• 8
    el caso figo belgeselinde figo'nun barcelona'dan real madrid'e transferi biraz fazla dramatize edilmiş. bir süre önce bu transfer kendisine sorulmuştu ve ben lizbonluyum o yüzden barcelona ya da real madrid taraftarı değilim, benim için birinden diğerine geçmek çok önemli değil şeklinde cevap vermişti. ancak belgeselde böyle bir cümle kursa zaten o belgesel 10 dakikada biter.* o yüzden belgeselde karar anları uzatılmış da uzatılmış, alta da müziği dayayıp olayı dramatik bir duruma çevirmişler.
  • 9
    aslında gidişinin ardından bu kusuru örtmek için barca'nın panik transfer hamleleriyle neymar'ın gidişi ve izlenen aynı yanlış politikayı benzetiyorum. overmars, petit gibi isimler dahil edilse de dikiş tutmamıştı; sonrasında saviola, rochemback, riquelme, geovanni gibi güney amerika'dan yıldız adaylarına yatırım yapılmıştı; ama aşı yine tutmamıştı.

    diğerinin gidişinin ardından da dembele, griezmann, coutinho derken akıtılan ve geri dönüşü olmayan yüzlerce milyon euro kulübü büyük bir darboğaza soktu.
  • 10
    belgeselin ana kahramanı luis figo'nun da birkaç kez ifade ettiği şekilde "herkesin kendi versiyonunu" anlattığı netflix yapımı belgesel. o günlerde 10'lu yaşların başında olan bizler için, hele de internetin emekleme günlerinde yurtdışı bilgiye tamamen kapalı olan türkiye coğrafyasında 10'lu yaşların başında olan bizler için arşiv niteliğinde pek çok video kaydını barındırmaktadır.

    diğer yandan futbol dünyasında işlerin nasıl yürüdüğüne, biz taraftarcıklar bir tarafını yırtarken kapılar arkasında neler neler döndüğüne dair tokat gibi bir içeriktir.

    --- spoiler içerir ---

    (bkz: luis figo/#3435215)

    --- spoiler içerir ---
  • 11
    belgeselde de söylediğini gibi herkesin kendi doğrusunu anlattığı belgesel olmuştur. herkes belirli konularda yalan söylüyor. gerçeğin tam olarak nasıl yaşandığını maalesef bilemeyeceğiz. perez kendisine başkanlığı kazandıracak yol olarak görmüş, menajerler paranın kokusunu alınca işin peşini bırakmamış. işin sonunda herkes için win win durumu oluşmuş. figo da bir zamanların en pahalı transferi olmuştur.

    şahsi fikrim ise şöyle: eğer gerçekten belgeselde figo’nun “barça'da kalsaydım aynı parayı kazanırdım” sözü doğru ise durum biraz o zamanki barcelona başkanının figo’ya yaklaşımının transferi tetiklediğini düşünüyorum. evet taraftarlar ve takım arkadaşların seni seviyor, sayıyor ama yönetim tarafından aynı değeri görmüyorsan eğer burada bir sıkıntı var demektir. işin özü perez’i efsane başkan yapan adımın ilk adımı atılmış olundu. 20 yıl önce söylediği gibi madrid sadece en iyi oyuncuları alır sözünün de süre boyunca arkasında durarak hep en iyi futbolcuları kadrosuna katmaya çalıştı.
  • 14
    luis figo, menajeri jose veiga ve paulo futre'nin parayı ne kadar çok sevdiğini anladığımız belgesel. yok değil diyen olacaksa da henüz bir yıl önce maaşında düzenlemeye gidilmiş bir isme her yıl zam yapamazsınız. figo'yu bu şekilde transfer eden florentino perez bile hiçbir futbolcusuna hak ettiğinden fazlasını vermemiş ve gerektiğinde kapıyı göstermiştir.

    (bkz: iker casillas)
    (bkz: sergio ramos)

    bu tür yapımların hepsi de klâsik son ile bitiyor. o kişi her kim ise "doğru kararı verdim" ile bitmesi de hiç samimi gelmiyor.
  • 16
    çok güzel olmuş belgesel. olaya sadece tek bir taraftan yaklaşmamış, hem barcelona tarafının, hem madrid tarafının hem de figo tarafının kendi doğrularını anlattığı hoş bir yapım olmuş.

    bu arada figo sen haksızsın. seni kınıyorum ve sana laflar hazırladım... her sene sözleşmene iyileştirme mi bekliyordun? tamam anladık real madrid'in teklifi adamı afallatacak derecede ama insanda azıcık aidiyet olur be oğlum.
  • 17
    yakın tarihin en olaylı transferini anlatan güzel belgesel. beklediğimi buldum açıkçası.

