resim
Fatih Terim
Görev:Teknik Direktör
Takım:-
Yaş:71
Uyruk:Türkiye
  • 7976
    yazacaklarım sataşma mı olur ne olur bilemem, ama fatih terim neden galatasaray'ı bırakıp enkaz halinde milli takıma gitmek istesin? demek resmen futbol cahilliğidir.

    öncelikle şunu belirtmek lazım ki milli takım hocalığı düpedüz emekliliktir. ki fatih terim belki de ömrü boyunca kazandığı kadar parayla emeklilik sözleşmesine imza atmıştır. milli takım yönetmek kulüp yönetmekten çok daha rahat bir iştir. bakın kolay iştir demiyorum, yan yana oynamaya alışık olmayan bir sürü adamı yan yana oynatmak elbette kolay değildir. fakat milli takım 2 ayda bir toparlanır, kısa bir süre antrenman yapar, birkaç maç oynar ve dağılır, iş biter. taş çatlasın senede 1-2 ay düzenli maç yapar milli takım.

    ayrıca milli takımda öyle kulüp takımında yaşadığın gibi "takımda sol bek yok, sol açığı sol beke devşireyim, yok bu olmadı stoperi oraya çekeyim, o da olmadı sağ beki oraya kaydırayım" gibi dertlerin olmaz. milli takımda bir mevkinin oyuncusu sakat veya cezalıysa, yerine bir başka kulüpten bir başka oyuncu çağırırsın olur biter. yüzlerce futbolcudan oluşan bir havuzdan bahsediyoruz burada, kulüp takımlarında olduğu gibi sınırlı bir kadrodan değil.

    hadi işin bu yönünü boş verdik diyelim, hadi işin siyasi yönünü de siktir edelim, fatih terim'in milli takımın başına geçmeyi kabul etmesi düpedüz kaypaklıktır. fatih terim hepimiz için imparatordur ama imparator diye, kulüp efsanesi diye bunu görmemek kulübe ihanettir.

    basın toplantısını hepimiz izledik, oradaki bir gazetecinin "5 ay önce federasyonu tanımıyorum diyordunuz" diye hatırlatması üzerine fatih terim'in ağzında gevelediği milliyetçilik safsatalarını izlemedilerse eğer bu arkadaşların açıp basın toplantısını tekrar izlemesini tavsiye ederim.

    sen eğer 5 ay önce "bu federasyonu tanımıyorum" diyorsan, milliyetçilikten ölsen, ruhun koşup emperyalizme karşı tek nefer olarak savaşmak bile istese, bu federasyon değişene kadar onlarla çalışmayı kabul edemezsin, bu kadar basittir bu olay.

    extensor'da çok güzel yazmış, yabancı sınırı kaldırılsın diyen aynı fatih terim değil miydi? şimdi neden türk futbolunun en yetkili isimlerinden biriyken yetkisini bu konuda kullanmıyor?

    http://www.youtube.com/watch?v=DNyfG5yLSTQ bu videoda konuşan adam fatih terim'in dublörü falan mı? biz mi tanıyamıyoruz?

