3225
ilk sezon kurulmasına emek verdiği takım 3 yıl aradan sonra şampiyonluk aldı. üstelik bir önceki sezon 13. olmuş bir takımdık.
ikinci sezonunda, şampiyon kadronun neredeyse tamamını korudu. nelsson'un yerine daha iyisi geldi. geçen sezondan, değişime ihtiyaç duymayan kısımlarda harika iş çıkardı ve güçsüzleşmemizi engelledi erden timur.
sorun, takımın değişime muhtaç alanlarında oldu. sol bekte son 3 sezonda 48 gol katkısı yapmış angelino'nun kötü transfer olduğunu şimdi söylemek kolay. ama tutmadı yalan yok. orta saha ve kanat kısmında yaptığımız yatırım ölçüsünde güçlenemediğimiz de gerçek.
erden timur transferde eleştiriyi elbet hak ediyor ama "büyük patladı, batırdı" diyenler, batırma görmemişler.
15 maçtan 40 puan almış bir takımımız var. keşke her yönetim böyle batırsa takımı. şl'de de gruptan çıkamadık. ama işte sonuca göre konuşuyor herkes. galatasaray gruptan çıkabilecek kalibrede futbol oynadı. bu kadar basit. orta sahaya x, sol beke y gelse bayern münih'i yenebilir miydik? kopenhag'tan 4 puan cepte miydi? manchester'dan 4 değil de 6 mı alırdık? bunlara rahatlıkla evet diyenin çok dolu konuştuğunu düşünmüyorum.
belki de tete olmasa kopenhag'tan puan alamayacaktık, zaha-davinson gelmese manchester'ı deplasmanda yenemeyecektik. orta sahaya amrabat'ı alamadık ama amrabat'ı alan takımdan 4 puan aldık. yani "transferler farklı olsa bu grupta 10 puan almıştık" tezi ne kadar doğru bilmiyorum. 12-13'teki kadroyu bugün herkes övüyor ama onlar da kopenhag'ı orada yenemedi. belki juve maçında kar yağmasa berabere kalacak ve çıkamayacaktık. 98'de çok ufak anlarla çıkamadık. 99'da da ufak anlarla uefa'ya kaldık ve kupayı aldık. bu ufak anlarda her sonuç olabilir. önemli olan işi son ana getirebilecek oyuna ve kaliteye erişmek. biz o oyuna da o takıma da eriştik. ve daha iyisini yapmak elimizde. özellikle de erden timur'un elinde.
elimizde ligde iyi giden sonuçlar, avrupa'da da ümit veren oyun varken; erden timur'u baltalamak yerine hem yeri gelince eleştirmek hem de sonuna kadar destek vermek bizim için en mantıklısı bana göre. erden timur ocak ayında, yazın yaptığı hataları düzeltirse; bazılarımız da her sene şl gruplarından rahat çıkıyormuş gibi "takımı mahvettin hocam bırak bu işi" kafasından çıkarsa ahir ömrümüzün içinde bir tane daha galatasaray dominasyonu izlememiz işten bile değil.
ikinci sezonunda, şampiyon kadronun neredeyse tamamını korudu. nelsson'un yerine daha iyisi geldi. geçen sezondan, değişime ihtiyaç duymayan kısımlarda harika iş çıkardı ve güçsüzleşmemizi engelledi erden timur.
sorun, takımın değişime muhtaç alanlarında oldu. sol bekte son 3 sezonda 48 gol katkısı yapmış angelino'nun kötü transfer olduğunu şimdi söylemek kolay. ama tutmadı yalan yok. orta saha ve kanat kısmında yaptığımız yatırım ölçüsünde güçlenemediğimiz de gerçek.
erden timur transferde eleştiriyi elbet hak ediyor ama "büyük patladı, batırdı" diyenler, batırma görmemişler.
15 maçtan 40 puan almış bir takımımız var. keşke her yönetim böyle batırsa takımı. şl'de de gruptan çıkamadık. ama işte sonuca göre konuşuyor herkes. galatasaray gruptan çıkabilecek kalibrede futbol oynadı. bu kadar basit. orta sahaya x, sol beke y gelse bayern münih'i yenebilir miydik? kopenhag'tan 4 puan cepte miydi? manchester'dan 4 değil de 6 mı alırdık? bunlara rahatlıkla evet diyenin çok dolu konuştuğunu düşünmüyorum.
belki de tete olmasa kopenhag'tan puan alamayacaktık, zaha-davinson gelmese manchester'ı deplasmanda yenemeyecektik. orta sahaya amrabat'ı alamadık ama amrabat'ı alan takımdan 4 puan aldık. yani "transferler farklı olsa bu grupta 10 puan almıştık" tezi ne kadar doğru bilmiyorum. 12-13'teki kadroyu bugün herkes övüyor ama onlar da kopenhag'ı orada yenemedi. belki juve maçında kar yağmasa berabere kalacak ve çıkamayacaktık. 98'de çok ufak anlarla çıkamadık. 99'da da ufak anlarla uefa'ya kaldık ve kupayı aldık. bu ufak anlarda her sonuç olabilir. önemli olan işi son ana getirebilecek oyuna ve kaliteye erişmek. biz o oyuna da o takıma da eriştik. ve daha iyisini yapmak elimizde. özellikle de erden timur'un elinde.
elimizde ligde iyi giden sonuçlar, avrupa'da da ümit veren oyun varken; erden timur'u baltalamak yerine hem yeri gelince eleştirmek hem de sonuna kadar destek vermek bizim için en mantıklısı bana göre. erden timur ocak ayında, yazın yaptığı hataları düzeltirse; bazılarımız da her sene şl gruplarından rahat çıkıyormuş gibi "takımı mahvettin hocam bırak bu işi" kafasından çıkarsa ahir ömrümüzün içinde bir tane daha galatasaray dominasyonu izlememiz işten bile değil.
