221
mustafa kemal atatürk'ün spor ile ilgili bir kaç sözü ;
1>türk sosyal bünyesinde spor düzenlemekle vazifeli olanlar, türk çocuklarının spor hayatını yüceltmeyi düşünürken sadece gösteriş için herhangi bir yarışmada kazanmak azmiyle spor yaptırmazlar. esas olan bütün yaştaki türkler için beden eğitimi ve terbiyesini sağlamaktır.
2>açık ve kat' i söyleyeyim ki , sporda muvaffak olmak için her türlü muavenetten ziyade, bütün milletçe sporun mahiyeti ve kıymeti anlaşılmış olmak ve ona kalpten muhabbet ve onu vatani vazife telâkki eylemek lâzımdır.
3>spor yalnız beden kabiliyetinin bir üstünlüğü sayılmaz. idrak ve ahlâk da bu işe yardım eder. zekâ ve kavrayışı kısa olan kuvvetliler , zekâ kavrayışı yerinde olan daha az kuvvetlilerle başa çıkamazlar. ben sporcunun zeki çevik aynı zamanda ahlâklısını severim.
günümüzle örneklendirmek gerekir diye düşünüyorum.
alt yapıda en büyük sorunlardan birisinin oyuncuların kazanmak için, şampiyonluk için oynatılması diyoruz.alt yapıda oyunculara yeteri kadar kültür, taktik veremiyoruz ve a takım için fiziksel yeterliliklerini sağlayamıyorlar diyoruz.(bkz: madde 1)
(bkz: madde 2) çok uzak tarihlere gitmeye gerek yok temmuz ayından itibaren türkiye'nin durumuna bakarsanız bu cümle ile ne kadar çeliştiğimizin farkına varırız.
(bkz: madde 3) bu cümle için denilecek bir şey bulamıyorum zaten.ahlak olayına pek girmeden ispanyolları buna örnek olarak gösterebiliriz.zekaları sayesinde basketbol ve futbolda çok güçlü, fizikli oyuncuları olmamaları rağmen katıldıkları tüm turnuvalarda şampiyonluğa oynuyorlar.*
kendi yorumumu fazlasıyla kattığım bir entry oldu zaten dolayısıyla devam edebilirim diye düşünüyorum;
şu 3 cümlede dediği güzel şeyleri yapabilseydik şu an türk sporu şike söylentileri içerisinde mi yüzerdi yoksa uluslararası başarılarıyla mı övünürdü?
1>türk sosyal bünyesinde spor düzenlemekle vazifeli olanlar, türk çocuklarının spor hayatını yüceltmeyi düşünürken sadece gösteriş için herhangi bir yarışmada kazanmak azmiyle spor yaptırmazlar. esas olan bütün yaştaki türkler için beden eğitimi ve terbiyesini sağlamaktır.
2>açık ve kat' i söyleyeyim ki , sporda muvaffak olmak için her türlü muavenetten ziyade, bütün milletçe sporun mahiyeti ve kıymeti anlaşılmış olmak ve ona kalpten muhabbet ve onu vatani vazife telâkki eylemek lâzımdır.
3>spor yalnız beden kabiliyetinin bir üstünlüğü sayılmaz. idrak ve ahlâk da bu işe yardım eder. zekâ ve kavrayışı kısa olan kuvvetliler , zekâ kavrayışı yerinde olan daha az kuvvetlilerle başa çıkamazlar. ben sporcunun zeki çevik aynı zamanda ahlâklısını severim.
günümüzle örneklendirmek gerekir diye düşünüyorum.
alt yapıda en büyük sorunlardan birisinin oyuncuların kazanmak için, şampiyonluk için oynatılması diyoruz.alt yapıda oyunculara yeteri kadar kültür, taktik veremiyoruz ve a takım için fiziksel yeterliliklerini sağlayamıyorlar diyoruz.(bkz: madde 1)
(bkz: madde 2) çok uzak tarihlere gitmeye gerek yok temmuz ayından itibaren türkiye'nin durumuna bakarsanız bu cümle ile ne kadar çeliştiğimizin farkına varırız.
(bkz: madde 3) bu cümle için denilecek bir şey bulamıyorum zaten.ahlak olayına pek girmeden ispanyolları buna örnek olarak gösterebiliriz.zekaları sayesinde basketbol ve futbolda çok güçlü, fizikli oyuncuları olmamaları rağmen katıldıkları tüm turnuvalarda şampiyonluğa oynuyorlar.*
kendi yorumumu fazlasıyla kattığım bir entry oldu zaten dolayısıyla devam edebilirim diye düşünüyorum;
şu 3 cümlede dediği güzel şeyleri yapabilseydik şu an türk sporu şike söylentileri içerisinde mi yüzerdi yoksa uluslararası başarılarıyla mı övünürdü?