• 54
    engelli sporlarina ödenek bulamayan devletin her ay takir takir odedigi maastir. bir yillik maasiyla binlerce engelli hayata tutunabilir ama yeni turkiye iktidarinin fitratinda bu var.

    vergiyi ben vereyim, sefasini fatih sursun, engelliler de evde otursun.

    not: bazi arkadaslar bu entry'de elestirilenin fatih terim oldugu ve bunun insafsizca oldugu yonunde mesajlar atti. terim'i elestiririm. ama aldigi maastan oturu getirdigim elestiri ona degil, ona bu maasi oderken binlerce engelli sporcuya "odenek yok" bahanesiyle sor yapma imkanini kapatan iktidar ve onun emrindekilerdir. bu hipokrit sistem icindeki herhangi bir dislidir terim. o maasin ona veya hiddink'e odenmesi arasinda bir fark yoktur. mevzu tek emriyle ona bu parayi verirken, tek emriyle binlerce vatandasi sporsuz birakan (eli) uzun zihniyettir.
  • 47
    ağzı bozuk arkadaşların "liberal ekonomi 101" ile açıklayıp eleştirmememiz gerektiğini söyledikleri yüksek maaş. kısaca biz futbol için para ödeyen "kerizler" olarak bu maaşı eleştiremezmişiz. ilber ortaylı'nın tabiriyle "yarı cahillik" sanırım böyle bir şey oluyor. adam liberal ekonominin işine gelen, "arzı talebin belirlemesi" ilkesini kabul ediyor; liberal ekonominin yapışık ikizi olan liberal demokrasinin işine gelmeyen, "isteyenin her boku eleştirebilmesi" ilkesini kabul etmiyor.

    bir de tespitim var, "x sorunu varken y sorunu hakkında konuşmak" kalıbını kullanan adamlar dünyada karanlık düşüncenin, miskinliğin ve gericiliğin en büyük sorumlularındandır.

    düzeltme: ağzı bozuk arkadaş bana ve birkaç yazara ettiği hakaretlerden dolayı sözlükten uçuruldu. makina muhendisi'nin aldığı caps'ler:
    http://i.hizliresim.com/02j5LD.jpg +
    http://i.hizliresim.com/1nmAD1.jpg +
  • 60
    roberto mancini'nin maaşı ile bir tutulmaması gereken paradır çünkü mancini'ye ödenen para kulübün kasasından çıkmaktadır. bu bağlamda galatasaray spor kulübü bir şirkettir ve para politikası kendisini bağlar. tamam galatasaray sözlükteyiz, elbette galatasaray her şeyin başı ama en nihayetinde gönül bağıyla bağlıyız. kombine, forma ve lisanslı kulüp ürünlerinden elde edilen paranın çarçur edilmesine yönelik eğer istersek bir şekilde tepki gösterebilir, kişisel olarak kulübe tavır alabiliriz.

    oysa fatih terim'e verilen para ülkenin parasıdır ve senin, benim vergilerimle devlete kazandırılmıştır. bir spor kulübünün bütçesi ile devletin ödeneği aynı şey değildir. o paralar fatih terim'e gidiyor diye sıkıysa vergi verme. bir spor kulübüne gönül vermekle türkiye cumhuriyeti vatandaşı olmak aynı şey değil, bu ikisi arasındaki farkı da biliyoruzdur inşallah. bu bağlamda elmalar ile armutları karıştırmamak lazım. galatasaray'ın kötü yönetilen bir şirket olması ile devletin parasını adaletsiz bir biçimde sağa sola saçması bir değildir.

    hiddink'e verilen para da gereksiz derecede fazlaydı ama adam hiddink yani bize ne hiddink'ten? çok istedik ki bastırdık parayı getirdik, kendi talip olmadı ya? hiddink gibi bir adama yönelik ne hatırımız veya gönül bağımız var? öte yandan insan fatih terim gibi bir figürden doğal olarak biraz daha gözü tok olmasını bekliyor. karın tokluğuna hocalık yapsın demiyorum ama dünyanın en çok kazanan birkaç milli takım hocasından biri olacak kadar da bir şey yaptığını ciddi ciddi düşünen varsa vallahi saygım sonsuz. mesela prandelli çıksa "yıllık 5 milyon euro istiyorum" dese "hastir" deriz ama aynısını hamza hoca dese üzülürüz yani "yakıştı mı hoca?" deriz. daha duygusal yaklaşırız. bunu da bana böyle bilal'e anlatır gibi anlattırmayın yani...