    --- hafif spoiler ---

    belgesel transfer sürecine doğal olarak fazla yoğunlaşmış ve biraz uzatmaları oynamış. açıkçası oralar bana biraz sıkıcı geldi. bunun dışında taraflar olayın üzerinden yıllar geçse de tüm gerçekliğiyle yaşananları anlatmıyorlar. bu da belgesel yapımcılarının dikkatini çekmiş ve herkesin görüşünü olduğu gibi yansıtarak izleyiciye "hangisi doğru, buyrun siz karar verin" demişler. benim şahsi görüşüm bu olayın figo'nun karakteriyle ilgili çıkmış olması. kesinlikle bir art niyeti yok, ayrılma gibi düşüncesi de yok. ama sürekli ilgi istiyor. kime benzetebiliriz? cristiano ronaldo gibi, david beckham gibi. çok iyi futbolcu, çok iyi profesyonel ama ne istediğini bilmiyor. belli bir noktadan sonra figo artık soğukkanlılığını, basiretini ve karar alabilme yetisini de kaybediyor. ve sonuç olarak, menajerinin yaptığı küçük oyunlar ileride futbolu değiştirecek adam olan florentino peres'in hırslarıyla birleşince futbol tarihinin en tartışmalı transferi ortaya çıkmış. belgeselin en garip anı figo'nun madrid'e geldiği ve kameralar önünde formayla poz verdiği andı. çünkü figo o anda kesinlikle kendinde değil. acayip pişman ama geri dönüşü olmayan bir insan görünüyor orada. tabi zaman her şeyin ilacı. o günleri de atlatmış. açıkçası real madrid forması da barça formasından daha çok yakışmış. ben luis figo olayının nefret boyutunu o dönemde nou camp'ta sahaya atılan domuz kafasıyla hatırlıyorum. ama belgeselde bahsi bile geçmemiş, bu da bana garip geldi. barça taraftarını da tepkisinde abartılı buluyorum. çünkü bu adam portekizli, la masia çıkışlı değil, katalan hiç değil, sizden biri de değil, sadece çok iyi futbolcu. messi'nin real madrid'e gitmesi gibi bir şey olamaz bu. eksik mi fazla mı bilemem ama izlenebilir bir yapım ortaya çıkmış kesinlikle.

    --- hafif spoiler ---
  • 18
    az önce bitirdigim belgesel. yasandigi tarihte bizim basina yansıyanlarla özel takip ettigim belgesel sonrası aslında bu işin sadece %20 30una hakimmisim dediğim eksikleri kapattığım nefis içerik.

    la liga cocukken takip ettiğim ilk lig olmuştu. hbb tv falan gösteriyordu sanırım sonra trt göstermeye başladı maçları. figo haliyle ilk yabancı starlarımdan ve küçükken beni şoka uğratan transferdi.

    dusunsenize fener ağlama diyen wesley sneijder fenere gidiyor. hatta onu ×2 3 falan yapıp düşünün.

    --- spoiler ---

    jose veiga: bu kadar kötü menejer olup bu kadar büyük paralar kazanmasi ınanilmaz. figo gitmiyorum ulan real madrid'e dese perez bu abimizi santiyelerinden birine gömerdi. ki figo'yu ikna eden de kendisi olmadi zaten perez oldu. ancak olayda figo'nun perez'le buluşmasını rolu geregi sağlayan da bu oldu. dua etsin figo g.tunu kurtardı.

    joan gaspart: kötü başkandı zaten. süreci kotu yönetti bile demiyorum. direkt yönetmedi. barcelona tutan biri olarak o zaman da en cok buna kızmıştım hala buna kızıyorum. biraz figo'nun ne anlam ifade ettiğini eger reale giderse neler olacağını ongörse, bir caba icine girse figo kalırdi. zamsiz da kalirdi bence. figo'nun istediği para değildi. belki de gelecek 57 m dolar* düşündü işine geldi. ama net hata etti. 20 yil gecmis hala figo santaj yaptı diyor.

