12877
fenerbahçe ve beşiktaş taraftarının kafasında kira vermeden yaşayan oyuncu. konusu açıldığında bile tansiyonlari yükseliyor. melo deyince ses tonları değişiyor... bunu herkes gözlemlemiştir.
12880
galatasaray'a dair ben büyük pişmanlığım. hayatım boyunca dos tarif ederken kendisini tarif edeceğim. daha iyisinin de gelmeyeceğini düşünüyorum.
12881
şutları bir tık daha iyi olsa kendisinin bugünki karşılığı rodri'dir. millet zamanında ne izlediğinin farkında değil. şuan olmasa ne bok yicez dediğimiz torreira ile kaan'ı topla yanlarında da oliviera'yı ekle bu 3'nün yaptığını tek başına yapıyordu adam. bu adam geride oynarken önde drogba burak arkalarında sneijder selçuk oynuyordu. yani sıfır ortasaha yardımı.
12882
kendisinin bize geldiği dönemki halini şu anki takıma koysak, sol bekte barış alper'le uefa'yı alırız. o seviyeden bir oyuncuydu melo.
12883
devre arası bize gelse yarım sezon oynasa lucas torreira ile güzel bir tandem olmaz mıydı? sezon sonu da güzel bir jübileyle bizden emekli olurdu. hayaller...
12884
torreira’nın yanına lazım olan adam.
saf dos değil bir 10 numara kadar teknik, çalım yeteneği desen üst düzey, oyunun yönünü değiştirme desen efsane. müthiş bir adamdı.
12885
galatasaray formasıyla izlemekten keyif aldığım efsane oyuncumuz. çubuklu keresteye verdiği hayat derslerini tekrar tekrar izleyip mutlu oluyorum. on yaş genç olsa muhtemelen guardiola ve klopp kendisi için düello yapardı. biz de kendisini ekran başında hayran hayran izler, ulan ne topçular var be derdik!
12886
galatasaray tarihinin en iyi dos'u, en iyi 8 numaralarından biri ve en iyi olmasa da bazı 10 numaralarından daha teknik bir oyuncuydu.
doğru zamanda geldi, çok yanlış zamanda gitti.
4 yılda 3 tr şampiyonluğu, 2 tr kupası, 3 tr süper kupası kazandı. kaybettiği tek final bir tr süper kupası.
winner gibi winner.
piçliği oyun kurallarına yedirerek bu kadar az kart görerek, oyuna ve rakibe bu kadar ayar veren başka oyuncu görmedim.
bu kulüpte agresif çok oyuncu gördüm, winner çok oyuncu gördüm, akıllı çok oyuncu gördüm ama hepsinin tek bedende toplanmış, bu kadar özelini hiç görmedim.
komple paket olarak galatasaray tarihinin en iyi orta sahası.
12887
muhteşem bir orta sahaydi. sahip olduğu bütün teknik özellikler bir yana, çok da konuşulmayan bir ekstrası vardı melonun. kafa topu hakimiyeti müthişti. hem defansta çok iyiydi hem de duran toplarda gol tehditi oluyordu. takımın forvetinden iyi kafa vuran defansif orta saha. şuanda mesela torreiradan çok memnunuz ama duran toplarda 1 kişi eksik oluyoruz hava hakimiyetinde. melo çok farklıydı.
12888
11 tane melo’nun yenemeyecegi bir takim oldugunu dusunmuyorum. iste kendisi boyle bir futbolcuydu.
12890
prime felipe melo ile bugün olsa 10 yıllık sözleşme imzalardım. o derece değerlidir.
12891
çok erken vedalaştığımız sporcu. misal yabancı sınırı olmasa muslera ile bu sene vedalaşmaya da erken derdim. tony ferguson 40 yaşında 3 raund bir araba dayak yiyebiliyor, david goggins ile çalışıyor; bir sürü sporda bir sürü sporcu ileri yaşlarda ekstra performans gösteriyor. önemli olan yaştan ziyade futbolda kişinin vücudunu, oyun süresini, antrenmanlarını yaşına göre ayarlaması. yabancı sınırı olmasa muslera da 4 sene daha kalmalı derdim, bu takımın yedek ve üçüncü kaleciye de ihtiyacı var. futbolcu futbolcu olmak istediği sürece oynar. 90 dakika değil, 45 dakika oynar, son 30 dakika oynar, yetenekleri ölümcül ise artık değişiklik hakkı beş, ilk 45 dakika oynar, oynar yani.
felipe melo da bugün galatasaray'da olsa her maçın son otuz dakikasında oynardı, kupada da doksan dakika izlerdik kendisini. ama gerek yabancı sınırı, gerek iş bilmezlik, gerek eski takıntılar bu tarz durumların önüne geçiyor. mertens'in hali ortada. seneye parada, kontrat süresinde, oyun süresinde anlaşabiliyorsan yine uzat sözleşmesini. yabancı sınırı derdi olmasa muhakkak uzatılsın sözleşmesi derdim ama bizim ülkemizde de böyle bir saçmalık mevcut. mertens'i ikna et her maç son otuz dakikaya, sana bir sene daha top oynar. melo da yıllarca oynardı, erken vedalaşıldı.
12892
2015 yazında yeri sırasıyla,
bilal kısa
jem paul karacan
ve jese rodriguez‘ le doldurulmaya çalışılmış galatasaray efsanesi.
ama sanıyorum o yaz kendisi çok gitmek istiyordu. neyse cidden geldiği yaz olan 2011 de olmasada 1 sene içinde yaptıklarından sonra bende 2012 yazında kendisine ömürlük sözleşme imzalardım.
benim için suyun öte tarafıyla olan psikolojik üstünlük savaşını, 2003’ lede başlayan buhranlı dönemlerden sonra kendisi bizim tarafa çevirmiştir. hatta öyle bir çevirmiştirki hala geri döndüremediler!
12893
şu anki piyasada kendisi gibi bir defansif orta sahayı 100 milyon euro'dan aşağı alamazsınız. kafadan kırık olmasa zaten bize kadar düşmezdi, çok özel bir futbolcu. rakip takım forması giyse muhtemelen nefret ederdik ancak biz aşık olduk, öyle bir karakter çünkü melo.
12894
bize ilk kez kiralik olarak 28 yasinda gelen futbolcu. insan 40 yasindaki haline bakinca keske bizde 10 sene oynasaydi diyor.
atiba'nin 40 yasina kadar oynadigi ligde 38 yasina kadar orta sahayi cok rahat domine etmeye devam ederdi.
ama tabii o zamanin kosullarinda kendisinden faydalanip 32 yasinda aldigimizin uzerinde bir fiyata satmak da mantikli bir hamleydi.
12896
geç bulup erken kaybettiğimiz bir değer. bir daha melo gibi bir güce asla sahip olamadık. hep o eski anılarda eski karelerde arayıp durduk. torreira bir nebze olsun hafifletti acımızı ama hala çok taze yaralarımız.
12899
popüler olmayan bir fikir olsa da, 6 aylığına kiralık gelmesi ilginç bir son dans sunabilecek kontak topçu.