    fatih terim'e verilen para çoktur. fatih terim hükumetin adamı gibi gözükerek ve ünal aysal'ı bahane ederek bize inceden posta koymuş ve sonrasında tabir-i caizse de köşeyi dönmüştür. öte yandan bu işte ciddi ciddi bir şeyler döndüğünü düşünüyorum.
  • 78
    hayret lan daha bir fanboyun gelip, ''sozono lon mooşondon.'', ''o, omporotor bokoro tomom mo.'' dememiş olan maaş. ayrıca senelik 10 milyon türk lirasına tekabül eden maaş. mesela ilk izlanda maçına takımı bir sene hazırladı. bir sene sonunda izlanda'ya 3 top yapamadan 3 tane yedi. ve bu maçın ederi 10 milyon türk lirasıydı. mesela bende 1 sene boyunca milli takımı hazırlasam herhalde en kötü 3 yerdim. biz bunları daha önce söylerken linç ediliyorduk. 10 milyonluk nasıl bir hizmet veriyor diyorduk, size ne lan battı mı diyorlardı.

    edit: ahanda geldiler. akjsdakjsdşalkjsdlajsdklajsdlkajsdaslkdjaşlskdjak. kendilerinin gelmesi ile fatih terim'in cebinden para koyup takım kurduğunu da öğrenmiş olduk. çünkü bizden de aynısı isteniyor. cebimizden para verip takım kuracakmışız. alla alla. kendisi 10 milyon türk lirası alıyor yıllık. cebinden para vermiyor ki takım kurmak için. ilginç. sende de 10 maç falan oynuyor zaten. ben istemiyorum bu parayı. getirsinler beni takımın başına bende letonya'yı yenemem mesela. heh işte kendisi de letonya'yı yenemiyor. işini bedava yapacak olan birinden bir gram farkı yok.

    ayrıca yendiğimiz maç yok ki alskjdalksjdalkdsjkal. yenildikten sonra çoşturmayalım. yazık amk. sanırsın ki brezilya. öylesine bir hazırlık maçı dandik bir takıma yenilmiş.

    ''soz oldogonoz poroyo hok odoyo mosonoz ko.'' ne kadar ilkel varlıklarsınız lan.
  • 70
    profesyonel olarak futbol sektörünün içinde bulunan herkesin maaşı gibi şişik, saçma, gereksiz ve abartıdır.

    futbol adamlarını aldıkları maaş üzerinden eleştirmekse parmağı olan herkes arasında parmağı uzun olanları eleştirmek. insan parmaklarıyla doğar, uzunluğunu kısalığını kendisi seçmez, parmağı uzun insanlar "ya şu parmağım çok uzun, kısaltayım." demez. bu sistem böyle, sadece terim yok bu çarkın içinde, tamamıyla saçma bir sistem bu, eğleniyoruz işte.
  • 32
    türkiye futbol federasyonu kuruluş ve görevleri hakkinda kanun'un gelirleri ile ilgili 8. maddesi şöyledir;

    a) futbol müşterek ve sabit ihtimalli bahis oyunlarından kulüplere verilen isim hakkının %15’i.
    b) başvuru harçları ve para cezaları.
    c) kulüplerin televizyon, radyo, internet ve her türlü teknik cihaz ve benzeri araçlarla yapılacak müsabaka yayınlarından ve
    yayın organları ile yapacakları her türlü sözleşmelerden elde ettikleri gelirlerin %10’u.
    ç) tff tarafından akdedilen sponsorluk sözleşmelerinden elde edilen gelirler.
    d) resmi ve özel milli müsabakalardan elde edilen gelirlerin kesintilerden sonra kalan net meblağı ile bu müsabakaların
    televizyon, radyo, internet ve her türlü teknik cihaz ve benzeri araçlarla yayınlarından elde edilecek gelirler.
    e) tescil, vize, aktarma, aidat ve tff’ye bağlı futbolcular ve kulüplerden elde edilen benzeri gelirler.
    f) mal varlığı gelirleri, mal varlığı değerlerinin devir, temlik, satış ve kiralanması gibi hususlardan elde edilen gelirler.
    g) tff tarafından kurulacak veya ortak olunacak her türlü iktisadi teşebbüs ve şirketlerden elde edilecek gelirler.
    ğ) faiz gelirleri.
    h) bağış ve yardımlar.
    ı) diğer gelirler.

