26
son zamanlarda ekonominin kötüye gitmesiyle taraftarın daha çok kafa yormaya başladığı bir konu olmaya başladı futbolcu satışları. futbolcu satışı, doğası gereği bir alışveriştir. yani satışı gerçekleştiren kulübün karşısında bir de futbolcuyu satın alan kulüp vardır. peki futbolcunun değerini kim belirler?
ben ekonomi uzmanı değilim; futbol ekonomisinden ise ahkam kesecek asla değilim. ancak sözlükte son zamanlarda gördüğüm bir yanlışlığa parmak basmak istiyorum: neden fenerbahçe futbolcuları olduğundan daha değerli gösterilirken galatasaray futbolcuları ederin altında gösteriliyor?
şimdi dediğim gibi teknik bir analiz yapacak bilgi birikimim veya yöntemlerim yok. ancak kabaca, bunun neden böyle olduğunu kendimce neden doğal karşıladığımı anlatmaya çalışacağım. ankara günlerimi yad ederek başlamak istiyorum.
(bkz: ankaralı sözlük yazarları)
big belly adında bir hamburger zinciri vardı, halen duruyor mu bilmiyorum. hayatımda yediğim en güzel hamburgerleri bu zincirin şubelerinden yemiştim. halen daha özlemle anmama rağmen ankara'da yaşadığım son bir yılımda bu zincirden bir kere bile yemek yemedim çünkü bir standartları yoktu. bir gün yediğim en güzel hamburgeri getirirlerken önüme, ertesi gün yanık, tatsız tutsuz bir şey geliyordu. bir gün mükemmel bir soğan turşusu gelirken bir gün gelmiyordu. ben de daha pahalı ve bir tık daha az güzel olan ama bir standardı olan diğer zincirlerden yemeye başlamıştım. bu arada ankara'da yediğim yemekleri başka hiçbir yerde yiyemiyorum gerçekten cennet gibi bir yerdi *
bunu neden anlattım? 2010 senesinden itibaren galatasaray'dan avrupa'ya gitmiş futbolculara bir bakalım.
(bkz: mehmet topal)
(bkz: arda turan)
(bkz: lorik cana)
(bkz: nordin amrabat)
(bkz: alex telles)
(bkz: armindo tue na bangna bruma)
(bkz: felipe melo)
(bkz: papa alioune ndiaye)
(bkz: lionel carole)
(bkz: semih kaya)
(bkz: luis pedro cavanda)
(bkz: ozan muhammed kabak)
(bkz: fernando francisco reges)
(bkz: marcao teixeira)
bu listeye baktığımızda, bizden gittikten sonra, galatasaray seviyesinin üstüne çıkabilmiş kaç oyuncu var?
fernando, arda turan ve alex telles, ki telles'in de o eşiği atlaması yıllar sürdü. geç açılmasıyla belki geçecek ancak ilk sıçrama denemesinde büyük hayal kırıklığı yaşatan ozan'ı henüz saymıyorum.
aralarında en pahalı olan ndiaye'yı 6 ay sonra geri kiraladık.
aynı dönemde fenerbahçe'nin satışlarına bakalım.
(bkz: diego lugano)
(bkz: andre santos)
(bkz: luis nani)
(bkz: simon kjaer)
(bkz: eljif elmas)
(bkz: vedat muriqi)
(bkz: michael frey)
(bkz: kim min-jae)
ozan ve allahyar'ı acun aldığı için onları saymıyorum ancak o ikisinin de ismini geçirmiş olalım.
bu listeye baktığımızda daha düşük bir sayıyla karşı karşıyayız ancak andre santos arsenal'e gittiğinde şampiyonlar ligi seviyesinde süreler almış ve nispeten iyi performans göstermişti. lugano yaşının da etkisiyle kalıcı olamasa da psg de oynadığı sürede iyi maçlar çıkarmıştı. keza nani valencia lazio ve sporting formasıyla gayet iyi performanslar gösterdi. kjaer sevilla'da çok parlayamasa da milan formasıyla tekrar üst seviyeye çıkabilmişti. kim bu yıl avrupa'nın en formda takımlarından birisi olan napoli'nin en değerli parçalarından birisi haline gelirken, eljif de aynı takımın rotasyonda sık sık faydalandığı genç yetenek kontenjanında. muriqi büyük bir hayal kırıklığı, frey'in adını dahi anmaya gerek yok, menajer bağlantılarıyla az biraz para kazanılmış bir oyuncu.
şimdi bu listeye baktığımızda, en lezzetli hamburgerin* galatasaray tarafından çıktığını görebiliriz ancak belli bir standardı tutturan tarafın fenerbahçe olduğunu kabul etmek zorundayız.
şahsen avrupa'da adından en çok söz ettireceğini düşündüğüm marcao dahi sevilla ile sakatlık vs. de olsa çuvallamış durumda. nelsson'a 25 milyon euroyu kimse vermezse asla şaşırmam. verirse de bunun galatasaray garantisiyle değil, milli takım referansı ve avrupa pasaportu sayesinde olduğunu düşünürüm. ama aynı nelsson porto'da bizdeki performansını gösterse 50 milyon euroya barcelona'nın transfer etmesine de şaşırmazdım. maalesef oyuncu satışında referanslarımız çok kötü, öncelikle bu imajı toparlamamız gerekiyor. boey, nelsson ve toreira bunun için iyi adaylar. yerlilerden de barış ve kerem bence bu eşiği atlayabilecek potansiyellerimiz. yunus yetenek olarak orada olsa da, bana o eşiği atlayacak güveni henüz vermiyor.
toparlayacak olursak futbolcu satışından para kazanmak istiyorsak, önce alıcıların bizden aldıkları futbolculardan memnun kalması gerekiyor, bu da özel bir çaba ve zaman gerektiriyor.
ben ekonomi uzmanı değilim; futbol ekonomisinden ise ahkam kesecek asla değilim. ancak sözlükte son zamanlarda gördüğüm bir yanlışlığa parmak basmak istiyorum: neden fenerbahçe futbolcuları olduğundan daha değerli gösterilirken galatasaray futbolcuları ederin altında gösteriliyor?