    paulo futre: her sey bunun yalaniyla başlamadı bence. perez kafayı çizmiş bunla olmasa başkasıyla zaten denerdi tekrar. bu abimiz kopartmayı düşünmüş sadece real madrid barcelona figo umrunda değil ki. joseyi de fisekliyor. sonra figo'ya git baskısı yapıyorlar. stresi en düşük eleman aslında. bu transfer olsa da olmasa da ona giren çıkan olmayacaktı. transfer olunca 1.5'u cukkaladı.

    florentino perez: 2 ucl kazanmis başkanı nasil devirecegini bilen bunu full siyasetle yapmış efsanevi başkan. bir kere o söylediği real madrid 2 ucl aldi ama imajini kaybetti olayı tamamen tersine algi. o yaşlarda yurtdisindan bir çocuk olarak net real madrid en büyüktür algısını yaşadığıma göre* demek ki yabancı basınlar bile bunu böyle yansıtıyorlar. hani bi fikra var ya onun gibi yapmış resmen** 2 ucl almış başkanı indirmek kolay mı? sıkıyor figo'yu alicam diye daha ortada bisey yok. sonra menejere komisyon sözü veriyor. daha baskan bile değil.
    sonra figo'yu sıkıştırmasini istiyor. menejer barcelona'ya baski yapiyor. barcelona da yeni zam almis birine zam vermem diyor. zaten serbest kalma ücreti yüksek 4 sene barcelona mukavelesi var. juventus/parma mevzusundan fişlenmis menejer perez babanın da oltasina geliyor.. hazirlanmis sözleşmeyi* imzalattiriyor.
    ıs ciddiye binince figo yan cizse bile bu durum ortadayken o durumu kullanmayıp ben parayi değil seni istiyorum diyerek ona verilmeyen değerin verileceği sözünü veriyor. e para da verecek. yıldızlar karması da kuracak. figo gelirse her sey tik tik oturucak. adam hepsini yapıyor. gerçek hayatta herkese hayal satarak başkanlığa başlayan ama hepsini bir bir yapan ve belgeselde tek yalanı olmayan kişi.

    luis figo: barcelona taraftarı tarafından yere göğe sığmayan bir aşkla sevdikleri dünyanın en iyi bir kac topcusundan biriydi. bence gaspart'in "figo bana 2 biletim var dedi" olayında figo haklı. bu şantaji yapacak adam sport'a o röportaji vermez elinde koz olmaz bi kere. neyse figo ikna olmuyor zaten burda herkes ayni seyi söylüyor. bence biraz da menejerinin g.tu kurtarmaya gitti olay. figo barcelona'da kalmak istiyordu her sey yolundaydı zaten. taraftarla bütünlesmesi** muazzamdı. taraftarı asla bırakmak istemedi başlardaki tüm kafa karışıklığı da bundandi ama ilk nou camp maçı sonrası o sevgiyi artik nefretin bile üst boyutunda bir yerde görünce tamamen rahatlamış oldu. bence figo icin sürec nou campta tamamlandi. kafası rahatlayinca daha bir profesyonelleserek yardırmaya devam etti. su anda bile itiraf etmese bile duygularının hala o barcelona günlerinde olduğunu düşünüyorum. kendini profesyonellige vurarak o duyguları kapattı ama derinlerde bir yerlerde barcelonali figo'yu öylesine özlüyor ki.

    --- spoiler ---

    bence figo kalsaydı daha mutlu olacaktı. barcelona'ya daha çok yakışıyordu zaten öz kulübü oydu. ama su an la rambla caddesinde bile gezemez durumda 22 yıl geçmiş olmasına rağmen.

    --- fıkra ---

    baba: benim seçtiğim bir kızla evlenmeni istiyorum.
    oğul: hayır!
    baba: kız bill gates’in kızı.
    oğul: o zaman tamam.

    - baba bill gates’e gider:

    baba: kızını oğlumla evlendirmek istiyorum.
    bill gates: hayır.
    baba: ama oğlum dünya bankası’nın ceo’su
    bill gates: o zaman tamam.

    - baba dünya bankası’nın başkanına gider:

    baba: oğlumu ceo yap!
    başkan: hayır.
    baba: ama oğlum bill gates’in damadı.
    başkan: o zaman tamam.

