117
nereden başlasak acaba? servet'in nihayet kadro dışı kaldığına mı sevinelim, gökhan zan'ın sakatlanmadan bir maç çıkardığına mı üzülelim? evet nihayet, bana göre iş işten geçtikten sonra da olsa takımın içini oyan aykut, servet, sarp üçlüsünden kurtulduk. bizim oraların meşhur ata sözünü bir daha yad edelim.'' kadı sikildiken sona kapıyı kapattılar'' geçmiş olsun.
sezon başında milyonlarca galatasaray'lıya anket yapsalar, içlerinden biri acaba ligin 7.haftasında ufuk, gökhan zan, serkan kurtuluş, ayhan akman, barış,aydın oynayacak, daha düne kadar banko oynayan aykut, servet, sarp oynamayacak diye bir tahminde bulunabilir miydi? bu kadar mı kötü bir sezon planlaması yapılırdı? transferin son günü apar topar getirtilen misimoviç, ve insua'dan takım elendiği halde ne beklediniz? ne işimize yarayacaklar, karabükspor'u yenemeyen takımın ilk 11 varlar ise?
başımızdaki simon, dünkü maçtan sonra kusmuş. sahayı patates tarlası, hakemi bahçıvan yapmış. dün simonlaşacağına, bir kaç maç önce aynı yerde beşiktaş oynarken azıcık mertlik gösterseydin. bu sahada ben takımı maça çıkarmam deseydin. evet ne yazık, karabük'te kahvelerden toplanmış sandalyeleri taç çizgisinin kenarına dizmişler insanları oynanan oyun lig maçı diye yutturmuşlar. karşı tarafta inşaat panoları, zemin iğrenç, hakem iğrenç biz iğrenç, hoca iğrenç başkan iğrenç. istanbul'un göbeğinde polat tower'i görenler var değilmi? o ne muhteşem binalar yabancının değil, patronu ne başarılı bir iş adamı. işte iş adamlıkları bu kadar, pkk kampında kız kardeşini, liderlere yaranmak için, haksız yere ölüme mahkum eden mahkeme komutanı simon'un adaleti kadar. kendilerine oldu mu en ufak bir hata yapmazlar, iş milyonlarca galatasaraylıyı ilgilendiriyorsa da önemli değil, yalan dolan.
koskoca(lafın gelişi artık benim için) reykart, kazma servet'i ben artık oynatmayacağım o yüzden kadro dışı bıraktım diyemiyor da, milli takımda rahat rahat oynasın diye dinlendirdim diyor. babası ölmüş bu hafta eleştiri dışı da, biz bu kadar da keriz değiliz be reykart. dün o pis zeminde en iyi mücadele edecek adam gördüğümüz kadarıyla cana'ydı, sence öyle değilse bir daha sakın oynatma o zaman.
ben dün servet'in olmadığını öğrendiğimde, bir heyecanla hezimet olur diye fetva vermiştim. doktora demişiz sanki, aman doktor bizi koleradan kurtar vebaya bulaştır. servet'i oynatma da gökhan'ı oynat demişiz. yere düşse sakatlanacak, bir kafaya çıksa burnu çatlayacak adamı. galatasaray kötü oynuyormuş, ben kabul etmiyorum. bu futbolcular kötü, oynayacakları en büyük futbol bu kadar. iyi futbolu kötü futbolcularla oynayamazsın. bunun tek bir istisnasını gördü bu taraftar, o da lucescu zamanında. ölülerle çeyrek final'in kapısından dönüp ülkede şampiyon olduğu zamanda.
eskiler bilir, bizim zamanımızda amatör maçlar oynanırdı. biz de sabahtan akşama kadar maç seyrederdik. hiç bir takımı, futbolcuyu tanımazdık. sahaya çıkarlarken, duruşlarına, fiziklerine, formalarına bakarak tahmin yapardık, şu takım yener diye. o günlerden kalma biri gibi sandalyeden maçı seyretsem, tahminde bulunsam açık ara karabük kazanır derdim. dünkü maçın tarafları hangi sporu yaparsa yapsın, hangi oyunu oynarsa oynasın galatasaray'ı yenerdi. basket oynasalar daha uzunlar, voleybol oynasalar servis atacak oyuncumuz yok.güreşe tutuşsalar bir tozo, bizim 5 kişiyi birden yere yıkar. bir kavga çıksa emenike tek başına, serkan,neil, insua, pino'yu döver. yani futbol dışında hiç bir sporda baş edilemez bir durum. futbola gelince de bizim hanım evladı forvet deumi karşısında ayakta duracak mecal bulamadı. bir emenike'yi 3 kişi engelleyemedi.