şimdi dediğim gibi teknik bir analiz yapacak bilgi birikimim veya yöntemlerim yok. ancak kabaca, bunun neden böyle olduğunu kendimce neden doğal karşıladığımı anlatmaya çalışacağım. ankara günlerimi yad ederek başlamak istiyorum.
(bkz: ankaralı sözlük yazarları)
big belly adında bir hamburger zinciri vardı, halen duruyor mu bilmiyorum. hayatımda yediğim en güzel hamburgerleri bu zincirin şubelerinden yemiştim. halen daha özlemle anmama rağmen ankara'da yaşadığım son bir yılımda bu zincirden bir kere bile yemek yemedim çünkü bir standartları yoktu. bir gün yediğim en güzel hamburgeri getirirlerken önüme, ertesi gün yanık, tatsız tutsuz bir şey geliyordu. bir gün mükemmel bir soğan turşusu gelirken bir gün gelmiyordu. ben de daha pahalı ve bir tık daha az güzel olan ama bir standardı olan diğer zincirlerden yemeye başlamıştım. bu arada ankara'da yediğim yemekleri başka hiçbir yerde yiyemiyorum gerçekten cennet gibi bir yerdi *
bunu neden anlattım? 2010 senesinden itibaren galatasaray'dan avrupa'ya gitmiş futbolculara bir bakalım.
(bkz: mehmet topal)
(bkz: arda turan)
(bkz: lorik cana)
(bkz: nordin amrabat)
(bkz: alex telles)
(bkz: armindo tue na bangna bruma)
(bkz: felipe melo)
(bkz: papa alioune ndiaye)
(bkz: lionel carole)
(bkz: semih kaya)
(bkz: luis pedro cavanda)
(bkz: ozan muhammed kabak)
(bkz: fernando francisco reges)
(bkz: marcao teixeira)
bu listeye baktığımızda, bizden gittikten sonra, galatasaray seviyesinin üstüne çıkabilmiş kaç oyuncu var?
fernando, arda turan ve alex telles, ki telles'in de o eşiği atlaması yıllar sürdü. geç açılmasıyla belki geçecek ancak ilk sıçrama denemesinde büyük hayal kırıklığı yaşatan ozan'ı henüz saymıyorum.
aralarında en pahalı olan ndiaye'yı 6 ay sonra geri kiraladık.
aynı dönemde fenerbahçe'nin satışlarına bakalım.
(bkz: diego lugano)
(bkz: andre santos)
(bkz: luis nani)
(bkz: simon kjaer)
(bkz: eljif elmas)
(bkz: vedat muriqi)
(bkz: michael frey)
(bkz: kim min-jae)
ozan ve allahyar'ı acun aldığı için onları saymıyorum ancak o ikisinin de ismini geçirmiş olalım.
bu listeye baktığımızda daha düşük bir sayıyla karşı karşıyayız ancak andre santos arsenal'e gittiğinde şampiyonlar ligi seviyesinde süreler almış ve nispeten iyi performans göstermişti. lugano yaşının da etkisiyle kalıcı olamasa da psg de oynadığı sürede iyi maçlar çıkarmıştı. keza nani valencia lazio ve sporting formasıyla gayet iyi performanslar gösterdi. kjaer sevilla'da çok parlayamasa da milan formasıyla tekrar üst seviyeye çıkabilmişti. kim bu yıl avrupa'nın en formda takımlarından birisi olan napoli'nin en değerli parçalarından birisi haline gelirken, eljif de aynı takımın rotasyonda sık sık faydalandığı genç yetenek kontenjanında. muriqi büyük bir hayal kırıklığı, frey'in adını dahi anmaya gerek yok, menajer bağlantılarıyla az biraz para kazanılmış bir oyuncu.
şimdi bu listeye baktığımızda, en lezzetli hamburgerin* galatasaray tarafından çıktığını görebiliriz ancak belli bir standardı tutturan tarafın fenerbahçe olduğunu kabul etmek zorundayız.
şahsen avrupa'da adından en çok söz ettireceğini düşündüğüm marcao dahi sevilla ile sakatlık vs. de olsa çuvallamış durumda. nelsson'a 25 milyon euroyu kimse vermezse asla şaşırmam. verirse de bunun galatasaray garantisiyle değil, milli takım referansı ve avrupa pasaportu sayesinde olduğunu düşünürüm. ama aynı nelsson porto'da bizdeki performansını gösterse 50 milyon euroya barcelona'nın transfer etmesine de şaşırmazdım. maalesef oyuncu satışında referanslarımız çok kötü, öncelikle bu imajı toparlamamız gerekiyor. boey, nelsson ve toreira bunun için iyi adaylar. yerlilerden de barış ve kerem bence bu eşiği atlayabilecek potansiyellerimiz. yunus yetenek olarak orada olsa da, bana o eşiği atlayacak güveni henüz vermiyor.
toparlayacak olursak futbolcu satışından para kazanmak istiyorsak, önce alıcıların bizden aldıkları futbolculardan memnun kalması gerekiyor, bu da özel bir çaba ve zaman gerektiriyor.
