63
bugüne kadar diyarbakırspor, diyarbakırspor taraftarı ve diyarbakır halkına karşı hep iyi bir önyargı taşımış, ülkemizin hangi yöresi olursa olsun bir toprağının terör örgütü ile anılmasını içime sindirememiştim.
diyarbakırda yıllarda olan olayları hep provokasyona bağlardım. şehrin iyice dibe çekilmeye çalışıldığını düşünür ve oraya destek olunması gerekliliğini savunurdum. hatta diyarbakırsporun zorla süper ligde tutulmaya çalışıldığı dönemde her ne kadar diğer takımlar adına gücüme gittiyse de bir yanımla desteklemiştim.
ancak 6 mart 2010 diyarbakirspor bursaspor maci çok açık ve net göstermiştir ki bu olaylar provokatörlerin çok dışında topluca hareket ederek yapılan olaylar. sağduyulu insanlar varsa bile bunlar tribünlerden çekilmiş ve yerlerine o nefret duyduğumuz insan parçacıkları geçmiş. kaldı ki, provokasyonlar küfür edilebilir, sahaya su, hadi bilemediniz (hoşgördüğüm sanılmasın) çakmak, bozuk para atılabilir bir kaç tane. ama taş? bre hayvan herifler, can taşıyor o sahadaki adamlar. düşmana atılmaz öyle taş, kaldı ki bu bir spor müsabakası. o taşlar dönüp münasip yerlerinize yerleşir umarım.
tribünlerden yabancı madde atılması ne bizim ülkemizde ne de dünyada ilk değil, malesef son da olmayacaktır. ammmaaa, kimse istiklal marşımızı ıslıklayamaz. hiç bir varlık buna cüret edemez. buna cüret ediyorsa bu topraklardan siktir olup gidecektir. yoksa siktir edilecektir. bunu provokasyon, üç beş çapulcu gibi çocuğa sussun diye emzik verme misali yalanlarla kimse anlatmaya çalışmasın. insanlıktan nasibini almamışsa bu adamlar, benim ülkemden de nasiplenemezler. oralarda yatırım için eşek yüküyle vergi vs toplansın, oralarda fabrikalar, sanayi siteleri kurulsun, bu nankör köpekler benim marşımı ıslıklasın. yok öyle. diyarbakırsporun ligden ihracını tüm kalbimle istiyorum.
maçla ilgili son söyleyeceğim de maçın ancak hakemlerin tehlike yaşaması ile tatil edilmesi büyük bir utançtır. orda can korkusu yaşayan bursasporlu oyunculara atılan taşları görmezden gelip kendilerine isabet eden bir taş sonucu maçı tatil etmek kelimelerle tarif edilemeyecek kadar ayıptır, günahtır. bunu yaparsan ben de o oyuncuları korumadın, al işte sana derim.
çok kızgınım sözlük. sürç-i lisan ettiysem affola.
diyarbakırda yıllarda olan olayları hep provokasyona bağlardım. şehrin iyice dibe çekilmeye çalışıldığını düşünür ve oraya destek olunması gerekliliğini savunurdum. hatta diyarbakırsporun zorla süper ligde tutulmaya çalışıldığı dönemde her ne kadar diğer takımlar adına gücüme gittiyse de bir yanımla desteklemiştim.
ancak 6 mart 2010 diyarbakirspor bursaspor maci çok açık ve net göstermiştir ki bu olaylar provokatörlerin çok dışında topluca hareket ederek yapılan olaylar. sağduyulu insanlar varsa bile bunlar tribünlerden çekilmiş ve yerlerine o nefret duyduğumuz insan parçacıkları geçmiş. kaldı ki, provokasyonlar küfür edilebilir, sahaya su, hadi bilemediniz (hoşgördüğüm sanılmasın) çakmak, bozuk para atılabilir bir kaç tane. ama taş? bre hayvan herifler, can taşıyor o sahadaki adamlar. düşmana atılmaz öyle taş, kaldı ki bu bir spor müsabakası. o taşlar dönüp münasip yerlerinize yerleşir umarım.
tribünlerden yabancı madde atılması ne bizim ülkemizde ne de dünyada ilk değil, malesef son da olmayacaktır. ammmaaa, kimse istiklal marşımızı ıslıklayamaz. hiç bir varlık buna cüret edemez. buna cüret ediyorsa bu topraklardan siktir olup gidecektir. yoksa siktir edilecektir. bunu provokasyon, üç beş çapulcu gibi çocuğa sussun diye emzik verme misali yalanlarla kimse anlatmaya çalışmasın. insanlıktan nasibini almamışsa bu adamlar, benim ülkemden de nasiplenemezler. oralarda yatırım için eşek yüküyle vergi vs toplansın, oralarda fabrikalar, sanayi siteleri kurulsun, bu nankör köpekler benim marşımı ıslıklasın. yok öyle. diyarbakırsporun ligden ihracını tüm kalbimle istiyorum.
maçla ilgili son söyleyeceğim de maçın ancak hakemlerin tehlike yaşaması ile tatil edilmesi büyük bir utançtır. orda can korkusu yaşayan bursasporlu oyunculara atılan taşları görmezden gelip kendilerine isabet eden bir taş sonucu maçı tatil etmek kelimelerle tarif edilemeyecek kadar ayıptır, günahtır. bunu yaparsan ben de o oyuncuları korumadın, al işte sana derim.
çok kızgınım sözlük. sürç-i lisan ettiysem affola.