13
kendisini fenerbahçeli zannediyordum. ümit davala ile yapılan programda karşısındakinin üstünlüğünü çekemeyen, saçma sapan kibirlere boğulan, vücut dili ve tavrı hiçbir şey bilmeyen biri için fazlaca itici olan birisi gibi davranmış.
ümit hoca galatasaray-trabzon maçında auta çıkan golün en bariz ve fahiş hata olduğunu söylüyor, diğer hatalar bakan göze göre alternatif savunma getirir tarzında konuşuyor. bu hoş arkadaş başlıyor yamuk duran vücuduyla saldırmaya; ne mesela başka ne hata oldu diyor? verilmeyen trabzon penaltısı, bize verilen penaltı, sarı kartlar diye uzatıyor...
ümit hocam sabırlı ya da dialog kurarken sinire hakim olamayıp hafiza yoklaması yapamıyor. söylesene hocam mesela ozan tufan denen tombiğin daha 30. dakikada kırmızı görmesi gerektiğini, mertens'e yapılan faulün her evrende penaltı olması gerektiğini ancak sırf galatasaray düşmanlığından gözü dönmüş bir bireyseniz bunun penaltı kabul edilmeyeceğini, muslera'nın boşa çıkıp banza'nın kafa tasını çatlatmadığını, sadece omuza hafiften dokunduğunu, auttan gol atarken seslerinin çıkmadığını söylesene.
o maçta lehimize olan tek hata abdülkerim'in banza'yı indirirken sarı kart görmemesiydi. algıcı yapının çocukları mertens topla oyuncu arasına girdi, bu nedenle penaltı yok diyecek kadar gözü dönmüş düşman bir kitle. barış'ın sivas maçında ayağı kırılmış olsa bile faul olmadığını söylemeyecek kadar düşman bir topluluk.
bu tiplerle neden yayın yaparsın, hadi yaptın neden ağzının ortasına olanı biteni düzgün söylemezsin.
ümit hoca galatasaray-trabzon maçında auta çıkan golün en bariz ve fahiş hata olduğunu söylüyor, diğer hatalar bakan göze göre alternatif savunma getirir tarzında konuşuyor. bu hoş arkadaş başlıyor yamuk duran vücuduyla saldırmaya; ne mesela başka ne hata oldu diyor? verilmeyen trabzon penaltısı, bize verilen penaltı, sarı kartlar diye uzatıyor...
ümit hocam sabırlı ya da dialog kurarken sinire hakim olamayıp hafiza yoklaması yapamıyor. söylesene hocam mesela ozan tufan denen tombiğin daha 30. dakikada kırmızı görmesi gerektiğini, mertens'e yapılan faulün her evrende penaltı olması gerektiğini ancak sırf galatasaray düşmanlığından gözü dönmüş bir bireyseniz bunun penaltı kabul edilmeyeceğini, muslera'nın boşa çıkıp banza'nın kafa tasını çatlatmadığını, sadece omuza hafiften dokunduğunu, auttan gol atarken seslerinin çıkmadığını söylesene.
o maçta lehimize olan tek hata abdülkerim'in banza'yı indirirken sarı kart görmemesiydi. algıcı yapının çocukları mertens topla oyuncu arasına girdi, bu nedenle penaltı yok diyecek kadar gözü dönmüş düşman bir kitle. barış'ın sivas maçında ayağı kırılmış olsa bile faul olmadığını söylemeyecek kadar düşman bir topluluk.
bu tiplerle neden yayın yaparsın, hadi yaptın neden ağzının ortasına olanı biteni düzgün söylemezsin.