    bizim söylediklerimize isyan edeceğinize, aptal aşıkların sevgililerinin hiçbir hatasını görmediği gibi ortalarda dolanmayı bırakın da, o isyanı fatih terim'e edin. fatih terim yine hepimiz için imparator, hepimiz için kulüp efsanesidir, ama giderken ve gidişinden sonra yaptıkları çok kırmıştır, bu da unutulmamalıdır.
  • 7977
    galatasarayın başına gelmiş en güzel şeydir fatih terim. bıkmadan usanmadan kendisine saldıranları anlamak zor değil. fatih terimi egosunu herşeyin üstünde tutmakla itham edenler asıl kendi siyasi görüşünü herşeyin üzerinde tutanlardır. burada bol bol okuyoruz kendisine 5 milyondan başlayıp 12 milyona kadar maaş ödendiğiyle ilgili iddialar var fakat ortada herhangi bir kaynak yok. velev ki fatih terim 5 milyon aldı bunu sonuna kadar hak eder. dünyada elit teknik direktörler toplantısına çağırılan bir adama yılda 2,5 - 3 vermek asıl komik olandır. fakat fatih terim bunu galatasaray olduğu için kabul etmiştir. burada bazı arkadaşlar çok güzel anlatmışlar 8 tane 11 oyuncusu alınmış onu da bu yönetim yapmış vs. şimdi bu yönetim ilk geldiğinde bilmiyor muydu mancini ile anlaşmayı ? peki neden hocaya gittiler? çünkü o yönetim de, sen de, ben de hepimiz de biliyoruz ki bu takımı ayağa kaldırmak sadece transferle olacak bir durum falan değildi. şurada kim ki galatasaray yerde kalmaz lafından etkilenmedim dediyse yalan söyler. galatasaraylı fatih terim galatasaraylıların yüreğine seslenmiştir önce. camiayı ayağa kaldıracak şeyin galatasaraylıların tek yürek olması olduğunu bilen ve buna göre davranan bir adamdır. psikolojik harekat öyle kolay zannediyorsanız fazla uzağa bakmaya gerek yok mancininin durumu ortada. elbette mancini de iyi hoca fakat bu camianın damarına dokunabilecek bir adam değil. neyse konumuz mancini de değil. bu yönetim hocayı daha getirdiği hafta 3 yıllık sözleşmeyi 1+1+1 e çevirdi. şimdi size soruyorum biraz empati yapın. siz ne yapardınız sözleşme imzaladığınız iş yerinden birisi gelip gel şu sözleşmeyi 1+1+1 yapalım dese? ama ne yaptı fatih terim buna da ses etmedi. daha o gün bunu ortaya koyup neler yaşadığını anlatıp yönetimi taraftarın kucağına atsaydı ( ki egosu çok yüksek ya yapması lazımdı. ) bugün ne ünal aysal kalmıştı ne camia kenetlenip o 2 güzel yılı yaşamıştı. kendisini kurumsal yapıya uymamakla suçlayanların kurumsallıktan ne anladıklarını hoca gittiğinden beri görüyoruz zaten o konuda söylenecek birşey yok. federasyon meselesine gelince. fatih terimden herkes yel değirmenleriyle savaşan don kişot olmasını beklemiş meğer. hocayı türk futbolunun başına geçtiği için suçlayanlar şu fotoğraftakini tanıyabilecekler mi bir baksınlar bakalım http://img2.mynet.com/...diga-gitmedi_640.jpg bu pozu tff genel kurulunda vermelerine gelene kadar o çok işbilen yönetim günlerce aday aramış hatta demirörene karşı olduğunu deklare etmiş fakat seçim günü bu pozu vererek adeta bütün tükürdüklerini yalamıştır. şimdi senin yönetiminde milyar euroluk adamlar başbakanın emriyle demirörenin elini sıkarken ses yok ama hoca yapınca bizi sattı öyle mi? siz gerçekten başka bir dünyada yaşıyorsunuz sanırım. bu ülkede şu anda başbakanın bir isteğini geri çevirmek mümkün değildir. hoca bütün bunlara rağmen işin içinden sıyrılacak projeyi ortaya sürerek danışmanlık yapmayı teklif etmiş fakat arkasından yapılanları da görmüştür. buna rağmen yine istifa etmemiş, sadece kırıldığını basın yoluyla taraftara da duyurmuştur. fatih terim sıradan bir teknik direktör değildir. bu kulübün divan kurulu üyesi olmuş, bu takımın başarılarının min %35 - 40 kadarını başarmış adamdır. bırakın da bu kulübe şahsi reytingi uğruna başkan seçilmiş, hatta ve hatta seçilmemiş atanmış adamdan da galatasaray terbiyesi öğrenmesin. fil hafızasına sahip bilmem kaç yılında bilmem ne maçında rakip kalecinin sakatlığını hatırlayan arkadaşlara bir hatırlatma da ben yapayım. fatih terim bugün utanmadan karşısına oturtmaya