resim
Fatih Terim
Görev:Teknik Direktör
Takım:-
Yaş:71
Uyruk:Türkiye
  • 29370
    https://youtu.be/SDH8AEiT4VY

    bugün uefa avrupa süper ligi konusunda açıklama yaparken galatasaray'ı örnek veriyorsa burada en büyük pay fatih hocanın, sonra futbolcularındır.

    galatasaray'ın bir teknik adam ile avrupa'da tekrar başarı gösterme durumu olacaksa da şüphesiz bu yine en çok imparator sıfatına layık gördüğümüz fatih terim'e yakışırdı.

    kalbim hocamın galatasaray'ın başında dilediği kadar kalmasını istiyor iken, beynim yeniliğe açık olmayı, değişen futbol dünyasına adapte olmak için daha genç bir teknik adamla yeni bir maceraya yelken açmayı ümit ediyor.

    galatasaray'a hayatını adamış bir isimden bahsediyoruz, vefa dediğimiz bir kavram var ise ayrılıklarımız ancak hocam isteyince olmalı.

    ne bilelim dostlar, izleyip göreceğiz işte.
    (bkz: allah kerim fatih terim)
  • 29480
    https://www.youtube.com/...h9LDHHMOQ&t=299s

    kendisinden beklentimin linkteki videoda ilk 21 dakikada olan yapıyı bizlere armağan etmesi olan isim. videoda konuşulan ikinci seçenek "hocanın futbolun saha içi hariç futbolun her şeyinden sorumlu olduğu ama teknik direktör olmadığı" bir yapıyı bu kulübe kazandırması gerek. bize çağ atlatacak yapının da bu olduğunu düşünüyorum. bu yapı kurulduğunda artık daha kurumsal bir yapıya bürünmüş, süreklilik sağlanmış bir futbol şubesine sahip olmuş olacağız. hocanın hayaline ulaşman tek formülünün de süreklilikten geçtiğini düşünürsek o kupayı ellerinde kaldırmayabilirsin belki hocam. ancak o kupanın merdivenlerini oluşturabilirsin.
  • 29511
    hoca biraz düştüğü anda hemen düğmeye bastılar. belli ki konuşun denmiş.
    hocanın konsantrasyon kaybı var ve çok yıprandı, bazı konularda ki eleştiriler de haklı. istifa da edebilir ama allah aşkına şunların yüzünden değil ya. galatasaray efsanesinin isminin yanında ki isme bak. kim haklıymış? şaka mısınız siz ya. bu süreçte lütfen hocanın yanında kalın. fatih terimden galatasaray'a zarar gelmez!

    https://twitter.com/...96458289127426?s=19.
  • 29516
    orhan uluca'nın hakkında söylediklerini hem kendisine, hem galatasaray taraftarına izletmek lazım.
    can alıcı bir cümle kuruyor: fatih terim bu sene şampiyonluk kazansa ne olur? +1 şampiyonluk; o kadar. fatih terim'in bundan daha fazlasını yapması lazım. başkanlık da çok mantıklı değil. paralı bir başkan ile gelip, özel bir pozisyonu olacak. takımın başına da hocayı getirecek vs.
    takımın on yıllarını kurtaracak sistemi inşa etmesi gerekiyor.

    fakat bazı çok bilmişler bunun içine etmeye niyetlenmiş gibiler. galatasaray dört senedir, kısa dönemler hariç top oynamadı, bunun biz de farkındayız. öyle ya da böyle kazanması bilerek aldığı iki şampiyonluk var, evveliyatı var. fikrini beyan ederken üslubunu, haddini bileceksin. senin karşındaki adam bugün övündüğün şeyler varsa, onların mimarıdır, boşa konuşmayalım. kimsenin galatasaray'dan büyük olmaması, verdikleri emeğe zeval getirmez, sıradanlaştırmaz.

    fatih terim yalnız olduğunu hissetmemeli, taraftarın artık günü kurtarmak istemediği de bilinmeli.
    istifa da bir hizmetmiş. sevsinler.

    not: ilgili video https://www.youtube.com/watch?v=YSh9LDHHMOQ
  • 29563
    https://www.fanatik.com.tr/...an-bir-lider-2216583

    fiorentina döneminde oyuncusu olan nuno gomes hoca hakkında şunları söylemiş;