    --- fıkra ---
  • 20
    --- spoiler ---

    kurgusunu beğendiğim bir belgesel oldu fakat bu ayrılığın simge olaylarından birisi olan 23 kasım 2002 barcelona real madrid maçı'ndaki domuz kafası atılması es geçilmiş.

    ayrıca florentino perez'in 2000 seçimlerindeki başkanlığa geliş hikayesi de anlatılırken, bir galatasaray taraftarı olarak figo'nun real madrid'deki ilk resmi maçında* kendilerini zortlattığımız detayına da yer verilmesini isterdim*.

    (bkz: 58 milyon dolarlık figo'yu ağlattılar)

    edit: 24 haziran 2000 portekiz türkiye maçı'ndan çok kısa bir görüntü de var. orada takımlar sahaya çıkarken okan buruk da görünüyor.

    --- spoiler ---
  • 21
    birçok eksiği bulunan belgesel zira konuşan kişiler sadece kendi bakış açılarından olayı anlatıyor. birinin dediği bir başkası ile çakıştığında belgeseli çekenler kontra bir soru sormamış hiç.

    belgeseli 2-3 hafta önce çıktığı için tam hatırlayamıyorum ama şöyle bir-iki örnek verebilirim: florentino perez'in "figo gelmezse bütün üyelere kombine alırım, aidatlarını öderim" demesini haber yapan gazeteci bu kısmı salladığını itiraf ediyordu. ama perez ise yaptığı basın toplantısında "aidatları ödeyeceğim" diyordu. mesela gazetecinin burada yalan söylediğini itiraf etmesine rağmen perez'e niye bu konuda geri vites yapmadığı sorulabilirdi.

    figo, ön sözleşmeye imza atmadığı için "ne ön sözleşmesi?" ayağı yaptığında, menajeri "yalan konuşmaya gerek yok, figo'ya sözleşmeyi okudum, o da imzala dedi ve imzaladım" şeklindeki muhabbetten sonra figo'ya "ee bak menajerin böyle diyor, yalan mı söylüyor?" diye sorulabilirdi.

    mesela the last dance belgeselinde kim ne demişse bunu doğrulamak için o kişiye söylenen şey dinletiliyor veya izletiliyordu. bu bakımdan konunun muhatabı olan kişi "evet öyleydi" ya da "hayır yok öyle bir şey" şeklinde cevap verebiliyordu.

    hatta figo belgeselinin bir yerinde "herkes farklı hikaye anlatıyor" diye arka plandan biri bir şey bile diyordu. e farklı hikayeler anlatılıyorsa çapraz sorgu misali sorular sorsanıza.

    bir iki noktada sanki anlatılanları diğer kişiye dinletiyormuş gibi yapsalar da, çoğu yerde boş yere görüntü kaydı almışlar. figo menajerine sallarken o anda menajeri geliyor görüntüye, gülüyor falan. cevap vermiyor bile vs.

    kısacası kurgu olarak bence sınıfta kalan bir belgesel olmuş. italya'da 2 kulübe imza atma skandalı ise 1 dakikada geçilmiş. sırf orada bile menajerinin ne mal olduğunu göstermek için parma veya juve'den birileri bulunup konuşturulabilirdi. büyük bir potansiyel heba edilmiş bence.
  • 23
    çok başarılı bir belgesel. transfer sürecinin iç yüzünü bütün şeffaflığı ile paylaşmışlar. gerek söylenen yalanlar, gerekse cesurca yapılan hamleler transferde kilit noktayı oynamış.
    figo nederse desin parayı seçti. menajerinin emrivakisine bir şekilde dahil oldu.
    her türlü bir efsanedir kendisi ama hangi zümreye ait barcelona'mı yoksa real madrid'e mi belli değil tabiki.
  • 24
    herkesin yalan söylediği enteresan bir belgesel. sansasyonel bir transfer süreci.

    --- spoiler ---
    figo gitmek istemese yine gitmezdi. menajerine gayette o tazminat benim sorunum değil, beni bağlamaz diyebilirdi. belgeselde de gayet belli oluyor ki barcelona tarafı hem biraz salağa yatmış, hem nasıl olsa gidemez diye taviz vermemiş" yine belgeselde en efsanevi kişi başkan perez olmuş. figo yine gitmek istemezsen perez bir şekilde kendisini ikna edebilmiş.

    sonuç olarak güzel bir para kazanmış figo o dönem için. tam bir win-win olmuş.

    --- spoiler ---
App Store'dan indirin Google Play'den alın