çalıştığınız metin oktay tarafından bu kulübe getirilmiş ve kariyerinin tamamında desteklenmiştir. galatasaraylılığı metin oktaydan öğrenmiş adama buradan ahkam kesmeden önce bir derin nefes alın bence. kimseden fatih terimi benim kadar sevmesini beklemem. kimsenin böyle bir zorunluluğu da yok. fakat bütün rakip camiaların gidişiyle coştuğu, bu kulüpte kimsenin hayal edemediği hedefleri yaşatan bu adama da müsadenizle saygı bekleyelim. elit galatasaraylılık sevdalıları bu adanadan çıkıp gelen yüreği büyük adamın başarılarını kendileriyle değil emeği geçen mesai arkadaşlarıyla, oyuncularıyla ve taraftarlarıyla paylaşmasını sindiremedikleri için hep bu yapılanlar. fakat şunu bilin ki galatasaray adının geçtiği her noktada fatih terim var. yarın birgün üzerinden zaman geçip gerçekler tartıya konulduğunda yüzünüzün kızarmaması için sahip çıkılması gereken büyük efsaneye en azından saygı duyun. pişman olmamak için.
  • 7979
    fatih terim'in teknik direktörlüğünü beğenmem. bugün mancini'yi gariplikler yapıyor diye eleştiriyoruz ancak vaktiyle eboue'yi sol açıkta deneyen de fatih terimdi. fatih terim bir semboldür. fatih terim'in siyasi görüşü ne olursa olsun ne düşünürse düşünsün ölene kadar galatasaray teknik direktörü olması gereklidir. teknik direktörlülüğünün en elle tutulur yanı oyuncusunun ondan çekinmesidir. yoksa büyük bir taktisyen asla değildir. ancak kendisine sormak lazım milli takımı seçme sebebi sadece bayrak mıdır yoksa kendisine danışan(!) recep tayyip erdoğan mıdır? aralarındaki ilişki tam olarak nedir? tayyip bu kadar mı kırılamayacak bir adamdır? yoksa bilmediğimiz başka yönleri mi var bu işin? asla yönetimi haklı görmedim bu konuyla ilgili olarak. ancak terim de kabahatli beyler. açıkçası sıkıldım bu meseleden. sıkıldığım bir başka husus da insanların insanları "siyasi görüşlerini galatasaray'dan üstün tutuyorlar efendim!" diye eleştirmeleri. söz konusu vatansa gerisi teferruattır beyler ve evet bu futbol dediğiniz halt gencecik yaşta ölen insanlardan daha önemli değil olamaz da. bunu söylemek de siyasetse insanlık nedir galatasaraylılık nedir onu sorgulamak lazım. çanakkalede kurtuluş savaşında cephede savaşan futbolcularımız da mı siyasi düşüncelerini galatasaraylılıklarından üstün tuttular? işgal kuvvetleriyle top mu tepselerdi? onunla mı ovünseydik?
  • 7981
    galatasarayla bir bagi olmayan teknik direktor. ben hala soyleydi boyleydi diye neden konustugumuzu anlamiyorum acikcasi. galatasaray mac kaybediyor mesela benim aklima fatih terim gelmiyor ama sozluge girdigim an fatih terim entrylerini gorunce aklima geliyor adam. beyler neden surekli bir haksiz yada hakli bulmaya calisiyoruz ustunden aylar gecmis meselelerin. artik bakalim biz yolumuza. oyle yada boyle bir surec gelisti ve biz yolumuza devam etmek zorundayiz. mancini tercihi bana gore basta yanlisti mesela ama bunda karar kilindi ve biz onun basarili olmasini ummak zorundayiz. fatih terim ise bize cok baska tatlar tattirmis bir adamdir, yonetimden cok daha etkilidir gozumde su son 2 senede. ama artik kapanan devri kurcalamanin anlamu yok. adamin hangi partili oldugu da kimseyi ilgilendirmez, kac paraya kac yillik sozlesme imzalayacagi da. gecmis surecte fatih terim de sutten cikmis ak kasik degildir elbette ama surecin mihenk tasi unal aysaldir. bizi bu gunlere onun kararlari getirmistir ve biz artik terim basliginda terimi kotuleyip icimizi rahatlatmaya calismaktansa yeni teknik direktorumuzun basarili olmasini ummaliyiz ve galatasaraya destegimizi surdurmeliyiz ve galatasaray gecmis aylarda girdigi o gerileme devrinden cikmali. cunku eger cikamazsa bu baslik surekli hirtlamaya devam edecektir. ve ben terimi cok sevsen de bu basligin hic entry gormedigi bir gun gormeyi cok isterim. cunku o gun anlayacagim ki galatasaray tekrar basarili olmus.
  • 7982
    bakın, fatih terim 13 eylül 2013 galatasaray antalyaspor maçı sonrası neler söylemiş:

