355
topun kontrolünü almışsın, üstüne erken dakikalarda golü bulmuşsun. devamında rakip ceza sahasında selim ay denen kasap resmen hendball oynamasına rağmen penaltın verilmemiş ve pozisyonun devamında oyuncuna üst üste iki defa faul yapılmasına rağmen vara bile gidilmemiş ve golü yemişsin. sonrasında her ikili mücadelede rakibin lehine hakem faul vermeye başlamış. ikinci golü yiyene kadar hakem bildiğin rize’nin sertliğine müdahale edip senin her dokunuşuna faul çalmış. hele rizeli oyuncunun taban girerek bir faulü varki biz yapsak düşünmeden kırmızı çıkartırdı sarı ile geçiştirmiş. yani ilk golü de hele hele ikinci golü de galatasaray takımının yememesi lazım. evet babel ve feghouli’nin galatasaray da ilk onbir olmaması lazım da aklıma takılan tek soru hırsızın hiç mi suçu yok arkadaşlar. açalım masterchef izleyelim onda daha az kurgu vardır. rakiplerin alenen kollanırken sen her maçta hakemi de yenmek zorunda bırakılıyorsun. oyuncularına hocana her fırsatta en ağır cezalar verilirken rakibine ceza verilmiyor ya da komik cezalar veriliyor. kurullar kurallar hep sana karşı rakibine yandaş yapılanıyor uygulanıyorken biz bu kurtlar sofrasından çıkamazsak ona yanarım. bir kez daha sorup kendim cevaplayayim. hırsızın hiç mi suçu yok ? şu maçı kazansak bile bu hakemlere düdük astıramazsan evet yok. bu düzen böle artık. yahu şu ülkede gariban adamın bir sigara iki futboldan başka hiçbirşey yok. daha çok konuşurumda akşam akşam pilot olmak istemiyorum.
