4
kanımca grubumuzun en zayıf takımı. 2010 yılında kurdukları euroleague'de çeyrek final yapan takım nihayetinde dağıldı. david logan, qyntel woods, ratko varda, daniel ewing'li kadrodan önce logan ve woods ayrılmıştı. sonra o kadroya eklemeyi olin edirne'nin son anda vazgeçtiği ve yerine seibutis'i tercih ettiği filip videnov'la yaptılar. geçen sezon sonu itibariyle takımdan videnov, ewing ve varda da ayrıldı.
asseco prokom'un kadro itibariyle en çok göze çarpan oyuncusu benetton'dan kiraladıkları donatas motiejunas. bu sene nba draftında houston tarafından 20. sırada seçildi. eurobasket'11 kadrosundan ise son anda çıkartıldı. klasik litvanya'lı uzunlar gibi. hızlı, şutu iyi ama fizik olarak euroleague'de savunma anlamında büyük sıkıntı yaşayacaktır.
takımın amerikalıları ise yıllarca nba'de gezmedik takım bırakmayan devin brown, ligimize de birçok oyuncu gönderen d-league takımı austin toros'dan çıkma nba tecrübesi bulunan alonzo gee, yeni mezun guard leroy nobles. takım bu 4 oyuncu üzerinden şekillenecektir. özellikle alonso gee ve devin brown'a büyük umut bağladıkları kesin. ama kadro olarak euroleague kalitesinde değiller.
buraya kadar olan yazıyı 4 ekim'de depolamış unutmuşum. bu tarihten sonra takıma ciddi bir takviye geldi. geçen yıl beşiktaş'ın son anda transferinden vazgeçtiği oliver lafayette ile anlaştılar. bu transferle birlikte çaylak leroy nobles'in prokom macerası kısa sürmüş oldu* yani leroy için yazdıklarımı aklınızdan çıkartın.
lafayette kariyerini kısa partizan macerasına bağlamış geçen yılı da israil liginde geçirmiş bir oyuncu. yeni fenerbahçe ülker'li curtis jerrels onun partizan biletini kesmişti. zaten son yıllarda yolu bir şekilde türkiye'yle kesişmeyen guard pek nadir bulunur oldu. beşiktaş'a transferi neden yattı diye merak edenler olabilir sağlık kontrolünden geçememişti kalp sorunu nedeniyle. bjk'te onun yerine marcelus kemp'i getirmişti.
- lafayette literatürümüze gerald fitch'le girmiş olan combo guard kavramını yaşatan oyunculardan. atletik, oyun kurucu görevini yerine getirebilen bir oyuncu ama şut istikrarı yok. onu yedekleyen guard ise daha oynatıcı-asistçi yine amerikalı jerel blassingame.
- 2 numarada devin brown üzerinden bireysel hucumlar izleyeceğimizi düşünüyorum. takım olayını pek kavrayabilen bir oyuncu değil. kendi şutunu yaratır kendine oynar.
- lokavt süresince* takımda kalacak olan alonzo gee takımın en önemli silahı olacakmış gibi duruyor. son senesinde nba'de ciddi süreler alabilmiş bir oyuncu fakat hangi takımda oynadığını söylemek istemiyorum. rebound alır, sayı atar tehlikeli bir oyuncu vesselam. (u: ilginç bir anekdot devin brown ve alonzo gee d-league organizasyonunda yılın en iyi çaylağı ödülünü kazanmışlar devin 2003'de, alonzo ise 2010'da bu ödülü almış.)
- pota altında ise motiejunas haricinde iki polonyalı adam hrycaniuk ve adam lapeta var.
grubun en zayıf halkası olduklarını düşünüyorum. özellikle ilk maçımızı onlarla deplasmanda oynamamız bizim son derece formda ve hazır olmamız bu kazanma adına umudumuzu artıyor. el'de deplasmanda maç kazanmanın ne denli önemli olduğunu ve top16 hayalleri için olmazsa olmaz bir gereklilik olduğu düşünülünce bunu yapmanın en kolay olduğu deplasman burası görünüyor.
asseco prokom'un kadro itibariyle en çok göze çarpan oyuncusu benetton'dan kiraladıkları donatas motiejunas. bu sene nba draftında houston tarafından 20. sırada seçildi. eurobasket'11 kadrosundan ise son anda çıkartıldı. klasik litvanya'lı uzunlar gibi. hızlı, şutu iyi ama fizik olarak euroleague'de savunma anlamında büyük sıkıntı yaşayacaktır.
takımın amerikalıları ise yıllarca nba'de gezmedik takım bırakmayan devin brown, ligimize de birçok oyuncu gönderen d-league takımı austin toros'dan çıkma nba tecrübesi bulunan alonzo gee, yeni mezun guard leroy nobles. takım bu 4 oyuncu üzerinden şekillenecektir. özellikle alonso gee ve devin brown'a büyük umut bağladıkları kesin. ama kadro olarak euroleague kalitesinde değiller.
buraya kadar olan yazıyı 4 ekim'de depolamış unutmuşum. bu tarihten sonra takıma ciddi bir takviye geldi. geçen yıl beşiktaş'ın son anda transferinden vazgeçtiği oliver lafayette ile anlaştılar. bu transferle birlikte çaylak leroy nobles'in prokom macerası kısa sürmüş oldu* yani leroy için yazdıklarımı aklınızdan çıkartın.
lafayette kariyerini kısa partizan macerasına bağlamış geçen yılı da israil liginde geçirmiş bir oyuncu. yeni fenerbahçe ülker'li curtis jerrels onun partizan biletini kesmişti. zaten son yıllarda yolu bir şekilde türkiye'yle kesişmeyen guard pek nadir bulunur oldu. beşiktaş'a transferi neden yattı diye merak edenler olabilir sağlık kontrolünden geçememişti kalp sorunu nedeniyle. bjk'te onun yerine marcelus kemp'i getirmişti.
- lafayette literatürümüze gerald fitch'le girmiş olan combo guard kavramını yaşatan oyunculardan. atletik, oyun kurucu görevini yerine getirebilen bir oyuncu ama şut istikrarı yok. onu yedekleyen guard ise daha oynatıcı-asistçi yine amerikalı jerel blassingame.
- 2 numarada devin brown üzerinden bireysel hucumlar izleyeceğimizi düşünüyorum. takım olayını pek kavrayabilen bir oyuncu değil. kendi şutunu yaratır kendine oynar.
- lokavt süresince* takımda kalacak olan alonzo gee takımın en önemli silahı olacakmış gibi duruyor. son senesinde nba'de ciddi süreler alabilmiş bir oyuncu fakat hangi takımda oynadığını söylemek istemiyorum. rebound alır, sayı atar tehlikeli bir oyuncu vesselam. (u: ilginç bir anekdot devin brown ve alonzo gee d-league organizasyonunda yılın en iyi çaylağı ödülünü kazanmışlar devin 2003'de, alonzo ise 2010'da bu ödülü almış.)
- pota altında ise motiejunas haricinde iki polonyalı adam hrycaniuk ve adam lapeta var.
grubun en zayıf halkası olduklarını düşünüyorum. özellikle ilk maçımızı onlarla deplasmanda oynamamız bizim son derece formda ve hazır olmamız bu kazanma adına umudumuzu artıyor. el'de deplasmanda maç kazanmanın ne denli önemli olduğunu ve top16 hayalleri için olmazsa olmaz bir gereklilik olduğu düşünülünce bunu yapmanın en kolay olduğu deplasman burası görünüyor.