1
2022-23 sezonunda galatasaray'ın topa sahipken oynamaya çalıştığı diziliş.
kim nasıl bu dizilişi başımıza illet etti merak ediyorum.
bu dizilişte 2 tane stoper, 1 tane merkez orta saha(defansif orta saha bile değil merkez oyuncusu), 4 tane 10 numara, 2 tane kanat forvet gibi oynayan bek ve ilerde tek santafor var.
bir takım 2 stoperini ancak bu kadar zor durumda bırakır.
öyle bir diziliş ki, oyuncular arası mesafeyi makul seviyede ayarlamak da mümkün değil. oyun kurma işini 2 stoper ve kaleci yapıyor, 1 kişi de orta sahadan gelirse ne âlâ. sayısal olarak bu kadar az olunca ve alan da geniş olunca mecburen oyuncular arasındaki mesafe açılmış oluyor.
90 metrenin tüm yükü 2 tane beke kalıyor ki o bekler kaybedilen toplardan sonra dönemiyor zaten.
takımdaki 10 numaralar herhalde defansif misyonları olduğunu da unutuyor.
orta sahamız yürüyerek geçilecek kıvama geldi iyice. çünkü ikili mücadeleye girmeye tenezzül eden kimse de kalmadı, kanatlar orta sahada takılıyor.
azerbaycan takımı bile galatasaray'a ilk yarıdan 5 tane atabiliecek duruma getirdi hazırlık maçını.
son 3 resmi maçının 2'sini kaybeden bir galatasaray var.
yeniden dizilişe dönecek olursak; hücumlar maalesef doğaçlamasaray şeklinde seyrediyor.
galatasaray stoperi abdülkerim bile 4 oyuncunun arasına çalıma girmeye yelteniyor, zanilo 3 oyuncuyu çalımlamaya çalışmadan basit oynamıyor, kazımcan sürekli 2 oyuncunun üzerine sürüyor. boey pozisyonu tahlil edip en kötü seçeneğe topu kullanıyor.
bir yanda kerem kanadı salmış 10 numarada oynuyor, diğer yanda zaniolo kanadı salmış 10 numarada oynuyor. iyi de arkadaşlar zaten bozuk para gibi topu harcıyorsunuz, bekler kanat forvet gibi takılıyor. hızlı beyinsiz rakip oyunculardan yenilen kontra atakları sizlerin de zoruna gitmiyor mu?
garibim rashica oynadığı maçlarda neredeyse bek gibi defansif katkı veriyordu, çünkü sistemdeki zafiyeti başka şekilde kapatmak mümkün değil. nelsson müthiş akıllı bir oyuncu olduğu için o da skoru tutuyordu bir şekilde.
allah aşkına dünya üzerinde böyle oynayan başka hangi takım var, kim nerede icat etmiş. futbol taktikleri tarihi kitabından 1920'lerden mi aldınız bu şablonu.
okan hocam gözünü seveyim yanındaki alman yardımcıların fikriyse eğer bu şablon, derhal görevden alım onları.
her maç sonrası ben her entrymde bahsediyorum olmaz olmayacak mantıksal büyük hatalar büyük zaaflar var diye.
icardi'si olan takım, figueredo'su olan takıma eleniyor. orta sahası 37 yaşında biglia, 36 yaşında mahmut olan takım orta sahası torreira, sergio, mertens olan takımı eliyor, sağ beki ömer bayram'dan hallice olan takım boey ile oynayanı eliyor. avrupa'da orban'dan 5 dakika 3-4 gol yiyen takım, kupada galatasaray'ı eliyor.
teknik heyet durumun ciddiyetini anlamalı artık.
geriden oyun kurmaya mıy mıy diyen sözlük yazarları memnun mudur şuanki kurulamayan oyundan.
galatasaray sanırım sadece rakibin aut atışındaki baskıya çalışıyor, oyun içi 2. bölge baskısı çok zayıf. kaptırılan toplar sonrası şok presler başarısız, çünkü hücumda yanlış diziliş var ve oyuncular birinine uzak.
bu kadar risk almaya gerek var mı? tek planı geride kompakt bekleyip hızlı oyunculara uzun top atmak olan takımlara boyun eğmek yakışıyor mu galatasaray'a.
söylemeyeyim diyorum ama u-17 takımının yaptığı organizasyonlar a takımdan daha güçlü olur mu?
ister kabul edin ister etmeyin oyun bazında hatalar var ve bu hatalar galatasaray'ı müzesine gelebilecek yeni bir kupadan etti. yarı finalde kolay rakip ankaragücü vardı, önümüzdeki haftayı bay geçiyorduk, sıkışık fikstür de yok.
eğer beceremeyecekseniz kadroyu bu kadar şişirmenin alemi neydi?
avrupada galatasaray bu oyunu oynayamaz, çünkü korkarsınız ilk yarıda 5'lik olmaktan. avrupa'da böyle oynayan olursa şakasız ilk yarıdan 5'lik yapacak bir düzine takım var.
o zaman türkiye kupasını da türkiye ligini de ciddiye almak zorundasınız.
artık ligde şampiyonluk yolundayız, rulet oynayacak durumda değiliz. dengeli oyun şampiyon yapar, bunun bilincinde olmak lazım.
kim nasıl bu dizilişi başımıza illet etti merak ediyorum.
bu dizilişte 2 tane stoper, 1 tane merkez orta saha(defansif orta saha bile değil merkez oyuncusu), 4 tane 10 numara, 2 tane kanat forvet gibi oynayan bek ve ilerde tek santafor var.
bir takım 2 stoperini ancak bu kadar zor durumda bırakır.