    "biliyorsunuz milli takımda galatasaray'ı, galatasaray'da milli takımı konuşmuyorum. benim yapmış olduğum sözleşme meselesi çok uzadı. ben 1974 yılında galatasaray'a imza attım. bugüne kadar yapmış olduğum bir tane mukaveleye bakmadım. yakın zamanda 'galatasaray beni bırakmadıkça ben de galatasaray'ı bırakmam' açıklamasını yaptım. böyle yapmış birisi olarak sözleşme, sözleşmeme meselesi maalesef simge haline getirdiniz. önümüzde o kadar önemli maçlar var ki oraya konsantre olacağımıza sözleşme meselesini galatasaray aleyhine getirdik. sözleşmenin böyle devamının zarar vereceğini düşündük.

    galatasaray benim için tercih ve seçenek değildir. hiçbir zaman hayatımda da olmadı. bana gel dediler geldim, çalış dediler çalıştım, koş dediler koştum. ama git derlerse hemen gitmem direnirim. bugüne kadar ben olaylara kurumsal değil durumsal baktım. daha öncede benim sözleşmem vardı. yapılan sözleşmelerin içini okumadım. sadece bu kez imzada tarafların ayrılması halinde 15 günlük süre konmuştu ben bunu bir saate indirdim. ben kağıttan öteye gitmeyen sözleşmeler mukaveleler gördüm. mukavelede ne yazıyor ilgilenmedim. sözleşmeyle ilgili ağzımdan tek laf çıkmadı. ne gelişlerimde ne de kalışlarımda birinin içi rahat etsin diye bir halim yok. hiçbir şeye imza atacak değilim. beni çok iyi tanıyorsunuz."

    “galatasaray'da zaten birer sene gidiyor imzalarımız. ilk anlaşmam da bir seneydi. başkanımızın da beyanatı yok mu ‘başarıya dayalı her sene imzamız devam eder’ diye? çok da güzel devam ediyor birer senelik. galatasaray’da ben 30 yıl kalabilirim, 40 yıl kalabilirim; ama birer birer, ondan fazlası olmaz. bende bir değişme yok. dediğim gibi birileri rahat etsin ya da birileri rahat etmesin diye imza atacak hâlde de değilim, benim sözüm kâfidir”

    http://www.galatasaray.org/...rlig/haber/17908.php

    hocanın açıklamaları tamamen çelişki yumağı. öncelikle "önümüzde önemli maçlar varken sözleşme konusunu konuşmak galatasaray'ın aleyhine oluyor." cümlesinden ben konuyu geçiştirmeye çalıştığını anlıyorum. şu bir gerçek ki milli takım konusu gündeme geldiği andan itibaren fatih terim galatasaray ile olan iplerini her geçen gün biraz daha koparmıştır ve kendi sonunu kendi hazırlamıştır. galatasaray ile olan sözleşmesinin tartışma malzemesi haline gelmesinin ve o süreçte galatasaray'ın yıpratılmasının 1 numaralı sebebi yine fatih terim'dir. çünkü galatasaray'da kalmak için direnmek demek, "birileri rahat etsin diye imza atmayacağım" demek olamaz. burada önce bir anlaşalım. ayrıca 'birileri'nden kastı kimdir? kendisinin galatasaray'da kalacağını resmileştiren imza sonrası en çok sevinecek ve rahatlayacak olan kesim galatasaray taraftarı değil midir? öyleyse her fırsatta şovunu yapıp arkasına aldığı galatasaray taraftarının duygu ve düşünceleri kendisi için neden bu kadar önemsizdir? bu çelişkili davranış ve hareketlerinin de tek bir anlamlı sonucu oluyor; o da milli takım konusu gündeme geldiği andan itibaren galatasaray ile olan sözleşme konusunda işi yokuşa sürmek ve en sonunda kendini galatasaray yönetimi'ne kovdurtarak mağdur rolüne bürünmek. açıkçası gelinen noktada olaya at gözlükleriyle bakıp hala fatih terim'i savunabilen veya haklı gören insanlar olduğunu düşünürsek, hocanın bu planında başarılı olduğunu söyleyebiliriz.

    ek olarak başarıya dayalı birer yıllık sözleşme konusunda antalyaspor maçı sonrası "çok iyi gidiyor, çok da güzel gidiyor, başarılı olduğum müddetçe kalırım" minvalinde şeyler söyledikten sonra milli takım teknik direktörü sıfatıyla geçtiği kameralar karşısında (bkz: 31 ekim 2013 fatih terim basın toplantısı) kendisini aklama ve galatasaray yönetimi'ni değersizleştirme adlı çalışmasında yine bu konudan dem vurup yönetime kırgın olduğunu söylemek de pek delikanlıca değil açıkçası. sormazlar mı adama '1.5 ay önce bunları söyleyen sen değil miydin?" diye. kaldı ki fatih terim de biliyor kendisi başarılı olduğu müddetçe hiçbir gücün onu kulüpten gönderemeyeceğini. burada tartıştığımız mevzu hoca'nın galatasaray'da kalmak için herhangi bir çaba içinde olmaması, hatta sonunu bile bile gereksiz yere inatlaşması. çünkü aslolan galatasaray gibi, galatasaray benim için hiçbir zaman tercih veya seçenek olmadı gibi beylik laflar ediyorsan "birilerini rahatlatmak için imza atmayacağım" tavrında olamazsın, galatasaray gibi bir sorumluluğun varken böyle çelişkili davranamazsın. eğer mevzubahis galatasaray iken bu resti çekiyorsan da kusura bakma ama galatasaray'a bağlılığın ve o ettiğin beylik laflar da gayet doğal olarak sorgulanabilir.

