hakkında o kadar çok şey konuşuluyor, o kadar çok algı dönüyor ki, artık ipin ucu tamamen kaçmış, haklı haksız ne varsa birbirine girmiş ve üzerinden kutuplaşmalardan dolayı hakkında tarafsız ve doğru yorum yapılması güç olmuş, yine ismi üzerinden sanki sürekli karşıt olunması gerekliymiş gibi bir dayatma popülizmine maruz bırakılan efsanevi teknik adam.
ekşi sözlükte gezdiğim sırada, birinin entrysini okurken, yazar başkalarının
sacha boey hakkındaki paylaşımlarını alıntılamış. ekseriyeti enkaz, çöp edebiyatı yaparak direkt hocayı hedef gösteriyor, diğer tüm uyuşmamış futbolcularda olduğu gibi. bu entrylerin screenleri var, çünkü dayattığı ve çok emin olduğu fikirlerinin arkasındaki bu tutarlı tipler oyuncunun güncel transferinden dolayı yorumlarını silmiş, daha komiği “ scout başarısı “ yazıp kendilerini tatmin etmeye devam ediyorlar.
bu tiplerin profiline girdiğim zaman, her takımdan kimseler olduğunu ve azımsanmayacak galatasaraylı kişilerin de olduğunu görüyorum. mesela 3 yıllık planlamada, bilhassa birkaç futbolcu üzerinden bayağı belaltı vurulduğu olmuştu. neler neler yazıldı çizildi. bu gözler ne gördü, neler duydu, neler okudu yazsam işin içinden çıkamayız, o derece. adı üzerinde bu planlama sürecinde hocaya 3 ay bile dayanılamayan ortamda; battık, bittik, öldük, enkaz, çöp vs. denilen sürecin eni sonunda sadece 1 futbolcu bile o dönemden bizi kar ile çıkarmaya yetti. üzerine çok iyi, genç, potansiyelli bir türk rotasyonumuz da var. daha da ciddi gelir getirecek adamlarımız var. yani o kadar söylenilen hepsi boşa gitmiş olmadı mı şimdi? bunu anlatmaya çalışınca da ne yaftalar yedik.
halen hocanın katkısı üzerinden hamaset dönmeye devam ediyor. yahu morutan, cicaldau vs. gibi futbolcular üzerinden hocayla ilgili sürekli ama sürekli algı, nefret söylemleri dönüyorken; bugün
sacha boeyin satışı sonrası bu kez aynı tiplerin ego tatmininden ötürü hocayı görmezden geldiğini görüyoruz. bu durum artık aşırı itici olma noktasını bile geçti. artık benim tarafım bu, umrumda değil doğru yanlış kafasına girilmiş belli ki.
gün geldi tudor üzerinden algı yapıldı, gün geldi sırf düşmanlık yapacağım diye torrent gibi bir teknik adamın övücülüğü yapılacak kadar eziklenildi, ve daha acısı birlikte nice başarılar sağladığı öğrencisi ve hocaya da çok saygı duyduğu her halinden belli şimdiki teknik direktörümüz okan buruk üzerinden yine düşmanlık yapılmaya çalışılıyor. en basitinden okan hocayı eleştirdiğin an, “ sen var ya terimcisinnn “ sopasını gösterip insanların fikirlerinin bastırılma şekli bile artık durumun geldiği hal açısından fikir vermeye yetiyordur diye düşünüyorum.
tabi sen hocayla ilgili algılara, nefret söylemlerine karşı geldiğini ve dönemin koşullarındaki şartların etkisini mantık çerçevesinde anlattığında biatçı oluyorsan, radarcı oluyorsan, ortadoğu zihniyetçisi oluyorsan; rahat rahat kafasındaki düşmanca algıyı isteği gibi konuşan ve dayatmaya çalışan tipler ne oluyor o zaman? bunu da sorgulamak lazım.
rahat bırakın bu adamı da, bu adamı sevenleri de. yeter da. bizim nesil resmen hocayla büyüdü, arada kopmaz bir bağ kurdu vs. bunlar da gayet olağan şeyler zaten. nadiren 1 2 absürd cümle görüp de bazı şeyler seni tetikledi diye , zoruna gittiğini bahane ederek yaptığın düşmanlığa kılıf uyduramazsın.
hoca galatasaray tarihine öyle ya da böyle ciddi ötesi katkılar vermiştir. imkansız başarılar kazanmış, galatasaray için gitmesi gereken zaman gitmiş, gelmesi gereken zaman gelmiştir. en az benim kadar da galatasaraylı olduğuna eminim. yeri gelmiş aynı amaç uğruna, taşı sıkmış suyunu çıkarmış, yeri gelmiş kavgalar etmiş ama hiçbir zaman galatasaray’a karşı saygısızlığı olmamıştır.
sonuç olarak; artısı eksisi, doğrusu yanlışı vs. ile kabul ederek, ve biz galatasaraylılar olarak galatasaray’ımıza olan üstün katkılarına saygı duymayı bilir ve efsane statüsünde onurlandırarak gerekli saygıyı göstermeyi becerebilirsek, hocadan öte galatasaray’ımızın nice geçmiş başarılarına sahip çıkmış olacağız. tarihine sahip çıkmış olacağız. umarım artık sidik yarıştırmayı, ego tatmin etmeyi, hamasi söylemleri vs. bir kenara bırakabiliriz. ve bundan sonrası için iyice önümüze bakarız. hani o dilinizden düşürmediğiniz popülist kavramların geldiği batı medeniyetleri yok mu? işte oralardaki halk değerlerine sahip çıkmayı, onurlandırmayı vs. de ihmal etmiyor, ayrıca bilmenizi isterim.