3515
başkanlık dönemi içerisinde fatih terim ile yaşadığı çalışma ilişkisini başından sonuna dek iyi yönetememiş olduğunu ve bu iyi yönetemeyiş dolayısıyla, görevini başka bir başkana devretmekte olduğu şu anlarda dahi galatasaray'ın geleceğine -istemeyerek de olsa- tesir ettiğini düşündüğüm eski başkanımız.
sözü geçen tesir, fatih terim'in bugün halen galatasaray futbol takımının teknik direktörlüğü hususunda güçlü bir potansiyel aday olarak görülebilmesidir. bunu menfi bir ifade olarak algılayanlar, isabetli bir değerlendirme yapmış olacaklardır. fatih terim'in, tüm yaşattıklarına duyduğum saygıya ilaveten, bugünümüz itibarıyla teknik direktörümüz olarak görev almasından yana değilim. esasen fatih terim de galatasaray'daki dördüncü döneminin büyük bir kısmında gösterdiği performans ile bu kanıyı taşıyanların elini kuvvetlendirmekteydi. öyle ki, terim, en sadık destekçilerinin bir kısmınca dahi, "hocam artık dinlen," yahut "başkan ol," minvalinde tenkitvari söylemlere maruz kalmaktaydı.
mevzunun burak elmas ile olan ilişkisi zannımca aşikar olsa da üzerinden geçeceğim. geride bıraktığımız 2021-2022 sezonu, fatih terim'in gönderilmesi kararı resmiyete döküldüğünde halihazırda yitik bir sezondu. şampiyonluk çok erken kaybedilmişti ve türkiye kupasından da elenilmişti. bu noktada, terim'in, muhakkak müspet yönde payının da olduğu, avrupa ligi maçlarına çıkarak sezonu tamamlaması, onunla yolları ayırma kanaatinde olan bir başkan için bence en makul senaryoydu. çünkü terim, camia için her daim güçlü bir figürdür ve onu, sezon başındaki birliktelik söylemleri de ortadayken, bu biçimde görevden almak eldeki tablonun mağduru olarak algınmasına sebebiyet verebilecek bir harekettir. bu algı, bir yandan terim'in halen güçlü bir teknik direktör adayı olarak kalmasını sağlamaktadır; diğer yandan hem sezon içinde getirilmiş olan hem de -muhtemelen 2022-2023 sezonunun başında getirelecek olan terim dışındaki bir adaya da zarar vermektedir.
sözü geçen tesir, fatih terim'in bugün halen galatasaray futbol takımının teknik direktörlüğü hususunda güçlü bir potansiyel aday olarak görülebilmesidir. bunu menfi bir ifade olarak algılayanlar, isabetli bir değerlendirme yapmış olacaklardır. fatih terim'in, tüm yaşattıklarına duyduğum saygıya ilaveten, bugünümüz itibarıyla teknik direktörümüz olarak görev almasından yana değilim. esasen fatih terim de galatasaray'daki dördüncü döneminin büyük bir kısmında gösterdiği performans ile bu kanıyı taşıyanların elini kuvvetlendirmekteydi. öyle ki, terim, en sadık destekçilerinin bir kısmınca dahi, "hocam artık dinlen," yahut "başkan ol," minvalinde tenkitvari söylemlere maruz kalmaktaydı.
mevzunun burak elmas ile olan ilişkisi zannımca aşikar olsa da üzerinden geçeceğim. geride bıraktığımız 2021-2022 sezonu, fatih terim'in gönderilmesi kararı resmiyete döküldüğünde halihazırda yitik bir sezondu. şampiyonluk çok erken kaybedilmişti ve türkiye kupasından da elenilmişti. bu noktada, terim'in, muhakkak müspet yönde payının da olduğu, avrupa ligi maçlarına çıkarak sezonu tamamlaması, onunla yolları ayırma kanaatinde olan bir başkan için bence en makul senaryoydu. çünkü terim, camia için her daim güçlü bir figürdür ve onu, sezon başındaki birliktelik söylemleri de ortadayken, bu biçimde görevden almak eldeki tablonun mağduru olarak algınmasına sebebiyet verebilecek bir harekettir. bu algı, bir yandan terim'in halen güçlü bir teknik direktör adayı olarak kalmasını sağlamaktadır; diğer yandan hem sezon içinde getirilmiş olan hem de -muhtemelen 2022-2023 sezonunun başında getirelecek olan terim dışındaki bir adaya da zarar vermektedir.
