• 6901
    türk sporunun, türk futbolunun kanserleşmiş hücrelerinden bir tanesidir.
    işler onlar için kötü gittiğinde, babasının oğluna bile fetöcü diyebilecek, sonra onlarla masada tebessüm içinde aynı kareye girebilecek mideye sahiplerdir.
    başarı gelmediği takdirde bütün düzeni yerle yeksan edip, bozuk düzende kaos ile biraz kafalarını çamurdan çıkardıkları zaman, hiç birşey yapmamış gibi, kendi psikolojik rahatsızlıklarından bir çıkar yaratamadıkları için bozdukları düzende en masum insan gibi ajitasyona girişip sıvışmaya çalışırlar.
    kübalı doktorlar, amerikan ilaç firmaları bu zararlı yapının ilacını bulmuşlardır fakat kapital ve emperyal sermayenin bir işleyişi olduğu için ortadan kaldırmamayı tercih etmişlerdir.

    lütfen b12'nizi eksik etmeyiniz, çayınızı şekerli içmeyiniz, trafikte hatalı sollama yapmayınız, kuyruklara kaynak yapmayınız, arabanıza illegal gürültü çıkartacak ekipmanlar takıp gece vakti sokaklarda insanları rahatsız etmeyiniz.

    yoksa yavaş yavaş bunlara benzersiniz. bunlar gibi olup hak yemeyi, toplumun yaşantısına zarar vermeyi, mutsuz bireyler olmayı normalleştirirsiniz ve çevrenizdeki insanlara rahatsızlık verirsiniz.
  • 6902
    'bir zamanlar' rekabet içinde olduğumuz fakat günümüzde rekabeti düşmanlıkla harladığı için kayıtsız kaldığım kulüptür. öyle ya, 'sevginin karşıtı nefret değil kayıtsızlıktır.' der, varoluşçu psikolog rollo may.

    yayımlanan bildirimizde adlarının değil, imalarının yer alması hayli rahatsız etmiş olmalı. yarası olan gocunur efendim. galatasaray'ın sergilediği hangi tavır ve söylediği hangi sözlerden sonra galatasaray'ın kin ve nefret öznesi olduğunu biz taraftarlar biliyoruz. bırak masa başında iş çözmeyi, muhattabımız yok çoğu zaman. biz ses çıkarmayı bile unutmuşuz, çat pat becerebiliyoruz. hakkımız olanı aradığımız için haksızmışız gibi davranmaları kalitelerinin bir göstergesi. ne de olsa '17 kulüp' birleşip hakemler de insan diye her 'zerre'de bağıran sizdiniz. galatasaray'a karşı olan tüm işlerin içinde bir şekilde varsınız. hafızaları onları tutarsızlıktan korumak için yayımlanan bildirimize anında yanıt verdirdi ama hatırlattığı şey hakemlerin yanında saf tutup, sonra da hakemler ciddi hatalar yapıyor diye ağlamalarının tutarsızlığı oldu. işte bu yüzden büyük takım genlerine sahip değiller. işte bu, rekabetimizi bitirdi. öncesinde mahalleden arkadaştık. şimdi, ailesine karşı gelen, isyan eden ergen çocuğumuz gibi oldular. olur olmadık her şeye görüş bildirir veya karşı gelir laf söylerseniz lafınızın bi' ehemmiyeti kalmaz. o kadar çok konuşuyorsunuzdur ki ne konuştuğunuzu siz bile hatırlamıyorsunuzdur. ama 'galatasaray kadar büyük' olmadığınızı bilen hafızanız sizi gün gelir doğrular ve elaleme yine bi' şekilde kendi elinizle kendinizi rezil edersiniz. genlerinizin mekanizması böyle. o yüzden ne yaparsanız yapın yolunuzu bulmak için galatasaray'ı geriden takip etmeye, galatasaray ne yaparsa siz de aynısını yapmaya mahkumsunuz.

    edit: imla
  • 6903
    galatasaray’ın, federasyona ve kurullarına karşı başlattığı isyanda neden savunma pozisyonu aldıklarını anlamadığım kulüp.

    yönetimi ve taraftarı var gücüyle federasyonu savunuyor ve galatasaray’a laf sokuyor. tamam ama neden? bir kuruluşa karşı birden fazla kişiden ses yükseliyor ve sadece bir kişi o kuruluşu savunuyorsa bu durum, o kişinin ilgili kuruluştan faydalandığının kanıtıdır.