    dolayısıyla evet, bir vergi mükellefi olarak doğrudan kimseyi ilgilendirmemektedir tff'nin ödediği ücretler.
    ancak, aynı kanunun 11. maddesi uyarınca, tff'nin vergilerden muaf olması da ayrı bir mevzu. bizim gibi maaşlı çalışanların gelirlerinin neredeyse % 35- % 40'ını gaspeden devletin tff'den vergi almaması kötü ama evet bu konuyla ilgisi yok.

    vergi mükellefi olarak belki hakkımız yok eleştirmeye ama birer futbolsever olarak, örneğin muhtemelen altyapıya harcanacak paraların teknik direktörlere harcanmasını sorgulamak hakkımızdır.
    veya madem ülkeyi temsil ettiği söyleniyor, ülkeyi temsil ettiği iddia ediliyor bu milli takımın; o halde zaten doğal olarak herkesin sorgulamaya hakkı vardır hatta görevidir.
    1 yıldır başında olduğun takım, izlanda gibi bir takımın karşısında 3 pası biraraya getiremiyorsa, hiçbir şey için değilse insan aldığı maaştan kendisi utanır. hiçbir şey için değilse iş ahlakı üzerinden eleştirilebilir.

    özet geçeyim: sen futbolu kökünden değiştireceğim, futbolda devrim yapacağım iddiasıyla senede milyon eurolarca maaş alıp 1 sene sonunda kurduğun takım 3 pas yapamıyorsa, gençleştireceğim diyerek emekliliği gelen ırkçı bir namussuza kaptanlık veriyorsa onu eleştirme hakkı herkeste vardır arkadaş.
  • 34
    milli takimlarda odenen bu maasin konusulmasinin esas nedeni ulkedeki futboldur, baska bir sey degil.

    egri oturup dogru konusalim, 2000'den sonra ulkemizde oynanan futbolla futbolcularin kazandigi para orantisiz sekilde degisti.
    paralar surekli artarken, futbol kalitesi gun gectikce dustu.
    2000 yilinda galatasaray olarak citayi yuksek bir yere biraktik, ama simdi onu daha ileri tasimaktansa ona ulasmaya calisiyor, yaklastigimizda seviniyoruz.

    milli takimlar icinde durum aynen bu sekilde.
    bizim milli takimimiz turnuvalara giden bir takim degil, kendimizi kandirmayalim.
    bizim milli takimimiz ara sira turnuvalara gidemeyen bir takim degil, kendimizi kandirmayalim.

    turk a milli futbol takimi, normal sartlar altinda turnuvalara direkt katilamiyor. bizim milli futbol takimimiz ara sira onemli turnuvalara katilabiliyor.
    hal boyleyken, bu takimin basindaki adama verilen maas da konusulur.

    ---------------------------
    marka degeri marka degeri.
    aga hangi markanin degeri?
    bu marka dediginiz sey edirne'den oteye gidemiyorki.
    ---------------------------

    konudan saptim ama soylemek zorundayim.
    yurt disinda yasadigim icin, turkiyeye her gelisimde tanidik tanimadik, bazi siyasi cevrelere yakin kisiler ozellikle bir takim sorular soruyorlar. bunlarin basinda da "yurt disindan turkiye nasil gorunuyor" hatta "turkiyenin guclendigini onlar da soyluyor mu?" gibi akli basinda insanlarin sormayacagi seyler soruluyor. cunku bu bir takim cevrelerin yasadigi dar sokaklarda turkiye almis basini yurumus, kuresel guc olmus, yurt disinda bile adindan bahsettiren bir ulke konumunda. bu kisilere "benim yasadigim" gercekleri anlattigim zaman bozuluyorlar, sen gormemissindir, haber falan seyretmiyor olabilirsin gibi tepkiler aliyorum.

    bizim futbol da aynen bu sekilde.

    biz zannediyoruzki nasil turkiye'den dortmund, arsenal falan takip ediliyorsa, alman genci de italyan delikanlisi da ingiliz amca da galatasaray'i feneri falan takip ediyor.
    yok agalar boyle bisey.
    gectigimiz sene drogba bizdeyken ingiliz basininda yer buluyordu kendine ama maalesef drogba galatasaray'i transfer etmis gibiydi bu haberlerde.