    --- alıntı ---

    "euro 2000'den sonra fiorentina ile anlaştım. floransa'ya gittim, sağlık testlerinden geçip sözleşme imzaladım. daha sonra beni otele götürdüler. akşam yemeğine çıktım ve fatih terim de oradaydı. o da takıma yeni katılmıştı. birlikte yemek yedik. o dönem batistuta, fiorentina'dan roma'ya transfer olmuş ve 9 numara boşa çıkmıştı. terim formayı bana vermek istiyordu. sohbet sırasında bana '9 numara senin için hazır' dedi. ona, 'hayır bayım, 9 numarayı istemiyorum. 21 giymek istiyorum' dedim. hemen telefonunu çıkardı ve kulüpten birileriyle görüştü. ertesi gün 21 numara beni bekliyordu. bu çok ince bir hareketti."

    "onu çok seviyorum ve antrenörlüğümü yaptığı için çok mutluyum. futbol takımına aile kavramını aşıladı. farklı milletlerden oluşan bir grubu kısa sürede birleştirdi ve aile ortaya koydu. gerçekten harika bir lider, doğuştan bir lider. ayrıca demokratik bir lider. bize özgürlük verdi ama aynı zamanda sorumluluk da verdi. onunla çalışırken maksimum özgürlüğe sahipken aynı seviyede sorumluluklarımız vardı. her şeyden önce maçlarda ve antrenmanlarda oyuncu ilişkilerine önem verdi. o olağanüstü kalbe sahip biri. tanımayanlar kötü ya da kapalı bir karaktere sahip olduğunu söylüyor ama bunların hiçbiri gerçeklikle örtüşmüyor. oyuncularıyla dostane bir ilişki kurardı. çünkü oyuncuların futbol dışındaki refahını önemserdi."

    "takımda herkes onun oyunculardan taraf olduğunu fark etti. bizi sonuna kadar savundu ve elbette bu da sahaya yansıdı. çünkü onun için elimizden geleni yaptık. zafer için hepimiz son dakikaya kadar birlikte savaştık. sık sık oyuncuların odasına gidip konuşur, sohbet eder, oyun oynardı"

    "takımda herkes onun oyunculardan taraf olduğunu fark etti. bizi sonuna kadar savundu ve elbette bu da sahaya yansıdı. çünkü onun için elimizden geleni yaptık. zafer için hepimiz son dakikaya kadar birlikte savaştık. sık sık oyuncuların odasına gidip konuşur, sohbet eder, oyun oynardı"

    "terim hakkında çok fazla konuşuyorum. çünkü insanla teknik direktör arasında ayrım yapmıyorum. doğrudur ya da yanlıştır. ama eski bir futbolcuyum ve benim düşüncem bu. mükemmel antrenörler var ama oyuncularıyla iletişim kuramıyorlar. fatih terim hem iyi bir antrenör hem de iyi bir insan. zaten bu yüzden beni en çok etkileyen teknik adamlardan biriydi. bu hiç kolay değil. tüm oyuncular onun için eşitti. herkese adil davrandı. verdiği kararları açıklamak için zaman ayırırdı. teknik direktör oydu, istediğini oynatır istediğini oynatmaz ve kararlar alabilirdi. ama gelip bizimle konuşup nedenlerini anlatırdı. fiorentina'da oyuncuların kendilerini rahat hissettiği bir ortam oluşturdu. bu herkesin performansına yansıyordu. sahada top oynarken kenarda antrenörümün kim olduğuna bakıp daha fazla mücadele ettim, daha fazla koştum. tamamen bizden biriydi"

    "ben sabit bir 9 numara değildim. bazen orta sahaya kadar gider oyuna dahil olurdum. bu yüzden sık sık yerimi terk ediyordum. benimle konuşmaya geldi ve benden ne istediğini söyledi. bana ne yapmak istediğimi anladığını ama kendi bölgemde kalmam gerektiğini, çünkü ekibin bana burada ihtiyaç duyduğunu söyledi. eğer maçta öndeysek orta sahadan birini oyundan çıkarıp yerine forvet alırdı. tam o anda beni çağırır ve 'şimdi eğlenebilirsin' derdi. sahada özgürlüğümü kısıtlamamak için fırsat buldukça oyuna forvet alıp beni özgür bırakıyordu"

    --- alıntı ---
  • 29597
    takımın ve de kendisinin formunu yönetimler ile yaşadığı sorunlara göre şekillendiren efsanemiz.

