• 767
    kavram kargaşasının tam gaz devam ettiği transfer dönemi.

    batshuayi alındı ilk. okan hoca hemen bu transferin ne kadar doğru olduğunun altını çizdi, yönetime teşekkür etti. elias jelert alındı sonra. okan hoca "uzun zamandır takip ettiğimiz bir oyuncuydu, bize çok fayda sağlayacak" dedi. dün de maçtan önce "benim çok beğendiğim bir oyuncu" dedi. gabriel sara transfer edildi, transfer edildiği gün beşiktaş maçından önce hoca "çok önemli bir orta saha ile görüşme halindeyiz. transferini bugün bitirebiliriz" dedi. oyuncuyu bolca övdü. başka da transfer yapmadık zaten. batshuayi, jelert, sara. bütün bu demeçlere rağmen, bir kesim ısrarla iddia ediyor ki jelert ve sara yüksek maliyetleri eşliğinde okan buruk'un izni, bilgisi, onayı olmadan cenk ergün tarafından galatasaray'a "çakıldı". okan hoca bu transferleri istediğini defalarca belirtmesine rağmen, uğruna savaşlar çıkartılan tez bu. şimdi bu tezin doğru olduğunu varsayalım. bu tez doğru ise, galatasaray futbol takımının teknik direktörü o veya bu nedenle yalan söylemiş oluyor. düşündüğünün, olanın bitenin dışında konuşmuş oluyor. bu çok kötü ve çirkin bir durum, amaç her ne olursa olsun. şimdi bir de iddia edilen tezin yanlış olduğunu ve bu transferlerin hocanın bilgisi, izni, onayı ile yapıldığını düşünelim. ki ben buna inanıyorum. o zaman bu sezon oynamış olduğu rezalet futbol ile yönetimin ne ilgisi var? hatipoğlu, ergün ve özbek gerçekten de bizzat okan hocanın dediği gibi istenilen sayıda transferi istenilen oyuncular çerçevesinde yaptılar ise, bu oynanan oyun ne? bunu bize yetkili birileri anlatabilir mi?

    okan buruk'u biraz dışarıda bırakarak ibrahim hatipoğlu'na gelelim. dün akşama kadar "şu transfer dönemi bir bitse de rahatlasak" şeklinde konuşan hocamız benzeri ibrahim bey de 48 saat önce transfer sezonunun kapattığımızı açıklamıştı. dün akşam ise o açıklamanın usulen olduğunu ve iki transferi bitirme aşamasında olduğunu ifade etti. ne değişti peki 24 saat içerisinde? nasıl bir aydınlanma yaşadı yönetim de iki transfere daha ihtiyacımız olduğu fikri hasıl oldu? dün akşam zaten transfer konusunda ilk çark eden okan hocaydı, "iki transfer daha yapılacak" cümlesi ilk onun ağzından çıkmıştı. peki bu iki transferin mantığını, sistematiğini kim oluşturacak? okan buruk bugüne kadar yapılan üç transfer için açık açık "mimarı benim" dediği halde insanların oyun ve kadro ekseninde silahlarını çevirdiği kimseler yönetim oluyor. bunu yaparak inandıkları ve güvendikleri teknik direktörlerine "yalan söylüyor" dediklerinin sanırım farkında değiller. haydi işin bu dürüstlük/yalancılık kısmını geçtik; yapılacak olan iki transfer bir gönül rahatlığı sağlayacak mı yoksa daha önce yapılan üç transfer gibi "hoca istemedi, yönetim aldı" tezi mi savunulacak?

    bunlar zor ancak bir yandan da galatasaray açısından cevaplanması gerekli sorular. üç artı iki. veya üç artı bir. galatasaray'ın bu sezon yapmış olduğu ve yapacağı transferler kimin futbol aklı doğrultusunda gerçekleştirildi? okan buruk "benim" diyor. senin ise hocam, bu oyun niye? senin ise hocam, biz neden takım ekseninde yönetimi suçluyoruz? senin değil ise hocam, kimin? senin değil ise ya da, sen niye o koltukta oturuyorsun? bostan korkuluğu musun? hangi amaç ve hizmet ile senin tasarrufunda olmayan hususları sahipleniyorsun? bu işin doğrusu ne? umarım transfer dönemi bitmeden bu işin tek gerçeğini öğrenme şansımız olur.
App Store'dan indirin Google Play'den alın