çocuk oyunları oynasak yine onlar yenecek bizi. misket oynasak daha nişancılar, yakar top oynasak her tarafımızı yakar bunlar, ha bir oyun var ki mutlak galibizdir. saklambaç oyununda üstümüze yok. misimovic, pino, aydın öyle bir saklanıyor ki cinlerin isyan edesi geliyor. madem saklambaç oynayacağız bu oyunu dünya'da en iyi oynayan mustafa sarp'ı niye oyun harici bırakıyoruz? adam 90 dakika, televizyona, hakeme, taraftar görünmeden maçı tamamlama yeteneğine sahip.
gökhan zan kazmasına ne demeli? en büyük piyangolardan biri vurmuş, oynamadığın halde kendini galatasaray'da bulmuş, daha büyük piyangoyla hiç hesapta yokken ilk 11 çıkmışsın. ulan adi herif senin yerinde ben olacam, o emenike'yi ısırırım , yerim, bir bacağımı sahada bırakırım da yine iyi oynarım lan. önündeki maça bakma sakın kepaze herif. baktırmayız evellalah.
takımda tek oynayan kaleci. yanlış anlaşılmasın kelime manasında ufuk oynadı en iyi, belki en çok o koştu, en çok o terledi, ben yenilmem diye bağırdı. tekmeye uçtu, saha kötü olmasa penaltıyı da kurtarıyordu. bu sene de bekar gezdik belki ama artık bizim de bir kalecimiz oldu sayılır.
arda turan'ı bitirme safında olanlar anladı en azından. eğer takımda arda yoksa topu gol bölgelerine bile getiremezsin bu kadro yapısıyla. reykart'ın suçu yok diye kendimizi avutuyorduk, ama suçlu sorumlu aramak beyhude.
başımızda bu simon'lar varken biz haliç'te farkına varmadan çok bok kokusu koklarız daha. lanet olsun
sezon başında milyonlarca galatasaray'lıya anket yapsalar, içlerinden biri acaba ligin 7.haftasında ufuk, gökhan zan, serkan kurtuluş, ayhan akman, barış,aydın oynayacak, daha düne kadar banko oynayan aykut, servet, sarp oynamayacak diye bir tahminde bulunabilir miydi? bu kadar mı kötü bir sezon planlaması yapılırdı? transferin son günü apar topar getirtilen misimoviç, ve insua'dan takım elendiği halde ne beklediniz? ne işimize yarayacaklar, karabükspor'u yenemeyen takımın ilk 11 varlar ise?
başımızdaki simon, dünkü maçtan sonra kusmuş. sahayı patates tarlası, hakemi bahçıvan yapmış. dün simonlaşacağına, bir kaç maç önce aynı yerde beşiktaş oynarken azıcık mertlik gösterseydin. bu sahada ben takımı maça çıkarmam deseydin. evet ne yazık, karabük'te kahvelerden toplanmış sandalyeleri taç çizgisinin kenarına dizmişler insanları oynanan oyun lig maçı diye yutturmuşlar. karşı tarafta inşaat panoları, zemin iğrenç, hakem iğrenç biz iğrenç, hoca iğrenç başkan iğrenç. istanbul'un göbeğinde polat tower'i görenler var değilmi? o ne muhteşem binalar yabancının değil, patronu ne başarılı bir iş adamı. işte iş adamlıkları bu kadar, pkk kampında kız kardeşini, liderlere yaranmak için, haksız yere ölüme mahkum eden mahkeme komutanı simon'un adaleti kadar. kendilerine oldu mu en ufak bir hata yapmazlar, iş milyonlarca galatasaraylıyı ilgilendiriyorsa da önemli değil, yalan dolan.