    üzülerek söylüyorum ama futbol takımının son 2 senede oynadığını topun başka açıklaması yok. fatih terim çağın gerisinde kaldı diyene de saygım var ama bence olay hocanın bildiklerini unutması değil.. 28 nisan 2021 galatasaray konyaspor maçı'nda takımın oynadığı garip şeyin sebebi aynı saatlerinde başlayan ve beşiktaş'ın erkenden kopardığı rize maçı diyeceğim anda bir sinir gülmesi geliyor. çünkü söz konusu garip şeyi son 2 sene de en az 30 maçta izledik. mustafa muhammed ligin ikinci devresinde geldi ve ağzımızın suyu akarcasına izlerken hop bir anda takımdaki diğer sönük tiplere benzedi. geçen sezonun devre arasında saracchi geldi ve daha ilk maçında bonservisini alalım derken 4 ya da 5. maçında o da sönüp gitti.. taylan dedik bu sene maşallahı var dedik; bir baktık ki o da sisteme uydu gitti.. sizce tüm bunlar tesadüf olabilir mi? bir takımda tüm furltbolcuların kötü olmasının mümkünatı yok. 2 oyuncu olur, hadi bilemedin 5 oyuncu olur formsuz dersin ama koca takımın yüzde 90'ı da formsuz olmaz. böyle bir takımda antrenör, kondüsyoner vs. formsuzdur.

    inat mı diyelim, macera aramak mı diyelim ne diyelim bilmiyorum ama bildiğim şey fatih terim'in yine her zaman olduğu gibi yönetim ile yaşadığı sorunu takıma yansıtması. yazık etme fatih terim.. ne bize ne kendine.. olmuyorsa ben bunlarla çalışmam de ve bırak.. sen sözüm var o yüzden bırakamam dediğin gün ligin bitimine koca koca haftalar vardı. bu söz son 5 maçta söylense tamam deriz ama koca bir sezon bu sekilde heba oldu gitti.. madem sözün var takımı sahipsiz bırakma. takım resmen sahipsiz resmen.. senin başında olduğun bir takımda futbolcuların böyle laubali olması mümkün değil.. biz konya maçında takım aç bir aslan gibi saldırır, elinden ne geliyorsa yapar ve şampiyon olursa olur, olmazsa olmaz kısmet demeyi beklerken o da ne... ilk isabetli şut 45. dakikada gelir, koca 90 dakika boyunca bir tane ama 1 tane organize hücum izleyemeden kaleciden dönen topa dokunarak kazanılan maç izleriz..

    şeytanın avukatlığını yapma gibi bir derdim yok ama taylan antalyalı son yıllarda gördüğümüz en iyi orta saha futbolcusu performansını sergilerken neden bir anda kızağa çekildi? pubis mubis hikaye.. sakatsa neden kadroya alındı ve yedek bırakıldı? neden sakatsa bu yönde bir açıklama yapılmadı. https://twitter.com/...001348952936450?s=19
    şu paylaşımının yedek kalmasında ne kadar etkisi var?

    2019- 2020 sezonundan sonra 2020- 2021 sezonu da kendi elleriyle rakiplere armağan eden bir performans için teşekkürler fatih terim..
  • 29600
    kendisi hakkında iyi ya da kötü karar vermek için puan durumundaki yerimize bakarsak çok ciddi yanılırız... galatasaray'ın geleceği için bakmamız gereken yegane kıstas 3 yıl içerisinde takımımızın ilerlediği nokta olmalıdır. galip gelinen her maçtan sonra "bakın işte hoca işleri eline almaya başladı" demek kadar mağlup olunan her maçtan sonra "hocam bırak artık yapamıyorsun" demek de saçma.

    pekii... ne yapalım? neye bakalım? takımın ilerlediği nokta nasıl ölçülebilir? 2 maddede
    1) takıma katılan ve önümüzdeki yılda / yıllarda hizmet edecek oyuncular
    fatih hoca gerçekten çok başarılı transferler yaptırdığı kadar (taylan, kerem vs.) gereksiz ve gelecek vaadetmeyen oyunculara da çok fazla zaman harcadı. transferde oyuncuyu satmak bir yetenek olduğu kadar (bizim yönetimde olmayan bir şey) bir oyuncuyu parlatabilmek de bir başarı. bu başarı da sadece genç oyuncuyu alıp oynatmaktan ibaret değil. ozan kabak harici bütçeye + yazdığımız oyuncu yok.

