3521
artık hepimizin sohbetlerinin baş kahramanı olmuştur. kör ölmüştür badem gözlü olmuştur.
rijkaard örneğinden gidersek görmemiz gereken şeyleri görmediğimizi anlayacağız. izah edeyim. bizim ihtiyacımız olan değişimin ilk ayağı yönetimden ziyade yönetim yapısıdır. karar vermeliyiz. kulübümüzü istikrarlı başarı çerçevesinde mi sezonsal başarı çerçevesinde mi değerlendireceğiz? istikrar istiyorsak yönetim yapısından başlayarak işleyişte yer alan herşeyi elden geçirmemiz gerekiyor. bu büyük fedakarlıklara başarısızlık olasılığını ve toleransı tükenmiş, yıpranmış kocaman bir taraftar kitlesinin olduğunu akılda bulundurarak girişmek lazım. en başından yola koymaya başlayabiliriz her şeyi. rahmetli inönü meşhur johnson mektubuna ithafen demişti. "gerekirse yeni bir dünya kurulur ve türkiye'de orada yerini bulur." gerekirse herşeyi yeniden yapılandırırız ama mesele bunu ne kadar istiyoruz. şu bakış açısı bizlerde ne zaman oluşacak 7 senede 4 şampiyonluk iyidir. ama bunların hepsini aynı isimle kazanmak çok daha iyi olmaz mı? işte bunların gerçekleşmesi için gereken şey oturmuş idari yapıdır. tanıyamıyorum kulübümü, oyuncularımı, taraftarımı... silkelenmek istemiyor gibiyiz sanki. farkındayım sinirler çok yıprandı ama... biz ne günler gördük neden kalkamayalım ayağa? neden en iyiyi yapmak için yırtınmayalım gene?
dün gece inönü'de cim-bom kümeye diye bağıranların kaçı avrupa şampiyonluğu görmüş taraftar? biz neler içtik neler yedik taraftar olarak... bakın hala buralardayız. alt lige düşsek ne olacak? bizim sevdamız renklere değil mi? ac milan düşürüldü zamanında ne oldu? juventus düşürüldü ne oldu? fiorentina düştü ne oldu? ne değişti? dolmuyor mu artemio franchi, san siro?
bizim sağlıklı kafa ile karar almamız lazım ve bir yolda dimdik duracak iradeyi göstermemiz lazım. yapılar değişmedikçe isimler değişecektir her zaman bunu artık öğrendik biz dememiz lazım. yoksa daha çok ağlarız gidenlerin ardından...
aşkımız soğudu 3 sezondur. ama o ateş yeniden yanar. yeni bir gün gelecektir. keser dönecektir sap dönecektir gün gelir hesap dönecektir. yüreğimizin yanına mantığımızı dahil etmeyi bilelim artık sevgili renkdaşlarım.
rijkaard örneğinden gidersek görmemiz gereken şeyleri görmediğimizi anlayacağız. izah edeyim. bizim ihtiyacımız olan değişimin ilk ayağı yönetimden ziyade yönetim yapısıdır. karar vermeliyiz. kulübümüzü istikrarlı başarı çerçevesinde mi sezonsal başarı çerçevesinde mi değerlendireceğiz? istikrar istiyorsak yönetim yapısından başlayarak işleyişte yer alan herşeyi elden geçirmemiz gerekiyor. bu büyük fedakarlıklara başarısızlık olasılığını ve toleransı tükenmiş, yıpranmış kocaman bir taraftar kitlesinin olduğunu akılda bulundurarak girişmek lazım. en başından yola koymaya başlayabiliriz her şeyi. rahmetli inönü meşhur johnson mektubuna ithafen demişti. "gerekirse yeni bir dünya kurulur ve türkiye'de orada yerini bulur." gerekirse herşeyi yeniden yapılandırırız ama mesele bunu ne kadar istiyoruz. şu bakış açısı bizlerde ne zaman oluşacak 7 senede 4 şampiyonluk iyidir. ama bunların hepsini aynı isimle kazanmak çok daha iyi olmaz mı? işte bunların gerçekleşmesi için gereken şey oturmuş idari yapıdır. tanıyamıyorum kulübümü, oyuncularımı, taraftarımı... silkelenmek istemiyor gibiyiz sanki. farkındayım sinirler çok yıprandı ama... biz ne günler gördük neden kalkamayalım ayağa? neden en iyiyi yapmak için yırtınmayalım gene?
dün gece inönü'de cim-bom kümeye diye bağıranların kaçı avrupa şampiyonluğu görmüş taraftar? biz neler içtik neler yedik taraftar olarak... bakın hala buralardayız. alt lige düşsek ne olacak? bizim sevdamız renklere değil mi? ac milan düşürüldü zamanında ne oldu? juventus düşürüldü ne oldu? fiorentina düştü ne oldu? ne değişti? dolmuyor mu artemio franchi, san siro?
bizim sağlıklı kafa ile karar almamız lazım ve bir yolda dimdik duracak iradeyi göstermemiz lazım. yapılar değişmedikçe isimler değişecektir her zaman bunu artık öğrendik biz dememiz lazım. yoksa daha çok ağlarız gidenlerin ardından...
aşkımız soğudu 3 sezondur. ama o ateş yeniden yanar. yeni bir gün gelecektir. keser dönecektir sap dönecektir gün gelir hesap dönecektir. yüreğimizin yanına mantığımızı dahil etmeyi bilelim artık sevgili renkdaşlarım.