koskoca(lafın gelişi artık benim için) reykart, kazma servet'i ben artık oynatmayacağım o yüzden kadro dışı bıraktım diyemiyor da, milli takımda rahat rahat oynasın diye dinlendirdim diyor. babası ölmüş bu hafta eleştiri dışı da, biz bu kadar da keriz değiliz be reykart. dün o pis zeminde en iyi mücadele edecek adam gördüğümüz kadarıyla cana'ydı, sence öyle değilse bir daha sakın oynatma o zaman.
ben dün servet'in olmadığını öğrendiğimde, bir heyecanla hezimet olur diye fetva vermiştim. doktora demişiz sanki, aman doktor bizi koleradan kurtar vebaya bulaştır. servet'i oynatma da gökhan'ı oynat demişiz. yere düşse sakatlanacak, bir kafaya çıksa burnu çatlayacak adamı. galatasaray kötü oynuyormuş, ben kabul etmiyorum. bu futbolcular kötü, oynayacakları en büyük futbol bu kadar. iyi futbolu kötü futbolcularla oynayamazsın. bunun tek bir istisnasını gördü bu taraftar, o da lucescu zamanında. ölülerle çeyrek final'in kapısından dönüp ülkede şampiyon olduğu zamanda.
eskiler bilir, bizim zamanımızda amatör maçlar oynanırdı. biz de sabahtan akşama kadar maç seyrederdik. hiç bir takımı, futbolcuyu tanımazdık. sahaya çıkarlarken, duruşlarına, fiziklerine, formalarına bakarak tahmin yapardık, şu takım yener diye. o günlerden kalma biri gibi sandalyeden maçı seyretsem, tahminde bulunsam açık ara karabük kazanır derdim. dünkü maçın tarafları hangi sporu yaparsa yapsın, hangi oyunu oynarsa oynasın galatasaray'ı yenerdi. basket oynasalar daha uzunlar, voleybol oynasalar servis atacak oyuncumuz yok.güreşe tutuşsalar bir tozo, bizim 5 kişiyi birden yere yıkar. bir kavga çıksa emenike tek başına, serkan,neil, insua, pino'yu döver. yani futbol dışında hiç bir sporda baş edilemez bir durum. futbola gelince de bizim hanım evladı forvet deumi karşısında ayakta duracak mecal bulamadı. bir emenike'yi 3 kişi engelleyemedi.
çocuk oyunları oynasak yine onlar yenecek bizi. misket oynasak daha nişancılar, yakar top oynasak her tarafımızı yakar bunlar, ha bir oyun var ki mutlak galibizdir. saklambaç oyununda üstümüze yok. misimovic, pino, aydın öyle bir saklanıyor ki cinlerin isyan edesi geliyor. madem saklambaç oynayacağız bu oyunu dünya'da en iyi oynayan mustafa sarp'ı niye oyun harici bırakıyoruz? adam 90 dakika, televizyona, hakeme, taraftar görünmeden maçı tamamlama yeteneğine sahip.
gökhan zan kazmasına ne demeli? en büyük piyangolardan biri vurmuş, oynamadığın halde kendini galatasaray'da bulmuş, daha büyük piyangoyla hiç hesapta yokken ilk 11 çıkmışsın. ulan adi herif senin yerinde ben olacam, o emenike'yi ısırırım , yerim, bir bacağımı sahada bırakırım da yine iyi oynarım lan. önündeki maça bakma sakın kepaze herif. baktırmayız evellalah.
takımda tek oynayan kaleci. yanlış anlaşılmasın kelime manasında ufuk oynadı en iyi, belki en çok o koştu, en çok o terledi, ben yenilmem diye bağırdı. tekmeye uçtu, saha kötü olmasa penaltıyı da kurtarıyordu. bu sene de bekar gezdik belki ama artık bizim de bir kalecimiz oldu sayılır.
arda turan'ı bitirme safında olanlar anladı en azından. eğer takımda arda yoksa topu gol bölgelerine bile getiremezsin bu kadro yapısıyla. reykart'ın suçu yok diye kendimizi avutuyorduk, ama suçlu sorumlu aramak beyhude.
başımızda bu simon'lar varken biz haliç'te farkına varmadan çok bok kokusu koklarız daha. lanet olsun