24
ihale 2022-2023 sezonunun başlamasından önce yapılacak ve 2022-2023 sezonundan başlamak izere üç ya da beş yıllık olacak. kukla başkan n. özdemir böyle açıklama yapmıştı.
benim değinmek istediğim konu, bu ihaleye galatasaray’ın katılmak zorunda olup olmadığı. bu konuda iki görüş var. birincisi bu ihaleye tüm takımların katılmak zorunda olduğu, katılmayan takımın ligde mücadele edemeyeceği, diğer görüş ise benim de katıldığım, katılmak zorunda olmadığı ve ligde mücadele etmesinin engellenemeyeceği görüşü.
birinci görüş sahipleri, liglerin naklen yayın ihale görev ve yetkisinin bir genelge ile tff’ye verildiği, bu genelgeye uymayı taahhüt etmeyen kulüplerin tescilinin yapılmayacağı dolayısıyla da ligde mücadele edilemeyeceği kanaatindeler.
ben ise bunun tam aksini savunuyorum. şöyleki;
naklen tayın yetkisini tff’ye veren genelge, anayasamızda ve borçlar kanunuda düzenlenen sözleşme serbestisi ilkesine açıkça aykırıdır. çünkü anayasamızın 28. maddesi gerçek ve tüzel kişilerin diledikleri şartlarda üçüncü kişilerle sözleşme yapabileceğini garanti altına alıyor. aynı garanti borçlar kanununu 46. maddesinde de yer alıyor.
galatasaray özel hukuk tüzel kişisidir. gerek galatasaray spor kulübü derneği gerekse galatasaray futbol a.ş. dernekler kanunu ve ticaret kanunu nezdinde özel hukuk tüzel kişileridir ve dilediği şartlarda üçüncü kişilerle sözleşme yapma hakkına sahiptir. bu hakkın, yasaların açık hükmüne rağmen bir özerk kuruluş olan tff’ye devri yok hükmündedir. yani ilgili genelge hükmü eski deyimle mutlak butlanla batıldır ve yok hükmündedir. bunun gerçek bir kişinin sözleşme hakkının bir başka kişiye devredilmesinden hiçbir farkı yoktur. bu tam bir hukuk garabetidir. tüm avrupa’da bu yetki kulüpler birliğindedir çünkü aynı sözleşme serbestisi ilkesi orada da vardır.
kulüpler bu yetkiyi ancak kendi özgür irade ve kararlarıyla tff’ye devredebilirler. eğer böyle bir devir varsa sorun ortadan kalkar. nitekim bazı avrupa ülkelerinde bu yetki ülke federasyonlarına devredilmiş, bazılarında federasyonla ortak kullanılmakta bazılarında ise tamamen kulüpler birliği tarafından kullanılmaktadır.
ülkemizde kulüplerin özgür iradeleriyle devir kararları yoktur. dolayısıyla tff’nin yaptığı ihale aslında geçersizdir. ancak üçüncü dünya ülkesi olmamız ve hukukun maalesef zırva olarak kabul edilmesi nedeniyle böyle garabetler yaşıyoruz.
kısacası, galatasaray yok hükmünde olan genelgenin iptali için dava açabilir ya da yayın ihalesine katılmayacağını ve tff’ye yetki vermeyeceğini bildirmek suretiyle ihalenin dışında kalabilir ve kendi maçlarını bağımsız olarak ihale edebilir.
böyle bir durumda, yayından halen kazandığı paranın en az üç mislini kazanabilir. en azından galatasaray maçlarının olmadığı bir süper lig ihalesi 100 m dolar bile etmeyeceğinden hiçbir kuruluş ihaleye girmez giremez.
başkan burak elmas bu tehdidi açıkça yapmıştı tff’ye. şimdi bu sözünün arkasında durmasını ve ihaleye katılmayacağını tff’ye şimdiden bildirmesini bekliyorum. hatta hiç beklemeksizin genelgenin iptali için dava açmasını tavsiye ediyorum.
benim değinmek istediğim konu, bu ihaleye galatasaray’ın katılmak zorunda olup olmadığı. bu konuda iki görüş var. birincisi bu ihaleye tüm takımların katılmak zorunda olduğu, katılmayan takımın ligde mücadele edemeyeceği, diğer görüş ise benim de katıldığım, katılmak zorunda olmadığı ve ligde mücadele etmesinin engellenemeyeceği görüşü.
birinci görüş sahipleri, liglerin naklen yayın ihale görev ve yetkisinin bir genelge ile tff’ye verildiği, bu genelgeye uymayı taahhüt etmeyen kulüplerin tescilinin yapılmayacağı dolayısıyla da ligde mücadele edilemeyeceği kanaatindeler.
ben ise bunun tam aksini savunuyorum. şöyleki;
naklen tayın yetkisini tff’ye veren genelge, anayasamızda ve borçlar kanunuda düzenlenen sözleşme serbestisi ilkesine açıkça aykırıdır. çünkü anayasamızın 28. maddesi gerçek ve tüzel kişilerin diledikleri şartlarda üçüncü kişilerle sözleşme yapabileceğini garanti altına alıyor. aynı garanti borçlar kanununu 46. maddesinde de yer alıyor.
galatasaray özel hukuk tüzel kişisidir. gerek galatasaray spor kulübü derneği gerekse galatasaray futbol a.ş. dernekler kanunu ve ticaret kanunu nezdinde özel hukuk tüzel kişileridir ve dilediği şartlarda üçüncü kişilerle sözleşme yapma hakkına sahiptir. bu hakkın, yasaların açık hükmüne rağmen bir özerk kuruluş olan tff’ye devri yok hükmündedir. yani ilgili genelge hükmü eski deyimle mutlak butlanla batıldır ve yok hükmündedir. bunun gerçek bir kişinin sözleşme hakkının bir başka kişiye devredilmesinden hiçbir farkı yoktur. bu tam bir hukuk garabetidir. tüm avrupa’da bu yetki kulüpler birliğindedir çünkü aynı sözleşme serbestisi ilkesi orada da vardır.
kulüpler bu yetkiyi ancak kendi özgür irade ve kararlarıyla tff’ye devredebilirler. eğer böyle bir devir varsa sorun ortadan kalkar. nitekim bazı avrupa ülkelerinde bu yetki ülke federasyonlarına devredilmiş, bazılarında federasyonla ortak kullanılmakta bazılarında ise tamamen kulüpler birliği tarafından kullanılmaktadır.
ülkemizde kulüplerin özgür iradeleriyle devir kararları yoktur. dolayısıyla tff’nin yaptığı ihale aslında geçersizdir. ancak üçüncü dünya ülkesi olmamız ve hukukun maalesef zırva olarak kabul edilmesi nedeniyle böyle garabetler yaşıyoruz.
kısacası, galatasaray yok hükmünde olan genelgenin iptali için dava açabilir ya da yayın ihalesine katılmayacağını ve tff’ye yetki vermeyeceğini bildirmek suretiyle ihalenin dışında kalabilir ve kendi maçlarını bağımsız olarak ihale edebilir.
böyle bir durumda, yayından halen kazandığı paranın en az üç mislini kazanabilir. en azından galatasaray maçlarının olmadığı bir süper lig ihalesi 100 m dolar bile etmeyeceğinden hiçbir kuruluş ihaleye girmez giremez.
başkan burak elmas bu tehdidi açıkça yapmıştı tff’ye. şimdi bu sözünün arkasında durmasını ve ihaleye katılmayacağını tff’ye şimdiden bildirmesini bekliyorum. hatta hiç beklemeksizin genelgenin iptali için dava açmasını tavsiye ediyorum.