.
3466
adan polat'ın yazık ettiği bir iyi teknik direktör daha. kesinlikle badem gözlü falan değildir, özlenendir.
3467
ortada bir enkaz vardir evet fakat kendisi enkazi yaratan degil tipki bizim gibi altinda kalandir.gelecek sezonlari bile karamsarliga atacak enkazin ve utancin sebebi ise (bkz: adnan polat)
kariyerinde barcelona disinda calistirdigi iki klup takimini da kume dusme potasina sokmayi basarabilmis hoca. edit: barca'yi da sokmustu degil mi?
3471
abi hala neyi tartışıyoruz ya. yok rijkaard olmasa düşme potasındaydık yok hagi olmasaydı uefa potasındaydık. neyi konuşuyoruz yahu? tarihin açık ara en kötü sezonunu geçiriyoruz neyin sidik yarışı?
tanım: bir gün liverpool'un başında görmek istediğim eski kıvırcığımız.
3472
takım kötü gittiği için hemen eskilere sarılmaya başlandı denmesin ama, özlediğimdir. kendisinin ve neeskens babanın futbol üzerine verdikleri röportajlara göz gezdirdikçe, ne kadar büyük bir fırsatı teptiğimizi tekrar tekrar anlıyorum.
3473
uefa kupası zamanından sonra en iyi futbolumuzu oynatan, göze hoş gelen, izleyene keyif veren bir takım yaratmıştı ilk 8 haftada. gelene 3, gidene 5 atıyorduk. gol ortalamamız maç başına 3 idi. izleyeni yoran hızlı pas trafiği, oyunun yönünün hızlı değişmesi, futbolcuların total anlayışta her yerde olması uefa zamanından sonra gördüğüm en iyi futboldu. sonra baros sakatlandı takım sarsıldı ama idare ettik bir süre. sonra kewell da sakatlanınca takım iyice tökezledi. işte burada devre arası transfer dönemi imdadımıza yetişti. ama biz o dönemi tamamen yanlış hamlelerle ayağa kalkamadık. rijkaard'ın takımına eli ayağı düzgün, teknik ve güçlü bir adet orta saha, bir adette golcü ve oyun kurabilen stoper alabilmiş olsaydık bugün çok farklı durumda olurduk.
senin ağzından çıkan her bir kelime üzerine bizim günlerce düşünmemiz gerekirken biz sana salladık, ne diyon sen ya dedik sana. sen daha ilk günden dedin ama biz anlamadık. burada herşeyden biraz var ama birşeyden tam yok. işte bütün mesele bu.
3474
benim anlamadığım şey bu adam nasıl izin verir bir senede takımın bu kadar değişmesine.. gerçi keita hariç herkes vardı.. elano , baros , kewell, arda falan.
geçen senenin ilk 8 haftası ve oynadığımız top aklıma geldikçe, ah ulan diyorum. şimdi biz ne oynuyoruz diyorum.
3475
ne yapar ne eder merak ederim, standardin cok ustunde, iyi bir insandi. halimize bakip oh olsun falan dedigini de zannetmiyorum. umarim biz de o da kullerimizden dogariz.