    özellikle geçtiğimiz 10 haftada görüldü ki sadece fenerbahçe maçlarına çok enteresan hakem kararları çıkıyor. geçmişteki emsal pozisyonların birebir aynısı yaşansa da, aktör fenerbahçe olunca bambaşka bir karar çıkıyor.

    yahu galatasaray maçlarının var hakemleri neden sürekli aynı iki kişiden oluşuyor? bu bile ortalığın ayağa kalkması için yeterli sebeptir.

    neyse, fazla uzatmayalım. çok aşağılık bir oluşum bu fenerbahçe malesef. işine geldiği gibi yaşayan, başarı için her şeyi mübah gören ahlaksız bir oluşum.
  • 6905
    yaptıkları, yapacakları vs. günümüzde bir grubu fena halde hatırlatan kulüp. kullandıkları malzemeler, izledikleri yol, takındıkları tavır hep aynı. başarıya giden her yol mübah. günün sonunda onlar kazansın da yemişim spor ahlakını, hakkı, adaleti, türk sporunu. işin kötüsü 7'den 70'e hepsi aynı zihniyette. okumuşu da aynı cahili de. iş bu kulüp olunca zıvanadan çıkıyor hepsi. gerçekten toplum bilimcilerin incelemesi ve bilimsel sonuçları açıklaması gerek. bilimsel bir şey bulabilirlerse tabi. yazık vallahi. insan üzülüyor aynı coğrafyada olduğuna. bizim de çilemiz buymuş demek ki.
  • 6906
    eskilerin bi' tabiri var: "yarası olan gocunur" diye. galatasaray bu sezon bir kere bile var'dan faydalanmadı, net 6-7 penaltısı verilmedi, dünyanın en komik iki sarı kartıyla stoperi atıldı. buna isyan etti diye ve kimsenin adını vermediği halde hemen zıpladı bu fb camiası. ne oldu ya, hayırdır? ligin başından beri en çok penaltı alan siz, sürekli rakipleri eksik oynayan siz, teknik direktörü sürekli alan ihlali yapmasına rağmen hiçbir yaptırım almayan siz! ne oldu da zıpladınız birden?!

    sahada adalet olursa en çok sizin yolunuz bozulacak ya, ondan bu derdiniz! mhk'ya murat ılgaz gibi şaibeli bi' adamı yerleştirip sürekli aynı adamları var hakemi olarak atamasını yaptırın, rakiplere istediğiniz gibi sertlik yapıp oynayın, faul bile almadan sindirin ondan sonra biz ön alan presiyle rakibi boğuyoruz bilmem kaç tane gol atıyoruz diye çoluk çocuğu kandırın. hakemler herkese eşit mesafede maç yönetse en çok sizinle, şike sürecinde kupa senindi, benimdi kavgası yaptığınız takım etkilenecek, bunu herkes biliyor!
  • 6908
    17 ekim ankaragücü fenerbahce maçı'nda hakem hatalarının en fahisi ilk golde fenerli oyuncunun tabanı baya kaldırıp topa vurmasına rağmen golün iptal edilmemesidir. sahanın herhangi bir yerinde yapılsa, hangi takım tarafından yapılsa net bir şekilde tehlikeli hareket verilecek pozisyonda. kaleci topa değil de rakibin ayağına uzansam idi ve temas sağlasa mevcut hakem bile iptal etmek zorunda kalacaktı. ancak temas sağlamasa bile tehlikeli hareketten vermesi gerekirdi. diğer tüm pozisyonlar ise tartışmaya açık ancak bu pozisyon değil. üstelik de altı pasta kalkıyor o ayak... yani kalecinin dokunulmaz olduğu yerde...
  • 6915
    27 ekim 2022 fenerbahçe rennes maçında 3-0 yenik duruma düşüp, maçı beraberlikle bitirdikleri için çok sevinen ve bolca övülen kulüp.
    evde öyle bir bayram havası esiyor ki sanırsın kupa gelmiş.
    sosyal medyada ve maalesef sözlüğümüzde bile hocasına falan bayağı övgüler düzülüyor.
    kaptanları tarafından dile getirilen ve camianın önemli bir bölümünce onay gören ve daha önce defalarca yuttukları "allah bize beraberliğe sevinmeyi nasip etmesin" de orada öylece duruyor hala.

    maçları da, sonucu da o kadar umrumda değil aslında ama galatasaray taraftarının 28 kasım 2018 kulüpler birliği vakfı açıklamasından bugünlere yapılanlara "ama iyi oynamadık" objektifliği sonrası tekrar doğrandığı 23 ekim 2022 galatasaray alanyaspor maçından sonra fb övmesine ifrit oldum.