    ayrıca gelişen süreç sonrası fatih terim hakkında "ama kulüp efsanemiz, ama 8 yılda 6 şampiyonluk kazandırdı" argümanlarının sunuluyor olması da ciddi anlamda garip. çünkü kimse çıkıp da fatih terim'in kazandırdığı kupaları ve şampiyonlukları inkar etmiyor. 10-11 sezonunda dibi görmüş takımı alıp ligde 2 sezon üst üste ezici şampiyonluk ve şampiyonlar ligi'nde zaferler yaşatmak her hocanın harcı değil, bunu hepimiz kabulleniyoruz. ama ortada ayan beyan görünen bir gerçek varsa o da fatih terim'in galatasaray'a ihanet ettiğidir, galatasaray'ı alenen, çatır çatır, göz göre göre sattığıdır. bu gerçeği kabullenmekte zorlanan ve görmezden gelmeye çalışan taraftarlar da fatih terim isminin üstünü kapatıp oraya başka bir isim yazsın ve konuyu öyle yorumlasınlar.

    sonuç olarak benim için fatih terim'in sözlük karşılığı bundan böyle hayal kırıklığıdır. çünkü yaşadığımız ve yaşattığı 2 güzel sene ortadayken, gelen şampiyonluk ve kupalar sonrası mutluluktan uçma moduna geçmişken, ligi bir 4-5 sezon daha domine etme fırsatı ve şansına sahipken, fatih hoca bundan böyle ölüm-hastalık dışında galatasaray'dan gitmez düşüncesi taşırken hoca'nın bu tavrı fazlasıyla ağır geldi. üzücü, kırıcı demiyorum bakın, ağır diyorum. hoca'nın galatasaray'ı, galatasaray taraftarını, yaşanacak güzel seneleri bir kenara atıp şikeci ve ırkçı federasyon ile kader arkadaşlığı yapması, uzun seneler unutulmayacak bir ihanettir benim için. o şikeci federasyonla kader birliği yaptığı müddetçe de yolu açık olmaz umarım.

    edit: ekşi sözlük'te hakkında yazılmış 19 ocak 2001 tarihli bir entry.

    "galatasaray'da yaptigi gidisin aynisini fiorentina'da da gerceklestirdi. tek hatasi gerceklerin su yuzune cikacagini dusunmemek oldu. kendi adina ve basarisina yakismayan bir sekilde ayrildigi yonetimleri sucladi. taraftarlari cok seviyorum sozune sadik olmadigi da 2 defa sevdigi taraftari yuzustu birakip gitmesinden belli oluyor."
    19.01.2001 21.49 (yoda)
    https://eksisozluk.com/entry/305381

    tarihi 2013 yaparsak tablo tamamen aynı oluyor. eyvallah hocam, eyvallah.
  • 7984
    fatih terim 96-2000 yıllarında dahi bi' grup galatasaraylı tarafından eleştirildi. egosundan, taktik bilmemesinden ve hatta kılık kıyafetinden dem vurulup aşağı çekilmeye çalışıldı. bu zihniyet hep vardı galatasaray içinde. onlar için önemli olan fatih terim'in galatasaray'a kattıkları değil, fatih terim'de bulunan kendi değer yargılarına uymayan özelliklere tahümmül edememeleriydi. fatih terim başarılı oldukça, onlar bunu istedikleri gibi gür bi' sesle dışa vuramadılar ancak, bunu değersizleştirmek için başkaları üzerinden türlü türlü hikayeler ürettiler. fatih terim galatasaray'dan iki defa tartışmalı şekilde ayrıldı, başarılı iken üstelik... ilkinde beyaz galatasaraylıların büyük payı vardı. çünkü terim öyle bi' pozisyona gelmişti ki, başkandan bile daha çok sözü geçer durumdaydı neredeyse... ikinci ayrılığında ise yine onun güçlü komuta etme iradesi camia içinde bazı kişilerle çarpışınca bi' tarafın çekilmesi gerekiyordu. bu fatih terim oldu. eğer kulüp terim'e istediği rahatlığı sağlasaydı terim galatasaray'dan asla ayrılmazdı. daha imza attığı ilk gün 3 yıllık sözleşmesini -başarıya bağlı- birer yıllık opsiyonlara indiren bi' başkan ve onun fatih terim'e uzun yıllardır zıt giden bi' danışmanı vardı zira.... ilk geldiği günden itibaren terim yıpratıldı, verdiği transfer listelerinden son sıradakiler alındı, başkanla arasının açılması için her türlü malzeme kullanıldı. milli takım falan bahane...

