573
nasıl anlatsam bilemiyorum sözlük olayın etkisinden yeni yeni çıkabildim.
mahalleden arkadaşlarla akşam her zamanki gibi buluşuyoruz. bir arkadaşım "oğlum gel bak seni çok güzel bir yere götürcem" diyor. iyi diyorum atraksiyon olsun macera olsun diye kabul ediyorum. arabayı alıp yola çıkıyoruz.
uyandığımda fenerbahçe tribünündeyim. noluyo lan diye havaya sıçradım. baktım her yerde çubuklu çubuklu insanlar. bizim arkadaş da yanımda pis pis sırıtıyor. nereye getirdin lan beni diye çıkıştım. şşt sus maçı izle dedi. amk sen beşiktaşlı değil misin hadi ben buraya bilinçli gelmedim de sana noluyo arabana soktuğum dedim. çıkışta görürsün lan sen dedim.
bir ara arkadaş yanımdan ayrıldı. baktım yerine alex gelmiş. ooo istanbul çog güzel tatil rakı kebab filan diyerek yanıma sokuluyor. oğlum dedim sen gay misin. ne işin var lan burda git bari sahaya çık kadroda değil misin sen dedim. garip garip şeyler söyledi portekizce galiba dedim geçtim. benden kurtulsun diye tribüne bağırdım. lan çubuklular alex gelmiş biraz ilgilenin adamla dedim. alex kim amk diye garip garip baktılar. lan tanımıyo musunuz adamı gidin ilgilenin işte dedim. sizin de zihniyetinize sokuyum diyip ayrıldım stattan.
tribün kabusundan kurtuldum da, arkadaşı da bulamıyorum şimdi. etrafta kimseyi tanımıyorum da anasını satiyim. neyse dedim beni fener tribününe yollayan adamı mı arayacam şimdi diye düşünüp kendimi yollara saldım. yolda bir aile gördü sağolsun arabaya aldılar. anne baba ve küçük bir kızla evlerine doğru gitmeye başladık. derdimi anlattım bunlara. dedim kimseyi tanımıyorum. tanıdık arıyorken olmaktan korktuğum yere geldim diye fener tribününü kastettim. hmm güzel sözlermiş dedi babası. feridun abinin sözleri güzeldir tabi dedim. nasıl ya dediler, hepsi onun sıkı takipçisiymiş son albümlerini de dinlemişler hiç öyle şarkısı yokmuş falan. yavaş yavaş anladım durumu. kaç yılındayız diye sordum. böyle soru mu olur amk 2001'deyiz dediler. garip garip baktılar bir de.
içimden kocaman bir hassiktir çektim. arkadaşa etmediğim küfür kalmadı. neyse dedim şimdi bunlara 2012'den geldiğimi filan anlatırım bunlar beni deli diye arabadan atarlar diye sustum. hele bir sabah olsun bakarız çaresine.
sabah beni uyandırmaya kız geldi. buna karşı uygun pozisyon alıcam diye 2 saat yatakta kıvrandım amk. dedim şimdi çavuşu görüp de küçük yaşta travmaya girmesin. biraz muhabbet ettik. önceki akşam görmemiştim ama çok tatlı kızmış lan. 9 yaşındaymış. tamam dedim içimden ben bu kızı kendi zamanıma dönünce bulup ayarlarım. kıza ben burda geçiciyim dedim. buraya nasıl geldim bilmiyorum ama geri dönerken çok pis bir intikam alıcam. o fener tribününe girmek neymiş herkes görecek dedim. nasıl olacak diye sordu ama söylemedim, sen sadece benim dediklerimi yap dedim.
kahvaltıdan sonra kızı dışarı çıkarıp antrenman tesislerine götürdüm. her gün düzenli olarak sabah geldik akşamüstü döndük. kız baya baya futbolcu oldu. bense artık intikamımı almaya hazırdım. aileye teşekkür ettim, akşam beni izleyin dedim. kıza kendisini 2012'ye dönünce tekrar bulma sözü verip ayrıldım.
o akşam fener şampiyonlar ligi'ne kalmak için rangers'la rövanş maçına çıkıyor. kadroda ben de varım amk. hiç çubuklu forma giyeceğim aklıma gelmezdi ama intikam için mecbur kaldım. o maçta fener'in galibiyet gollerini ben attım. ben gol attıkça oyuncular gelip bana sarılmaya çalıştı. siktirin lan dedim kendi başıma sevincem. maç bitti fener şampiyonlar ligi'ne kalmıştı. maç sonu röportajı sahada verdim. beni buralara getiren aileye teşekkür ettim. intikam görevim tamamlandı fener şampiyonlar ligi'nde sıfır çekecek dedim ve tam bir yavşak gibi güldüm.
