1203
birçoğumuz mehmet aurelio'nun çubuklu tosun gibi, sedat ağçay gibi art niyetli değil; rakibe zarar vermeden top almaya çalışan bir ön libero olduğunu biliriz. heh işte o 30 ocak 2011 istanbul bb spor beşiktaş maçında o iyi huylu aurelio bile -belki istemeden bile de olsa- rakibinin* ayağıyla dizi arasındaki yere arkadan basıp oyundan atıldı.
gelelim cana'ya. bu arnavut kardeşimiz aşağı yukarı her maçta bi sarı alıyor. buraya kadar doğru. ama siz, aurelio gibi bi adam bile böyle bir hareketi yaparken cana'da buna rastladınız mı hiç? kaldı ki aurelio, sertlikte cana'nın yanından geçemez. sanırım burada, topa sertliğin önemini bir kez daha vurgulamak gerekiyor. cana sarı kartları genelde topa sert girerken zamanlama hatası yapıp rakibi de yere yığdığından dolayı görüyor.
yok efendim yeteneksiz, yok işte hücuma katkısı yok, aman pasları hatalı. alın bam'la kabir azabı çekin o zaman. ayhan topu servet'ten alıp diğer stopere veya bek oyuncusuna veriyor, ya da etrafı bomboşken diğer tarafa dönmesi saatler sürüyor. paslarının ölçüsü eskisi gibi değil, ayağının ayarı kaçmış. hücuma katkısına bakalım. bu sene golünü hatırlamıyorum. 4-2 yenildiğimiz ankaragücü maçında baros'a asistini hatırlıyorum. istatistik her şey değil diyenler için de, organize attığımız bir golde ayhan'ın payı ne kadar var?
peki ya barış? sanki ronaldo'ymuş gibi topla garip artistliğimsi hareketler yapıyor. o çok meşhur "no look pass"ını yapıyor(u: onu da zaten boş alanda yapıyo, sanki etrafında rakip varmış da onları çok şaşırtmış gibi). saçma sapan paslar atıp topu rakibe teslim ediyor. hücuma katkısı? karabük maçında golü var, onda da eğrisi doğrusuna denk geldi, asisti varsa da hatırlamıyorum.
ve odunların odunu, kütüklerin kütüğü : mustafa sarp. futbolcu tanımının alt eşiği. oyuna alıyosun şimdi bu adamı. yanındaki rakibin yanında koşuyo. basayım belki topu kaparım düşüncesi hiç yerleşmemiş. attığı paslarda da isabet oranı çok düşük. topu bomba diye karakola götürenlerden. cana'da eksik bulunan o çok meşhur hücuma katkı, bunda da yok. bu sene ne golü var, ne asisti*.
bu saydığım adamların bi özelliği dahi takımın işine yaramıyor. şimdi cana'nın hücuma katkısı yok deniyo da, neden bam'ın rakibin hem hücumlarına hem defansına katkısından bahsedilmiyo? cana hiç olmazsa top kesmiyo mu? kaptırsa dahi geri almıyo mu? oynadığı maçlarla oynamadığı maçlar arasındaki takım savunması zaafiyeti de gün gibi aşikar. ayrıca kornerlerden indirdiği top servet'e geliyo ve servet golü kaçırınca bu adamın katkısı olmamış oluyo, oysaki servet atsa bu adamın da hanesine asist olarak geçecek.
yazık, çok yazık. ruh ruh diye bağırınıyoruz, cana'yı beğenmiyoruz. buyrun bam ruhu sizi çok iyi yerlere taşısın. şu kadroda öpüp başımıza koymamız gereken adamı da hala yeriyoruz ya, daha ne diyeyim.
edit : okanovic vujovic uyardı sağolsun, ayhan buca maçında gol atmıştı ben de şimdi hatırladım. ama yine de değişen hiçbir şey yok.
gelelim cana'ya. bu arnavut kardeşimiz aşağı yukarı her maçta bi sarı alıyor. buraya kadar doğru. ama siz, aurelio gibi bi adam bile böyle bir hareketi yaparken cana'da buna rastladınız mı hiç? kaldı ki aurelio, sertlikte cana'nın yanından geçemez. sanırım burada, topa sertliğin önemini bir kez daha vurgulamak gerekiyor. cana sarı kartları genelde topa sert girerken zamanlama hatası yapıp rakibi de yere yığdığından dolayı görüyor.
yok efendim yeteneksiz, yok işte hücuma katkısı yok, aman pasları hatalı. alın bam'la kabir azabı çekin o zaman. ayhan topu servet'ten alıp diğer stopere veya bek oyuncusuna veriyor, ya da etrafı bomboşken diğer tarafa dönmesi saatler sürüyor. paslarının ölçüsü eskisi gibi değil, ayağının ayarı kaçmış. hücuma katkısına bakalım. bu sene golünü hatırlamıyorum. 4-2 yenildiğimiz ankaragücü maçında baros'a asistini hatırlıyorum. istatistik her şey değil diyenler için de, organize attığımız bir golde ayhan'ın payı ne kadar var?
peki ya barış? sanki ronaldo'ymuş gibi topla garip artistliğimsi hareketler yapıyor. o çok meşhur "no look pass"ını yapıyor(u: onu da zaten boş alanda yapıyo, sanki etrafında rakip varmış da onları çok şaşırtmış gibi). saçma sapan paslar atıp topu rakibe teslim ediyor. hücuma katkısı? karabük maçında golü var, onda da eğrisi doğrusuna denk geldi, asisti varsa da hatırlamıyorum.
ve odunların odunu, kütüklerin kütüğü : mustafa sarp. futbolcu tanımının alt eşiği. oyuna alıyosun şimdi bu adamı. yanındaki rakibin yanında koşuyo. basayım belki topu kaparım düşüncesi hiç yerleşmemiş. attığı paslarda da isabet oranı çok düşük. topu bomba diye karakola götürenlerden. cana'da eksik bulunan o çok meşhur hücuma katkı, bunda da yok. bu sene ne golü var, ne asisti*.
bu saydığım adamların bi özelliği dahi takımın işine yaramıyor. şimdi cana'nın hücuma katkısı yok deniyo da, neden bam'ın rakibin hem hücumlarına hem defansına katkısından bahsedilmiyo? cana hiç olmazsa top kesmiyo mu? kaptırsa dahi geri almıyo mu? oynadığı maçlarla oynamadığı maçlar arasındaki takım savunması zaafiyeti de gün gibi aşikar. ayrıca kornerlerden indirdiği top servet'e geliyo ve servet golü kaçırınca bu adamın katkısı olmamış oluyo, oysaki servet atsa bu adamın da hanesine asist olarak geçecek.
yazık, çok yazık. ruh ruh diye bağırınıyoruz, cana'yı beğenmiyoruz. buyrun bam ruhu sizi çok iyi yerlere taşısın. şu kadroda öpüp başımıza koymamız gereken adamı da hala yeriyoruz ya, daha ne diyeyim.
edit : okanovic vujovic uyardı sağolsun, ayhan buca maçında gol atmıştı ben de şimdi hatırladım. ama yine de değişen hiçbir şey yok.