    gerçek galatasaray efsanelerinden birini bu şekilde eleştirenlere şaşırmıyorum. çünkü galatasaray'da hep kendinden farklı olanlara karşı muhalefet yapılmıştır ve galatasaray'da hiçbir başarı cezasız kalmaz. bu tarihte sabittir. ben mancini'yi geldiği günden beri başarılı olması için destekleyen biri olarak yazıyorum bunları. çünkü ben galatasaraylıyım. doğal olan, sağlıklı olan da budur zira.

    ancak şunu biliyorum, fatih terim bu kulübün efsanesidir. yaptıkları ortadadır. kimsenin bunu itibarsızlaştırmaya ve hatta değiştirmeye gücü yetmez. çevremde galatasaraylı olmayan kim varsa fatih terim'e gıpta ediyorken ve hatta kıskanıyorken, ben terim 'in galatasaraylı olmasından büyük gurur duyuyorum. iyiki onunla aynı renklere, aynı armaya, aynı tarihe gönül vermişim.

    tarih fatih terim'i ve yaptıklarını yazacak. isteyen, istediğini söylesin.
  • 7985
    nereden nasıl vursak diye hakkında didik didik araştırmalar yapılan sinekten yağ çıkarırcasına aldığı rakamlarla oynanarak bunlar üzerinden eleştirilen adam. 35m € alıyormuş daha da çarpıcı hale getireyim eski para ile 97 trilyon lira alıyor (belki daha çarpıcı olur). milli takımda aldığı ücret ortada, yani 3-5 milyon daha fazla gösterince milleti daha fazla mı nefret ettireceksiniz veya kendi nefretinizi mi haklı çıkarmaya çalışıyorsunuz.

    olayların detayına girmeyeceğim benim için bu süreçte hem başkan hem de fatih terim suçludur, iki tarafın da kendini haklı çıkaracak bahaneleri vardır. sözleşmeler iptal olur, yollar ayrılır hepsi kabulümdür ama fatih terim'i tek suçlu gösterme çabasını kabul edemem.

    bir de ilk geldiği sene yönetimin kendisine 7 kalburüstü yeni oyuncu aldığını şampiyonluğun bu sayede geldiği ima edilmiş. bir önceki sene bonservise 10m € daha fazla para verilmiş hadi yıllık ücretler falan kaba taslak aynı ücret diyelim. ee be kardeşim 2010/2011 sezonunda neden bu takım bütün deplasmanlarda kümede kal galatasaray diye dalga geçildi. neden ligi liderin 36 puan gerisinde 8. sırada tamamladı. madem 7 yeni oyuncu 20-30m €'luk transfer bütçeyle şampiyonluk garanti neden getirisi 50-60m € olan şampiyonluğu her sene garantileyemiyoruz.

    bırakın bu işleri deyin ki chedjou neden bir varlık gösteremiyor? sneijder ve drogba transferini yönetim mi fatih terim mi yaptı? amrabat'a bu kadar para vermek doğrumuydu? neden 6 yıldır sol beksiz oynuyor bu takım? o zaman herkes katılsın bu eleştirilere.
  • 7989
    ardında "sadece fatih terimin yönetebileceği" bir futbol takımı bırakmış.

    rakiplerin şikeyle vs uğraşırken iki senede geldiğimiz nokta belli bir sistemi oturtamamış, fatih terim gazıyla çalışan oyunculardan kurulmuş bir takıma sahip olmaksa ortada büyük bir sorun var demektir.

    muslera, eboué, ujfalusi, elmander, drogba, sneijder, felipe melo, bruma gibi oyuncuları bu takıma kazandırabilmiş bir yönetimin altında çalışıp da ardında sadece senin gazınla oynayabilen bir takım bırakmışsan net olarak hatalısındır. çok okuyorum orda burda "bu takımı sadece terim çalıştırabilirdi işte" lafını. bu lafı söyleyen adam, bunu söylerken terimin içine düştüğü gafleti kendi ağzıyla ifşa ettiğinin farkında değil sanırım?

