78
sene 2005, aylardan şubat...
iki sene kadar önce* fox tv'de yayınlanan ve sözlüğün sabri sarıoğlu'ndan sonraki en büyük eğlence tribün ateşi o dönem atv'de yayınlanıyor. reha muhtar sunucu ki bir programa alkollü çıktığı gerekçesi ile yayından kaldırılmasına sebep olacak o programın. osman tanburacı ve ömer cavuşoğlu gibi isimler var kadroda. tribünler de sağlam; beşiktaş bölümünün önünde alen markaryan, fenerbahçe tarafında sefa kalya, bizim tarafta alpaslan abi filan oturuyor ilk bölümlerde. hatta forumlara yansıdığı kadarıyla ufak çapta mevzular bile oluyor kameralara yansımayan kısımlarda. fox tv'deki futbol ateşi ile alaksı yok yani, gece yarısı yayına girmesine rağmen izlettiriyor kendini.
bir bölümde konu hakan şükür'e geliyor. ileri geri konuşmalar başlıyor tabi, ileri gerilerin dozu kaçıyor bir vakit sonra; neredeyse galatasaraylılar ile yorumcular arasında sataşmalara kadar gidiyor iş. gecenin ikisinde esmer bir adam evinden kalkıp stüdyoya giriyor. "galatasaray kaptanı hakkında bu şekil ifade ve hakaretlerin kullanıldığı bir ortamda bulunmak bile fuzuli bir iştir" diyerek sarı kırmızılı taraftarları da alarak stüdyodan çıkıyor. gecenin ikisinde telefonum çalıyor, sınıftan bir arkadaş. "helal olsun adama" diyip kapatıyor telefonu...
işte o tepkiyi ve duruşu gösteren adamdı oğuz altay...
aradan geçen yılların onu bu kadar değiştirmiş olabileceğine inanasım gelmiyor bir türlü...
iki sene kadar önce* fox tv'de yayınlanan ve sözlüğün sabri sarıoğlu'ndan sonraki en büyük eğlence tribün ateşi o dönem atv'de yayınlanıyor. reha muhtar sunucu ki bir programa alkollü çıktığı gerekçesi ile yayından kaldırılmasına sebep olacak o programın. osman tanburacı ve ömer cavuşoğlu gibi isimler var kadroda. tribünler de sağlam; beşiktaş bölümünün önünde alen markaryan, fenerbahçe tarafında sefa kalya, bizim tarafta alpaslan abi filan oturuyor ilk bölümlerde. hatta forumlara yansıdığı kadarıyla ufak çapta mevzular bile oluyor kameralara yansımayan kısımlarda. fox tv'deki futbol ateşi ile alaksı yok yani, gece yarısı yayına girmesine rağmen izlettiriyor kendini.
bir bölümde konu hakan şükür'e geliyor. ileri geri konuşmalar başlıyor tabi, ileri gerilerin dozu kaçıyor bir vakit sonra; neredeyse galatasaraylılar ile yorumcular arasında sataşmalara kadar gidiyor iş. gecenin ikisinde esmer bir adam evinden kalkıp stüdyoya giriyor. "galatasaray kaptanı hakkında bu şekil ifade ve hakaretlerin kullanıldığı bir ortamda bulunmak bile fuzuli bir iştir" diyerek sarı kırmızılı taraftarları da alarak stüdyodan çıkıyor. gecenin ikisinde telefonum çalıyor, sınıftan bir arkadaş. "helal olsun adama" diyip kapatıyor telefonu...
işte o tepkiyi ve duruşu gösteren adamdı oğuz altay...
aradan geçen yılların onu bu kadar değiştirmiş olabileceğine inanasım gelmiyor bir türlü...