görev tamamdı da 2012'ye nasıl dönecektim şimdi? amk buraya nasıl geldiğimi hatırlasam geri dönecem ama orası da kopuk hiçbir şey hatırlamıyorum. bilge bir adam görüp de sorayım diye etrafıma bakındım. bir süre sonra cübbeli bir herif gördüm. monk bulacaksın dedi. ne monku lan dedim. basbaya age of empires monku gelecekmiş beni convert edip 2012 yılına yollayacakmış. hay amk bir de monk mu arayacaz şimdi dedim gene yola koyuldum.
derdimiz bitmiyor ki anasını satiyim. kafamda tekrar hesap yaptım. bunların üretildiği binaya saldırırsam monkların biri gelir beni convert eder diye düşündüm. gördüğüm ilk monastery binasına kafa göz daldım. ben monk beklerken düşman sikilmiş bastı lan. kaç lan kaç ölecen amk. götü zor kurtardım da bir binaya sığındım. fenerde oynamak bile daha iyiydi bu nerden çıktı şimdi. yıl olmuş 2001 sikilmiş mi kaldı orduda amk?
birkaç dakika binanın içinde bekleyip tekrar dışarı çıktım. niyetim saldırmak değildi. sikilmişlerden birini yanıma çağırdım. arkadaşım bakar mısın senle bi konuşcaz dedim. geldi yanıma, dedim benim niyetim bulunduğum zamana geri dönmek, monkların beni convert etmesi lazım o yüzden oraya saldırdım, yoksa benim sizle alıp veremediğim ne var dedim. sikilmiş anlayışlı çıktı sağolsun götürdü beni monkların yanına. onlara da aynı şeyi söyledim. tamam dediler ama halkları kıtlık çekiyormuş, giderken gönlünden ne koparsa diye altın istediler. valla altın yok ama 20 lira var gidin yiyecek alın bununla dedim. allah razı olsun deyip beni 2012'ye yolladılar.
mahalleye geri döndüğümde herkes nereye gittiğimi sordu. beşiktaşlı dallama arkadaşım da oradaydı. lan sen nasıl beni fener tribününe götürürsün diye kafa göz daldım buna. diğerleri son anda araya girdi de yatıştırdı beni. o ara gökten sesler gelmeye başladı. popescu geliyor... haydi oğlum.. haydi oğlum.. ve uyandım.
annem geldi kaç saattir uyuyon uyan artık dedi. of dedim daha kızı bulacaktım anne dedim. hangi kızmış o dedi boşver dedim. şu an ağlıyorum ve bunu yazıyorum sözlük. yarım saat daha uyuyup kızı bulaydım bari. of sözlük of...
mahalleden arkadaşlarla akşam her zamanki gibi buluşuyoruz. bir arkadaşım "oğlum gel bak seni çok güzel bir yere götürcem" diyor. iyi diyorum atraksiyon olsun macera olsun diye kabul ediyorum. arabayı alıp yola çıkıyoruz.
uyandığımda fenerbahçe tribünündeyim. noluyo lan diye havaya sıçradım. baktım her yerde çubuklu çubuklu insanlar. bizim arkadaş da yanımda pis pis sırıtıyor. nereye getirdin lan beni diye çıkıştım. şşt sus maçı izle dedi. amk sen beşiktaşlı değil misin hadi ben buraya bilinçli gelmedim de sana noluyo arabana soktuğum dedim. çıkışta görürsün lan sen dedim.
bir ara arkadaş yanımdan ayrıldı. baktım yerine alex gelmiş. ooo istanbul çog güzel tatil rakı kebab filan diyerek yanıma sokuluyor. oğlum dedim sen gay misin. ne işin var lan burda git bari sahaya çık kadroda değil misin sen dedim. garip garip şeyler söyledi portekizce galiba dedim geçtim. benden kurtulsun diye tribüne bağırdım. lan çubuklular alex gelmiş biraz ilgilenin adamla dedim. alex kim amk diye garip garip baktılar. lan tanımıyo musunuz adamı gidin ilgilenin işte dedim. sizin de zihniyetinize sokuyum diyip ayrıldım stattan.
tribün kabusundan kurtuldum da, arkadaşı da bulamıyorum şimdi. etrafta kimseyi tanımıyorum da anasını satiyim. neyse dedim beni fener tribününe yollayan adamı mı arayacam şimdi diye düşünüp kendimi yollara saldım. yolda bir aile gördü sağolsun arabaya aldılar. anne baba ve küçük bir kızla evlerine doğru gitmeye başladık. derdimi anlattım bunlara. dedim kimseyi tanımıyorum. tanıdık arıyorken olmaktan korktuğum yere geldim diye fener tribününü kastettim. hmm güzel sözlermiş dedi babası. feridun abinin sözleri güzeldir tabi dedim. nasıl ya dediler, hepsi onun sıkı takipçisiymiş son albümlerini de dinlemişler hiç öyle şarkısı yokmuş falan. yavaş yavaş anladım durumu. kaç yılındayız diye sordum. böyle soru mu olur amk 2001'deyiz dediler. garip garip baktılar bir de.