    fatih terimin isteğiyle yapılan transferlerden sadece umut ve felipe melo katkı sağlamışsa orada oturup düşüneceksin biraz. ujfalusi, elmander, selçuk, muslera dörtlüsü yönetim transferleriydi. yönetimin hocadan bağımsız yaptığı transferlerde, hocanın yaptığı transferlerden daha büyük oranda başarı sağlanmışsa orada büyük bir saçmalık var demektir.

    yiğit, furkan, okan, engin, amrabat, dany, ceyhun gülselam... çöpe atılmış milyon dolarlar, yedekleri 3. ligde zor oynayabilecek bir futbol takımı. geçen sene ve bu sene alınan puanlar ortada, gelinen nokta ortada. iki senedir bu takım rezil durumda. bu sezon fenerbahçe biraz iyileşti, hemen açtı arayı. çünkü adamların yedekleriyle asları arasında uçurum yok.

    iki senede, şikeden dolayı bütün gücünü kaybetmiş iki takımla mücadele, buna rağmen ite kaka gelen şampiyonluklar, yapılan yığınla yanlış transfer ve geride kalan "sadece fatih terimin yönetebileceği" bir kadro. ben fatih terimden bağımsız olarak da başarılı olabilen bir galatasaray istiyorum. eğer galatasaray sırf fatih terim varken başarılı olacaksa öyle planlama olmaz olsun.
  • 7993
    kimse kusura bakmasın ama 3 aralık 2013 galatasaray gaziantep bşb maçındaki kötü futbol ve leş kadro tamamen kendisinin eseridir. burada kızılacak ne ünal aysal ne de roberto mancini'dir. daha geçen sezon aydın yılmaz, sabri sarıoğlu, yekta kurtuluş, ceyhun gülselam, nordin amrabat'a vs. 1461 trabzon'la oynadığımız kupa maçında şans vermiş ve rezil rüsva olup elenmişsin hala ne diye bu kadroda ciddi bir değişime gitmeyip de kulübeyi bu isimlerden oluşturursun akıl sır erdiremiyorum. tekrar söylüyorum bugünkü leş ötesi yedek kadronun mimarıdır, burada kızılacak ne yönetim ne de mancini'dir. sırf şu gereksiz zerzevatı dağıtırsa bile mancini takımda uzun süre devam etse gıkımı çıkarmam.
  • 7994
    başlığı tamamen nankörlüğe dönmüş olan galatasaray imparator'u.
    hadi diyelim son iki yıldır ligde rakipler pert. şansa bala falan şampiyon olduk. bunu bugün değil o zaman yazacaktınız. "koyduk muuuu" diye sevinmeyecek, eleştirecektiniz.
    avrupa liginde yarı final oynayan fener'e ligde 10 puan fark atmamız falan bizden değil fener'in rezilliğinden kaynaklanıyormuş. vay aq.
    schalke, united falan zaten 50 yıl öncenin efsaneleri. getirdiği topçular iyiyse; yönetim almıştır. kötüyse fatih terim almıştır.
    takım şampiyon olunca büyük başkan, fatih terim gidince zaten rakipler zayıftı. harbi ben size daha bir şey demiyorum. ne desek almayacak kafanız.
    bu arada kaçtı beyler fatih terim. durup durup gelip yazmayın buraya. komik duruma düşmeyin boş yere.
    sizin demenizle ayaklar kral, krallar ayak olmuyor.

    edit: "avrupa liginde yarı final oynayan fener'e ligde 10 puan fark atmamız falan bizden değil fener'in rezilliğinden kaynaklanıyormuş." şu lafı "fener destan yazdı" diye anlayan adamla ben değil futbol, hayat bilgisi konuşmam.
  • 7995
    sayesinde zamanında "ulan yarrak kürek takımlarla oynayarak yarı finale kadar geldiler" denilen fenerbahçe'nin aslında destan yazdığını öğrendiğimiz teknik adam. vay be.

    iyiyse yönetim, kötüyse terim almıştır gibi bir şey yok. bu kadronun mühendisi terim'dir. ben futbol sorumlusu olarak kendisini görür, kendisini tanırım. o kadar. bu kadar karizmasına eski başarılarına vs. rağmen hâlâ kendi istemediği oyuncular alınıyorsa ve kendisi iki buçuk yıl o takımın başında kalıyorsa, bu daha da kötü zaten.