    4 yıldır neler yaşatıldı, ne maçlarda ne kartlar gördük, ne cezalar aldık, bu sene bu dengesizlik ayyuka çıktı ama galatasaray taraftarı hala bunların gazına gelip "ama iyi oynamadık abi yaaa" diye ortalarda gezinip, fb istatistiği övüyor.
  • 6918
    futbol ve basketbolu oldukça ilgiyle takip eden biriyim. ikisini de seyretme motivasyonum galatasaray’ın kazanması ve fenerbahçe’nin kaybetmesi üzerine. hangisi daha mutlu ediyor diye sorarsanız fenerbahçe kaybettiğinde, başarısız olduğunda daha çok mutlu oluyorum. bazı insanlara tuhaf gelebilir ama fener maçlarını daha çok takip ediyorum aslında. ben ne kadar galatasaraylıysam abim de o kadar fenerli. birlikte maç seyrettiğimizde fenerin kaybetmesi pek memnun etmiyor beni o yüzden onunla seyretmeyi hiç sevmiyorum. duygusal bir insanım maalesef. çevremde çok fazla fanatik fenerli var. abimi dayım kandırdı ve fenerli yaptı ama ben inat bir çocuk olduğum için astronomik birçok teklifi reddettim. tamamen inadımdan. babam galatasaraylı ama önemsemez pek. çocukluğumdan bu yana fenerli olmam için o kadar çok şey teklif edildi o kadar çok zorlandım ki belki de bu travma olarak bende bu şekilde kaldı. yazlık komşumuzun evi sarı lacivertti. öyle hasta fenerlilerdi. komşumuzun oğlu gece beni yataktan kucağına alıp bahçeye yatırır, uyandırıp meze yapardı ortama. ailem, komşumuz kahkahalar eşliğinde izleyerek uyanırdım ne oluyor amk diye. bahsi geçen komşumuzun oğlu abim avrupa’da derece yapmış milli judocu, yakışıklı, dobermanı olan benim için idol bir insandı. onunla zaman geçirmeyi çok severdim. yani o teklifleri reddetmek o kadar zordu ki aslında benim için yazlığa gitmek bile travmatik bir hal almıştı bende o zamanlar. şimdi çoluk çocuğa karıştı iş adamı oldu o abim. geçen gün öğrendim ki eşi kansermiş. çok üzüldüm. allah şifa versin. abi seni çok seviyorum ama sırf o teklifler yüzünden fener nefreti hep baki kalacak bende.
  • 6923
    yine tüm kollanmalara, tüm adaletsizliklere, tüm haksızlıklara, tüm yaptıkları pisliklere rağmen son 8 sezonda olduğu gibi bu sezonda şampiyon olamayacak olan; türkiye’de insanları kutuplaştıran, işlerine gelmeyenlere fetöcü, kendilerine cumhuriyet diyen ve ezeli rakibimiz olmasından utandığım camia. umarım bu sene şampiyonluğu olabilecek en travmatik bir senaryoyla bize verirlerde 1000 yıl geçsede unutamazlar.
  • 6924
    çok değişik bir camia. halen logolarında 5 yıldız filan kullanıyorlar. taraftarı, yöneticisi, topçusu, malzemecisi toptan kafayı yakmışlar. ne içiyorlar ne düşünüyorlar anlamak mümkün değil.

    türkiye futbol ligi 1959 yılında kurulmuştur. bu lig kurulduğu zaman kimsenin şampiyonluğu yoktu. herkes "0" şampiyonlukla başladığını biliyordu. ne oldu da bu kadar zaman sonra kafanız başka şeye basmaya başladı. bu kadar süre beklediniz, sonra mı aklınıza geldi? anlamak, mantık yüklemek mümkün değil. konu fenerbahçe olunca en mantıklısı bile cahil bir troll oluyorlar.

    eskiden iğrenirdim, nefret ederdim. artık gülüyorum çünkü kafayı yediklerine eminim.

    (bkz: almanya bizi kıskanıyor)
  • 6925
    post-truth olayına feci halde kafayı takmış olan kulüp. bunlar şimdi bir hikaye anlatacaklar bize. diyecekler ki türkiye'nin en çok şampiyon olan takımı biziz, inanmazsan google'a sor diyecekler. google'a soracaksın, vikipediye gireceksin, fenerbahçe 28 şampiyonluk yazıyor. allah allah diyeceksin, şaşıracaksın. şike diyeceksin, o ne diyecekler, kanıt göster diyecekler, google'a gireceksin 3 temmuz komplosu yazıyor. bize komplo kuruldu, fetö-galatasaray el eleydi diyecekler. eski maç özetlerini izlemek isteyeceksin, maç özetleri kesilip biçilmiş olacak. fenerbahçe'nin aleyhine yorumlanan pozisyonlar olacak sadece özetlerde. leyhine yorumlananlar özetlerden silinecek. böyle böyle bir algı oturtmaya çalışacaklar. biz mağduruz diyecekler. sosyal medyada organize bir şekilde trollük yapacaklar. medyada da ali koç'un gücü net şekilde hissediliyor artık. yorumcular fenerbahçe hakkında konuşurken iki defa düşünüyorlar. taraftarımız ve yönetimimiz bunların farkında olmalılar.
App Store'dan indirin Google Play'den alın