    2) takımın oyununun geldiği nokta.
    https://twitter.com/.../1387511629630394371
    36 haftada organize hücumdan tek bir gol atamayan bir takımın oyununun geldiği nokta olamaz. çünkü yoktur. galatasaray yalnızca kontra atak ya da karambole gol atarak oyununu ilerletemez. organize hücum yapmadan 3 puan da alırsınız, zirveye de oynarsınız ama geleceğe dair gram umut vaadetmezsiniz. çünkü bir maç başarılı sonuç alırken, öteki maç puan alabileceğinizin garantisi yoktur.

    olmuyor işte. olamıyor.....
  • 29621
    https://pbs.twimg.com/...png&name=900x900
    https://www.instagram.com/...igshid=1bnfyk5gerbde

    şahsen kulüpte sahadışı pozisyonlarda görev alması gerektiğini düşünüyordum ancak bu açıklamalardan sonra alacağı her karara saygı duyacağım.

    çalışanlara öncelikle sağlıklı bir ortam sağlayacaksınız ki, çalışan performansını göstersin.

    fatih hocam bir koluyla kulübü yönetiyor, bir koluyla hocalık yapıyor. mustafa cengiz, yusuf günay, abdürrahim albayrak da ellerinde patlamış mısır ile olan biteni izliyorlar.
  • 29648
    2020-21 sezonunda da şampiyonluğu kendisi veren hocamız. başkası almadı, o verdi. eminim ki bu onu da bizi de daha çok üzen şey olmuştur. rakibin başından sonuna kadar süper olsa, yapacak bişey yok biz de iyiydik ama onlar daha iyiydi dersin, önüne bakarsın. ama biz çok kötüydük ve bunun sorumlusu da maalesef sensin hocam. özeleştiri yapmanın tam sırası. çok inatlaştın, çok hatalı 11 çıkardın, çok hatalı değişiklik yaptın bu sezon. hep geçmişe takıldı kaldı aklın. bu sezon 5 oyuncu değiştirme hakkın varken, planlamayı doğru yapamadığın için sırf 2 sezon önce sadece tek bir maçta tuttu diye donk'u forvete yolladın defalarca. maalesef çağın gerisinde kaldın.

    bundan sonra ne olur bilemiyorum sevgili sözlük ailesi. fatih hoca sürekli inat, sürekli aklı bi yerlerde. bunu kesinlikle istemiyorum, kendini yenilemeyen kaybetmeye mahkumdur futbolda. mourinho bile sürgün ediliyo son kulüp maceralarından. fakat bi yandan da ligimizde her türlü pislik döndüğü için, atıyorum yabancı bi hoca gelse adam noluyoruz diyene kadar bu tff, mhk, rakip çirkef takımlar koalisyonu yine yürür götürür. ligi tanıyan genç gelecek vadeden yerli hoca desek, yine toy kalacak türlü oyunlara sesini çıkaramayacak. bi de üstüne seçim belirsizliği de var önümüzde ve açık konuşalım ki tam anlamıyla bizi tatmin edecek bi aday yok. en fazla kötünün iyisini seçebiliyoruz. önümüz karanlık, umudumuz da tükenmiş durumda. yine de sözlüğün en azından teknik direktör konusunda görüşlerini merak ediyorum;

    https://anketinho.com/2820
  • 29688
    özellikle son gelişinden beri fatih terim'in standart çözüm yöntemi nedir?
    takımda aksayan bir yer mi var? transfer yap. altyapı nasıl iyi olur? en iyi çocukları bul (önce o çocukların eğitimini sporla birlikte yürütebilecekleri, sabahları iki vasıta değiştirerek antremana gelmedikleri bir sistem kurabilsek keşke). işte bu çözüm yöntemiyle herhangi bir sistem zaten kurulamaz. çünkü bu bir çözüm değil, sorunu öteleme, geçiştirme. işe de yaramıyor. senin sorununu çözmen için kurman gereken sisteme, altyapıya harcanacak para belki 5m euro, transfere harcıyorsun 10-20m euro. sorunun da nihayetinde çözülmüyor. en kötü 2 sene sonra tekrar transfer istiyorsun.
    bu sarmal içinde gidip geliyoruz yıllardır. şu an ekonomik olarak batmamış olmamızın tek nedeni de ffp'nin olması. ffp kalktığı an, bu transfer çılgınlığıyla altın vuruşu yapıp kulübün ocağına incir ağacını dikeceğiz.

