711
aklı varsa, kendini işine verirse başarılı olması mümkün olan kapasitesi yüksek bir oyuncudur. ama tekrarlamak lazım, aklı varsa.
zira milli takım havuzumuzda volkan şen dışında ciddi bir rakibi şu anda bile yok. büyük turnuvalarda milli formayla boy gösterip ingiltere'ye geri dönmek kazım gibi bir oyuncu için gayet yerinde bir kariyer planı olarak gözüküyor.
bir de ben çok sıkıldım her oyuncu için benzer argümanların kullanılmasından, ondan yazıyorum uzun bir aradan sonra. kariyer planı gereği galatasaray'ı basamak olarak kullanmak isteyen oyuncular da var olabilir, bu bir günah, bir ayıp, bir leke değildir. hatta arttırıyorum, mümkünse böyle oyuncular olsun. en azından gitmek istedikleri takımların simsarlarının gözüne girmek için adam gibi idman verirler, kadroya seçilip adam gibi top oynarlar. "ben daha ileriye gidemem" mentalitesinin bir sebebi de galatasaray formasından ötürü o'nu giyen adamın kültleştirilmesidir. yavrucuğum kutsal olan formadır, oyuncu değil. bunu bildiğini iddia ediyorsun hatta "formaları çıkarın, çıplak oynayın" diye tezahürat yapıyorsun ama bizdeki adam mesela "roma'ya gitmek istiyorum" dese, "bizi satanı biz de satarız" diye, "roma bizden büyük değil" diye yerin dibine sokacaksın. sokmayacak mısın? yapmadığın şey mi?
sanki her sene büyük liglere parti parti oyuncu satan, 3 senede bir kadrosu devr-i daim eden, porto gibi, lyon gibi takımların taraftarı yok. olanlar da, "biz salağız, bizim topçuların bizi bırakıp başka takımlarına gitmelerini namus meselesi yapmıyoruz" diye hayıflanıyorlar. onların arması, karması, yarması yok. şeref, namus, sevgi, aşk kavramları yok, bir tek biz seviyoruz armamızı. geri kalan bütün futbol alemi arma godoşu anasını satayım.
evet abicim, lamı cimi yok. kadromuzda, galatasaray'da geçireceği süreyi profesyonel kariyerindeki önemli bir zıplama tahtası olarak gören futbolcular da olmalı. ve hepimiz bunu sindirmeliyiz. yoksa "işini ciddi yapsın" temennileri goygoyculuktan öteye geçemez. kazım'ın şahsında bu konuyu deştiğim için mutluyum. kazım acaba galatasaray'da geçireceği süreyi nasıl planlıyor, tabii ki bilmiyorum. burada bahsettiğim şekilde davranacağını iddia ediyor da değilim. ama böyle bir düşüncesi varsa , bırakalım yapsın.
zira milli takım havuzumuzda volkan şen dışında ciddi bir rakibi şu anda bile yok. büyük turnuvalarda milli formayla boy gösterip ingiltere'ye geri dönmek kazım gibi bir oyuncu için gayet yerinde bir kariyer planı olarak gözüküyor.
bir de ben çok sıkıldım her oyuncu için benzer argümanların kullanılmasından, ondan yazıyorum uzun bir aradan sonra. kariyer planı gereği galatasaray'ı basamak olarak kullanmak isteyen oyuncular da var olabilir, bu bir günah, bir ayıp, bir leke değildir. hatta arttırıyorum, mümkünse böyle oyuncular olsun. en azından gitmek istedikleri takımların simsarlarının gözüne girmek için adam gibi idman verirler, kadroya seçilip adam gibi top oynarlar. "ben daha ileriye gidemem" mentalitesinin bir sebebi de galatasaray formasından ötürü o'nu giyen adamın kültleştirilmesidir. yavrucuğum kutsal olan formadır, oyuncu değil. bunu bildiğini iddia ediyorsun hatta "formaları çıkarın, çıplak oynayın" diye tezahürat yapıyorsun ama bizdeki adam mesela "roma'ya gitmek istiyorum" dese, "bizi satanı biz de satarız" diye, "roma bizden büyük değil" diye yerin dibine sokacaksın. sokmayacak mısın? yapmadığın şey mi?
sanki her sene büyük liglere parti parti oyuncu satan, 3 senede bir kadrosu devr-i daim eden, porto gibi, lyon gibi takımların taraftarı yok. olanlar da, "biz salağız, bizim topçuların bizi bırakıp başka takımlarına gitmelerini namus meselesi yapmıyoruz" diye hayıflanıyorlar. onların arması, karması, yarması yok. şeref, namus, sevgi, aşk kavramları yok, bir tek biz seviyoruz armamızı. geri kalan bütün futbol alemi arma godoşu anasını satayım.
evet abicim, lamı cimi yok. kadromuzda, galatasaray'da geçireceği süreyi profesyonel kariyerindeki önemli bir zıplama tahtası olarak gören futbolcular da olmalı. ve hepimiz bunu sindirmeliyiz. yoksa "işini ciddi yapsın" temennileri goygoyculuktan öteye geçemez. kazım'ın şahsında bu konuyu deştiğim için mutluyum. kazım acaba galatasaray'da geçireceği süreyi nasıl planlıyor, tabii ki bilmiyorum. burada bahsettiğim şekilde davranacağını iddia ediyor da değilim. ama böyle bir düşüncesi varsa , bırakalım yapsın.