5599
yangını da eleştiriyi de sonuna kadar hak eden, galatasaray futbol takımına ihanet etmeyi seven yönetim.
mali doğrularını yanlışlarını bir tarafa bırakıyorum, bu adamlar üç senedir galatasaray'ın yazılı olmayan anayasasına ihanet içindeler. avrupa'yı ikinci plana atarak ne amaçlıyorlar, neden ısrarla her sene hocayı avrupa'ya eksik kadroyla yolluyorlar bilmiyorum ama benim için kredileri iki sezon önceki sparta prag faciasıyla bitti.
(bkz: #3861615)
içinde bulunduğumuz transfer döneminde leroy sane ve viktor osimhen'in bonservisiyle takıma katılmaları yönetimin topa tutulmasını geciktirdi; fakat engellemeyecek.
bakın, bir veya iki bölge için transfer sezonu sonunda oluşabilecek fırsatları beklemeyi anlayabilirim. ama takımın eksiklerinin tamamı için aynı bahaneyi sunmak taraftarı aptal yerine koymaktır.
diyelim ki kaleci transferinde acele etmeyelim, mutlaka güzel fırsatlar çıkacaktır, zaten elimizde günay var diye düşünüldü ve beklendi.
peki yılların iltihaplı yarası sağ bekte neyi bekledik? hoca wilfried singo'yu herkesten çok istiyor, o yüzden bu transferi bitirmeye çalışıyoruz ise konu bir yere kadar anlarım; ama tecrübelerim beni yanıltmıyorsa singo'nun alternatifi yok. b planı menajer kucağına düşmek.
hadi diyelim bu iki pozisyon için fırsat kovalamak istediniz; olmuşken takıma seviye atlatacak oyuncuları kovalayım istediniz. peki neden birkaç tane potansiyelli yerli katmadınız takıma? bak önce kerem gitti şimdi barış mızmızlanıyor; yerli rotasyonunda neden sirkülasyon sağlamıya çalışmıyorsunuz? her sene bir veya iki tane genç yerli oyuncuyu kadroya katmak zorundasınız. nerde? yok?
stoper, orta saha, forvet/forvet arkası pozisyonlarındaki nicelik eksikliğini neden gidermediniz? rolland sallai gibi nispeten düşük maliyetli, belli bir standardın üzerinde oyuncu pazar. her transfer yıldız olmak zorunda değil. biraz da sakatlık/ceza durumunda aciz düşmeyecek şekilde planlansa ya şu takım. lemina-tor-sara'dan biri gitse oyun planı değişiyor. afrika kupası döneminde tek santrforun icardi kalıyor. barış giderse sane-yunus-zaniolo-sallai(?)-yusuf rotasyonuna kalıyorsun iki kanat ve bir muhtemel 10 numara için. neden buralara kadro derinliğini sağlayacak ve asset'e dönüşebilecek potansiyelli isimler bakılmadı, hiç girişim yapılmadı?
bakın bu tablo rezilliktir. ihanettir. uefa kadro kayıt deadline'ına bir hafta var. bu süre içinde bir as kaleci, bir as sağ bek, bir stoper, bir orta saha getirmek zo-run-da-sı-nız!
bir kreatif kanat/orta saha ve bir de genç santrfor ile mümkün olduğunca genç yerli oyuncuyu da avrupa listesine yetiştiremeseniz bile yerel transfer deadline gününe kadar getirseniz iyi olur.
geçen sezonki yaz transfer döneminin sonunda osimhen'e rağmen şunu yazmıştım: (bkz: #4024181)
bugün baktığımda yine aynı senaryoyu görüyorum. ahlar vahlar içinde hatırlayacağımız bir avrupa sezonu daha kapıda. lütfen artık ihaneti bırakın.
mali doğrularını yanlışlarını bir tarafa bırakıyorum, bu adamlar üç senedir galatasaray'ın yazılı olmayan anayasasına ihanet içindeler. avrupa'yı ikinci plana atarak ne amaçlıyorlar, neden ısrarla her sene hocayı avrupa'ya eksik kadroyla yolluyorlar bilmiyorum ama benim için kredileri iki sezon önceki sparta prag faciasıyla bitti.
(bkz: #3861615)
içinde bulunduğumuz transfer döneminde leroy sane ve viktor osimhen'in bonservisiyle takıma katılmaları yönetimin topa tutulmasını geciktirdi; fakat engellemeyecek.
bakın, bir veya iki bölge için transfer sezonu sonunda oluşabilecek fırsatları beklemeyi anlayabilirim. ama takımın eksiklerinin tamamı için aynı bahaneyi sunmak taraftarı aptal yerine koymaktır.
diyelim ki kaleci transferinde acele etmeyelim, mutlaka güzel fırsatlar çıkacaktır, zaten elimizde günay var diye düşünüldü ve beklendi.
peki yılların iltihaplı yarası sağ bekte neyi bekledik? hoca wilfried singo'yu herkesten çok istiyor, o yüzden bu transferi bitirmeye çalışıyoruz ise konu bir yere kadar anlarım; ama tecrübelerim beni yanıltmıyorsa singo'nun alternatifi yok. b planı menajer kucağına düşmek.
hadi diyelim bu iki pozisyon için fırsat kovalamak istediniz; olmuşken takıma seviye atlatacak oyuncuları kovalayım istediniz. peki neden birkaç tane potansiyelli yerli katmadınız takıma? bak önce kerem gitti şimdi barış mızmızlanıyor; yerli rotasyonunda neden sirkülasyon sağlamıya çalışmıyorsunuz? her sene bir veya iki tane genç yerli oyuncuyu kadroya katmak zorundasınız. nerde? yok?
stoper, orta saha, forvet/forvet arkası pozisyonlarındaki nicelik eksikliğini neden gidermediniz? rolland sallai gibi nispeten düşük maliyetli, belli bir standardın üzerinde oyuncu pazar. her transfer yıldız olmak zorunda değil. biraz da sakatlık/ceza durumunda aciz düşmeyecek şekilde planlansa ya şu takım. lemina-tor-sara'dan biri gitse oyun planı değişiyor. afrika kupası döneminde tek santrforun icardi kalıyor. barış giderse sane-yunus-zaniolo-sallai(?)-yusuf rotasyonuna kalıyorsun iki kanat ve bir muhtemel 10 numara için. neden buralara kadro derinliğini sağlayacak ve asset'e dönüşebilecek potansiyelli isimler bakılmadı, hiç girişim yapılmadı?
bakın bu tablo rezilliktir. ihanettir. uefa kadro kayıt deadline'ına bir hafta var. bu süre içinde bir as kaleci, bir as sağ bek, bir stoper, bir orta saha getirmek zo-run-da-sı-nız!
bir kreatif kanat/orta saha ve bir de genç santrfor ile mümkün olduğunca genç yerli oyuncuyu da avrupa listesine yetiştiremeseniz bile yerel transfer deadline gününe kadar getirseniz iyi olur.
geçen sezonki yaz transfer döneminin sonunda osimhen'e rağmen şunu yazmıştım: (bkz: #4024181)
bugün baktığımda yine aynı senaryoyu görüyorum. ahlar vahlar içinde hatırlayacağımız bir avrupa sezonu daha kapıda. lütfen artık ihaneti bırakın.
