696
saat 15:00'da başlamasından mütevellit bir çok kişinin iş yerindeyken oynanmış olan maçtır. twitter'ın şu günlerdeki gibi çer çöpü barındırmadığı ya da daha az barındırdığı zamanlarda oradan anlık takip etmeye çalışıyordum ben de skoru. müteahhit bir firma olarak "aldığın taktirde lord olacağın" söylenen bir otomotiv firmasında yardır yardır çalışıyorduk. işimizin de son günü olmasından sebep ekip arkadaşlarımı teşvik etmeye kafayı da tamamen maça vermemeye gayret ediyordum. zannediyordum ki fabrikanın geneli de çalışıyor. sneijder'in golü ile beraber fabrikada inanılmaz bir uğultu kopmuştu hiç unutmuyorum. resmen koca fabrika içinde işe odaklı kalmaya çalışan bir ben ve ekibimmiş.
yağmur yağmasından dolayı ertesi güne sarkan wimbledon maçları gibi 2 güne serpiştirilen ve bu sayede de yıllarca çocuklarımıza, torunlarımıza anlatacağımız bir maç olma özelliğini taşıyor bu maç. öyle epik bir senaryoya sahip ki, şu sözlükteki herkes eline birer kalem alsa bundan daha iyi bir senaryo yazamazdı muhtemelen. tarihimizdeki nice muhteşem zaferlerin arasına "selamünaleykum beyler, ben geldim" diyerek sükseli bir giriş yapmıştır.
yağmur yağmasından dolayı ertesi güne sarkan wimbledon maçları gibi 2 güne serpiştirilen ve bu sayede de yıllarca çocuklarımıza, torunlarımıza anlatacağımız bir maç olma özelliğini taşıyor bu maç. öyle epik bir senaryoya sahip ki, şu sözlükteki herkes eline birer kalem alsa bundan daha iyi bir senaryo yazamazdı muhtemelen. tarihimizdeki nice muhteşem zaferlerin arasına "selamünaleykum beyler, ben geldim" diyerek sükseli bir giriş yapmıştır.