609
galatasaraylı emre olarak tanıdık onu.. öyle bildik öyle sevdik. agresifti küçük yaşlarda da.. ama arkasında durduk. araba aldı dediler şımardı dediler , arkasında durduk, kaza yaptı dediler, ''katil emre'' dediler, arkasındaydık.. o zamanki arda mızdı o bizim.. (karakter olayına hiç girmeyin ardayla kıyaslanmaz sadece, taraftarın ona olan sevgisi bakımından) hagi nin elinde yetişiyor, suat abisiyle yan yana top koşturuyordu.. taaa ki inter e transfer olana kadar.. çok kızdık başlarda, şampiyonluk gitti onlar yüzünden dedik, yetiştiği klübe 5 kuruş kazandırmadı dedik.. ama ona olan sevgimizden vazgeçmedik.. bir kaç yıl geçti.. bir baktık ki emre sahalarda futbolcu tekmelemeye başladı.. yakıştıramadık, konduramadık.. hep karşı savunma yaptık. sonra yine bir gün baktık ingilterenin newcastle takımına transfer olmuş.. belki orda toparlanır dedik olmadı.. maça çıktı basın tribününe el kol hareketi yaptı.. kınadık.. ama kızamadık.. sonra bir gün bir baktık emre klübe haber yollamış, ''fenerbahçe teklif verdi, ilgilenmiyorsanız gideceğim'' diye.. ilgilenmedik.. emre gitmez dedik.. hala onda vefa aradık.. yapmaz, o kadarını yapamaz dedik.. 3 gün sonra ortalık yıkıldı.. emre fenerbahçe de diye.. nitekim onlar amaçlarına ulaşmışlardı. galatasarayın yetiştirdiği, hagi nin kramponlarını eliyle giydirdiği küçük (!) emre yi almışlardı, galatasaraya nispet yaparcasına.. mutlular da.. 8 yıl önce tribünlerde ''katil emre'' diye yerdikleri, küfrettikleri, beğenmedikleri, çamur attıkları emreyi almışlardı.. (tükürdüklerini yalamışlardı). galatasaraya çok büyük bir kazık attıklarını düşünüyorlardı ki hala düşünüyorlar. ama bizim tribünlerimiz onca yaptıklarına rağmen transfer olsa onu hala takıma kabul eder miydi? işte orası meçhul !
not: dikkatli okursanız , bana hak vericeğinizi düşünerek yazdım bunu.
not: dikkatli okursanız , bana hak vericeğinizi düşünerek yazdım bunu.