    artık çoğu kişi teknik direktörlük konusunda bize katkı sağlayamadığının da farkında. bırakması gerektiğini söylüyor ya da ima ediyor. ama yanında daha üst bir makamda olsun ve galatasaray'ın sonraki 20 yılınının sistemini oturtsun da istiyor (orhan uluca'nın söylediği gibi). bunu yapabilecek olsa, yapmaya niyetlenmiş olsa, son 25 senenin yarısından fazlasında takımın başında olan bir teknik direktör olarak bunu zaten yapardı. altyapıyı düzenlerdi, sistemi kurardı, kulüpte altyapıdan üst yapıya kadar aynı sistemi oynatırdı***. ajax, porto, benfica, dortmund falan olmayı bıraktım, bari altınordu kadar olabilseydik. adamlar uğraşmış bir sistem kurmuşlar. iyi ya da kötü, zaten sistemin işlediğini en erken 5-7 belki 10 sene sonra görebilirsin. sen aynısını yapmak zorunda değilsin ama bir sistem kurmak zorundasın. bizim takımda bir sistem olmadığı gibi sistem kurmaya yeltenen de yok.
    https://tr.euronews.com/...abrikasinin-hikayesi

    hoca, bildiğim kadarıyla bu kulüpten yıllık olarak 18m tl para kazanıyor (imzaladığı zaman 2.5m euro'ya denk geliyordu). bu kadar para verilen bir kişiden ben öncelikle işini düzgün ve eksiksiz yapmasını beklerim, efsanelik falan mevzubahis olmaz. ama fatih hoca üstte bahsettiğim sistemi kuramama dışında da takıma iyi bir futbol oynatamadığı gibi, rakipleri de etüt etmiyor, sanki uğraşmıyor bile. efsaneliğinden önce ben aldığı ücrete ve takıma verdiğine bakıyorum.

    herkes işini önce düzgünce yapacak. ibrahim üzülmez'in dediği gibi, bir insan kötü oynayabilir ama az koşamaz. takımın düzgün çalışmadığını sahaya bakınca zaten anlıyorsunuz, rakibin zayıf yönlerini çalışmadığını da görebiliyorsunuz. yani teknik heyet açısından bakarsak hem az koşuyoruz, hem çok konuşuyoruz, hem de yapılması gerekenleri yapmış gibi pozlar veriyoruz. sanki her şey yapılmış da hala olmamış gibi buz bidonu üzerinde pozlar, ben bu takıma daha ne yapayım havaları! doğru, hafta içi uğraşılmıştır, takım motive edilmiştir, "çocuklar paslı oynuyoruz, sen rakibin sağ bekine devamlı baskı yapıyorsun" denilmiştir ama üniversite sınavına bir sene süre varken çalışmayıp son gece çalışan birinden farkı yok bunun. hansi flick mi demişti emin değilim, "nasıl antrenman yaparsan maçta da öyle oynarsın" diye. bu çok doğru işte, takımın antremanda ne yaptığını sahaya çıktığı zaman görebiliyorsunuz aslında. bizim takım gerçekten de ne taktik, ne yan top hiçbir şeyi düzgün bir şekilde çalışmıyor. çalışmışsa da takıma oturtacak kadar çalışmamış demek ki, takımın kapasitesine göre belki de yüzlerce tekrar gerektiren şeyler bunlar. bunların oturmadığını rahatça anlayabiliyorsunuz.

    ne futbol direktörlüğü, ne başkanlık, ne de teknik direktörlüğü. sistem kurabilecek olsa zaten üstte belirttiğim gibi bu zamana kadar kurardı. başkanlık yapamayacak olmasının nedeni de egosu. kendisinin, aziz yıldırım gibi kendini kulübün çok daha önüne koyduğu bir egosu var. başkanlarla kavga eden biri, başkan olduğunda kimi umursayacak? üstelik hata da kabul etmeyen biri. ne zaman egosunu törpülediği zaman galatasaray'a geldiyse başarılı oldu, ne zaman başarılı olup ego yaptıysa da işler sarpa sardı. yine işlerin sarpa sardığı döneme gelmiş bulunuyoruz, hatta 1-1,5 sezon geçtik o dönemi. o nedenle daha kötüye gitmeden yollarımızı ayırmamız gerekiyor.

