Kariyer Sonu483
normal şartlarda transfer dönemi geldiğinde tüm tartışmalardan uzak durmaya özel bir çaba göstermeye çalışırım. nihayetinde önemli olan içindeki değil, forma olduğundan. bu anlamda, dünyanın en büyük topçusu da gelse, şahsen ilk olarak performansına, ne kadar büyük isme sahip bir topçu olduğuna değil, parçalıyı sırtına geçirdiğindeki duruş, hal ve tavrına dikkat etmeye çalışırım. ki bu duruş, hal ve tavır yerindeyse, parçalının büyüsü oynamayacak adamı da oynatır, cengaver yapar. (bkz: felipe melo).
bu ronaldinho kardeşimizin de futbol sanatını icra etme tarzı ve doğal yeteneği kendisini şimdiden tarihin büyük efsaneleri arasına sokmuştur. bunu tartışmaya açanların hali ortadadır. bu bir çap meselesidir. kendisini paris saint-germain'deyken yedek bırakan vahid halilhodzic'in çapını da psg'den sonra yaşadığı kariyer faciasından tespit edebilmek mümkündür.
fakat söz konusu gheorge hagi ise gerisi teferruattan da ötedir. hagi bir futbol entelektüelidir, futbolcudan fazlasıdır, teorisyen ve sanatçıdır. dolayısıyla ronaldinho'nun ustasıdır. böyle bir karşılaştırma yapan da en hafif tabiriyle çarpılır.
şahsen ronaldinho gelsin, şenkardeşler kasabı manda stoperlerin ekmek yediği toto ligde rakip defansın tek hareketle aklını alıversin isterim. fakat bunun nedeni, türkiye futbolu denen ne idüğü belirsiz ahırda, göze hoş gelen, topçuya benzer adam görme isteğidir (bunları elbette ki bu seneki takımı hariç tutarak söylüyorum).
ama bu adam ya da bir başkası commandante gheorge hagi ile karşılaştırılmasın, ne kadar iyi topçu olursa olsun bu yapılmasın. hagi galatasaray için, galatasaray da hagi için bir lütuftu. yıllar içinde hagi demek, galatasaraylı hagi demek haline geldi: (bkz: ben galatasaray topçusu istiyorum).
yazılanlar biraz duygusal gelebilir. fakat gheorge hagi'nin bu topraklarda (bkz: göt oturur, kafa düşünür) demesi bile, ronaldinho ya da benzerleri ile gelecek kupalardan daha değerlidir. çünkü ronaldinho yetenekli bir icracı ise, gheorge hagi bestekarın kendisidir; velhasıl, kıyas kabul etmez.
bu ronaldinho kardeşimizin de futbol sanatını icra etme tarzı ve doğal yeteneği kendisini şimdiden tarihin büyük efsaneleri arasına sokmuştur. bunu tartışmaya açanların hali ortadadır. bu bir çap meselesidir. kendisini paris saint-germain'deyken yedek bırakan vahid halilhodzic'in çapını da psg'den sonra yaşadığı kariyer faciasından tespit edebilmek mümkündür.
fakat söz konusu gheorge hagi ise gerisi teferruattan da ötedir. hagi bir futbol entelektüelidir, futbolcudan fazlasıdır, teorisyen ve sanatçıdır. dolayısıyla ronaldinho'nun ustasıdır. böyle bir karşılaştırma yapan da en hafif tabiriyle çarpılır.
şahsen ronaldinho gelsin, şenkardeşler kasabı manda stoperlerin ekmek yediği toto ligde rakip defansın tek hareketle aklını alıversin isterim. fakat bunun nedeni, türkiye futbolu denen ne idüğü belirsiz ahırda, göze hoş gelen, topçuya benzer adam görme isteğidir (bunları elbette ki bu seneki takımı hariç tutarak söylüyorum).
ama bu adam ya da bir başkası commandante gheorge hagi ile karşılaştırılmasın, ne kadar iyi topçu olursa olsun bu yapılmasın. hagi galatasaray için, galatasaray da hagi için bir lütuftu. yıllar içinde hagi demek, galatasaraylı hagi demek haline geldi: (bkz: ben galatasaray topçusu istiyorum).
yazılanlar biraz duygusal gelebilir. fakat gheorge hagi'nin bu topraklarda (bkz: göt oturur, kafa düşünür) demesi bile, ronaldinho ya da benzerleri ile gelecek kupalardan daha değerlidir. çünkü ronaldinho yetenekli bir icracı ise, gheorge hagi bestekarın kendisidir; velhasıl, kıyas kabul etmez.