öyle bir diziliş ki, oyuncular arası mesafeyi makul seviyede ayarlamak da mümkün değil. oyun kurma işini 2 stoper ve kaleci yapıyor, 1 kişi de orta sahadan gelirse ne âlâ. sayısal olarak bu kadar az olunca ve alan da geniş olunca mecburen oyuncular arasındaki mesafe açılmış oluyor.
90 metrenin tüm yükü 2 tane beke kalıyor ki o bekler kaybedilen toplardan sonra dönemiyor zaten.
takımdaki 10 numaralar herhalde defansif misyonları olduğunu da unutuyor.
orta sahamız yürüyerek geçilecek kıvama geldi iyice. çünkü ikili mücadeleye girmeye tenezzül eden kimse de kalmadı, kanatlar orta sahada takılıyor.
azerbaycan takımı bile galatasaray'a ilk yarıdan 5 tane atabiliecek duruma getirdi hazırlık maçını.
son 3 resmi maçının 2'sini kaybeden bir galatasaray var.
yeniden dizilişe dönecek olursak; hücumlar maalesef doğaçlamasaray şeklinde seyrediyor.
galatasaray stoperi abdülkerim bile 4 oyuncunun arasına çalıma girmeye yelteniyor, zanilo 3 oyuncuyu çalımlamaya çalışmadan basit oynamıyor, kazımcan sürekli 2 oyuncunun üzerine sürüyor. boey pozisyonu tahlil edip en kötü seçeneğe topu kullanıyor.
bir yanda kerem kanadı salmış 10 numarada oynuyor, diğer yanda zaniolo kanadı salmış 10 numarada oynuyor. iyi de arkadaşlar zaten bozuk para gibi topu harcıyorsunuz, bekler kanat forvet gibi takılıyor. hızlı beyinsiz rakip oyunculardan yenilen kontra atakları sizlerin de zoruna gitmiyor mu?
garibim rashica oynadığı maçlarda neredeyse bek gibi defansif katkı veriyordu, çünkü sistemdeki zafiyeti başka şekilde kapatmak mümkün değil. nelsson müthiş akıllı bir oyuncu olduğu için o da skoru tutuyordu bir şekilde.
allah aşkına dünya üzerinde böyle oynayan başka hangi takım var, kim nerede icat etmiş. futbol taktikleri tarihi kitabından 1920'lerden mi aldınız bu şablonu.
okan hocam gözünü seveyim yanındaki alman yardımcıların fikriyse eğer bu şablon, derhal görevden alım onları.
her maç sonrası ben her entrymde bahsediyorum olmaz olmayacak mantıksal büyük hatalar büyük zaaflar var diye.
icardi'si olan takım, figueredo'su olan takıma eleniyor. orta sahası 37 yaşında biglia, 36 yaşında mahmut olan takım orta sahası torreira, sergio, mertens olan takımı eliyor, sağ beki ömer bayram'dan hallice olan takım boey ile oynayanı eliyor. avrupa'da orban'dan 5 dakika 3-4 gol yiyen takım, kupada galatasaray'ı eliyor.
teknik heyet durumun ciddiyetini anlamalı artık.
geriden oyun kurmaya mıy mıy diyen sözlük yazarları memnun mudur şuanki kurulamayan oyundan.
galatasaray sanırım sadece rakibin aut atışındaki baskıya çalışıyor, oyun içi 2. bölge baskısı çok zayıf. kaptırılan toplar sonrası şok presler başarısız, çünkü hücumda yanlış diziliş var ve oyuncular birinine uzak.
bu kadar risk almaya gerek var mı? tek planı geride kompakt bekleyip hızlı oyunculara uzun top atmak olan takımlara boyun eğmek yakışıyor mu galatasaray'a.
söylemeyeyim diyorum ama u-17 takımının yaptığı organizasyonlar a takımdan daha güçlü olur mu?
ister kabul edin ister etmeyin oyun bazında hatalar var ve bu hatalar galatasaray'ı müzesine gelebilecek yeni bir kupadan etti. yarı finalde kolay rakip ankaragücü vardı, önümüzdeki haftayı bay geçiyorduk, sıkışık fikstür de yok.
eğer beceremeyecekseniz kadroyu bu kadar şişirmenin alemi neydi?
avrupada galatasaray bu oyunu oynayamaz, çünkü korkarsınız ilk yarıda 5'lik olmaktan. avrupa'da böyle oynayan olursa şakasız ilk yarıdan 5'lik yapacak bir düzine takım var.
o zaman türkiye kupasını da türkiye ligini de ciddiye almak zorundasınız.
artık ligde şampiyonluk yolundayız, rulet oynayacak durumda değiliz. dengeli oyun şampiyon yapar, bunun bilincinde olmak lazım.