20979
fatih terim’in 4. döneminde yaptığı en büyük 2 hatadan biri ( diğeri ismail çipe vakası ), tek affetmeyeceğim işi bu adamın galatasaray’a geri dönmesi için yaptıklarıdır. ha babalık olarak görülebilir ya da konjonktür yüzünden yalnız kalmamak vs. affetmeyi bilmek ama sonuç olarak dozunda kalmalıdır.
bu ülkede onca haksızlık oldu, çoğu masum hiçbir şeye bulaşmamış, sadece işinde gücünde, ülkesine hizmet etmek isteyen çoğu insanın hayatı mahvoldu. bunları daha uzatmaya gerek yok ve herkes çok iyi biliyor. o zamanlar kendini ilah seviyesinde konumlandıran bu adam maalesef sadece yetenekli bir futbolcu olduğunu ve fanatiklerin gereksiz ilgisi yüzünden bu kadar ünlendiğini unutarak, ülkenin şu anki sorunlarının gidişinde en büyük pay sahibi zümrenin bir dönem bayrak tutanlarından biri olmuştur.
özel hayatında yaşadıkları, bu güç zehirlenmesi ve şımarıklığından gelen cehaletten geldiğini görmemek saçmalık olur. ne kadar paran olursa olsun insanı ayakta tutan şeyin aslında içten gelen şeyler olduğunun kanıtlarından biridir kendisi. o yüzden bu konuda ne desem de ben de bu toplumun bir ferdi olarak artık bu duruma şaşırmıyorum.
galatasaray ile yükselip de geldiği yeri unutan ve içi boş balon gibi şiştikten sonra kendini yüceltenin en ufak düşüşünde sırtını döndüğünü ve yapayalnız bıraktığını görünce, ilk geldiği yere dönmek için yeniden eğilmeyi göze almak zorunda kalan bir karakterden fazlası değil benim gözümde kendisi. ha belki de hayatın öğretme yollarından biridir bilmiyorum.
sonuç olarak her ne olursa olsun, sırf siyasete yaranmak için yaptıklarını asla affetmeyeceğim, bundan sonra galatasaray için ne yaparsa kendine yapacaktır. bu süre zarfında bize katkısı olacaksa da olmasın demek saçma olur. biz seninle hiç olmadık, biz seninle düşman bile değiliz cümlesi benim arda’ya bakış açımdır.
bu ülkede onca haksızlık oldu, çoğu masum hiçbir şeye bulaşmamış, sadece işinde gücünde, ülkesine hizmet etmek isteyen çoğu insanın hayatı mahvoldu. bunları daha uzatmaya gerek yok ve herkes çok iyi biliyor. o zamanlar kendini ilah seviyesinde konumlandıran bu adam maalesef sadece yetenekli bir futbolcu olduğunu ve fanatiklerin gereksiz ilgisi yüzünden bu kadar ünlendiğini unutarak, ülkenin şu anki sorunlarının gidişinde en büyük pay sahibi zümrenin bir dönem bayrak tutanlarından biri olmuştur.
özel hayatında yaşadıkları, bu güç zehirlenmesi ve şımarıklığından gelen cehaletten geldiğini görmemek saçmalık olur. ne kadar paran olursa olsun insanı ayakta tutan şeyin aslında içten gelen şeyler olduğunun kanıtlarından biridir kendisi. o yüzden bu konuda ne desem de ben de bu toplumun bir ferdi olarak artık bu duruma şaşırmıyorum.
galatasaray ile yükselip de geldiği yeri unutan ve içi boş balon gibi şiştikten sonra kendini yüceltenin en ufak düşüşünde sırtını döndüğünü ve yapayalnız bıraktığını görünce, ilk geldiği yere dönmek için yeniden eğilmeyi göze almak zorunda kalan bir karakterden fazlası değil benim gözümde kendisi. ha belki de hayatın öğretme yollarından biridir bilmiyorum.
sonuç olarak her ne olursa olsun, sırf siyasete yaranmak için yaptıklarını asla affetmeyeceğim, bundan sonra galatasaray için ne yaparsa kendine yapacaktır. bu süre zarfında bize katkısı olacaksa da olmasın demek saçma olur. biz seninle hiç olmadık, biz seninle düşman bile değiliz cümlesi benim arda’ya bakış açımdır.