201
valla yeri geliyor premier lig takımları uefa avrupa kupasını, konferans kupasını salıp kendi liglerine odaklanıyor.
gerekiyorsa mantık çerçevesinde değerlendirip olursa olur, olmazsa yapacak bir şey yok diyeceksin.
şayet dün kazanmış olsak trabzonsporla iki adet maç daha fikstüre dahil olacak. önümüzde bir de fenerbahçe ile oynayacağımız süper kupa maçı var.
sezon genelinde transferlerinden net katkı alabildiğin sınırlı sayıda oyuncun var, en iyi oyuncun sacha boey'i sattın, sağ bek diye aldığın adam sakat geldi, yerine zaten ameliyat olması gereken kaan ayhan'ı zorlayarak oynatıyorsun.
ortasahanda torreira, kerem demirbay ve berkan kutlu harici oyuncuların neredeyse ortada yok, verim alamıyorsun. kerem demirbay yerine oliveira var, salonda kendi kendine sakatlandı, sakatlıktan da casper olarak geri döndü. ndombele zaten yalnızca futbola değil, hayata küsmüş.
forvette elinde var olan icardi ve vinicius. icardi sakatlığının etkisinden hala tam olarak çıkamamış, devre arası bakambu yollayıp bakambu'dan daha düşük profilde bir forvet almışsın.
zaha, ziyech, tete gibi kanat oyuncuların ortada yoklar, isimleri var sadece. kanatlarda kerem aktürkoglu ve barış alper dışında alternatifin de yine yok. son senesi yaşlı abi adam 30 dakika verim alırız dediğimiz mertens'i 70 80 dakika kullanıyoruz mecburiyetten.
bu alternatifsizlik içerisinde hem türkiye kupası alayım, hem süper kupayı alayım üzerine bir de şampiyon olayım demek takdir edersiniz ki pek mantık ile uyuşmuyor.
ligin sonuna kalmış 11 maç, şampiyon olup, şampiyonlar ligi biletini koyacaksın cebe, gelecek sezonu planlayacaksın. önce para kazandıracak yeri garantiye almak lazım.
zaten maçta derrick köhn'ün üst direkte patlayan topu gol olsa şuan sıkıntı da yoktu. okan hoca'ya da helal olsun ya kazanmasını bilen bir ekip yarattı derlerdi. bazen risk alırsın, tutmaz. olmazsa da ah vah tüh diyip zaman kaybetmenin de anlamı yok. zaten elzem de değildi. ama şampiyonluk elzem. zaruri.
gerekiyorsa mantık çerçevesinde değerlendirip olursa olur, olmazsa yapacak bir şey yok diyeceksin.
şayet dün kazanmış olsak trabzonsporla iki adet maç daha fikstüre dahil olacak. önümüzde bir de fenerbahçe ile oynayacağımız süper kupa maçı var.
sezon genelinde transferlerinden net katkı alabildiğin sınırlı sayıda oyuncun var, en iyi oyuncun sacha boey'i sattın, sağ bek diye aldığın adam sakat geldi, yerine zaten ameliyat olması gereken kaan ayhan'ı zorlayarak oynatıyorsun.
ortasahanda torreira, kerem demirbay ve berkan kutlu harici oyuncuların neredeyse ortada yok, verim alamıyorsun. kerem demirbay yerine oliveira var, salonda kendi kendine sakatlandı, sakatlıktan da casper olarak geri döndü. ndombele zaten yalnızca futbola değil, hayata küsmüş.
forvette elinde var olan icardi ve vinicius. icardi sakatlığının etkisinden hala tam olarak çıkamamış, devre arası bakambu yollayıp bakambu'dan daha düşük profilde bir forvet almışsın.
zaha, ziyech, tete gibi kanat oyuncuların ortada yoklar, isimleri var sadece. kanatlarda kerem aktürkoglu ve barış alper dışında alternatifin de yine yok. son senesi yaşlı abi adam 30 dakika verim alırız dediğimiz mertens'i 70 80 dakika kullanıyoruz mecburiyetten.
bu alternatifsizlik içerisinde hem türkiye kupası alayım, hem süper kupayı alayım üzerine bir de şampiyon olayım demek takdir edersiniz ki pek mantık ile uyuşmuyor.
ligin sonuna kalmış 11 maç, şampiyon olup, şampiyonlar ligi biletini koyacaksın cebe, gelecek sezonu planlayacaksın. önce para kazandıracak yeri garantiye almak lazım.
zaten maçta derrick köhn'ün üst direkte patlayan topu gol olsa şuan sıkıntı da yoktu. okan hoca'ya da helal olsun ya kazanmasını bilen bir ekip yarattı derlerdi. bazen risk alırsın, tutmaz. olmazsa da ah vah tüh diyip zaman kaybetmenin de anlamı yok. zaten elzem de değildi. ama şampiyonluk elzem. zaruri.