    -------------------
    ozet geceyim.
    bizim milli takimdan bi cacik olmaz.
    fatih hocanin aldigi para helal hos olsun, iyi de kazansin, devam etsin. cunku bunu yurt disinda verecek bir ikinci yonetim zaten yok.
    turk futbolcu kardeslerimde bol bol keselerini doldursun, cunku onlara bu derece kontrat verecek kulupler de anca katar da yada rusya'dadir.
  • 36
    vatandaslik bilinci olusmamis kimseler tarafindan bana ne, zenginin mali zugurdun cenesini yolar diye gecistirilmeye calisilan maastir. efendi bu ulkede asgari ucret 900 lira, ekmek ankara'da 75 kurus, gunumuzde su dahi parayla. ben mecbur muyum verdigim vergiyle is guc bilmeyen, koy takimi bir milli takim tarafindan becerilip gonderilen bir milli takimin antrenorune bu maasi odemeye? bazi uyaniklarda federasyon'un kendi butcesi oldugunu savunuyor. he canim, takimlara kestikleri cezalarla ayakta duruyor federasyonlar. ben ne anlatiyorum amk ya bu ulkede 12 saatte trilyonlar sifirlandi bu milletin giki cikmadi. fatih terim'in maasinin uzerini de orterler elbette. henuz okul dahi olmayan koylerinde su uzerinde tasimali egitim yapan, karda yalin ayak bir koyden bir koye okumaya giden cocuklari olan bir ulke degiliz allahtan. bu ortadogunun da amk ne bicim bir cografyaymis, goc edecek baska yer bulunanamis mi? adamlarin boyun egici kulturunu aldik benimsedik.

    bu arada kesin bilgi fatih terim'in maasi mogadisu prensi tarafindan odeniyormus, rt pls.
  • 45
    her şeyden önce asgari ücret şu kadar iken, ben bu kadar kazanıyorken muhabbetini geçmemiz gerekiyor. dünya'nın en büyük endüstrisinin döndüğü bir yerde normal ve alt sınıf ile karşılaştırmamak lazım.

    ancak bu sefer konuşulmalıdır. çünkü çok ama çok fazladır. kendi kazandığımız para yerine bu işi yapan diğer insanlarla karşılaştırmak en doğrusu. avrupa ve dünyaya bakıyorsun, fatih terim en yüksek maaş alan teknik direktörlerden biri. sen madem dünyadaki en çok kazananlardan bir tanesin, başarısızlık geldiği zaman ben bu parayı sabah kadar konuşurum, gerekirse yerin dibine de sokarım.

    sayıları yanlış hatırlıyor olabilirim ama tbmm'de konuşulan, tartışılan miktar 200 bin 25 bindi. o zaman işte böyle normal bir fiyat kazanıyordu(tekrar belirtiyim, senin benim parama göre değil, diğer direktörlere göre). lan neyini tartışıyosun bu paranın. dünya standardında gayet makul, olması gereken bir ücret. şu gün şu paraya çalıştırsın, istemeden de olsa yine fatih terim'i savunurum. ama 250 nere 800 nere. o zaman duracaksın. dünya standartlarına bakacaksın. üstünde misin? evet. o zaman başarı gelecek, gelmek zorunda. bakın capello'ya. rusya'dan dünyanın parasını aldı. ki rusya gayet zengin bir ülke ama yine konuşuldu, konuşulmalı da. o kadar para alıyorsan karşılığını vermek zorundasın. bu kadar net.

    edit: 25 değil 250 bin olacak o tabi ki
App Store'dan indirin Google Play'den alın