içimden kocaman bir hassiktir çektim. arkadaşa etmediğim küfür kalmadı. neyse dedim şimdi bunlara 2012'den geldiğimi filan anlatırım bunlar beni deli diye arabadan atarlar diye sustum. hele bir sabah olsun bakarız çaresine.
sabah beni uyandırmaya kız geldi. buna karşı uygun pozisyon alıcam diye 2 saat yatakta kıvrandım amk. dedim şimdi çavuşu görüp de küçük yaşta travmaya girmesin. biraz muhabbet ettik. önceki akşam görmemiştim ama çok tatlı kızmış lan. 9 yaşındaymış. tamam dedim içimden ben bu kızı kendi zamanıma dönünce bulup ayarlarım. kıza ben burda geçiciyim dedim. buraya nasıl geldim bilmiyorum ama geri dönerken çok pis bir intikam alıcam. o fener tribününe girmek neymiş herkes görecek dedim. nasıl olacak diye sordu ama söylemedim, sen sadece benim dediklerimi yap dedim.
kahvaltıdan sonra kızı dışarı çıkarıp antrenman tesislerine götürdüm. her gün düzenli olarak sabah geldik akşamüstü döndük. kız baya baya futbolcu oldu. bense artık intikamımı almaya hazırdım. aileye teşekkür ettim, akşam beni izleyin dedim. kıza kendisini 2012'ye dönünce tekrar bulma sözü verip ayrıldım.
o akşam fener şampiyonlar ligi'ne kalmak için rangers'la rövanş maçına çıkıyor. kadroda ben de varım amk. hiç çubuklu forma giyeceğim aklıma gelmezdi ama intikam için mecbur kaldım. o maçta fener'in galibiyet gollerini ben attım. ben gol attıkça oyuncular gelip bana sarılmaya çalıştı. siktirin lan dedim kendi başıma sevincem. maç bitti fener şampiyonlar ligi'ne kalmıştı. maç sonu röportajı sahada verdim. beni buralara getiren aileye teşekkür ettim. intikam görevim tamamlandı fener şampiyonlar ligi'nde sıfır çekecek dedim ve tam bir yavşak gibi güldüm.
görev tamamdı da 2012'ye nasıl dönecektim şimdi? amk buraya nasıl geldiğimi hatırlasam geri dönecem ama orası da kopuk hiçbir şey hatırlamıyorum. bilge bir adam görüp de sorayım diye etrafıma bakındım. bir süre sonra cübbeli bir herif gördüm. monk bulacaksın dedi. ne monku lan dedim. basbaya age of empires monku gelecekmiş beni convert edip 2012 yılına yollayacakmış. hay amk bir de monk mu arayacaz şimdi dedim gene yola koyuldum.
derdimiz bitmiyor ki anasını satiyim. kafamda tekrar hesap yaptım. bunların üretildiği binaya saldırırsam monkların biri gelir beni convert eder diye düşündüm. gördüğüm ilk monastery binasına kafa göz daldım. ben monk beklerken düşman sikilmiş bastı lan. kaç lan kaç ölecen amk. götü zor kurtardım da bir binaya sığındım. fenerde oynamak bile daha iyiydi bu nerden çıktı şimdi. yıl olmuş 2001 sikilmiş mi kaldı orduda amk?
birkaç dakika binanın içinde bekleyip tekrar dışarı çıktım. niyetim saldırmak değildi. sikilmişlerden birini yanıma çağırdım. arkadaşım bakar mısın senle bi konuşcaz dedim. geldi yanıma, dedim benim niyetim bulunduğum zamana geri dönmek, monkların beni convert etmesi lazım o yüzden oraya saldırdım, yoksa benim sizle alıp veremediğim ne var dedim. sikilmiş anlayışlı çıktı sağolsun götürdü beni monkların yanına. onlara da aynı şeyi söyledim. tamam dediler ama halkları kıtlık çekiyormuş, giderken gönlünden ne koparsa diye altın istediler. valla altın yok ama 20 lira var gidin yiyecek alın bununla dedim. allah razı olsun deyip beni 2012'ye yolladılar.
mahalleye geri döndüğümde herkes nereye gittiğimi sordu. beşiktaşlı dallama arkadaşım da oradaydı. lan sen nasıl beni fener tribününe götürürsün diye kafa göz daldım buna. diğerleri son anda araya girdi de yatıştırdı beni. o ara gökten sesler gelmeye başladı. popescu geliyor... haydi oğlum.. haydi oğlum.. ve uyandım.
annem geldi kaç saattir uyuyon uyan artık dedi. of dedim daha kızı bulacaktım anne dedim. hangi kızmış o dedi boşver dedim. şu an ağlıyorum ve bunu yazıyorum sözlük. yarım saat daha uyuyup kızı bulaydım bari. of sözlük of...