    *** fatih terim gidince ne olacak sorusunun cevabı da burada. fatih terim bir sistem kurmuyor, kurmaya niyetli değil, kurmaya çalışıyorsa da başarısız. sistemi kurabilecek adamlara da zaman tanınmıyor (jupp derwall'i zamanında kovmuş olsaydık galatasaray ne durumda olurdu). fatih terim'e tanınan müsamaha kimseye tanınmıyor, sonra fatih hoca'dan başka kimse başarılı olamadı deniyor. bu nasıl saçma bir argüman!
    fatih terim kadar üst üste sezonlarda kulüpte görev almış kimse yok. 1996-2000 arası 4 sezon, 2002-2004 arası yaklaşık 2 sezon, 2011-2013 arası yine yaklaşık 2 sezon, 2017 sonundan beri de yaklaşık 3,5 sezon. bu bir teknik direktör için inanılmaz bir imkan aslında. bu süreçte en az 2 sezon şans verdiğimiz mircea lucescu ve eric gerets (aslında onlar da tam ikişer sezon kaldılar) dışında kimse yok ve bunlar da ellerindeki imkanlara göre bence baya başarılı oldular. yani fatih terim'e verilen şanslar lucescu ve gerets haricinde kimseye verilmemiş (onlara da verilen imkanlar hem zaman, hem kadro kalitesi bakımından kesinlikle çok daha kısıtlıydı). kendisi de bu şansı iyi değerlendirmiş tabii ki ama başka kimselere bu şansı vermezsen onlardan da bu başarıları bekleyemezsin normal olarak.
  • 29689
    kendisine gösterilen vefa, saygı ve inanç çok tehlikeli bir şekilde siyasette gördüğümüz biat kültürü ile karşılaştırılmaya başlandı. ve bunu bu sözlükte sistemli bir şekilde dile getiren "yazarlar" çıkmaya başladı.

    terim'in bu kadar şuursuzca eleştirilmesine karşı çıkanlara bu aşağılamayı ve iftirayı atmak ne kadar doğru peki?

    terim'i savunan hiç kimse son yıllarda oynadığımız kötü futbolu savunmuyor. maalesef lağım çukuru haline gelmiş türk futbolunu tüm etkenleriyle değerlendiriyor fatih terim'in bu formsuzluğuna rağmen devam etmesini isteyenler.

    fatih terim'e vefa göstermek, hala ona inanıyor ve güveniyor olmak "biatçılık", "reisçilik" değildir. elma ile armutu karıştırmayalım, mevzuyu sulandırmayalım.

    başarısızlığa ve kötü futbola bahane yapmaya çalışmıyorum, saha içi eleştirilerin de çoğuna katılıyorum. fatih hoca bizi bunların tam tersine alıştırdığı için takımın ruhsuzluğuna üzülüyorum ancak belli sınırları da çizmeliyiz, böyle bir figüre vefa da göstermeliyiz.

    hoca mevcut konjonktürde güzel oyundan, teknik-taktikten, oyuncu tercihlerinden çok daha önemli şeyler olduğunu, çok daha büyük sorunlarımız olduğunu gösteren bir paylaşım yapmıştı. bunu da es geçmeyelim.

    https://www.instagram.com/p/COQaH47Ll7z/

    ayrıca (bkz: fatih terim/#3141684)
  • 29697
    1997'de 17 yaşında şampiyonlar ligi dortmund maçında deplasmanda 30. dakikada oyundan aldığı emre belözoğlu'na bir bjk maçında yine güvenmiş 3-2 kazanılan maçta 3. golü son dakikada emre atmıştır.
    emre'nin aldığı ilk arabanın anahtarını emre'den alıp florya'da odasında çekmecesinde tutmuştur.

    ince ayarlarınla gerdi dön baba...

    https://www.youtube.com/watch?v=6OCzFHgGRHA
App Store'dan indirin Google Play'den alın