    edit: terim amrabat'ı, yiğit'i, riera'yı, dany'yi hiç istemedi tabii. değil mi?
  • 7998
    mancini saçmaladıkça hocaya sallamalar başlamış. efendim kupa maçına 4-6-0 gibi forvetsiz çıkılır mı? hoca olsa böyle laubalilikler, 2-0 iken 4 kişi içeride boşken stoper arkadaşlar şut çekebilir mi? çekse cezasını bulmaz mı? elenmek bile sorun değil ama adam gibi. uefa senesinde, zaten 3-4 kupa alınmışken ne diyordu hoca türkiye kupası maçında soyunma odasında? "kendinize gelin buradan sahaya kadar, nedir sizin haliniz, büyük takımlara unvan sahiplerine yakışan bir kupa daha kazanmaktır, en az leeds en az arsenal maçı kadar koşarak."
  • 8000
    galatasaray tarihinde cok onemli yer sahibi olan, gorece en buyuk basarilarini yasadigi donemde teknik direktorlugunu yapip pay sahibi olan, turkiyenin yetistirdigi en onemli futbol kisiliklikerinden biri, galatasaray efsanelerinden biri, suanki turkiye milli takimi teknik direktoru ve 5 yil "5 yil" yaziyla "bes yil" boyunca galatasaraya gelmesi neredeyse imkansiz olan teknik direktor.

    sizden rica ediyorum bu siyasi, taktiksel su bu degil, galatasaray meselesi ve 5 yil boyunca bize tekrar donemeyecek bir teknik direktorun arkasindan, ki kendisi her ne kadar efsane de olsa, her kotu sonuc sonrasindan aglamak galatasaray'a zarar veriyor. bunu goremeyecek kadar mi kor olduk, yoksa daha da kotusu bunu isteyecek kadar mi kendi hirslarimiza yenik dustuk?

    unal aysal fatih terim, hic biri umurumda degil artik. elimizdeki tek gerceklik galatasaray ve galatasaraylilik. bunu kaybetmek uzereyiz farkinda misiniz?

    isin teknik taktik yonune gireceksek size fatih terim'in yaptigi o kadar cok hata sayarim ki. yine de yaptigi onca teknik taktik hata, ya da inatciligi yuzunden galatasaray'i yakma seviyesine getirdigi onca an, fatih terim'in bir efsane oldugu gercegini degistirmiyor. ya da unal aysal'i savunmanin da bir anlami yok. ektigini biciyor suan. efsaneye hakaret etmek yaziliyor cogu zaman, fatih terim kac tane galatasaray efsanesini bitirmeye calisti bir dusunsenize. hala hagi ile ilgili konusmaz ne hakan sukur ne fatih terim. sanki ikisi tek basina kazandi onca basariyi. vefasizlik degil gidenin hakkinda konusmamak, yoluna devam etmek.

    ben de kizginim unal aysal'a ve terim'e. haklarinda yazi yazmak bir sey kazandirmayacak biliyorum ve ben onumdekine bakiyorum. futbolcuyken cok sevdigim ama teknik direktorlugu boyunca asla sevemedigim mancini hakkinda dusunuyorum, maclara hangi taktikle cikti, neyi neden yapti anlamaya calisiyorum. varsayimlarla konusup terim olsaydi boyle olurdu demek, ya da terim yuzunden boyle oldu demek anlamsiz. su an elimizde bu var ve bir seyden bahsedeceksek bundan bahsedelim.

    anlamayanlar icin bir kez daha yazim, fatih terim'e kizgin degil kirginim. unal aysal'a kizginim. hicbir kisinin ya da gorusun tarafi degilim. galatasarayli taraf olmaz, galatasaraylilik basli basina bir inanc bicimidir. bunu bozan herkes de hatali. bu hatayi yapanlara da kirginim, asla boyle bisiy yapacagini beklemezdim terim'in, unal aysal yapabilir, o bir yonetici, bizle bir gecmisi de yok, aileden degil. bu nedenle de ona kizginim. peki beni kim umursar? oyleyse bunlari tartisip birbirimizi yemenin ne alemi var?

    fatih terim gecmisimizdir, ve 5 yil boyunca da oyle olmaya devam edecek. artik gercek seylerden bahsedelim. terim tekrar gelirse hakkinda konusuruz niye gitti, niye gonderildi, hesap sorulacak zaman geldiginde de unal aysal'dan hesap sorariz. sene sonuna kadar sabir ve destek lutfen.
App Store'dan indirin Google Play'den alın